BURSA
Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Bursa İl Dernekleri Federasyonu'nun (BİLDEF) "Birlik ve Beraberlik Gecesi" programında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ilerleyişini görüp, güçlenmesine şahitlik edenlerin "çıldırdığını" söyledi.
Çavuşoğlu, "Macun tüpten çıktı. Güçleneceğiz. Saldırsalar da taşeron örgüt kullansalar da içimizdeki iş birlikçilerini devreye alsalar da ne yaparlarsa yapsınlar bu millet kabuğunu kırdı." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin vesayet perdesini 2002 yılından sonra büyük ölçüde kaldırdığını, bu seçimlerle vesayetin tamamen tasfiye olacağını dile getiren Çavuşoğlu, "AK Parti iktidara geldikten sonra karanlık odalarda kurulan tuzaklar ve 'bunlar gidici' denilerek konuşulan laflar vardı. Bir adam çıktı ve 'Ben kefenimi giydim ve bu yola çıktım' dedi. Siz kefenini giymiş ve bu yola baş koymuş bir adamı vesayetle de tuzakla da korkutamazsınız. Milletin kendisine çizdiği istikameti yegane yol olarak tasavvur olarak bilen bir kimse, bildiği yoldan geri adım atmaz." dedi.
"Kabuğumuzu kırdık"Türkiye'nin her şeye rağmen geliştiğini ve güçlendiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Gezi süreci Türkiye'yi Tahrir yapma adımıydı. 6-7 Ekim Kobani, iç savaş çıkarma tuzağıydı. 17-25 Aralık, Türkiye'yi devirme planıydı. 7 Haziran'dan sonra hendek, çukur terörizmi ülkeden parça koparma planıydı. Yetmedi Suriye ve Irak sınırından üzerimize saldırmak için hazır tuttukları teröristlerle yine bu ülkeyi kendi içine kapama projesiydi. Şükürler olsun bu millet gerçekten feraset sahibi bir millet. 16 Nisan'da bu ülkede bir anayasa değişikliği oldu. Anayasa değişikliğiyle beraber Cumhurbaşkanlığı sistemi kabul edildi. 24 Haziran'da 'Cumhur İttifakı' dediğimiz bu ülkenin yerli ve milli düşünceye sahip bir yandan AK Parti diğer yanda MHP olarak bir seçime gidiyoruz. Evlatlarımıza karşı sorumluluğumuz var."
"Türkiye geldiği noktadan geri dönemez"Çavuşoğlu, İstanbul'da bir partinin il başkanlığını yapan kişinin "Ermeni katliamı" ifadesini kullandığını hatırlatarak, şöyle konuştu:
"İstanbul gibi bir İslam dünyasının sembollerinden, medeniyet coğrafyamızın tarih kentinden bahsediyoruz. Bir siyasi partinin buraya il başkanlığı yapan bir ferdi Ermenilere yapılanın açık açık katliam olduğunu söyleyebilir mi? Bunların meydana getirdiği bir siyasi teşkilatın bu ülkeyi yönetme hakkı var mıdır ? Hendek, çukur siyasetinin yaşandığı dönemde kelle koltukta güvenlik güçlerimiz bu ülke için canını feda ederken partisinin içerisinden oluşturduğu milletvekillerinin olduğu komisyonu oraya göndererek, 'Türkiye orada katliam yaptı' diyerek raporlaştıran bir zihniyet bu ülkeye ne verebilir ? Tek derdi, tek projesi 'Nasıl olur da Recep Tayip Erdoğan'ı bu ülkenin başından atabilirim' olan bir partinin, bir siyasetçinin bu ülkeye verecek hiçbir şeyi yoktur. Yaşananları muhakeme etmek zorundayız. Bunların hepsi gözümüzün önünde yaşanıyor.
Terörist cenazesinde ağlayan insanlar bu milletin temsilcisi olabilir mi? Olamaz. Türkiye geldiği noktadan geri dönemez. Milletimizin eliyle değişen sistemi bu defa tatbikatla uygulamak ve ülkemizin 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine daha güçlü bir Türkiye sevdasıyla yol yürümek için 24 Haziran seçimleri bir eşiktir. Siyaset kendine düşeni yaptı. 15 Temmuz'un ortaya çıkardığı tablo sonucunda MHP ve AK Parti bir araya gelerek milletinin karşısına yerli ve milli duruşla 'Biz buradayız' dedi. Şimdi milletimiz bunun takdirini verecektir Allah'ın izniyle."
Konuşmaların ardından BİLDEF tarafından basın mensuplarına teşekkür plaketleri verildi.
Programa katılan Anadolu Ajansı (AA) Bursa Bölge Müdürü Zafer Akpınar da teşekkür plaketini Çavuşoğlu'nun elinden aldı.
Muhabir: Sergen Sezgin
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
