New York
Seçim kampanyasında "ülke tarihindeki en büyük sınır dışı etme operasyonunu" gerçekleştireceğini söyleyen ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve başlaması, istihdamda önemli bir paya sahip olan göçmenlerde tedirginliğe neden olurken, bunun ülke ekonomisiyle iş gücü piyasasına etkileri de tartışılıyor.
İlk başkanlık döneminde de katı göçmenlik politikaları uygulayan Trump'ın 2024 seçim kampanyasının merkezini ekonominin yanı sıra göçmenlik konusu oluşturdu.
Trump, kampanyasında, eski Başkan Joe Biden hükümetinin ekonomi yönetiminden, özellikle de yükselen enflasyondan şikayetçi olanlar için "milliyetçi" bir ekonomi modelinden söz etti.
Seçim kampanyasında "ülke tarihindeki en büyük sınır dışı etme operasyonunu" gerçekleştireceğini söyleyen Trump, göreve başladıktan sonraki ilk konuşmasında, ABD-Meksika sınırına ilişkin Ulusal Acil Durum ilan ederek yasa dışı göçleri engelleyeceğini ve bu kişileri sınır dışı edeceğini belirtti.
ABD Başkanı, düzensiz göçmenleri "suçlu" olarak nitelendiriyor
Trump, Kongre'deki teşekkür konuşmasında da düzensiz göçmenler için "suçlu" nitelemesi yaparken, ABD'nin güney sınırına da asker göndereceğini bildirdi.
İlk gününde göç konusunda da başkanlık kararnamelerine imza atan Trump, ABD'ye özellikle suçluların hiçbir şekilde gelemeyeceğini ve yasa dışı göçmenleri sınır dışı edeceklerini söyledi.
Trump'ın İç Güvenlik Bakanlığı için aday gösterdiği radikal göçmen karşıtı politikalarıyla bilinen Kristi Noem de Senato'dan onay alarak görevine başladı.
Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE), "büyük çaplı sınır dışı etme kampanyası" kapsamında düzensiz göçmenleri tutuklamaya başlarken, ülke basınında yer alan haberlerde ICE'nin gözaltı merkezlerinin kapasitesinin üstüne çıktığı aktarıldı.
Sınır dışı etme operasyonlarının bütçeye ek maliyet getirmesi bekleniyor
ABD'de sayılarının yaklaşık 11 milyon olduğu değerlendirilen düzensiz göçmenlerin sınır dışı edilmesi, insan hakları ve hukukun yanı sıra ülke ekonomisine getireceği doğrudan ve dolaylı maliyet açısından da tartışılıyor.
American Immigration Council verilerine göre, her yıl 1 milyon göçmenin sınır dışı edilmesinin ABD hükümetine yaklaşık 88 milyar dolar ek maliyet getirmesi beklenirken, yeni sınır dışı merkezlerinin inşası, bu operasyonları gerçekleştirecek personellerin istihdamı ve sınır güvenliğinin artırılması gibi masrafların da ortaya çıkacağı öngörülüyor.
Ülke istihdamında önemli bir paya sahip göçmenlere kitlesel sınır dışı operasyonunun, ABD ekonomisi ve iş gücü piyasası üzerinde önemli sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor.
"Muhteşem Yedili" şirketlerinden dördünün CEO'su ABD doğumlu değil
ABD Çalışma Bakanlığı verilerine göre, ülkede iş gücünün yaklaşık yüzde 19'unu başka bir ülkede doğanlar oluşturuyor.
Economic Policy Institute'e göre, 2023'te ABD'de yüzde 12,6 büyüyen iş gücü, göçmenler dahil edilmediğinde yüzde 0,5'e düşüyor.
Göçmenlerin başvurabileceği 30'dan fazla farklı çalışma vizesi arasında en çok, yabancı işçilerin uzmanlık gerektiren mesleklerde istihdam edilmesini sağlayan "H-1B" öne çıkıyor.
Teknoloji şirketleri, 2022-2024 yılları arasında en fazla H-1B vizesi onaylayan şirketler olarak dikkati çekiyor.
"Muhteşem Yedili" olarak adlandırılan küresel teknoloji devlerinden dördünün üst yöneticisinin (CEO) ABD dışında doğduğu dikkate alındığında, göçmenlerin ABD ekonomisinde önemli bir yere sahip olduğu görülüyor.
Toplu sınır dışı etme operasyonunun enflasyonu artırabileceğinden endişe duyuluyor
ABD iş gücünün yüzde 5'inin ise düzensiz göçmenlerden oluştuğu tahmin ediliyor.
Söz konusu göçmenlerin sınır dışı edilmesi halinde, tarım, inşaat, hizmet sektörü gibi göçmen emeğinin büyük rol oynadığı sektörlerin önemli sorunlarla karşı karşıya kalabileceği değerlendiriliyor.
Çoğu düşük ücretlerle ve ağır işlerde çalışan düzensiz göçmenlerin ABD iş gücü piyasasından çekilmesinin, ülkede istihdam maliyetini artıracağı ve bunun da enflasyona yol açabileceği ifade ediliyor.
Göçmenlerin iş gücü piyasasında doldurduğu yerin yanı sıra mal ve hizmet talebi yaratarak ekonomiye katkı yaptığı göz önüne alındığında, kitlesel sınır dışı etme operasyonunun, ABD'lilere fayda sağlamak yerine ülke ekonomisini de negatif etkileyebileceği öngörülüyor.
Toplu sınır dışı uygulamasının ABD'de oluşturacağı sosyal ve ekonomik problemlerin yanı sıra göçmen dövizlerine bağımlı, kırılgan ekonomilere sahip El Salvador, Honduras ve Guatemala gibi ülkelerde ekonomik durgunluk ve işsizliğe neden olabileceği tahmin ediliyor.
Sınırların tamamen kapanması ve geri göndermelerin Güney Amerika'dan ABD'ye geçişte transit ülke konumunda olan Meksika'da önemli sayıda göçmenin birikmesine neden olabileceği ve bunun da başka krizlere kapı aralayabileceği ifade ediliyor.
Öte yandan, yasal olarak ABD'de bulunmalarına rağmen çeşitli vizeler altında geçici statüyle çalışanlar da sınır dışı edilmekten endişe duyuyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com