'Türkiye İİT Zirve Dönem Başkanlığında çok ciddi inisiyatifler geliştirdi'

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İdari ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Musa Kulaklıkaya, "Türkiye, başarılı geçen üç yıllık İİT Zirve Dönem Başkanlığında teşkilatın görünürlüğü ve Filistin konusu başta olmak üzere dünyanın herhangi bir yerindeki Müslümanların karşılaştığı sorunlara kadar İslam dünyasının en önemli meselelerine ilişkin çok ciddi inisiyatifler geliştirdi." dedi.

İİT Genel Sekreter Yardımcılığı görevine geçen ay Cidde'de başlayan Kulaklıkaya, 11. Büyükelçiler Konferansı'na (BKON) katılmak üzere başkentte bulunduğu sırada, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Büyükelçiler Konferansı'nın büyük bir istişare ve muhasebe mekanizması olduğunu belirten Kulaklıkaya, büyükelçilerin bu platformda bakanlar ve kurumların temsilcileriyle doğrudan temas kurabilmesinin çok faydalı olduğunu söyledi.

Kulaklıkaya, İİT'ye bir Türk genel sekreter yardımcısı seçilmesinin Türkiye'nin başarısı olduğunu vurgulayarak, "Ülkemizin beni aday gösterip yine ülkemizi seven dost ve kardeş ülkelerin desteğiyle böyle bir göreve seçilmekten dolayı onur ve gurur duyuyorum." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin, 10'u aşkın uluslararası kuruluşta üst düzey yöneticisinin bulunduğunu anımsatan Kulaklıkaya, "Yaptığınız işlerin faydalanıcısı, kendi ülkeniz dahil o teşkilata üye olan bütün ülkeler. O anlamda bir yandan ülkem diğer yandan da İslam ümmeti için çalıştığımı düşünüyorum. Bu da ayrı bir şeref benim için. Kendimi, seçildiğim beş yıllık dönem içerisinde ülkemin, milletimin ve İslam ümmetinin menfaatini koruyup gözetmek sorumluluğunda hissediyorum." diye konuştu.

Kulaklıkaya, Türkiye'nin İİT Zirve Dönem Başkanlığını bu yıl Suudi Arabistan'a devrettiğini hatırlatarak, "Türkiye, başarılı geçen üç yıllık İİT Zirve Dönem Başkanlığında teşkilatın görünürlüğü ve Filistin konusu başta olmak üzere dünyanın herhangi bir yerindeki Müslümanların karşılaştığı sorunlara kadar İslam dünyasının en önemli meselelerine ilişkin çok ciddi inisiyatifler geliştirdi." dedi.

Türkiye'nin Zirve Dönem Başkanlığında yapılan olağanüstü toplantılardan ikisinin Kudüs ile ilgili olduğunu ve Türkiye'de düzenlendiğini belirten Kulaklıkaya, icra komitesi üyeleri dışişleri bakanlarının katıldığı bir diğer toplantının da Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki iki camiye yönelik saldırının ardından gerçekleştirildiğini dile getirdi.

Kulaklıkaya, Türkiye'nin İİT bünyesinde yeni teşkilatların gelişmesine ön ayak olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:

"Örneğin kuruluşundan bu yana Kadın Konseyinin başkanlığını Türkiye üstleniyor. Esra Albayrak hanımefendi iki dönemdir başkan seçiliyor. Bunun dışında, İslam Ülkeleri Polis Koordinasyon Merkezinin kuruluşuyla ilgili daha önce alınan kararlar, Türkiye'nin dönem başkanlığında ete kemiğe büründü, tüzüğü hazırlandı ve operasyonel hale geldi.

Ayrıca, İslam dünyasında ticari anlaşmazlıkların çözümüyle alakalı tahkim merkezine ihtiyaç var. Bunun kuruluşuyla ilgili süreç, yine Türkiye'nin dönem başkanlığında hızlandı, kuruluş süreci tamamlanmak üzere. İslam dünyasındaki Kızılayların bir görev gücü oluşturması ve iş birliği yapmasıyla ilgili bir mekanizma oluşturulması Cumhurbaşkanımızın talimatıyla gündeme gelmişti. İstanbul'da bu yılın başında bir toplantı yapıldı ve orada nasıl bir yapılanma olacağına dair kararlar alındı."

Ülkeler arasındaki anlaşmazlıklarda, krizlerde ara buluculuk rolü oynayan kurumsal bir mekanizmaya ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Kulaklıkaya, şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye hem başka platformlarda edindiği tecrübeler hem de İslam dünyasında yaşanan sorunlara gösterdiği duyarlılık dolayısıyla böyle bir inisiyatife ön ayak oldu. Hem Dışişleri Bakanlığı kıdemli memurlar düzeyinde eğitim programları düzenledi hem de uluslararası konferansla İslam dünyasındaki ara buluculuk potansiyelini ve geliştirilebilecek mekanizmaları tartışmaya açtı."

Kulaklıkaya, İİT'ye bağlı bazı kurumlara Türkiye'nin ev sahipliği yaptığını belirterek, "Suudi Arabistan'dan sonra en çok İİT kurumu barındıran ülke Türkiye, yaklaşık 10 kuruluşa ev sahipliği yapıyor." dedi.

Genel Sekreter Yardımcılığı görevinden önce kendisinin genel direktörlük görevini 4 yıl üstlendiği İİT İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezinin (SESRIC) bu kurumlardan biri olduğunu vurgulayan Kulaklıkaya, "Bunun yanı sıra İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) de var. Ayrıca Türkiye, Gençlik Diyalog Platformu gibi çok önemli bir kuruluşa da ev sahipliği yapıyor. Son zamanda kurulacak tahkim merkezi, polis koordinasyon merkezi ve medya merkezine de Türkiye'nin ev sahipliği yapması öngörülüyor." diye konuştu

Kulaklıkaya, İslam dünyasında medya alanında da iş birliğine ihtiyaç olduğuna değinerek, şöyle devam etti:

"Merkezi Cidde'de olan bir haber ajansları birliği UNA var. Yayıncı kuruluşların kurduğu Broadcasting Union'ın da merkezi Suudi Arabistan'da. Ülkemizdeki RTÜK benzeri kuruluşların oluşturduğu İslam İşbirliği Teşkilatı Yayıncılık Düzenleyici Otoriteleri Forumunun (IBRAF) sekreteryası Türkiye'de, başında da bir Türk genel sekreter var."

İİT'nin en önemli gündem maddesinin Teşkilatın kuruluş gerekçesi de olan "Filistin ve Kudüs" konusu olduğunun altını çizen Kulaklıkaya, "50 yıldan fazla zamandır devam eden bir işgal var ve sonuçlanmayan bir süreç. Oradaki Müslümanların bireysel olarak yaşadığı problemlerin yanında Filistin devletinin kurumsallaşmaya ve güçlenmeye ihtiyacı var. Geçen 50 yılda ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara cevap verecek etkin bir Teşkilat için reforma ihtiyaç var. Türkiye bu konuda inisiyatif alıp bir beyin fırtınası toplantısına ön ayak oldu." ifadelerini kullandı.

Kulaklıkaya, Batı dünyasında artarak yükselen İslam karşıtlığıyla mücadelenin de diğer önemli gündem maddelerinden olduğunu belirtti.

Bütün dünyadaki krizlerin yüzde 80'inin İslam dünyasında gerçekleştiğine dikkati çeken Kulaklıkaya, "Bir yanıyla insani krizleri ilgilendiren, diğer yanıyla da gerek iç siyasi karışıklıklar gerekse İslam ülkelerinin kendi aralarındaki çatışmalar ya da problemlerin çözümünde İİT çok büyük bir sorumluluk taşıyor." dedi.

Kulaklıkaya, fakirlik ve diğer insani problemlerin de İslam dünyasının kaçınmadan dayanışma göstermesi ve sorumluluk üstlenmesi gereken konuların başında geldiğini kaydetti.

Kaynak: AA