İstanbul'da öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'e suikast hazırlığı konusunda istihbari bilgiye ulaşmalarına rağmen, kanuni işlemleri başlatmayarak görevlerini ihmal ettikleri öne sürülen dönemin İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz'ün de aralarında bulunduğu 8 sanığın yargılandığı Trabzon 5. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava dosyası, görevsizlik kararıyla Ağır Ceza Mahkemesine sevk edildi.
Trabzon 5. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar gelmedi. Sanık avukatlarından Nurhayat Bayraktar ve sanık Ali Öz'ün avukatı Ali Sürmen'in hazır bulunduğu duruşmaya, diğer sanıkların avukatları da katılmadı.
Gazeteci Hrant Dink cinayetine ilişkin, hakkında "görevi ihmal ve evrakta sahtecilik" suçlamasıyla dava açılan dönemin Trabzon Jandarma Komutanı Albay Ali Öz'ün yerine duruşmaya vekaleten avukatı Ali Sürmen katıldı.
Avukat Sürmen, savunmasında, daha önceden beyanda bulundukları gibi sanıkların jandara olarak adli ve idari görevleri olduğunu belirterek, "Bu dava sanıkların idari görevleriyle ilgili açılmıştır. İdari görevleriyle ilgili dava açılabilmesi için dosyalar il idare kurulundan geçmelidir. Sanıklar hakkında sadece görevi ihmalden dava açılmıştır. İddianamede olmayan bir suçtan dolayı nasıl yargılanama yapılacaktır? Bu nedenle kararın tekrar düzenlenmesini talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanıklardan dönemin jandarma istihbarat şubede görevli Gazi Günay ise duruşmaya tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.
Günay ifadesinde, olay meydana geldiği dönemde istihbarat şubede görev yaptığını kaydederek, olay günü usulsüz bir evrak düzenlemediklerini, olayı televizyondan öğrenince tutuklu sanıklardan Okan Şimşek'i aradığını söyledi.
Günay, olayı televizyondan izlediklerini ve konuyla ilgili olarak haber kayıt formuyla ilgileri olmadığı için haber kayıt formunu doldurmadıklarını, sanıklardan Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız'ın belgeyi düzenlemelerini istediğini savunarak, "Biz de düzenledik. İlgim olmadığı için beraatımı istiyorum. Herhangi bir sahte belge düzenlenmemiştir. Bununla ilgili her şey ortada. Duyumların haber olarak değerlendirilmemesi sonucu böyle bir olay meydana geldi. İstanbul emniyetine bildirilmişti. Onlar takip ediyordu ancak böyle üzücü bir olay meydana geldi." şeklinde konuştu.
Sanıkların ve avukatların dinlenmesinin ardından mahkeme hakimi, dava dosyasını görevsizlik kararıyla Ağır Ceza Mahkemesine sevk etti.
Olayın geçmişi
Gazeteci Hrant Dink cinayetine ilişkin, dönemin Trabzon Jandarma Komutanı Albay Ali Öz ve 7 asker hakkında Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesinde "görevi ihmal ve evrakta sahtecilik" suçlamasıyla dava açılmıştı.
Dava sürerken, Adalet Bakanlığının incelemesi sonucu Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinde de Albay Öz'e aynı suçtan ikinci dava açılmış ancak mahkeme, aynı suçtan iki dava olamayacağı gerekçesiyle davayı reddetmişti.
Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesince, Dink'in öldürülmesi olayında "görevi ihmal" suçunu işledikleri kanaatine varılan Albay Ali Öz ile Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız'ın altışar ay, Astsubaylar Hüseyin Yılmaz, Okan Şimşek ve Uzman Çavuşlar Hacı Ömer Ünalır ile Veysal Şahin'in dörder ay hapis cezasına çarptırılmasına, Astsubay Gazi Günay ile Uzman Çavuş Önder Araz'ın ise delil yetersizliğinden beraatine karar verilmişti.
Dink ailesinin avukatlarının başvurusu üzerine Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin kararını görüşen Yargıtay, dosyaların Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirilmesi gerektiği halde davanın Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesince reddedilmesinin usule aykırı olduğunu belirterek, mahkemenin kararını bozmuştu. Bu karar üzerine Öz, Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden yargılanmasına başlanmıştı.
Bu süreçte Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesinin Dink cinayetine ilişkin kararının temyiz incelemesini yapan Yargıtay 12. Ceza Dairesi, Dink'e suikast hazırlığı konusunda istihbari bilgiye ulaşmasına rağmen kanuni işlemleri başlatmayarak görevlerini ihmal ettikleri ileri sürülen Albay Öz, Yüzbaşı Yıldız ve 4 asker hakkında verilen kararı bozmuştu.
Yargıtay, sanıkların "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği" suçundan da yargılanması gerektiğine hükmetmişti. Yargıtayın bu kararı üzerine dava, Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesinin kapatılması sebebiyle Trabzon 5. Asliye Ceza Mahkemesine devredilmişti.
dikGAZETE.com