Gazze
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) Gazze Şeridi'ndeki Filistinli eski çalışanı Muhammed Murteca, İsrail ile Hamas arasındaki esir takası kapsamında serbest bırakılmasının ardından, asılsız suçlamalarla 8 yıl tutulduğu İsrail hapishanelerinde yaşadıklarını anlattı.
Hamas ile İsrail arasında varılan ateşkes ve esir takası anlaşması, Gazze Şeridi'ne yönelik 15 aydan fazla süren yıkıcı savaşı sonlandırdığı gibi uzun yıllardan beri İsrail hapishanelerinde tutulan yüzlerce Filistinlinin özgürlüğüne kavuşmasına da imkan sağladı.
Esir takası kapsamında şu ana kadar İsrail hapishanelerindeki 583 Filistinli esir ile Gazze'deki 13 İsrailli ve 5 Taylandlı esir serbest bırakıldı.
Esir takasının cumartesi günü yapılan dördüncü turu kapsamında özgürlüğüne kavuşan Filistinliler arasında 2017 yılından beri İsrail hapishanesinde tutulan çalışanı Murteca da vardı.
Evli ve 4 çocuk babası olan 47 yaşındaki Muhammed Murteca, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Asılsız suçlamalarla gözaltına alındığını ve 9 yıl hapis cezasına çarptırıldığını söyleyen Murteca, İsrail hapishanelerinde 8 yıl tutulduktan sonra esir takası kapsamında 2 gün önce özgürlüğüne kavuştuğunu ifade etti.
"Hapishaneden çıkınca yeniden doğduğunu fark ediyorsun"
Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılardan sonra sağlanan ateşkes ve esir takası çerçevesinde serbest kaldığına işaret eden Murteca, "Doğrusu daha önce basında çok çalıştım ve olaya sürekli fotoğrafın dışından bakıyordum. Filistin halkı, Filistin davası, insani yardım ve hükümete destek gibi konular. Bugün ise fotoğrafın içindeyim ve Filistinli esirlerden biriyim." dedi.
Murteca, yıllar sonra İsrail hapishanelerinden çıkmanın sevincini şu sözlerle aktardı:
"Açıkçası yeniden doğmaktır bu. Hapishaneden çıkınca yeniden doğduğunu fark ediyorsun. Bu, yaşamadan kimseye anlatamayacağın bir sevinçtir."
İsrail hapishanelerinde geçirdiği yılların gerçekten çok katı ve zor olduğuna dikkati çeken Murteca, kendisinin 8 yıl sonra özgürlüğüne kavuştuğunu ancak müebbet hapis cezasıyla 30 veya 40 yıldır İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinlilerin de serbest bırakıldığını, asıl onların yeniden doğmuş gibi sevindiklerini aktardı.
7 Ekim'den sonra hapishanelerdeki şartlar da değişti
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne saldırılarını başlattığı 7 Ekim 2023'ten sonra hapishanelerdeki şartların da değiştiğini anlatan Murteca, "Savaştan sonra açlık, hastalıklar, ilaç kısıtlamaları ve psikolojik baskı gibi gerçekten çok zor şartlar vardı. Savaş şartlarında ailenle ilgili bilgi alamıyordun. " dedi.
Hapishanede daha önce kısıtlı da olsa beslenme ihtiyaçlarını görebildikleri ancak 7 Ekim'in ardından bunun değiştiğini yineleyen Murteca, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Savaştan sonra yiyecek engellendi, ilaç engellendi, namaz yasaklandı, Kur'an-ı Kerim okumak yasaklandı. Ayrıca 'ailen öldürüldü, evin yerle bir oldu' şeklinde psikolojik olarak seni yıkan haberler veriliyordu."
Murteca, İsrail hapishanelerinde kesinlikle “insan hakları diye bir şeyin olmadığını” kaydetti.
"İşgalci bir taraftan Gazzelileri diğer taraftan da Filistinli esirleri öldürüyordu"
Hapishanelerdeki gardiyanların hastalanan Filistinli tutuklulara kafalarına göre ağrıkesici verdiklerini ancak 7 Ekim'den sonra bunun da durdurulduğunu söyleyen Murteca, gardiyanların artık hastalanan Filistinlilere "Hala nefes alıyorsan ilaca ihtiyacın yok" dediklerini anlattı.
İsrail hapishanelerinde tutulan aralarında kanser ve böbrek gibi çok sayıda kronik hastaya dahi ilaç verilmediğini aktaran Murteca, hapishanelerdeki Filistinli çoğu tutuklunun kötü durumda olduğunu söyledi.
İsrail'in aslında Filistinli tutuklulara karşı her zaman katı olduğunu ve sürekli çeşitli sorgulama süreçleriyle yıprattığını ifade eden Murteca, "Savaştan (7 Ekim'den) sonra ise daha da acımasız oldular ve şiddet uyguladılar. İşgalci bir taraftan Gazzelileri öldürürken diğer taraftan da Filistinli esirleri öldürüyordu. Hapishanede tutulan bir kişinin de hakları vardır ancak işgalci tüm hakları ihlal etti." diye konuştu.
"Gözlerinin önünde esirler infaz ediliyor ve hiçbir şey yapamıyorsun"
İsrail hapishanelerinden kurtulmasının üzerinden 2 gün geçtiğini ancak ellerinde hala kelepçe izlerinin olduğunu gösteren Murteca, Gazze'den alıkonulan Filistinlilerle ilgili duyduklarını ise şöyle anlattı:
"Duyduğumuza göre savaş döneminde alıkonulan Filistinlilerin elindeki kelepçeler 6 ay boyunca çıkarılmadı. Bunun üzerine kelepçelerin olduğu yerler yara oldu ve kötü şekilde iltihap kaptı, hatta bunun sonucunda bazılarının elleri kesildi. Bu işgalcidir ve yaptıkları da sistematiktir."
7 Ekim'den önce kısmen "tahammül edilebilir" şartlarda tutulduklarını ancak savaştan sonra her gün darp ve işkencelerin uygulandığını vurgulayan Murteca, "Gözlerinin önünde esirler infaz ediliyor ve hiçbir şey yapamıyorsun." şeklinde konuştu.
"Filistinli bir esir olarak 2023'ten beri hiçbir hakkın yoktu. İlaç ve tedavi hakkın olmadığı halde darbediliyorsun, yere yatırılıyorsun ve kafana basılıyor. Ayrıca senin, 'İsrail halkı yeryüzündeki en güçlü halktır' demeni istiyorlar. Köpekler gibi havlamanı istiyorlardı, vallahi bizi köpekler gibi havlama ve merkepler gibi zırlamaya zorladılar." diyen Murteca, İsrail hapishanelerinde 25 kilo kaybettiğini, bazı Filistinlilerin ise 40 kilo kaybettiğini dile getirdi.
Hapishanede geçirdiği yıllarda yetersiz beslenme ve vitaminsizlik nedeniyle unutkanlık yaşadığına işaret eden Murteca, kendisinin aslında İsrail hapishanelerindeki diğer bazı tutuklulara göre daha iyi durumda olduğunu, nitekim bazı tutukluların hafızalarını kaybettiğini belirtti.
"Filistinli diğer tutuklulara Türkçe öğretiyordum"
Filistinli diğer tutuklulardan farklı olarak Türkçe bildiğine işaret eden Murteca, "Esirler de benim kendilerine Türkçe öğretmemi istedi. Ben de bu zor şartlarda 'ne alaka' diye söylediğimde, 'Türkiye'yi seviyoruz ve istifade ederiz' dediler. Ben de Filistinli diğer tutuklulara Türkçe öğretiyordum ve bundan zevk alıyordum." ifadelerini kullandı.
Filistinli diğer tutukluların İsrail hapishanelerinde yaşadıkları zor şartlara rağmen Türkçe kelimeler öğrendiklerini anlatan Murteca, "Esir olduğumuz halde hapishanede Türkiye'deki seçimlerin analizini yapıyorduk. Türkiye'de neler olacak, Türkiye'de meydana gelen depremi konuşuyorduk." dedi.
Filistinlilerin duyarlı bir halk olduğunu, İslam coğrafyasındaki gelişmeleri yakından takip ettiğini kaydeden Murteca, Filistin halkının Türkiye'ye olan sevgileri bağlamında oradaki gelişmelere de ilgi duyduğunun altını çizdi.
8 yıllık boyunca ailesini "bir kez" görebildi
Hapishanede tutulduğu 8 yıl boyunca sadece bir kez ailesinin kendisini ziyaret etmesine izin verildiğini vurgulayan Murteca, o ziyarette de annesi ile çocuklarından birini görebildiğini ifade etti.
Murteca, tutuklandığından henüz bebek olan kızını 8 yıl boyunca göremediğini ve hapisten çıktıktan sonra da onu tanıyamadığını belirtti.
İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutukluların 7 Ekim'den sonra yaşadığı zorlukların ne 1948'de ne de 1967'de yaşandığını söyleyen Murteca, "Şartlar gerçekten çok zor. Koğuştan soruşturma odasına veya avukatın yanına götürülünceye kadar işkence ediliyorsun. Bunun üzerine keşke avukatı görmeye gitmemiş olsaydım, keşke mahkemeye çıkmasaydım diyebiliyorsun." ifadelerini kullandı.
"Gazze'yi yeniden imar edeceğiz"
Özgürlüğüne kavuştuğu için Allah'a şükreden Murteca, "Ancak bir taraftan üzgünüm çünkü geride özgürlüğüne kavuşmak isteyen birçok esir kaldı. Ben şanslıyım, onlardan daha önce çıktım. İnşallah onlar da benim arkamdan gelirler ve özgür kalırlar." şeklinde temennilerini dile getirdi.
Bütün Gazzeliler gibi kendisinin de evini kaybettiğini söyleyen Murteca, "İnşallah özgür insanlar, insan haklarını savunanlar Gazze'deki Filistinlilere yardım edecekler, ben bundan eminim. Sadece Muhammed Murteca'nın evini değil tüm Gazzelilerin evlerini yeniden imar etmesi için yardım edecekler." dedi.
Hapishanelerde esirlere uygulanan işkencelerin Gazze'de de farklı yöntemlerle insanlara uygulandığına dikkati çeken Murteca, "Orada esirleri aç bırakıyorlardı, Gazze'de de evlerini, camilerini yıktılar, yollarını altyapıyı mahvettiler. Gazze artık maalesef yüzde 70'i yıkılmış." ifadelerini kullandı.
Gözyaşlarını tutamayan Murteca, "Bunu kabul edemiyorum. Elhamdulillah kadere inanıyorum ama buradaki zulme şahit olmak zor." dedi.
Murteca, Gazze'de yıkılan her şeyi yeniden yapacaklarını vurgulayarak, "Ayakta kalacağız ve özgür olacağız. Onurlu bir şekilde, başımız dik bir şekilde tüm Filistinlileri sevenlerle el ele inşallah bu Gazze'yi yeniden imar edeceğiz." ifadelerini kullandı.
"Türk yardımlarını insanlara ulaştırdım ancak işgalci (İsrail) bunları doğru görmüyor"
TİKA için çalıştığı süreci de anlatan Murteca, 1996 yılında gittiği Türkiye'de mimarlık eğitimi aldığını, 2004'te Gazze Şeridi'ne geri döndüğünü ve sonrasında burada faaliyet gösteren çeşitli Türk sivil toplum kuruluşlarında, ardından da TİKA'da çalıştığını ifade etti.
TİKA'da çalıştığı süre boyunca birçok projenin hayata geçirildiğini aktaran Murteca, "Bu projelerin bazıları imar ve inşaat üzerineydi. Son projemiz Filistin Türk Dostluk Hastanesi'nin kontrolünü yapıyordum, Gazze ofisinde." dedi.
İsrail'in 2017'de kendisini "direniş" suçlamalarıyla gözaltına aldıktan sonra başka çeşitli suçlarla da itham ettiğini aktaran Murteca, "Bana 9 sene hapis cezası verdiler." diye konuştu.
Kendisine yöneltilen suçlamaların tümüyle asılsız olduğunu vurgulayan Murteca, Türkiye'nin insani yardımlarını Gazze halkına ulaştırmaktan başka hiçbir faaliyette yer almadığını söyledi.
"Ben, Gazze'de Türk halkı ve hükümetinin yardımlarını insanlara ulaştırmaya çalıştım ancak maalesef bu işgalci devlet bunları doğru görmüyor. Gazzelilerin aç kalmasını istiyorlar ama sağ olsun Türkiye buna rağmen her zaman destek vermeye devam etti." diyen Murteca, Türk halkı ve hükümetinin hiçbir ayrım yapmadan insani yardımlarıyla tüm Filistinlilerin yanında durduğunu vurguladı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
