ANKARA - YEŞİM SERT KARAASLAN
Türkiye Organ Nakli Vakfı (TONV) Başkanı Eyüp Kahveci, dünyada kalp nakli için yaklaşık 30 bin kişinin sıra beklediğini ve 8 bin nakil yapıldığını belirterek, "Türkiye'de son 5 yıl içinde gerçekleştirilen kalp nakil sayısı 2014'te 78, 2015'te 89, 2016'da 68, 2017'de 7 oldu. Bu yılın ilk sekiz ayında da 59 kalp nakli operasyonu gerçekleştirildi." dedi.
Kahveci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ileri kalp yetmezliğine neden olan kalp hastalıklarının yaşamsal öneme sahip ciddi bir sağlık sorunu olduğunu söyledi.
Kalp naklinin çok önemli bir ameliyat olduğunu belirten Kahveci, insanlarda ilk kalp naklinin Güney Afrikalı cerrah Christain Barnard tarafından 1967 yılında gerçekleştirildiğini anımsattı.
Kahveci, dünyada kalp nakli için yaklaşık 30 bin kişinin sıra beklediğini ve geçen yıl içinde dünya genelinde yaklaşık 8 bin kalp nakli gerçekleştirildiğini anlatarak şöyle devam etti:
"Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de de 2016'da 742, 2017'de 896 kişi kalp nakli için bekleme sırasında yer aldı. Bu yıl için de şu ana kadar da bin 48 kişi bekleme listesinde bulunuyor. Öte yandan son 5 yıl içinde gerçekleştirilen kalp nakil sayısı ise 2014'te 78, 2015'te 89, 2016'da 68, 2017'de 77 oldu. Bu yılın ilk sekiz ayında da 59 kalp nakli operasyonu gerçekleştirildi. Buna göre, 5 yılda 370 kalp nakli yapıldı."
"Kanser, şeker, akciğer hastalığı olanlar kalp nakli olamaz"Kalp naklinin uzman bir ekip tarafından gerçekleştirildiğini, uzun ve riskli bir ameliyat olduğunu aktaran Kahveci, "Kalp nakli ameliyatlarındaki en büyük zorluk vücudun yeni kalbi reddetme riskidir. Beden dışarıdan gelen tüm mikroplara olduğu gibi yabancı dokulara da tepki göstererek reddedebilir." diye konuştu.
Kahveci, nakil yapılan kalbin vücut tarafından reddini önleyebilmek için hastanın bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların kullanıldığını ifade etti.
Kalp naklinin her koşulda, herkese yapılabilen bir ameliyat olmadığının altını çizen Kahveci, "Kanser, şeker ve akciğer hastalığı gibi sorunu olanlar kalp nakli olamazlar. Bunun yanı sıra 65 yaşın üstündekilere de bu işlem uygulanamaz. İleri derecede kalp damar hastalığı, ağır kalp kapak hastalığı veya kalp kasının ilerleyici bir hastalığı olan kardiyomyopati nedeniyle kalp yetmezliğinin son aşamasına gelen ve kalbin hayati organlara kan pompalama kapasitesinin tükendiği noktadaki kişiler nakil listesine alınmaktadır." dedi.
Vakıf Başkanı Kahveci, naklin gerçekleşmesi için her şeyden önce uygun bir verici bulunması gerektiğini dile getirerek yeni kalbin alıcının dokusuyla uyuşmaması durumunda organın reddedildiğini vurguladı.
Dokuların uyuşup uyuşmadığını anlamak için nakil öncesi birtakım uyum testlerinin yapıldığına işaret eden Kahveci, "Bütün organ nakilleri için uygun vericilerin özelliklerini özel bir yazılım sisteminden, doku tipi alıcıya uygun bir vericiyi saptaması istenir. Vericinin kalbinin alıcının göğüs boşluğuna uyması için vericininki ile yaklaşık aynı büyüklükte ve sağlıklı olması şartı aranır. Bu nedenle nakil için genellikle 40 yaş altındaki genç insanların kalbi tercih edilmektedir." değerlendirmesini yaptı.
"Bağış oranları artırılmalı"Kahveci, nakillerin artırılabilmesi için bağış oranlarının artması gerektiğine dikkati çekti. Türkiye'de kadavradan bağış oranlarının düşük olduğunu belirten Kahveci, şunları kaydetti:
"Bu konuda bir yasal düzenleme yapılması, bu durumun yasal olarak kontrol altına alınması gerekiyor. Bugün Avrupa ülkeleri varsayılmış onam olarak ifade edilen doğuştan her bireyin bağışçı kabul edildiği sisteme geçiş için yasal sistemlerini düzenlemektedir. 2017 başında Fransa bu sisteme geçti ve bağış oranları yüzde 40 civarında arttı, İngiltere ise yasal değişiklik hazırlığı yapmaktadır. Ülkemizde de bu şekilde bir yasal düzenleme, organ nakli ile hayata tutunmayı bekleyen binlerce hasta için büyük bir fırsat sunacaktır."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com