Istanbul
TRT'nin ünlü orkestra şefi Hikmet Şimşek'in vefatının üzerinden 19 sene geçti.
Hikmet Şimşek, 1924'de Siirt'in Pervari ilçesinde doğdu. Babası subay olduğundan çocukluğu Anadolu'da, genellikle de Konya ve ilçelerinde geçti.
Müziğe duyduğu ilgi çocukluk yıllarında başlayan Şimşek, 1936'da Konya Askeri Ortaokulu'na girdiğinde, öğretmenlerinin yardımıyla nota okumasını öğrendi ve teorik bilgilerini artırdı.
Şimşek daha sonra Maltepe Askeri Lisesi'nde okurken bandoda çalabileceği bir çalgıyı öğrenmesine izin verildi. Harp Okulu'nda öğrenim gördüğü sırada ağır bir hastalık geçirerek askeri prevantoryuma kaldırıldı ve burada radyodan dinlediği uzun klasik müzik programları sonunda müziği meslek olarak seçmeye karar verdi ve keman öğrenmeye başladı.
Askeri eğitimi bırakarak Ankara Devlet Konservatuvarı'na girdi
Cemal Reşit Rey ve Ulvi Cemal Erkin gibi usta sanatçıların sınavlarını geçen Şimşek 1946'da askeri eğitimi bırakarak Ankara Devlet Konservatuvarı'na girdi. Müzik bilgisi sayesinde sınıf atladı.
Şimşek, Alman besteci Eduard Zuckmayer ve Hasan Ferit Alnar ile birer yıl çalıştıktan sonra Ahmet Adnan Saygun'un öğrencisi oldu. 1953'te Ankara Devlet Konservatuarı'ndan mezun olunca aynı konservatuara armoni ve solfej dersleri öğretmeni olarak atandı.
Başarılı müzisyen, 1955'te konservatuar orkestra ve korosunu yöneterek şefliğe ilk adımını attı.
Hikmet Şimşek, burada bir Wolfgang Amadeus Mozart Uvertürü ile Ludwig van Beethoven'ın 7. Senfonisi'nin birinci bölümünü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) ile seslendirdi.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nı başarılı bir şekilde yönetince dikkatleri üzerine çeken Şimşek, 1956'da yurt dışına kursa gönderildi, 1959'da yurda döndü ve 25 yıla yakın bir süre boyunca CSO'daki şeflik görevinin yanı sıra, Ankara Devlet Konservatuarı'nda öğretmenliğe de devam etti.
Türk eserlerinin yurt dışında tanınmasını sağladı
Şimşek, evrensel müziğin yayılmasında öncülük yaparak yurt dışında 200 kadar konserin büyük çoğunluğunda Türk eserlerinin tanınmasını sağladı.
Yurt dışında plak kaydı yapan ilk orkestra şefi olarak da bilinen Hikmet Şimşek, klasik müzik alanında birçok ilki başaran müzikçilerden biriydi. Türkiye'deki ilk müzik festivallerini yönetti.
Şimşek, Ankara Radyosu Oda Orkestrası ile Çoksesli Korosu'nun ve televizyon müzik bölümünün kurulmasına hizmet etti. Bu kuruluşlarda iki yıl süreyle yöneticilik yaptı.
Ayrıca İzmir Devlet Senfoni Orkestrası, Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası ve Bursa Senfoni Orkestrası'nın da kuruculuğunu üstlenen Şimşek, bir röportajında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Sanat hayatımın en önemli yönlerinden bir tanesi İzmir Devlet Senfoni Orkestrası'nın kurulması olmuştur. Bu orkestranın kurulmasında öncü olma fırsatını bulduğum için kendimi daima mutlu addederim. 8 yıla yakın bir süre de orkestranın sanat yönetmenliğini yürüttüm. Aynı şekilde büyük kıvançlarımdan bir tanesi de bugün çok yüksek bir sanat düzeyine gelmiş olan TRT Çok Sesli Korosu'nun kurulmasında da çorbada tuzumun olmasıdır. Bu koro kurulduktan sonra iki sene şefliğini yaptım. Şimdi büyük bir memnuniyetle görüyorum ki, çocuğunun başarısını gören bir baba gibi, koro çok ileri bir düzeye gelmiş vaziyettedir."
TRT 1 ekranında yönettiği 15 yıl süren Pazar Konseri adlı program ile tanınan Hikmet Şimşek, 1981'de Türkiye Cumhuriyeti Devlet Sanatçısı unvanına layık görüldü.
Pazar Konseri dışında 5 yılı bulan "Çağdaş Türk Bestecileri" programıyla TRT-INT kanalıyla dış ülkelere de program hazırlayan Hikmet Şimşek, çocukların müzik eğitimine katkıda bulunmak için altı yıl sürdürdüğü ve her hafta çeşitli kanallarda dokuz kez yayınlanan "Birlikte Söyleyelim" programını hazırladı.
"Türkiye'ye her alanda yaptığı hizmetler hiçbir zaman unutulmaz"
Hikmet Şimşek, 12 Ekim 2001'de Ankara’da 77 yaşında hayatını kaybetti. Sağlığında bedenini Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağışlamıştı.
Şimşek'in vefatının ardından şef Gürer Aykal, "Türkiye'ye her alanda yaptığı hizmetler hiçbir zaman unutulmaz. Özellikle müzik eğitimine genç yaşından son günlerine kadar sürekli yaptığı katkılar ileride meyvesini verip onun huzur içinde yatmasını sağlayacaktır. Bütün müzikseverlere, müzisyenlere baş sağlığı diler, ailesine üzüntülerimi içtenlikle paylaştığımı bildirmek isterim." ifadelerini kullanmıştı.
Şef Cem Mansur ise duygularını, "Türk bestecilerinin dünyaya duyurulmasında çok önemli bir yeri vardı. Onların eserlerini yurt dışında seslendirdi, plak yaptı. Şu an Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ile konser vermek üzere Bandırma'da bulunuyoruz. Bütün orkestra büyük bir üzüntü içinde. Kendisini çok fazla tanıma fırsatım olmamıştı ama yaptıklarını yakından izliyordum. Çok büyük bir kayıp." diye anlatmıştı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com