Gündem

'Türkiye'de tespit edilen bir vaka olmadığını net söylüyoruz'

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Türkiye'de tespit edilen bir vaka olmadığını net söylüyoruz. Ama ülkeye giriş için anormal bir risk taşıyor." dedi.

'Türkiye'de tespit edilen bir vaka olmadığını net söylüyoruz'
10-03-2020 22:22
TBMM

AK Parti Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız başkanlığında toplanan TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nda konuşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni tip koronavirüse (Kovid -19) karşı yürütülen çalışmalara ilişkin bilgilendirme yaptı.

Pandemi ile ilgili güncelledikleri ve hazırlıklı olmayı esas kılan bir genelgenin Resmi Gazete'de her yıl yayınlandığını dile getiren Koca, "Geçen yılın eylül-ekim ayında da bu genelge doğrultusunda bütün bakanlıkların ve ilgili birimlerin devrede olduğu, neler yapılması gerektiğinin planlandığı bir genel pandemi kurulundan bahsediyorum. Tüm illerde 24-25 Eylül 2019'da bütün hazırlık ve faaliyet planlarının değerlendirme toplantısı yapılmıştı. Bu, korona ile ilgisi olmayan herhangi olabilecek bir salgın durumunda Türkiye ne yapmalıyı planlayan bir eylem planı." diye konuştu.

#İnteraktif ‪- Bir bakışta koronavirüs salgını Koronavirüs yayılma haritası

Dünya Sağlık Örgütü'nün Çin ofisinin Wuhan'da 31 Aralık'ta ilk pnömoni vakasını bildirdiğini, devamında 6 Ocak'ta hızla Halk Sağlığı bünyesinde 15 kişinin yer aldığı bir operasyon merkezi oluşturduklarını, olağan gelişmeleri anlık takip etmeye başladıklarını anlatan Koca, ayrıca bu dönemde var olan Bilim Kurulunu da aktif hale getirdiklerini, süreçte de kurulu genişlettiklerini belirtti.

Koca, süreç yönetiminde Bilim Kurulunun çalışmalarının, kurumlara yönelik yapılması gerekenlerin, deniz, hava ve kara hudut kapılarında, sağlık kuruluşlarında uygulanması gerekenlerin ve vatandaşa yönelik bir süreç yönetiminin planlandığını dile getirdi.

Sadece bakanlık bünyesinde çalışan akademisyenler değil bütün üniversitelerden, ülkenin birikimi olan, yetkin olduğu bilinen kişilerden oluşan bir Bilim Kurulunun oluşturulduğunu dile getiren Koca, kurulun, 15 Ocak'ta hızla bir rehber hazırladığını, bu rehberde enfeksiyona ilişkin bilgilerin yer aldığını, bunların da her geçen gün güncellendiğini ifade etti.

Koca, bu rehberde, vaka tanımı, vakanın yönetimi, enfeksiyon kontrol ve izolasyonların nasıl olması gerektiği, müracaat eden hastaların şüpheli olma durumu, hangi hastaya nasıl davranılması gerektiğine yönelik bilgilerin bulunduğunu söyledi.

Havaalanlarına ve ülkenin çeşitli şehirlerinde belirlenen alanlara termal kameralar yerleştirildiğini dile getiren Koca, termal kameralara ilişkin eleştirilerin bulunduğunu, ancak bilimin geldiği noktada böyle bir durumda yapılması gereken ilk eylemlerden bir tanesinin bu olduğunu belirtti.

Türkiye'nin termal kamera uygulamasına başladığı bir dönemde birçok ülkenin genel olarak uygulamadığı gibi daha bir hafta öncesine kadar ABD'nin Güney Kore'den gelen yolcular için termal kamera koyulup koyulmaması yönünde tartışma yaptığını aktaran Koca, "Ne kadar erken dönemde bu konuyu önemsediğimizi belirtmek istiyorum." diye konuştu.

Çin ile bütün uçuşların 5 Şubat'ta durdurulduğunu anımsatan Koca, "O dönemde Çin ile uçuşlarını durduran ülke yok gibiydi. Hele Avrupa ülkeleri hiç uygulamadı. Halen uygulamadıklarını görüyoruz." bilgisini paylaştı.

Koca, İran'da bu salgının Kum ve Meşhed kentinden başladığını da anımsatarak, şu ifadelere yer verdi:

"Çin, Hubey eyaletini erken dönemde karantinaya aldı. Giriş çıkışları kapattı, son derece önemliydi ve iyi bir adımdı. Benzeri Kum ve Meşhed için de yapılmalıydı ama yapılmadı. O dönemde Sağlık Bakanı ile bizzat ben de görüşerek erken dönemde bu tedbirin alınması gerektiğini, değilse İran'ı ve bölgeyi ciddi anlamda etkileyeceğini ısrarla söyledik. Ertesi gün büyükelçiyi çağırarak yine söyledik. Bakan yardımcım, bakan yardımcısı ile görüşerek 'Alınmayacaksa bu önlem, sınırları kapatıyoruz' dedik. Devamında da erken dönemde hızla sınırları kapattık. İran geç bildirmiş oldu. Biz bildikten sonra da 23 Şubat'ta kara, hava dahil olmak üzere sınırları kapattık. Bir gün önce karayoluyla geçiş yapanların sayısı 3 bin 500'ü geçiyordu. Buradan gidenler de 4 bine yakındı. Hava yoluyla da bir o kadar. İran ile çok yoğun bir ilişkimizin ve trafiğimizin olduğunu gördük. Eğer o dönemde bu katı kurallar uygulanmasaydı, sadece 3 gün gecikilmiş olsaydı, girecek insan sayısı 20 binden aşağı olmazdı. Şu an Tahran'da bir yetkilinin 3'te biri enfekte dediğini de düşünürsek, o 20 bin kişinin ne kadarının bu salgınla Türkiye'ye giriş yapacağını, hızla nasıl yayılacağını, ülkeyi nasıl etkileyeceğini siz tahmin edin."

İtalya'nın genel anlamda koronavirüs konusunda önlem almadığını, Avrupa'nın da İtalya ile ilişkilerini kesmediğini belirten Koca, "Avrupa tedbirlerini almakta geç kalıyor. Halen geç kalmaya devam ediyor diye ısrarla söylüyorum. Hiçbir tedbir almadı, hiçbir geçişe sınırlama getirmedi. Her geçen gün Avrupa'da sayının yükseldiğini görüyoruz. Giderek İskandinav ülkelerinde de bu sayı artmaya başladı. Şu an İtalya büyük bir sorun yaşıyor ama Almanya önümüzdeki günler daha büyük sorun yaşayacak, Fransa daha daha büyük sorun yaşayacak, İsviçre dahil olmak üzere diğer ülkelerde bu sorun giderek katlanıyor olacak." ifadelerini kullandı.

Koca, komisyon başkanı Şenel Yediyıldız'ın "Türkiye'de bu salgın yok" dediğini belirterek, şunları kaydetti:

"Ben öyle demiyorum. Bu salgının şu anda Türkiye'de olma ihtimali çok yüksek. Şu an sadece şunu söyleyebiliriz, bu virüs tespit edilebilmiş değil. Bu salonda şu an 100 kişiye yakın kişiyiz, sarılık ya da hepatit taşıyıcı yok demem ne kadar doğru değilse, tetkik yaparak bunu söylemem gerekiyorsa, aynı şekilde bu anlamda tespit edilmiş koronavirüs olmadığını, yani tanı ve teşhis konmadığını ama bu şu anda tahlil yapılırken bile karşımıza çıkabilir veya 3 saat sonra bir gün sonra çıkabilir. Bunu, toplumu bir şeye alıştırmak için söylemediğimden emin olun. İşin gerçekliği bu. Yurt dışına yoğun gidip gelen insanımız var. Oradan enfeksiyonu almadığını, herhangi bir hastalık bulgusu olan kişiyle temas etmediğini kim söyleyebilir."

Sorunun küresel olduğunu ancak mücadelenin ulusal olduğunu belirten Koca, bu küresel sorunun ancak vatandaşla birlikte çözülebileceğini ifade etti.

"Mevsimsel gribe karşı alınacak tedbirler koronavirüse karşı da alınmalı"

Yurt dışındaki vatandaşların bulundukları bölgede, evlerine kendilerini kapatmalarını, mümkün mertebe dışarı çıkmamalarını, çıkılacaksa da maske kullanmalarını söyleyen Koca, bu vatandaşlardan Türkiye'ye gelmek isteyenlerin 14 gün boyunca, belirtilen şartları uygulaması gerektiğini vurguladı.

Koca, şu ana kadar 2 bin 900 çalışılan tetkik sayısının bulunduğunu belirtti.

Mevsimsel gribe karşı alınacak tedbirlerin koronavirüse karşı da alınması gerektiğini dile getiren Koca, "Biz bu dönemde vatandaşımızı mevsimsel grip açısından da bilgilendirelim diye karar kıldık. Akademisyen arkadaşlarımız, hocalarımız birçok yerde bu bilgilendirmeyi yaptı." diye konuştu.

Bakan Koca, karantina için 25 hastaneyi belirlediklerini, devamında bunun sayısının 101'e çıkarıldığını, bütün hastanelerde nasıl davranmasıyla ilgili algoritma geliştirildiğini belirtti.

Koca "Bu salgın bir yerde görüldüğünde eğer yeterli tedbirleri almazsanız kişisel izolasyon yöntemleri devreye girmezse vatandaşınızla bütünlük içinde mücadeleyi yapmazsanız başarılı olma şansınız olmaz. Onun için sorun küresel, çözüm ulusal. Vatandaşımızla birlikte çözmeliyiz." değerlendirmesini yaptı.

"Bu süreçte bu enfeksiyonun dışarıdan geleceğini düşünüyoruz veya gelmiş olduğunu düşünüyoruz. Tespit edemediğimizi söylüyoruz ama bugün yarın tespit etmeyeceğimiz anlamına gelmez." diyen Koca, Avrupa başta olmak üzere dünyada seyahat öyküsü olan herkesin şüpheli olmaya başladığını vurguladı.

Koca, "O nedenle vatandaşımızın yurt dışına zorunlu olmadıkça çıkmaması. 'Risksiz bir ülke var.' Asla inanmayın. Yarın riskli olabilir. Olma potansiyeli daha yüksek. Yurt dışı geçmişi olan vatandaşımızın 14 gün kendisini evde izole etmesini hassasiyetle istiyoruz. Önümüzdeki bir aylık zaman dilimini özellikle bu anlamda daha farklı geçirmemiz gerekiyor. Daha az temaslı, yurt dışına mümkün mertebe gidilmeyen, mümkün mertebe evde kendisini izole eden ve yaşlılarla özellikle temas içinde olmayan bir dönemi geçirmemiz gerekiyor." dedi.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER