Berlin
Erciyas Holdinge bağlı Erciyas Rail’in Avrupa demir yolu taşımacılığında faaliyet gösteren Alman firmayla işbirliğiyle Sivas Organize Sanayi Bölgesi'ndeki fabrikasında ürettiği ve lojistik sektöründe bir ilki temsil eden spiral kaynaklı LPG vagonu, Berlin'de düzenlenen dünyanın önde gelen lojistik fuarı InnoTrans’ta tanıtıldı.
Dünyada bir ilk olan spiral kaynaklı tank vagonu demir yolu taşımacılığında sektörüne yeni bir soluk getirirken Türk şirketinin inovatif çözümler sunma konusundaki kararlılığı takdir topladı.
Erciyas Holding Üst Yöneticisi (CEO) ve Erciyas Rail Yönetim Kurulu Başkanı Kamil Emre Erciyas, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sektörde ilk olan spiral kaynaklı LPG vagonun iki fabrikanın güçlerini birleştirerek tasarlayıp ürettiklerini ifade etti.
Spiral kaynaklı LPG vagonunu kendi boru fabrikalarında ürettiklerini vurgulayan Erciyas, normal tank üretimine kıyasla bu vagon tankını yaklaşık 30 kat daha hızlı üretebildiklerini kaydetti.
Yüzde 13'e kadar mukavemeti daha da artırdıklarını aktaran Erciyas, “Normal tank vagonu üretiminde kullanılan sac plakalardan yapılan tanklarda, tankın boyuna göre fark etmekle beraber, yaklaşık 10 ila 20 tane bizim en zayıf nokta dediğimiz kaynakta T kaynak bölgesi bulunur. Bizimkinde ise 0 ila iki adet bulunuyor. Dolayısıyla biz buradaki bir basınçlı kabın üstündeki en zayıf noktaları elimine etmiş oluyoruz.” dedi.
Doğal gaz boru hatları projelerinden dolayı yüksek basınçlı boru üretiminde tecrübeli olduklarını ve LPG vagonlarının basınçlı tanklarının kaynaklarını yüzde 100 X-ray ve ultrason kontrolüyle yapabilecek kapasiteye sahip olduklarını aktaran Erciyas, "Dolayısıyla en ufak bir kabarcığı, gözeneği yakalayabiliyoruz ve bunu normal tank yapımına göre çok daha hızlı ve çok daha efektif bir şekilde kontrol edebiliyoruz. Bunu dünyada ilk defa yaptık ve eylül ayında gerçekleşen InnoTrans-fuarında sergiledik.” ifadelerini kullandı.
Demir yolu lojistiğinde enerji taşımacılığında büyük bir kapasite açığı olduğuna işaret eden Erciyas, şöyle konuştu:
"Şu an Avrupa'nın bir enerji açığı var. Bunu da çeşitli yollardan gidermeye çalışıyorlar. İşte bunlardan bir tanesi de LNG terminalleri inşa etmek. Avrupa'nın her yerine yeni boru hatları tasarlanıyor ve inşa ediliyor. Ama aynı zamanda en kısa yoldan da boru hattı inşa edilene kadar, onu telafi edebilmek adına Avrupa’nın en hızlı ve yeşil olarak da tanımlanabilecek tank vagonuna ihtiyacı var. Çünkü boru hattının tasarımı ve inşası aşağı yukarı 7 ila 10 yıl sürüyor. Dolayısıyla bizim de en büyük filo operatörü olan Avrupalı müşterimizin bu talebini gerçekleştirmek üzere biz de böyle bir tasarım yaptık."
Bir otomobil kadar katma değeri olan ürünümüz var
Katma değerli ürün üreterek Türkiye’nin ihracatına katkıda bulunduklarını belirten Erciyas, şunları kaydetti:
"Normalde bir çeliğin fiyatı şu an aşağı yukarı ton başına 600 dolar. Bunu boruya çevirdiğinizde 1000 dolar eder. Bunu bir çelik konstrüksiyona çevirdiğinizde ise aşağı yukarı 3000 dolar eder. Şu an biz bu vagonda aşağı yukarı ton başına 6000-6500 avro bir katma değer sağlıyoruz. Bunu da aşağı yukarı kıyaslaması olsun diye söyleyeyim. Mesela Doğu Avrupa’da bir otomotiv fabrikasında üretilen giriş modeli bir otomobilin ton başı fiyatıyla aşağı yukarı katma değeri eş değer. O da aşağı yukarı 6 bin 500 avro civarında. Bizim bu son vagonumuzun ton satış fiyatı 6 bin 500 avro civarında. Dolayısıyla bir otomobil kadar katma değeri olan bir ürünümüz var."
Yüzde 100 ihracat odaklı çalıştıklarını vurgulayan Erciyas, "Tamamen Almanya ve İsviçre ağırlıklı çalışıyoruz. Avrupa'nın en büyük demir yolu filo operatörü müşterimiz vagonu çok beğendi. Bir anlaşma yapıp üretim hattını tamamen kendilerine çalıştırmamızı istiyorlar. Mevcut tesiste yılda 250-300 adet yapabiliyoruz Ama kapasite artışıyla beraber bu ürünün üretimini 600-700 adete çıkarmak istiyoruz.” bilgisini verdi.
Erciyas, vagon imalatında Türkiye'de ihracat lideri olduklarını dile getirerek, "Türkiye'de daha önce hiç üretilmemiş olan ürünleri üretiyoruz. Türkiye'de daha önce hiç satılmamış müşterilere satıyoruz. Türkiye'de ilk alüminyum şasi üretimine başladık. Bu ürün ile de yüzde 100 ithalat ikamesi yapar durumdayız. Bugüne kadar ithal edilmek zorunda kalınan ürünler artık bu sayede Türkiye'de yerli ve milli bir şekilde üretilebilmektedir." dedi.
"Türkiye'ye hem döviz kazandırma hem de dövizini elinde tutabilmesini sağlama çabası emelindeyiz"
3 ile 5 yıl arasındaki hedefleri konusunda Emre Erciyas, "Önümüzdeki yıllarda metro ve tren projelerinin komple baştan sona kadar tamamını üretebilir olmak istiyoruz. Bir yatırım teşviki sürecimiz var şu anda. Bununla beraber fabrikalarımızı tek çatı altında büyütüp kabiliyetlerimizi ve kapasitemizi artırdığımızda bunların hepsini yapabilir olacağız. Onları da ithalat ikamesi olarak Türkiye'de kullanıp aynı zamanda ihracat yapıp Türkiye'ye hem döviz kazandırma hem de dövizini elinde tutabilmesini sağlama çabası emelindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Devletten ve hükümetten beklentilerinin öncelikle kararlarda istikrar, sonrasında yatırımcıya finansal ve hukuki olarak destek çıkılması olduğunu belirten Erciyas, finansal kaynak ortamının da önem taşıdığını kaydetti.
Yatırımcının arsaya para harcamaması gerektiğini ifade eden Erciyas, "Dünyanın her yerinde yapılacak olan yatırıma devletler arsaları hibe ediyorlar veya uzun dönem kiralama imkanıyla veriyorlar. Ama Türkiye'de bu sistem çalışmıyor. Her ne kadar yazılı ve sözlü olarak bu söylense de gösterilen arsalar sanayinin gelişmesi için uygun yerler olmaktan uzak. Bunun desteklenmesi lazım ki biz sanayiciler ve yatırımcılar olarak parayı toprağa gömmek yerine makineye, insana ve üretime ve iş geliştirmeye harcayalım." diye konuştu.
Dünyanın en iyi çelik firmalarıyla beraber ortak proje geliştirip, önce çeliğini oluşturduklarını ve borusunu imal ettiklerini anlatan Erciyas, şöyle devam etti:
"Bizim hayalimizde Hyperloop var. Yani yüksek hızlı hatta ses hızında giden tren var. Kanatsız uçak da diyebiliriz biz buna. Çünkü uzay teknolojisiyle üretilen bir ulaşım aracı oluyor. Bunu imal edebilmek var hayalimizde. Fakat oraya gidebilmek için de adım adım ilerlememiz gerektiğini biliyoruz. Bunun için de dünyadaki tüm Hyperloop geliştirici şirketlerle işbirliklerimiz var ve Avrupa merkezli Hyperloop Development Program adındaki şemsiye kuruluşun da partnerlerinden birisiyiz."
"Çalışmak çok mühim"
Türkiye için çalışmanın çok mühim olduğunu ve bunları gençlere tavsiye ettiğini dile getiren Erciyas, "Ülke olarak rehavete kapılıp durmak gibi bir lüksümüz yok. Bugün gerek Rusya gerek Çin gerek uzak doğudaki bir sürü ülkeyle batı ülkelerinin münakaşaları var. Oradaki tedariki başka yerlere kaydırma zorunluluğu var. Ve buradaki en büyük alternatiflerden biri de Türkiye. Fakat bunu çok iyi kullanmamız gerek." tespitinde bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com