Türk Telekom baskını davasının gerekçeli kararı

ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Ulus'taki Türk Telekom binasının işgal edilmesiyle ilgili davada yargılanan 13 sanığın "ağırlaştırılmış müebbet" ve 15 sanığın "müebbet hapse" çarptırılmasına ilişkin kararın gerekçesi açıklandı.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve 11 Ocak'ta karara bağlanan davada firari eski kurmay yarbay Ömer Ergenekon ile eski binbaşı Yahşi Ekici, er O.T. ve 27 astsubay kökenli eski Kara Harp Okulu öğrencisi olmak üzere 30 sanık yargılandı.

Mahkemece açıklanan, FETÖ'nün kuruluşu ve amaçlarına yer verilen gerekçeli kararda, örgütün 15 Temmuz 2016 akşamı darbe teşebbüsünde bulunduğu, darbe yaparak anayasal düzeni ortadan kaldırmaya ve bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere siyasileri, siyasi partileri ve üst düzey bürokratları etkisiz hale getirmeye çalıştığı belirtildi.

Kara Harp Okulunca, 16-17 Temmuz 2016'da Afyonkarahisar'da harp tarihi gezisi ve tatbikatı yapılmasının planlandığı aktarılan gerekçeli kararda, söz konusu planlamayı 22 Haziran 2015'te sanık eski kurmay yarbay Ömer Ergenekon'un yaptığı, 30 Haziran 2016'da da tatbikata katılacak personelin ve faaliyet programının belirlendiği bildirildi.

Olay tarihinde geziyi planlayan sanık Ergenekon tarafından er O.T'nin kullandığı minibüsle sözde gezi için okulda bulunan 27 astsubay kökenli kursiyer subayın Türk Telekom baskınına katıldıkları anlatılan kararda, Ergenekon'un başka bir birliğe atanmasından ötürü 14 Temmuz 2016'da Kara Harp Okuluyla resmi olarak ilişiğini kestiği kaydedildi.

Firari sanık Ergenekon'un buna rağmen eylemine devam ettiği belirtilen kararda, "15 Temmuz 2016 tarihinden bir yıl önceden planlanan 'harp tarihi gezisi'ne katılacak personelin Ömer Ergenekon tarafından silahlı ve teçhizatlı bir şekilde darbe faaliyetleri kapsamında Türk Telekom binasına götürülmüş olması ve ilgili geziye ilişkin hazırlıkların şüpheli Ergenekon tarafından yapılmış olması nedeniyle söz konusu faaliyetin darbe girişimine yönelik önceden hazırlandığı anlaşılmıştır." değerlendirmesinde bulunuldu.

Darbe girişimi akşamı sanık Ergenekon ve beraberindeki darbecilerin 22.17'de Türk Telekom binasına giriş yaptıkları anlatılan kararda, darbecilerin ilk olarak güvenlik görevlilerini etkisiz hale getirdikleri ve ellerine kelepçe taktıkları, dolayısıyla "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçunu işledikleri vurgulandı.

Sanıkların çoğunun savunmalarında "darbe girişiminden haberdar olmadıkları" ve "tatbikat yapıldığını zannettikleri"ne dair söylemlerde bulunduklarına işaret edilen kararda, 22.44'te firari Ergenekon'un çağrı merkezindeki Türk Telekom personeline yönelik, "Bu saatten itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuştur. Herkes burada duracak. İkişer, üçer burada asansörle indirip sizi salıvereceğiz. Eğer karşı koyan olursa vururum. Bir daha söylemeyeceğim." diyerek darbe açıklaması yaptığı, bu esnada sanık kursiyer subayların bir kısmının da burada bulunduğu kaydedildi.

Müştekilerin beyanlarının yer aldığı gerekçeli kararda, sanıklardan bazılarının bir kısım Telekom personelini hürriyetlerinden yoksun kıldıktan sonra binadan dışarı çıkarıp evlerine gitmelerini sağladıkları esnada darbe yaptıklarını açıkça söyledikleri ifade edildi.

Darbe girişimi gecesi, darbeye karşı sokağa çıkan ve darbecilere karşı koyan vatandaşlardan 250'den fazlasının şehit edildiği, yaklaşık 3 bininin de yaralanarak gazi olduğuna değinilen gerekçeli kararda, Türk Telekom baskınına katılan darbecilerin vatandaşların örgütlenerek darbeye karşı gelmelerini engellemek için ülke genelindeki telekomünikasyon sistemine müdahale etmeye çalıştıkları belirtildi.

Bu amaçla, sanık eski binbaşı Yahşi Ekici tarafından Türk Telekom yerleşkesine getirilen ancak kimlikleri tespit edilemeyen 2 kişinin, sanıkların yardımı ile "sistem kablolarını çektikleri", "binada bulunan sistemleri kapatmaya çalıştıkları" ve "telekomünikasyonun kesilmesini sağlamaya çalıştıkları" anlatıldı.

Mevcut deliler ışığında kararını 11 Ocak'ta açıklayan Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklardan Yahşi Ekici, Samet Tanrıverdi̇, Rıfat Çalık, Meli̇h İsa Aktaş, Ömer Karayoluk, Şahi̇n Çağlıyan, Mehmet Aslan, Hakan Özer, Semi̇h Kuvvet, Aykan Kılıçarslan, Hasbi̇ Eray Karaaslan, Süleyman Ari̇f Varol ve Uğur Yılmaz'ın, "Anayasa'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan "ağırlaştırılmış müebbet hapisle" cezalandırılmalarına hükmetmişti.

Yine aynı suçlamadan cezaya çarptırılan sanıklar Abbas Güngören, Adil Cumhur İpekçi, Bilal Ergen, Erdoğan Gezer, Fatih Karaaslan, Fikret Erdoğan, Güngör Gürcan, İbrahi̇m Çok, İsa Akgül, Mehmet Ali̇ Bulazar, Mert Erdi̇ Kurtoğlu, Mustafa Kılıç, Sadık Emre Oral, Selami̇ Yıldırım ve Zi̇nnur Çeti̇n hakkında "iyi hal" indirimi uygulayan mahkeme, 15 sanığın cezasını müebbet hapse çevirmişti.

Hüküm giyen 28 sanığı ayrıca "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçundan alıkoydukları insanlar sayısınca 5 ile 15 yıl arasında değişen oranlarda da hapis cezasına çarptıran mahkeme, firari sanık Ergenekon hakkındaki dosyanın henüz yakalanamadığı için ayrılmasını, olay tarihinde vatani görevini yapan sanık er O.T'nin de beraatini kararlaştırmıştı.