ŞANLIURFA (AA) - Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) güvenliği artırmak için sınır hattına yerleştirdiği modüler duvarlar, terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD ile bağlantısını sağladığı Ayn el Arap ile Suruç geçiş güzergahında elini zayıflatıyor. Örgüt, bu nedenle sivil halkı sınıra toplayıp, güvenlik güçlerini tahrik ederek inşaatın durdurulmasını amaçlıyor.
Şanlıurfa'nın Suruç ilçesi ile Gaziantep'in Karkamış ilçesi arasındaki hatta yapımı devam eden duvar örme çalışmalarını sekteye uğratmak isteyen PYD'liler, çeşitli bahanelerle bölgeye yönlendirdiği yöre halkına "Sınır nöbeti" tutturuyor. Kargaşa oluşturarak, inşaat çalışmalarını aksatan PYD'liler, sivil halk ile TSK'yı da karşı karşıya getirmeye çalışıyor.
Zırhlı araçlardan eyleme son vermeleri konusunda sık sık uyarılan gruptakilerden dönmek isteyenlere, PYD mensupları megafonlarla eylemi sürdürmeleri isteniyor. Grubun içine sızan ve terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan lehine, Türkiye aleyhine slogan atan örgüt mensupları, zaman zaman taş ve molotofkokteyliyle Türk güvenlik güçlerini tahrik etmeye çalışıyor.
TSK'ya bağlı Müşterek Özel Görev Kuvvetinin, Koalisyon Hava Kuvvetleri ile icra ettiği Fırat Kalkanı Harekatı'yla sınırın Suriye kesimi terör örgütlerinden temizlenirken, Türkiye tarafında ise güvenliğin en üst seviyeye çıkarılması için 3,6 metre yüksekliğinde üzerinde teller bulunan modüler duvar inşa ediliyor.
Cerablus-Azez hattında zayıflayan terör örgütü PYD ise sınırın fiziki şartları nedeniyle kolayca girip çıktığı Ayn el Arap (Kobani) ve Suruç arasındaki hattı bırakmak istemiyor. Tamamlandığında yasa dışı geçişleri büyük ölçüde önleyecek modüler duvara bu nedenle karşı çıkan terör örgütünün çabalarına rağmen, inşaat çalışmaları hızla sürdürülüyor.
"Komşunun toprağında gözümüz yok"
Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Suriye savaşından en çok etkilenen ülkelerin başında geldiğini belirterek, bu durumun neticesinde Türkiye'nin terör örgütleri PKK, PYD ve DAEŞ'e karşı güvenliğini almak durumunda olduğunu söyledi.
Türkiye'nin Suriye sınırında güvenliği sağlama noktasında uzun süredir bir çalışma yürüttüğünü anımsatan Çiftçi, komşularının topraklarında gözleri olmadığını aktardı.
Tüm provokasyon ve engellemelere rağmen sınır güvenliğinden taviz vermeyeceklerini vurgulayan Çiftçi, şöyle devam etti:
"Süreç içerisinde Türkiye'de zaman zaman sınırdan ihlaller oluyordu ve bu ihlalleri yapan kişilerin de Türkiye'de eylemlere katılma yönünde bir gayretlerinin olduğunu biliyoruz. Sınıra duvar örülmesi terör örgütleri PKK ve PYD arasındaki irtibatın kesilmesi noktasında da önemli, yaygara koparmalarının nedeni de bu. Ancak biz hiç bir şekilde ülkemizin güvenliğini direkt etkileyen bu konudan bir geri adım atmayız."
Abdullah Çiftçi, ülkenin güvenliğini sağlama noktasında başka birinden izin alacak durumda olmadıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bugün PYD bölgesinde sınırda provokasyon yapmaya çalışanlar bir süre önce Türkiye'ye sığınan ve Türkiye'nin canlarını, mallarını ve namuslarını kurtardığı insanlar. Dolayısıyla yarın başları sıkıştığında tekrar sığınabilecekleri tek güvenli liman bu ülke, bugün terör örgütlerinin provokasyonlarıyla sınıra gelip askere, polise molotofkokteyli, taş atmak Türk milletinin bu insanlara yaptığı misafirperverliğin karşılığı olmamalı. Biz herhangi bir ülkenin sınırlarını işgal etmiyoruz kendi sınırımızı Suriye'yle yapılan uluslar arası antlaşmalar ve belirlenen koordinatlarla duvar örmeye çalışıyoruz. "
Şanlıurfa'nın Suruç ilçesi ile Gaziantep'in Karkamış ilçesi arasındaki hatta yapımı devam eden duvar örme çalışmalarını sekteye uğratmak isteyen PYD'liler, çeşitli bahanelerle bölgeye yönlendirdiği yöre halkına "Sınır nöbeti" tutturuyor. Kargaşa oluşturarak, inşaat çalışmalarını aksatan PYD'liler, sivil halk ile TSK'yı da karşı karşıya getirmeye çalışıyor.
Zırhlı araçlardan eyleme son vermeleri konusunda sık sık uyarılan gruptakilerden dönmek isteyenlere, PYD mensupları megafonlarla eylemi sürdürmeleri isteniyor. Grubun içine sızan ve terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan lehine, Türkiye aleyhine slogan atan örgüt mensupları, zaman zaman taş ve molotofkokteyliyle Türk güvenlik güçlerini tahrik etmeye çalışıyor.
TSK'ya bağlı Müşterek Özel Görev Kuvvetinin, Koalisyon Hava Kuvvetleri ile icra ettiği Fırat Kalkanı Harekatı'yla sınırın Suriye kesimi terör örgütlerinden temizlenirken, Türkiye tarafında ise güvenliğin en üst seviyeye çıkarılması için 3,6 metre yüksekliğinde üzerinde teller bulunan modüler duvar inşa ediliyor.
Cerablus-Azez hattında zayıflayan terör örgütü PYD ise sınırın fiziki şartları nedeniyle kolayca girip çıktığı Ayn el Arap (Kobani) ve Suruç arasındaki hattı bırakmak istemiyor. Tamamlandığında yasa dışı geçişleri büyük ölçüde önleyecek modüler duvara bu nedenle karşı çıkan terör örgütünün çabalarına rağmen, inşaat çalışmaları hızla sürdürülüyor.
"Komşunun toprağında gözümüz yok"
Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Suriye savaşından en çok etkilenen ülkelerin başında geldiğini belirterek, bu durumun neticesinde Türkiye'nin terör örgütleri PKK, PYD ve DAEŞ'e karşı güvenliğini almak durumunda olduğunu söyledi.
Türkiye'nin Suriye sınırında güvenliği sağlama noktasında uzun süredir bir çalışma yürüttüğünü anımsatan Çiftçi, komşularının topraklarında gözleri olmadığını aktardı.
Tüm provokasyon ve engellemelere rağmen sınır güvenliğinden taviz vermeyeceklerini vurgulayan Çiftçi, şöyle devam etti:
"Süreç içerisinde Türkiye'de zaman zaman sınırdan ihlaller oluyordu ve bu ihlalleri yapan kişilerin de Türkiye'de eylemlere katılma yönünde bir gayretlerinin olduğunu biliyoruz. Sınıra duvar örülmesi terör örgütleri PKK ve PYD arasındaki irtibatın kesilmesi noktasında da önemli, yaygara koparmalarının nedeni de bu. Ancak biz hiç bir şekilde ülkemizin güvenliğini direkt etkileyen bu konudan bir geri adım atmayız."
Abdullah Çiftçi, ülkenin güvenliğini sağlama noktasında başka birinden izin alacak durumda olmadıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bugün PYD bölgesinde sınırda provokasyon yapmaya çalışanlar bir süre önce Türkiye'ye sığınan ve Türkiye'nin canlarını, mallarını ve namuslarını kurtardığı insanlar. Dolayısıyla yarın başları sıkıştığında tekrar sığınabilecekleri tek güvenli liman bu ülke, bugün terör örgütlerinin provokasyonlarıyla sınıra gelip askere, polise molotofkokteyli, taş atmak Türk milletinin bu insanlara yaptığı misafirperverliğin karşılığı olmamalı. Biz herhangi bir ülkenin sınırlarını işgal etmiyoruz kendi sınırımızı Suriye'yle yapılan uluslar arası antlaşmalar ve belirlenen koordinatlarla duvar örmeye çalışıyoruz. "