Dünya

Tunus'ta tutuklu cumhurbaşkanı adayını bekleyen 'hukuki sorunlar' tartışılıyor

Tunus'ta "kara para aklama, vergi kaçırma ve yolsuzluk" suçlarından tutuklu medya patronu Karvi'nin cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura kalması hukuki sorunları da gündeme getirdi.

Tunus'ta tutuklu cumhurbaşkanı adayını bekleyen 'hukuki sorunlar' tartışılıyor
18-09-2019 18:02
Tunus

Tunus'ta medya patronu ve aynı zamanda Tunus'un Kalbi Partisi'nin lideri Nebil el-Karvi'nin (56), demir parmaklıklar ardında cumhurbaşkanlığı seçiminde ikinci tura kalmasıyla, onu bekleyen hukuki sorunlar da tartışma konusu oldu.

Tunus'ta cumhurbaşkanı seçimi ikinci tura kaldıAnaliz: Tunus'ta popülist siyasetin yükselişi

Tunus'ta cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bağımsız aday Anayasa Profesörü Kays Said yüzde 18,5, Karvi de yüzde 15,6 oy alarak ikinci tura kaldı.

Uluslararası uzmanlar tarafından "Tunuslu Berlusconi" şeklinde de tanımlanan Karvi, hakkındaki "kara para aklama" ve "vergi kaçırma" suçlamalarıyla 23 Ağustos'ta tutuklandı. Yüksek Seçim Konseyi (YSK), hakkında hüküm verilene kadar Karvi'nin adaylığının sürdüğünü duyurdu.

Karvi'nin ikinci turda parmaklıklar ardında yürüteceği seçim kampanyasının eşitlik konusunda getirdiği zorlukların yanı sıra medya patronunun cumhurbaşkanı seçilmesinin önündeki hukuki sorunlar, ülke kamuoyunda yoğun biçimde tartışılıyor.

Tunus'ta 2014 Anayasasına göre yargının en üst mercisi niteliğindeki Anayasa Mahkemesi üyelerinin parlamento tarafından henüz atanamaması sürecin nasıl işleyeceğine yönelik ek sorunları da beraberinde getiriyor.

Karvi'nin Tunus cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ikinci tura devam etmesi halinde ortaya çıkacak üç farklı senaryodan söz ediliyor.

İhlaller dolayısıyla ikinci turdan uzaklaştırılması

Bunlardan ilki YSK'nın Karvi'nin oylarının bir kısmını veya tamamını iptal etmesini içeren senaryo.

Karvi'nin, sahibi olduğu ulusal televizyon kanalı Nesma aracılığıyla siyasi reklam yaptığı gerekçesiyle YSK'nın oylarının bir kısmını veya tamamını iptal edebileceği ifade ediliyor.

Tunus'ta buna benzer bir durum ülkede 2011 yılındaki devrimden sonra gerçekleştirilen ilk seçimlerde yaşanmıştı. Bu dönemde, seçim kampanyası süresince mali ihlaller gerçekleştirdiği gerekçesiyle Halk Dilekçesi isimli partinin parlamentodaki 5 milletvekili hakkı elinden alınmıştı.

Benzer şekilde, Karvi'nin seçim kampanyası süresince, seçim kampanyası dışında siyasi reklam yapması ve adaylara izin verilen azami tutar 1,7 milyon Tunus dinarı (yaklaşık 3 milyon 386 bin 861 Türk lirası) harcama tutarını geçmesi gibi ihlaller gerçekleştirdiği yönündeki suçlamalar, sivil toplum kuruluşları ve YSK'nın bunları tespit ettiği, bu yönde uyarılar yaptığı basında sıkça dile getiriliyor.

Eski İdari Hakim Ahmed Savab, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "YSK, böyle bir ihlali tespit etmesi halinde Karvi'nin oylarının bir kısmını veya tamamını iptal edebilir. YSK'nın Karvi'nin oylarını veya adaylığını iptal etmesi halinde üçüncü, üçüncünün çekilmesi veya kabul etmemesi durumunda, dördüncü aday ikinci tur için yarışır." dedi.

Böyle bir durumda oyların yüzde 12,9'unu elde ederek üçüncü sırada gelen Nahda Hareketi'nin adayı Abdulfettah Moro'nun ikinci turda Kays Said ile yarışma olasılığı var.

Karvi'nin ikinci turda yarışacağının kesinleşmesi durumunda YSK'nın seçim kampanyasındaki adaylara eşit şans tanınması sorununu aşması gerektiğini dile getiren Savab, Karvi'nin gerekirse "sosyal medya uygulamaları üzerinden televizyondaki adayların tartışma programına katılmasını sağlayabileceğini" ifade etti.

Dokunulmazlığı olmayan cumhurbaşkanı

Karvi'nin, Kartaca Sarayı yolundaki bir diğer engel de cumhurbaşkanı seçilse dahi dokunulmazlık hakkı elde edememe ihtimali.

Savab, "Bazıları 'cumhurbaşkanı seçilmesi halinde dokunulmazlık elde eder ve hapisten çıkar' diyor. Ancak bence bu imkansız, ceza kanununa göre hiçbir güç yargının çıkardığı tutuklama emrini iptal edemez." değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanlığı makamında boşluk

Uzak ihtimal olarak değerlendirilmesine rağmen Karvi'nin seçimi kazanmasının ardından hakkında suçlu olduğu yönünde hüküm çıkması durumunda cumhurbaşkanlığı makamında boşluğun oluşacağına işaret ediliyor.

Anayasa'nın 84. maddesinin ikinci fıkrasında, "Cumhurbaşkanının istifa etmesi, hayatını kaybetmesi veya herhangi diğer bir gerekçeyle görevini 60 gün boyunca yerine getirememesi durumunda, Anayasa Mahkemesinin cumhurbaşkanlığı makamında kalıcı boşluk durumunu onaylayacağı" öngörülüyor.

Bu durumda, Anayasa Mahkemesi meclisi bilgilendiriyor, meclis başkanının asgari 45 günden azami 90 güne kadar geçici cumhurbaşkanlığı görevini yürütmesi ve ülkeyi cumhurbaşkanlığı seçimine taşıması gerekiyor.

Tunus'un son cumhurbaşkanı Baci Kaid es-Sibsi, 25 Temmuz'da hayatını kaybettiğinde ülke benzer bir süreçten geçti ve Meclis Başkanı Muhammed en-Nasır geçici cumhurbaşkanlığı görevinde ülkeyi seçimlere taşıdı.

Ülkede bu nedenle kasım ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri 15 Eylül'e çekilmişti.

"Seçim yasası tutuklu adayı ön görmüyor"

Tunus YSK Başkanı Nebil Bifun, seçimlerin ardından düzenlediği basın toplantısında, seçim yasası ve ceza kanunu arasında bir çatışmanın bulunmadığını vurgulayarak, "Seçim yasası, sadece ölüm veya adayın çekilmesi durumlarını ele alarak bir adayın tutuklu olmasını ön görmeden hazırlanmış. Adayların arasında eşit şartların sağlanması için çaba gösterdik fakat yargının kararlarına saygı duyuyoruz. Bizim yetki alanımız yargının yetkisinin başladığı noktada bitiyor." ifadelerini kullandı.

Bifun, daha sonraki bir açıklamasında, Karvi'nin seçimin ikinci turunu kazanması halinde bu ismi parlamentoya göndereceğini son kararı parlamentonun vereceğini ifade etti.

Tunus'ta YSK'nın seçimin nihai resmi sonuçlarını 21 Ekim'e kadar açıklaması öngörülüyor. Seçimin ikinci turunun, nihai sonuçların açıklanmasından sonraki iki hafta içinde düzenlenmesi gerekiyor.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER