İstanbul
Türkiye ile Suudi Arabistan, yaklaşık bir asır öncesine dayanan diplomatik ve ekonomik ilişkiler ile çeşitli alanlardaki iş birliğini karşılıklı üst düzey ziyaretlerle ilerletmeyi hedefliyor.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bugün Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştirecek. Bu ziyaret Bin Selman’ın Türkiye’ye yapacağı ilk resmi ziyaret olma özelliğini taşıyor.
Türkiye-Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin tarihi seyrini derledik.
Bir asır öncesine dayanan diplomatik ilişkiler
Türkiye'nin Suudi Arabistan'la ilişkileri yüz yıl öncesine dayanıyor olsa da Ankara ile Riyad arasındaki diplomatik ilişkiler, 1929'da imzalanan "Muhadenet Muahedesi (Dostluk Anlaşması)" ile başladı.
Türkiye'nin Suudi Arabistan'ı tanımasıyla iki ülke arasında 3 Ağustos 1929'da imzalanan Dostluk Anlaşması, 31 Mayıs 1930 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlandı.
Türkiye ve Suudi Arabistan, yaklaşık bir asırdan beri gerçekleştirilen üst düzey karşılıklı ziyaretlerle ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) gibi kuruluşlar vasıtasıyla temaslarını sürdürüyor.
Diplomatik ziyaretlerle güçlenen ikili ilişkiler doğrultusunda dönemin Suudi Arabistan Kralı Faysal bin Abdülaziz Al Suud, 1966'da Müslüman ülkelerin birliği çabaları doğrultusunda Türkiye'yi ziyaret etti.
Irak-İran Savaşı'nın yaşandığı döneme denk gelen 1984-1990 yılları arasında iki ülke ortak çıkarlar doğrultusunda yeni bir yakınlaşma sürecine girdi. Dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren de bu doğrultuda Suudi Arabistan'a ziyarette bulundu.
Türkiye-Suudi Arabistan iş birliği mekanizmaları
Suudi Arabistan Ticaret ve Sanayi Odaları Konseyi arasında 11 Ekim 2003'te Cidde kentinde imzalanan anlaşmayla Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) çatısı altında "Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi" kuruldu.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin geliştirilmesinin yanı sıra turizm ve karşılıklı yatırım alanlarında da işbirliğinin ve ortak yatırımların artırılmasını hedefleyen Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi, üçüncü ülkelerde de ticari iş birliğine gidilmesinin önünü açtı.
Dönemin Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdülaziz Al Suud, 8 Ağustos 2006'da Türkiye'ye 50'den fazla iş insanıyla geldi. Suudi Arabistan'dan Türkiye'ye kral düzeyinde 40 yıl aradan sonra gerçekleşen bu ziyaret sırasında turizm, ulaştırma, sağlık ve karşılıklı yatırımların teşviki alanında 6 ayrı anlaşma imzalandı.
Türkiye ile Suudi Arabistan, birçok alanda ekonomik iş birliğini güçlendirme hedefini yakalamak üzere Karma Ekonomik Komisyon (KEK) protokolü imzaladı. Son olarak 11. Dönem KEK Toplantısı 4-6 Kasım 2013 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirildi.
İki ülke arasındaki ticaret hacmi ve turizm hareketliliği
Devlet gelirlerinin yüzde 90'ını petrolden elde eden Suudi Arabistan, Türkiye'ye petrol ve kimyasal ürünler ihraç ederken Türkiye'den de işlenmiş petrol ürünleri, elektrik panoları, inşaat demiri ve mobilyanın başını çektiği çeşitli ürünler ithal ediyor.
Türkiye İstatistik Kurumunun verilerine göre, Türkiye ile Suudi Arabistan arasında 2015 yılında 5,590 milyar dolara ulaşan ticaret hacmi, 2016 yılında 5,007 milyar dolar, 2017 yılında 4,845 milyar dolar, 2018 yılında 4,954 milyar dolar ve 2019 yılında da 5,107 milyar oldu.
Suudi Arabistan'dan Türkiye'ye gelen turist sayısı ise 2015'te 450 bin 674, 2016'da 476 bin 561, 2017'de 651 bin 170, 2018'de 747 bin 233 ve 2019 yılında da 564 bin 816 kişi olarak gerçekleşti.
İkili ilişkiler Erdoğan-Selman döneminde yeni bir ilerleme kaydetti
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2014'te seçilmesinden aylar sonra, Ocak 2015'te Kral Selman bin Abdülaziz Al Suud'un yönetime gelmesiyle Türkiye-Suudi Arabistan ilişkileri yeni bir ilerleme kaydetti.
Erdoğan ve Selman liderliğinde ilişkileri hızla gelişen Türkiye ve Suudi Arabistan arasında 2015 yılında 3 zirve gerçekleşti. Mart 2015'te Suudi Arabistan'da gerçekleşen zirvenin ardından Kral Selman'ın ekim ayında Antalya'ya ziyareti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aralık ayında Suudi Arabistan'a ziyaretiyle 3 zirve yapılmış oldu.
Kral Selman yönetiminin birinci yılında gerçekleşen zirveler, Türkiye ile Suudi Arabistan'ın "Stratejik İş Birliği Konseyi" kurulması için anlaşmasıyla sonuçlandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kral Selman, 14 Nisan 2016'da da İstanbul'da Suudi-Türk Koordinasyon Konseyi'nin oluşturulmasına öncülük etti. Suudi-Türk Koordinasyon Konseyi'nin ilk toplantısı ise dışişleri bakanlarının katılımıyla 8 Şubat 2017'de Ankara'da yapıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şubat ve temmuz aylarındaki ziyaretleriyle 2017 yılında da Türkiye ile Suudi Arabistan arasında 2 zirve gerçekleşti.
Askeri alanlardaki iş birliği arttı
Türkiye-Suudi Arabistan arasında gelişen diplomatik ve ticari ilişkiler, askeri alanlara da olumlu yansıdı. iki ülke arasında 4 ortak askeri tatbikat gerçekleşti.
Türkiye'nin ev sahipliğinde Haziran 2016'da gerçekleşen Uluslararası Işık-2016 Tatbikatı'na Azerbaycan, KKTC, Macaristan, Romanya'nın yanı sıra Suudi Arabistan da katıldı.
"EFES-2016 Birleşik Müşterek Fiili Atışlı Tatbikatı" ve "Uluslararası Anadolu Kartalı-2016 Eğitimi Tatbikatı" da Suudi Arabistan'ın katılımıyla gerçekleşirken, Suudi Arabistan'da Şubat-Mart 2016'da Ra'du'ş Şimal (Kuzeyin Gök Gürültüsü) ismiyle düzenlenen askeri tatbikata Türkiye katılım sağladı.
ASELSAN da Suudi Arabistan'la savunma elektroniği alanında iş birliğini artırmak üzere Temmuz 2015'te Kral Abdulaziz Bilim ve Teknoloji Kenti ve TAQNIA DST ile mutabakat zaptı imzaladı.
ASELSAN’ın ürünlerinin Suudi Arabistan’daki ilgili birimlerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek düzeyde olduğu kanaatine varılmasının ardından 2016'da TAQNIA DST ile ASELSAN arasında iş birliği anlaşması imzalandı.
ASELSAN ile TAQNIA DST ortaklığında kurulan "Suudi Savunma Elektroniği Şirketi" (Saudi Defense Electronics Company-SADEC), Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki önemli iş birliklerden birini oluşturuyor.
Diplomatik ilişkiler Katar krizi ve Kaşıkçı cinayetine rağmen sekteye uğramadı
Suudi Arabistan ve diğer bazı Arap ülkeleri ile Katar arasında Haziran 2017'de başlayan diplomatik kriz, Ekim 2021'e kadar sürdü. Bu dönemde Katar ile güçlü ilişkilerini koruyan Türkiye, Suudi Arabistan'la diplomatik ilişkilerini de muhafaza etti.
Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul'daki Başkonsolosluk binasında gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi sonrasında da Ankara, Riyad'la diplomatik kanalları açık tutmaya özen gösterdi.
Katar krizi sırasında Körfez İşbirliği Konseyi'nin (KİK), birliğini muhafaza etme çabalarına desteğiyle öne çıkan Türkiye, geçtiğimiz nisan ayında Kaşıkçı dosyasını Suudi Arabistan adli makamlarına devretti.
Prens Bin Selman'ın ziyaretini Cumhurbaşkanı Erdoğan duyurmuştu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da 28-29 Nisan'da Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz Al Suud'un daveti üzerine Cidde'ye giderek çeşitli temaslarda bulunmuştu.
Erdoğan ayrıca 10 Mayıs'ta Prens Bin Selman'la yaptığı telefon görüşmesinde de ikili ilişkileri ve bölgesel konuları ele almıştı.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati de 3 Haziran'da Suudi Arabistan Maliye Bakanı Mohammed Bin Abdullah Al-Jadaan ile görüşmesini şu sözlerle aktarmıştı:
"Ülkelerimiz arasındaki ticarete ilişkin tüm engellerin kaldırılması ve yatırımların en üst düzeyde teşvik edilmesi hususlarında istişarelerde bulunarak, bölgesel ekonomik entegrasyona ve bölge sathında altyapının geliştirilmesine dikkat çektik."
Prens Bin Selman'ın Ankara'ya yapacağı ziyareti geçtiğimiz Cuma günü kamuoyuna duyuran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnşallah biz de Külliye’de kendilerini kabul edeceğiz. Orada gerek ikili, gerek heyetler arası görüşmelerimizi yapacağız ve bundan sonraki sürece yönelik Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerini inşallah çok daha ileri derecede, çok daha yüksek seviyede nerelere taşıyabiliriz, bunları değerlendirme fırsatını bulacağız." ifadelerini kullanmıştı.
Karşılıklı bu üst düzey ziyaret ve açıklamalar, Cidde ile Ankara arasındaki köklü ilişkileri yeniden gündeme taşımış oldu.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com