Ankara
Oğlu Okan Alp ile 13 yıldır Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nun kılavuzluğunu organize eden 71 yaşındaki Orhan Alp, "Motosiklet tutkumuz anne karnında başladı." dedi.
Türkiye Motosiklet Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi 42 yaşındaki Okan Alp ve babası Orhan Alp, motosiklet sporuyla iç içe yaşamlarını anlattı.
Babası ve annesinin de motosikleti severek kullandığını, 1950 doğumlu olduğunu belirten Orhan Alp, "Biz de bu sevda aileden geliyor, oğlum da aynı vaziyette benim gibi ana karnındayken motosiklete biniyordu.Tek kelimeyle şöyle diyebilirim; araç bedeni taşır, motosiklet ruhu taşır. Motosikletsiz bir hayat düşünemiyorum." ifadelerini kullandı.
"Ben doğuma giderken motosiklet üzerinde gitmişim." diyen Orhan Alp, şunları kaydetti:
"O zamanlar vasıta da yok, babam mecburen annemi motosikletine bindirmiş. Sepetli motosikletle hastaneye gitmişiz. Ondan evvel de ev oturmalarında, gezmeye giderken annemin karnında motosiklete biniyordum. Doğduğum günden beridir motosiklet üzerindeyim daha da inmedim. Bu yaşta motosikletimle bir senede 30 bin kilometreye yakın yol yapıyorum."
Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nun kılavuzluğu ile ilgili Orhan Alp, "2008 yılında başladık, oğlum koordinatör ve ben lider olarak görev yapıyorum, 50 kişilik bir ekibimiz var. Yönlendirme ve yol durumunu bildiriyoruz, bisikletlilere, bayrak ve düdükle ikaz ederek yoldaki olumsuzlukları bildiriyoruz." diye konuştu.
Gerekli eğitimi aldıktan ve güvenlikli bir şekilde teçhizatıyla giyindikten sonra motosiklete binmenin güvenli olduğunu ifade eden Orhan Alp, "İşin fiyakasına kaçmayacaksınız. Şeytan kulağına kurşun benim kırığım, çıkığım, çiziğim yok. Aynı vaziyette Allah esirgesin oğlumda da yok, torunumda da yok, eşimde de yok. Bilinçli biniyoruz." şeklinde konuştu.
İlk dönemlerde Alanya'dan başladıkları turu İstanbul'da bitirdiklerini anlatan Orhan, Alp, "Her gün 200 kilometre yol kat ediyorduk. En son bu seneki Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'na da katıldım, Ürgüp'ten başlayacaktık, hava muhalefeti nedeniyle Konya'dan başladık, Alanya, Kemer, Fethiye, Marmaris, Bodrum ve Kuşadası'nda bitirdik." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'de motosikletle gitmediğim şehir yok"
"Bir defa motosiklete bindikten sonra kurtuluşun yok, elindeki bütün imkanları kullanırsın o motosiklete binersin" diyen Orhan Alp, şöyle devam etti:
"Mesela gelinim oğlumla evlenirken 'kesinlikle motosiklete binmeyeceksin' demişti. Bir gün gelinimizi motosiklete bir bindirdik ve şimdi gelinim motosiklet kullanıyor.
Bu yaştayım, en ufak bir rahatsızlığım yok Kovid-19'dan biraz sıkıntı yaşadım çok şükür atlattık. Türkiye'de motosikletle gitmediğim şehir yok, Ağrı'da, Hakkari'de çocuklara motosiklet eğitimi verdim, hepsine motosikleti aşıladım.
Ata Motosiklet Kulübü olarak motosiklet sevgisi aşılıyoruz. Türkiye Motosiklet Federasyonu Başkanımız Bekir Yunus Uçar da bu işlere maddi ve manevi destek veriyor. Herkesi bu motosiklet sporuna davet ediyoruz."
Yurt dışında Yunanistan'da da motosiklet yarışlarını yaptıklarını belirten Orhan Alp, "Bir gün evden ekmek almaya diye çıkmıştım.
Federasyon yönetim kurulu üyeleri Van'a gidiyormuş onları uğurlamak isterken, başkan da sensiz gitmeyiz, deyince, yola çıktık.
Eşim aradı, 'ne oldu ekmek' diye, 'dedim, ekmeği Van'dan alıp geleceğim.' Biz ekmek almaya diye evden çıkıp Van'a da gidiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Motosikletle bir milyonun üzerinde çok rahat kilometrem vardır"
Ailecek, dededen, babadan ve anneden gelen bir motosiklet tutkusunu yaşadıklarını belirten Okan Alp ise "İlkokul, ortaokul, lise çağları sürekli motosiklet üzerinde, dedem, babam, annem herkes motosiklet kullanıyordu. Tabii doğal olarak çocukları da motosiklet üzerinde doğdu, büyüdü ve gidiyor.
İlkokulda arkadaşlarım annem ve babamı motosiklette gördükleri zaman, 'nasıl yani senin annen ve baban motora mı biniyor, annen ve baban polis mi' derlerdi. 'Yok, gezgin bunlar' derdim, kimse inanamazdı." diye konuştu.
"Motosiklet aşkını çocukluktan yakalayarak bugüne geldik." diyen Okan Alp, "Hiç kimse motosiklet kullanmak isteyen çocuklarının önlerini kesmesin. Ben 42 yaşındayım anne karnından bu yana motosiklet üzerindeyim. Okuma yazma daha bilmiyorken motosikletim vardı. Tunalı Hilmi Caddesi'ne giderdik babam büyük motosikletle ben küçük motor ile herkes bakardı." şeklinde konuştu.
2008 yılında Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nun uluslararası bir üst tura yükseldiğini hatırlatan Okan Alp, şöyle devam etti:
"Bu turun kuralı gereği, güvenlik motosikletleri tarafından bisikletlerin yönlendirilmesi gerekiyordu.
Biz 2008 yılında bu işe başladık, halen devam ediyoruz şükürler olsun. Yıllar geçiyor, bugüne kadar çok motosiklet değiştirdik, motosikletle bir milyonun üzerinde çok rahat kilometrem vardır.
Zaten bir tura çıktığımız zaman Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu 1400 kilometre, oradan geliyoruz, evimize gidiş, geliş katarsak 3500 kilometre bir turda yapıyoruz.
Türkiye'de yılda 20'ye yakın uluslararası tur yapılmakta ve biz bu turların tamamına ekip olarak katılıyoruz."
"Önümüzdeki yıllarda yurt dışında da bu görevi yapacağımızdan eminim"
Motosiklet kültürünün çok ayrı bir kültür olduğunu aktaran Okan Alp, "Eski bakanlarımızdan Kürşat Tüzmen, İstanbul Valimiz Ali Yerlikaya motosiklet tutkunu, onlar da bunu yaşatmaya çalışıyor. Motosiklete bindiğimiz zaman içimizde çok büyük bir rahatlık oluyor, iş yerine gidince bir stres yaşamıyoruz, ya da oranın stresini eve getirmiyoruz, o stresi yolda iki teker üzerinde atlatıyoruz." şeklinde görüş belirtti.
Okan Alp, motosikletle her yerde halkla, doğayla iç içe olduklarını vurgulayarak, "Baba-oğul motosiklete binmek çok güzel bir şey yanınıza baktığınızda motosiklet üzerinde babanız, yaşı gelmiş 72'ye onunla gurur duyuyorsunuz. Babamın gözünden bakınca da oğlu yanında hayal edilecek bir olay. Allah uzun ömürler versin. Biz babamın yanında ağır kalıyoruz. Babam her tura katılıyor, benim gidemediklerime de gidiyor." ifadelerini kullandı.
Okan Alp, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde de çok güzel bir bisiklet turu organizasyonu düzenlediklerini de söyledi.
Azerbaycan'dan, Balkan ülkelerinden teklifler aldıklarını ve gitmeyi de düşündüklerini belirten Okan Alp, şöyle konuştu:
"Özellikle Fransa Bisiklet Turu'na katılmayı istiyorum, ama onlar da bizim Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'na katılmayı istiyor, çünkü katılım olarak da çok iyi yerdeyiz.
Önümüzdeki yıllarda yurt dışında da bu görevi yapacağımızdan eminim. Türkiye Motosiklet Federasyonu olarak da çok aktif bir federasyonuz, bunda da başkanımız Bekir Yunus Uçar'ın çok büyük katkıları var. Özellikle milletvekilimiz, TMF milli takımlar kaptanımız Kenan Sofuoğlu ve arkasından gelen Toprak Razgatlıoğlu, Deniz ve Can, Bahattin gibi sporcularımızdan federasyon olarak çok gurur duyuyoruz, onları çok destekliyoruz.
Bugün dünyada gerçekten Türkiye'nin motosiklet üzerinde bir ağırlığı, saygınlığı var, devam ettirmek için elimizden geleni yapıyoruz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com