TUNUS - HAMDİ YILDIZ
Tunus Ulusal İnşa Partisi Genel Sekreteri Riyad eş-Şuaybi, AA muhabirine verdiği özel mülakatta, 16 Nisan'da yapılacak referandum sürecinde bazı Batılı çevrelerin, Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşıtı kampanyalarına tepki gösterdi.
Şuaybi, "Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik açıkça saldırganlık içeren kampanyalar yürütülüyor. Bunlar, Türkiye'nin uluslararası arenadaki hegemonyadan kurtulmaya dönük davranışlarını durdurma amaçlıdır." dedi.
"Türkiye'nin doğal hakkına hiçbir güç engel olamaz"
Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde baskıya boyun eğmeyen bir dış politika izlediğine dikkati çeken Şuaybi, "Türkiye'nin büyüklüğüne, tarihine uyumlu bir şekilde bölgesel bir role sahip olma hakkı vardır. Bu rol, Türkiye'nin doğal bir hakkıdır ve dünyada hiçbir güç buna engel olamaz." diye konuştu.
Türkiye'yi "bölgenin en büyük ülkesi" olarak tanımlayan Şuaybi, "Türkiye'nin attığı adımlar hiç şüphesiz bölgedeki tüm ülkeleri etkileyecektir. Türkiye'nin güçlü bir dış siyaseti var. Bölgedeki olaylara seyirci kalmayı kabul etmeyen bir anlayışı var. Bu durum Batılıları çok rahatsız etmiş olmalı. Özellikle Türkiye'nin güçlü olması, içindeki özgürlük ruhunun giderek yükselmesi onları korkuya sürüklemiş görünüyor." ifadelerini kullandı.
"Batı sabah akşam övündüğü ilkelerle çelişki yaşıyor"
Siyaset felsefesi alanında uzman Şuaybi, bazı Batılı ülkelerin Türkiye karşıtlığı uğruna tüm dünyaya karşı övündükleri değerlerle çeliştiğini de vurguladı. Türk bakanların Avrupa'daki çalışmaları engellenirken terör gruplarının gösteri düzenlemesine izin verildiğini hatırlatan Tunuslu siyasetçi, şunları kaydetti:
"Uluslararası teamüllere ve hukuka göre bir ülkenin, vatandaşlarının yabancı ülkelerdeki durumları ve siyasi yapılanmalarıyla ilgili çalışmalar yürütmeye hakkı vardır. Anlaşmalarda buna açıkça değinilir. Özgürlük, vatandaşlık, demokrasi, siyasi katılımcılık denilen değerler var ki Batı, bu ilkelerin sahibi olduğunu ve koruduğunu vurgulayarak sabah akşam tüm dünyaya karşı övünüp duruyor. Bundan dolayı Batı'nın söyledikleri ile Türk siyasilerin faaliyetlerini engellemesi ve bunun ötesinde terör gruplarının faaliyetine izin vermesi büyük çelişki arz ediyor. Hatta İsviçre'de Erdoğan'ın aleyhinde, başına silah dayanmış pankartların açılmasına izin verilmesi ne diplomatik teamüllerin ne de uluslararası hukukun kabul edeceği bir şeydir."
"Tunuslu parlamenterlerin Avrupa'da büroları bulunuyor"
Ulusal İnşa Partisi Genel Sekreteri Şuaybi, Tunuslu parlamenterlerin yurt dışındaki siyasi faaliyetleri hakkında da bilgi verdi.
Tunus'ta yurt dışı milletvekilliği kontenjanı olduğunu aktaran Şuaybi, "Yaklaşık 1 milyon Tunuslu yurt dışında yaşıyor. Tunuslu parlamenterler, Almanya, Fransa, İtalya, Hollanda, Amerika, Kanada ve Türkiye gibi ülkelerdeki Tunuslulara yönelik siyasi kampanyalar yürütüyor. Hatta Tunus'tan siyasi partilerin bu ülkelerde büroları bulunuyor, üyelerinin işlerini ve siyasi çalışmalarını bu bürolar üzerinden yürütüyor. Oralara düzenli ziyaretlerde bulunuyorlar." dedi.
"Türkiye'nin duruşunu destekleyecek birçok ülke var"
Riyad eş-Şuaybi, Batı'nın kutuplaştırıcı ve saldırganca tavrına karşı Türkiye'nin Arap dünyasıyla ilişkilerini daha da güçlendirmesi gerektiğini belirtti.
Tunuslu siyasetçi, "Batı'nın kutuplaştırıcı tavrının kırılması gerektiğini düşünen, Türkiye'nin bu duruşunu destekleyerek bu yönde çalışacak birçok ülke ve lider var." değerlendirmesinde bulundu.
dikGAZETE.com