Trabzonspor Futbol Koordinatörü Yılmaz Büyükaydın, bordo-mavili kulüpteki tüm görevlerinden istifa etti.
Trabzonspor Futbol Koordinatörü Yılmaz Büyükaydın, bordo-mavili kulüpteki tüm görevlerinden istifa ettiğini yazılı bir açıklama yaparak kamuoyu ile paylaştı. Büyükaydın, yaptığı açıklamada, önemli mesajlar verirken, ayrılığın nedenlerini ise şu ifadeleri kullanarak açıkladı:
"Trabzonspor’un son yapılan genel kurulunda başkan adaylarından Sn. Muharrem Usta tarafından yönetici olmam için yoğun teklifler aldım. Baskı derecesine varan bu teklifleri çeşitli kişisel gerekçeler nedeniyle reddetmek durumunda kaldım. Sn. Usta ve yönetiminin seçimi kazanıp göreve gelişinin hemen akabinde farklı bir teklifle karşılaştım. Kendileri ve bir kısım yönetici arkadaşı ısrarla kulübümüzde görev almamı talep ettiler. Geçmişte bu görevi yapmış olmam nedeniyle bir şekilde görev alarak kulübe ve kendilerine bu zor dönemde yardımcı olmamı istediler. Bu bağlamda çeşitli çevrelerden de şahsıma yöneltilen teklifi kabul etmem için de ısrarlarla karşılaştım. Her ne kadar yönetim kurulu üyeliği teklifini kabul etmesem de, sonuçta iyi niyetli ısrarlar ve kulübümüzün içinde bulunduğu ağır duruma daha fazla kayıtsız kalamayarak bu görevi kabul ettim."
"ÇOK ZOR GÜNLER GEÇİRDİK"
"Tek düşüncemiz zor durumda olan kulübümüze yardımcı olabilme ve zor günlerden çıkmasına katkıda bulunabilme arzusu idi. Bu arzu ile görevi kabul ederken yalnızca tek bir talebim oldu. Bu görevi unvan aramaksın fahri ve bedelsiz yapmak. Sonuçta Sportif A.Ş. de bağımsız yönetim kurulu üyeliği ile birlikte futbol koordinatörü olarak göreve başlamamız uygun görüldü. Zamanımızın bir kısmı ile mesai vereceğimizi düşünürken karşılaştığım tablonun öngördüğümüzden çok daha ağır olması nedeniyle neredeyse günümün tamamını harcamaya başladım. Bir taraftan ekonomik sorunlar ve bunların futbolcular üzerinde oluşturduğu olumsuz etkiler, diğer taraftan güven kaybına bağlı olarak takım üzerindeki baskı ve karışıklıklar, işimizin zorluğunun yalnızca bir parçası idi. Geçmişten gelen sorunlar artık bir kaos haline dönüşmüştü. İlk yarı sonu itibariyle büyük ekonomik sorunlar, buna bağlı mahkeme süreçleri ve futbolcuların serbest kalma risklerini çözme adına başkan ve yönetim kurulunun üstün çaba ve gayretleriyle beraberce çok zor günler geçirdik."
"CİDDİ BİR FACİANIN EŞİĞİNDEN KULÜBÜMÜZÜ GERİ DÖNDÜRDÜK"
"Kulübümüzü ciddi bir facianın eşiğinden geri döndürdük ve ancak bir nefes aldırabildik. Artık önümüzdeki gelecekle ilgili önemli işlere geçebilirdik. Bu arada mevcut hoca ile devam etmek istememize rağmen,değişiklik yaşamak zorunda kaldık. Futbolcu sayısının fazlalığı, mevkiler arası dengesizlikler ile yanlış ve pahalı ücret politikasıyla oluşturulmuş acımasız kontratlar hızlı hareket etmemizi engelliyordu. Tüm bu sorunlarla boğuşurken kulübümüzün lig sıralamasındaki yeri taraftarlar arasında ciddi endişe oluşturuyordu. Bu endişe öncelik sıralamamızı etkiledi. Enerjimizin çok önemli bir kısmını bu alana harcayarak, endişeden kurtulduk. Zaman içinde bu konulara bağlı olarak fikir ayrılıkları yaşamaya başladık."
"FİKİR AYRILIKLARI YAŞAMAYA BAŞLADIK"
"İlk fikir ayrılığımız, 1461 Trabzon futbol takımı ile ilgili oldu. Futbol bütünlüğü adına pilot takımın ayrı bir yönetim kurulu oluşturulmadan Futbol A.Ş üzerinden yönetilmesini savundum. Bunu zaten geçmişte uygulamış ve çok başarılı olmuştuk. 1461 Trabzon’un başarıdan başarıya koştuğu dönemlerde bu yöntem uygulanmıştı. Şahsımın sorumlu olduğu o dönem pilot takım tarihi başarılara imza atmış ve birçok oyuncusu kamuoyunun da bildiği gibi süper lige transfer olmuştu. Pilot takımın aynı başarılara imza atabilmesi adına başarısı tecrübe ile sabit olan bu önerim “kamuoyunda da zaman zaman tartışılan çeşitli nedenler ile” kabul görmedi ve hayata geçirilmedi. Ayrı bir yönetim kurulu oluşturuldu. Çok başlılığa bağlı çeşitli sorunlar ortaya çıktı ve maalesef hiç kimsenin istemeyeceği bir sonuç ortaya çıktı Sn. Başkan ve yönetim kuruluna 1461 futbol takımının mevcut yönetiliş tarzının doğru olmadığını ve bunun istenmeyen sonuçlar doğuracağını bildirdim. Fakat kendileri farklı bir anlayışı tercih edince bu yapı ve yönetim tarzı ile faydalı olamayacağımı ve bu durumda hiçbir şekilde sorumluluk kabul edemeyeceğimi ifade ettim. Nihayetinde bilgileri doğrultusunda o günden itibaren pilot takıma müdahil olmadım."
"KİŞİSEL KARARLAR ÖN PLANA ÇIKMAYA BAŞLADI"
"Günümüz ve geleceğimizi planlamak için oluşturduğumuz, Sn. Başkan ve 5 kişiden oluşturulan Futbol İcra Komitesi’nin işlerliği azalmaya ve kişisel kararlar ön plana çıkmaya başladı. Futbol takımına ilişkin verilen özellikle maddi taahhütler yerine getirilmemeye başlandı. Daha üzücüsü defaatle uyarmama rağmen verilen taahhütü yerine getirmeme durumu bir rutin haline dönüştürüldü. Dolayısı ile ciddi bir güven kaybı problemi belirdi. Bu problem, hareket kabiliyetimizi de ciddi derecede sınırlandırdı. Son dönem yaşanan üzücü saha sonuçlarını bu bağlamda değerlendirmek gerekir. Bunların yanında görev alanımızdaki işleyişe bilgimiz dışında bir takım müdahaleler olmaya başladı. Birlikte verdiğimiz kadro dışı bırakma kararları daha sonra tek taraflı geri çağırma şekline dönüşürken, teknik kadro konusundaki farklı ve tutarsız söylemler, yönetim kurulunda bazı yöneticilerin işleyişimize habersizce bir takım müdahaleleri oldu. Trabzonspor’un kaderini etkileyebilecek önemli kararlar tartışılmadan ,bireysel tercihler çerçevesinde alınmaya başladı. Bu durum, bizim iş anlayışımıza ve aslında çağdaş kulüp işleyiş biçimine de uygun olmayan boyutlara ulaştı. Bugün baktığımda, göreve başlarken ortaya birlikte koyduğumuz düşüncelerden sapıldığını; modern ve profesyonel yönetim anlayışından çok klasik, hakimiyetçi ve müdahaleci düşüncenin hakim olmaya başladığını derin bir teessürle mütalaa ediyorum. Oluşan bu tablo, birlikte çalışma zemininin kalmadığının çok açık göstergesidir. Bu çerçevede yaptığım değerlendirmeler sonucu kulüpteki tüm görevlerimden ayrılmam gerektiği kanaatine vardım."
"TRABZONSPOR’UN SORUNLARI SANILDIĞINDAN ÇOK DAHA FAZLADIR"
"Trabzonspor’un sorunları sanılandan çok daha fazladır. UEFA tarafından kulübümüz hakkında açıklanan son kararlar, ekonomik problemlerin çok ciddi boyutta olduğunu teyit eder niteliktedir. Fakat tüm bu olumsuz tabloya rağmen bilinmesi gerekir ki hiçbir sorun çözümsüz değildir. Geçmiş dönemle kesinlikle yüzleşilmelidir. Gerçekler ortaya koyulmalı ve tüm çıplaklığı ile kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Geleceği inşa ederken şeffaf, samimi ve inandırıcı olmak gerekir. Günlük vaatler ve gündemi değiştirmeye yönelik hesaplar çözüm değil sorun üretir. Mevcut kadroda tutulması gereken ve yeni transfer edilecek oyuncular konusunda son derece dikkatli olunmalıdır.Kulübümüzün itibarı her şeyin önünde tutulmalıdır. Bu zor şartlarda hiçbir karşılık beklemeden, fahri olarak büyük fedakarlıklarla bu onurlu görevimi severek ve isteyerek yapmaya çalıştım. Trabzonspor’u içinde bulunduğu durumdan çıkarabilmek için elimden geleni yaptığımı düşünüyorum. Şüphesiz ki eksiklerimiz olmuştur. Bana güvenerek bu görevi verenlere ve bu süre içerisinde destek olan herkese çok teşekkür ediyorum. Trabzonspor a başarılar diliyorum. Her zaman ve her şartta daimaTrabzonspor’umuzun yanında olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın."
(İHA)
Trabzonspor Futbol Koordinatörü Yılmaz Büyükaydın, bordo-mavili kulüpteki tüm görevlerinden istifa ettiğini yazılı bir açıklama yaparak kamuoyu ile paylaştı. Büyükaydın, yaptığı açıklamada, önemli mesajlar verirken, ayrılığın nedenlerini ise şu ifadeleri kullanarak açıkladı:
"Trabzonspor’un son yapılan genel kurulunda başkan adaylarından Sn. Muharrem Usta tarafından yönetici olmam için yoğun teklifler aldım. Baskı derecesine varan bu teklifleri çeşitli kişisel gerekçeler nedeniyle reddetmek durumunda kaldım. Sn. Usta ve yönetiminin seçimi kazanıp göreve gelişinin hemen akabinde farklı bir teklifle karşılaştım. Kendileri ve bir kısım yönetici arkadaşı ısrarla kulübümüzde görev almamı talep ettiler. Geçmişte bu görevi yapmış olmam nedeniyle bir şekilde görev alarak kulübe ve kendilerine bu zor dönemde yardımcı olmamı istediler. Bu bağlamda çeşitli çevrelerden de şahsıma yöneltilen teklifi kabul etmem için de ısrarlarla karşılaştım. Her ne kadar yönetim kurulu üyeliği teklifini kabul etmesem de, sonuçta iyi niyetli ısrarlar ve kulübümüzün içinde bulunduğu ağır duruma daha fazla kayıtsız kalamayarak bu görevi kabul ettim."
"ÇOK ZOR GÜNLER GEÇİRDİK"
"Tek düşüncemiz zor durumda olan kulübümüze yardımcı olabilme ve zor günlerden çıkmasına katkıda bulunabilme arzusu idi. Bu arzu ile görevi kabul ederken yalnızca tek bir talebim oldu. Bu görevi unvan aramaksın fahri ve bedelsiz yapmak. Sonuçta Sportif A.Ş. de bağımsız yönetim kurulu üyeliği ile birlikte futbol koordinatörü olarak göreve başlamamız uygun görüldü. Zamanımızın bir kısmı ile mesai vereceğimizi düşünürken karşılaştığım tablonun öngördüğümüzden çok daha ağır olması nedeniyle neredeyse günümün tamamını harcamaya başladım. Bir taraftan ekonomik sorunlar ve bunların futbolcular üzerinde oluşturduğu olumsuz etkiler, diğer taraftan güven kaybına bağlı olarak takım üzerindeki baskı ve karışıklıklar, işimizin zorluğunun yalnızca bir parçası idi. Geçmişten gelen sorunlar artık bir kaos haline dönüşmüştü. İlk yarı sonu itibariyle büyük ekonomik sorunlar, buna bağlı mahkeme süreçleri ve futbolcuların serbest kalma risklerini çözme adına başkan ve yönetim kurulunun üstün çaba ve gayretleriyle beraberce çok zor günler geçirdik."
"CİDDİ BİR FACİANIN EŞİĞİNDEN KULÜBÜMÜZÜ GERİ DÖNDÜRDÜK"
"Kulübümüzü ciddi bir facianın eşiğinden geri döndürdük ve ancak bir nefes aldırabildik. Artık önümüzdeki gelecekle ilgili önemli işlere geçebilirdik. Bu arada mevcut hoca ile devam etmek istememize rağmen,değişiklik yaşamak zorunda kaldık. Futbolcu sayısının fazlalığı, mevkiler arası dengesizlikler ile yanlış ve pahalı ücret politikasıyla oluşturulmuş acımasız kontratlar hızlı hareket etmemizi engelliyordu. Tüm bu sorunlarla boğuşurken kulübümüzün lig sıralamasındaki yeri taraftarlar arasında ciddi endişe oluşturuyordu. Bu endişe öncelik sıralamamızı etkiledi. Enerjimizin çok önemli bir kısmını bu alana harcayarak, endişeden kurtulduk. Zaman içinde bu konulara bağlı olarak fikir ayrılıkları yaşamaya başladık."
"FİKİR AYRILIKLARI YAŞAMAYA BAŞLADIK"
"İlk fikir ayrılığımız, 1461 Trabzon futbol takımı ile ilgili oldu. Futbol bütünlüğü adına pilot takımın ayrı bir yönetim kurulu oluşturulmadan Futbol A.Ş üzerinden yönetilmesini savundum. Bunu zaten geçmişte uygulamış ve çok başarılı olmuştuk. 1461 Trabzon’un başarıdan başarıya koştuğu dönemlerde bu yöntem uygulanmıştı. Şahsımın sorumlu olduğu o dönem pilot takım tarihi başarılara imza atmış ve birçok oyuncusu kamuoyunun da bildiği gibi süper lige transfer olmuştu. Pilot takımın aynı başarılara imza atabilmesi adına başarısı tecrübe ile sabit olan bu önerim “kamuoyunda da zaman zaman tartışılan çeşitli nedenler ile” kabul görmedi ve hayata geçirilmedi. Ayrı bir yönetim kurulu oluşturuldu. Çok başlılığa bağlı çeşitli sorunlar ortaya çıktı ve maalesef hiç kimsenin istemeyeceği bir sonuç ortaya çıktı Sn. Başkan ve yönetim kuruluna 1461 futbol takımının mevcut yönetiliş tarzının doğru olmadığını ve bunun istenmeyen sonuçlar doğuracağını bildirdim. Fakat kendileri farklı bir anlayışı tercih edince bu yapı ve yönetim tarzı ile faydalı olamayacağımı ve bu durumda hiçbir şekilde sorumluluk kabul edemeyeceğimi ifade ettim. Nihayetinde bilgileri doğrultusunda o günden itibaren pilot takıma müdahil olmadım."
"KİŞİSEL KARARLAR ÖN PLANA ÇIKMAYA BAŞLADI"
"Günümüz ve geleceğimizi planlamak için oluşturduğumuz, Sn. Başkan ve 5 kişiden oluşturulan Futbol İcra Komitesi’nin işlerliği azalmaya ve kişisel kararlar ön plana çıkmaya başladı. Futbol takımına ilişkin verilen özellikle maddi taahhütler yerine getirilmemeye başlandı. Daha üzücüsü defaatle uyarmama rağmen verilen taahhütü yerine getirmeme durumu bir rutin haline dönüştürüldü. Dolayısı ile ciddi bir güven kaybı problemi belirdi. Bu problem, hareket kabiliyetimizi de ciddi derecede sınırlandırdı. Son dönem yaşanan üzücü saha sonuçlarını bu bağlamda değerlendirmek gerekir. Bunların yanında görev alanımızdaki işleyişe bilgimiz dışında bir takım müdahaleler olmaya başladı. Birlikte verdiğimiz kadro dışı bırakma kararları daha sonra tek taraflı geri çağırma şekline dönüşürken, teknik kadro konusundaki farklı ve tutarsız söylemler, yönetim kurulunda bazı yöneticilerin işleyişimize habersizce bir takım müdahaleleri oldu. Trabzonspor’un kaderini etkileyebilecek önemli kararlar tartışılmadan ,bireysel tercihler çerçevesinde alınmaya başladı. Bu durum, bizim iş anlayışımıza ve aslında çağdaş kulüp işleyiş biçimine de uygun olmayan boyutlara ulaştı. Bugün baktığımda, göreve başlarken ortaya birlikte koyduğumuz düşüncelerden sapıldığını; modern ve profesyonel yönetim anlayışından çok klasik, hakimiyetçi ve müdahaleci düşüncenin hakim olmaya başladığını derin bir teessürle mütalaa ediyorum. Oluşan bu tablo, birlikte çalışma zemininin kalmadığının çok açık göstergesidir. Bu çerçevede yaptığım değerlendirmeler sonucu kulüpteki tüm görevlerimden ayrılmam gerektiği kanaatine vardım."
"TRABZONSPOR’UN SORUNLARI SANILDIĞINDAN ÇOK DAHA FAZLADIR"
"Trabzonspor’un sorunları sanılandan çok daha fazladır. UEFA tarafından kulübümüz hakkında açıklanan son kararlar, ekonomik problemlerin çok ciddi boyutta olduğunu teyit eder niteliktedir. Fakat tüm bu olumsuz tabloya rağmen bilinmesi gerekir ki hiçbir sorun çözümsüz değildir. Geçmiş dönemle kesinlikle yüzleşilmelidir. Gerçekler ortaya koyulmalı ve tüm çıplaklığı ile kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Geleceği inşa ederken şeffaf, samimi ve inandırıcı olmak gerekir. Günlük vaatler ve gündemi değiştirmeye yönelik hesaplar çözüm değil sorun üretir. Mevcut kadroda tutulması gereken ve yeni transfer edilecek oyuncular konusunda son derece dikkatli olunmalıdır.Kulübümüzün itibarı her şeyin önünde tutulmalıdır. Bu zor şartlarda hiçbir karşılık beklemeden, fahri olarak büyük fedakarlıklarla bu onurlu görevimi severek ve isteyerek yapmaya çalıştım. Trabzonspor’u içinde bulunduğu durumdan çıkarabilmek için elimden geleni yaptığımı düşünüyorum. Şüphesiz ki eksiklerimiz olmuştur. Bana güvenerek bu görevi verenlere ve bu süre içerisinde destek olan herkese çok teşekkür ediyorum. Trabzonspor a başarılar diliyorum. Her zaman ve her şartta daimaTrabzonspor’umuzun yanında olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın."
(İHA)