İstanbul
Fransa Dış Ticaret ve Yatırım Bakanı Franck Riester, Türkiye ile Fransa arasındaki ikili ticaretin son derece önemli boyutlarda olduğunu belirterek, "Geçen yıl 14 milyar avroluk ikili ticaret gerçekleştirdik.
Son aylarda ikili ticaretin hızlandığını görüyoruz. Dolayısıyla bu yıl 16 milyar avroluk bir rakama ulaşmamız söz konusu. Bu da ikili ticaretimizin ne kadar nitelikli olduğunu gösteriyor." dedi.
Bakan Riester, Fransız Sarayı'nda gazetecilerle bir araya geldiği toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye-Fransa Ortak Ekonomi ve Ticaret Komisyonu (JETCO) Altıncı Dönem Toplantısının, Türkiye ve Fransa arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerdeki paydaşlığın yeni dinamiğinin göstergesi olduğunu ifade etti.
Türkiye’ye yerleşmiş 450 Fransız şirketin olduğunu anımsatan Riester, "Bu şirketlerin 2014-2019 yılları arasında 5 milyar avro tutarında yatırımları vardı.
Önümüzdeki yıllarda 750 milyon avroluk bir yatırım perspektifi söz konusu. Fransız şirketlerinin Türkiye’deki etkisi gerçekten büyük." dedi.
Riester, Türkiye ile Fransa arasındaki ikili ticaretin son derece önemli boyutlarda olduğunun altını çizerek, "Geçen yıl 14 milyar avroluk karşılıklı ticaret gerçekleştirdik. Son aylarda karşılıklı ticaretin hızlandığını görüyoruz.
Dolayısıyla bu yıl 16 milyar avroluk bir rakama ulaşmamız söz konusu. Bu da ikili ticaretimizin ne kadar nitelikli olduğunu gösteriyor." şeklinde konuştu.
Katıldığı toplantıların gelecek döneme dair gerek ikili ticareti gerekse yatırımları hızlandıracak birçok ipucu verdiğini aktaran Riester, "Birçok sektörde bu iş birliklerini sürdürebiliriz. Sürdürülebilir sektörler bunlar.
Çevre, yenilenebilir enerji, taşıma, kamu taşımacılığı, sağlık, tarım ve gıda üreticiliği alanında çeşitli yatırımlar ve iş birlikleri söz konusu. Bu iş birliğinin önemli alanlarından biri de yeni teknolojiler.
Birçok Fransız firması Ar-Ge alanında yatırım yapmaktalar, özellikle üniversitelerin araştırma merkezleriyle iş birliği geliştiriyorlar. Böylece yeni teknolojilerin dinamiğini de ölçebiliyoruz." ifadelerini kullandı.
Riester, bazı Fransız şirketlerinin Türkiye’de olup bitenlerle ilgilendiğine işaret ederek, "Çok dinamik bir sektör var Türkiye’de. Bazılar yeni startuplar satın aldı Türkiye’de. Türk şirketleri de Fransa’da olup bitenlere bakıyorlar.
Bu anlamda French Tech’in her iki ülke için son derece önemli olan yeni teknolojiler alanında hızlandırıcı bir etki göstereceğine inanıyoruz." diye konuştu.
Yeni teknolojiler, startuplar ve aynı zamanda geleneksel sektörler alanında yürütülen çabalar sayesinde gerek Fransa gerekse Türkiye olarak tüm hedeflere ulaşabileceğini vugulayan Riester, şunları aktardı:
"Birkaç Türk yatırımcıyla da görüşme fırsatım oldu. Fransa’nın dış ticaret alanındaki yaklaşımlarının ne kadar doğrudan yabancı yatırımlara açık olduğunu teyit etme fırsatım oldu.
Fransa, kendi ülkesinde kendi topraklarındaki doğrudan yabancı yatırımlara en olumlu koşuları hazırlayan ülke. Bu da onun rekabetçiliğini ve çekiciliğini artırmaktadır. Bu vesile ile Türk şirketlerinin Fransa’ya daha fazla yatırım yapmasını destekliyoruz."
"Fransız ya da Fransız-Türk ortak şirketlerinin Türkiye’deki istihdam üzerinde önemli etkisi var"
Fransa’nın Dış Ticaret Danışmanları Türkiye Komitesi Başkanı Franck Mereyde de Türkiye’de bulunan Fransız ya da Fransız-Türk ortak şirketlerinin büyük bir kısmının onlarca yıldır Türkiye’de olduğunu belirterek, bu şirketlerin teknoloji, bilgi ve beceri getiren şirketler olduğunun altını çizdi.
Mereyde, Türkiye’deki Fransız ya da Fransız-Türk ortak şirketlerin Türk ekonomisi ve Türkiye’deki istihdamda önemli bir etkisinin olduğunu belirterek, “Bu şirketlerin çoğu eğitime yatırım yapıyorlar. Çalışanlarının gelişimine yatırım yapıyorlar, yenilikçilik alanında yatırım yapıyorlar.
Bunların yüzde 19’u cirolarının yüzde 5’inden fazlasını yenilikçi alanında yatırıyorlar, bu çok önemli bir rakam. Çevreye yönelik, kadınlara yönelik, iş ve çevre güvenliğini alanlarında yatırımlarımız var." yorumunda blundu.
Türkiye’deki Fransız ya da Fransız-Türk ortak şirketlerinin sürekli büyüyüp geliştiğini aktaran Mereyde, şu ifadeleri kullandı:
“Bu şirketler doğrudan 130 bin istihdam yaratmış durumdalar. Bu şirketlerin 3’te 2’si Türkiye’den 3’üncü ülkelere ihracat yapmakta.
Bu şirketlerin 3’te 1’nin bölge merkezleri Türkiye’de. Sadece Türkiye’de çalışmayıp bölge üzerindeki faaliyetlerini de Türkiye üzerinden yönetiyorlar.
Bu şirketlerin 77’sinin Türkiye’de üretim merkezleri bulunuyor. Türkiye’de doğrudan üretim yaparak hem Türk pazarına tedarik sağlıyorlar hem de Türkiye’den 3’üncü ülkelere ihracat yapabiliyorlar."
"Türk startupların AB pazarına giriş kapısı olarak Fransa’yı seçmelerini teşvik ediyoruz"
İstanbul French Tech Topluluğu Başkanı Philipe Alcaras ise dünyanın hiçbir zaman bugün olduğu kadar yeni fikirlere ihtiyacının olmadığını belirterek, gezegen çapında karşı karşıya kalınan sorunlar için ülkeler arasında daha da artan bir iş birliğinin gerektiğini ifade etti.
Alcaras, Türkiye ve Fransa’nın içinde bulunduğu son derece olumlu teknolojik ortam sayesinde French Tech İstanbul’u kurmaya karar verdiklerinin kaydederek, şunları aktardı:
“Misyonumuzun 3 temel ekseni var. Birincisi, İstanbul’a yerleşmiş olan Fransız startup şirketlerinin desteklemek ve onları ihtiyaç duyacağı aktörlere yönlendirmek.
İkinci olarak Türkiye’ye yatırım yapmayı düşünen Fransız şirketlerin ilk temas noktası olmayı hedefliyoruz.
Üçüncü olarak ise Fransa’nın iş birliği ve yenilikçilik alanında çekiciliği artırmak ve Türk startupları için de AB pazarına bir giriş kapısı olarak Fransa’yı seçmelerini teşvik etmek.”
Kaynak: AA
dikGAZETE.com