ANKARA
Kovid-19 süreciyle turizm tesislerinde Güvenli Turizm Sertifikasyonu döneminin başlaması, temmuz, ağustos ve eylül aylarında turizmde rahatlamayı sağladı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı turizm istatistiklerinden derlenen bilgiye göre, sertifikasyonun otellerde ve restoranlarda şartları sağlayan otellere verilmesi ile aralık ayına kadar Türkiye'yi 14 milyon 486 bin 632 kişi ziyaret etti.
Bu yılın ocak-kasım döneminde Türkiye'ye 12 milyon 34 bin 883 yabancı ziyaretçi geldi. Yurt dışında ikamet edip ocak-eylül döneminde Türkiye'ye gelen 2 milyon 451 bin 749 kişinin de eklenmesiyle bu yılın 11 ayındaki ziyaretçi sayısı 14 milyon 486 bin 632'ye ulaştı.
Dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını nedeniyle geçen yılın 11 aylık dönemine göre, Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçi sayısında bu yıl yüzde 71, 95 oranında azalma yaşandı.
Salgın dünya genelinde seyahat eğilimlerinde önemli değişimlere yol açtı ve hijyenin ön plana çıktığı salgın süreci ve sonrasında, seyahat alışkanlıklarında çok sayıda değişiklik gündeme geldi, farklı turizm türleri öne çıktı.
Doğa turizmine ilgi arttı
Kovid-19 nedeniyle yaşanan turizmdeki bu daralma, Türkiye'nin zengin turizm çeşitliliğini bir kez daha gözler önüne serdi.
İnsanların kalabalık yerlerden uzak durma eğilimi eko turizm, yani doğa turizmine ilgiyi artırdı. Kendi araçlarıyla daha yakın bölgeleri, doğayla baş başa kalacakları bölgeleri, konaklama açısından da küçük ve butik otelleri tercih edenlerin oranı arttı.
Bu dönemde büyük otellerden ziyade butik oteller, ev turizmi, villa kiralama, küçük gruplarla yat turları ve karavan gibi konaklama üniteleri de yoğun ilgi gördü.
Avrupalı turistlerin mavi tur talepleri artacak
Türkiye'nin online hizmet veren tek tekne kiralama platformu olan ve 40 ülkede hizmet veren Viravira.co'nun kurucusu ve CEO'su Baran Yıldırım, yaptığı açıklamada, Deniz Ticaret Odasının (DTO) açıklamış olduğu mavi tur tekne sayısı üzerinden yapılan hesaplara göre, Türkiye'de mavi turun pazar büyüklüğü 290 milyon dolar seviyesine ulaştığını kaydetti.
Yıldırım, "Tekne turizminin 2020 yılı global pazar büyüklüğü 15,9 milyar dolar olurken, Avrupa pazarı 7,9 milyar dolar ile dünya yat turizmi pazarında lider coğrafya olarak ön plana çıktı.
Mavi tur pazarının büyüklüğü Türkiye 290 milyon dolara ulaştı ve bu çok iyi bir rakam. Türkiye'deki coğrafi avantajımızı ve eşsiz güzellikteki yat turizm bölgelerimizi kullanarak, gelecek dönemde pazardan daha fazla pay almamız gerektiğini düşünüyoruz.
2020 yılında viravira.co'ya gelen toplam rezervasyon talebi tutarı ise 206 milyon liraya kadar yükseldi." diye konuştu.
Kovid-19'un getirdiği korunaklı tatil anlayışının ileriki yıllarda da etkisinin devam edeceğini düşündüklerini belirten Yıldırım, pandemi dolayısıyla daha önce tekne tatili deneyimlememiş birçok müşteri edindiklerini, bu trendin artarak devam edeceğini düşündüklerini ifade etti.
Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Teknede herkesten uzak, sadece tanıdığınız kişilerle birlikte tatil yapmak şu an şüphesiz en büyük avantaj. Kumanya alışverişinizi kendiniz yapıyorsunuz. Teknede temiz ve sağlıklı yiyecekler tüketiyorsunuz.
Aşının kullanımı ve yaygınlaşması ile birlikte seyahat kısıtlamaları ve ülkeye geri dönüşlerde uygulanan karantina uygulamaları kalkarsa özellikle Avrupa'dan gelen mavi tur taleplerinin büyük oranda artacağını söyleyebiliriz.
Ek olarak, lüks seyahat talebi, alternatif seyahat ürünlerine olan ilgi ve Y kuşağının deneyim odaklı olması gibi nedenler büyümeyi daha da artıran unsurlar olarak karşımıza çıkıyor."
"Karavan turizmine kontrolsüz bir biçimde ilgi arttı"
Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Leyla Özdağ da kamp yerleri olmamasına rağmen yerli turistin son yıllarda karavan turizmine ilgi gösterdiğini ifade ederek, "Türkiye'de Kovid-19 sonrasında karavan turizmine kontrolsüz bir biçimde ilgi arttı." dedi.
Kovid-19 ile kendilerine başvuran çok sayıda karavan meraklısı olduğunu, bundan memnuniyet duyduklarını belirten Özdağ, tüm bu olumlu gelişmelerin yanında karavan turizminin Kültür ve Turizm Bakanlığının yayınladığı turizm çeşitliliği listesinde yer almadığını, bu turizm çeşidini de listeye aldırmak için çalışmaya devam edeceklerini söyledi.
Karavan turizmini otokontrolde tutmak gerektiğini belirten Özdağ, Avrupa'nın ilgisini çekecek çalışmalar yapmak gerektiğini ifade etti.
Türkiye'nin doğa harikası olduğuna dikkati çeken Özdağ, "Karavan turizminde Hollanda, Finlandiya, Hırvatistan, Fransa ve İtalya çok gelişmiş.
Bu yıl çok güzel bir ilgi oldu karavancılığa. Biz de ülkemizin dinamiklerini harekete geçirerek karavan turizmini geliştirmek istiyoruz. Türkiye, kamp ve karavanda cazibe merkezi olacak." dedi.
Özdağ, karavancıların araçlarını park edecek bir yerin olmasının önemli olduğuna işaret ederek, güvenli, elektrik ve su bağlantılarının bulunduğu lokasyon olan parkların oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com