KÜTAHYA
Memur-Sen, bu yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü, "tarihin ilk toplu iş sözleşmesi" olarak nitelendirilen "Fincancılar Anlaşması''nın 1766 yılında imzalandığı Kütahya'da Zafer Meydanı'nda kutladı.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali̇ Yalçın, kutlamada yaptığı konuşmada, Memur-Sen olarak ne Taksim'i kutsamayı ne de 1977'de yaşanan acıyı yok saymayı doğru bulduklarını söyledi.
"1 Mayıs 1977 Taksi̇m olayları araştırılsın"
1 Mayıs vesilesiyle, hükümete ve siyasi partilere seslenen Yalçın, "1 Mayıs 1977 olaylarını aydınlatacak Meclis araştırma komisyonu kurun, faili bulun. 1977 üzerinden alanları gerenlerin sermayelerini de ellerinden alın. Kim yaptı, kimler kan akıttıysa ortaya çıkarın. Gözyaşı dökenler ile kan dökenler birbirinden ayrılsın. Faili meçhul aydınlansın. Hayatını kaybedenlerin ailelerinin gönül huzuru sağlansın. Her 1 Mayıs öncesi haber başlıklarında; 'Taksim Israrı' yerine, 'Emekçiler milli gelirin adil bir şekilde Taksim'ini istiyor' manşetleri yer alsın." diye konuştu.
"Toplu Sözleşme için gün sayıyoruz"
Yalçın, ağustos ayında 4. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin başlayacağını hatırlatarak, şunları kaydetti:
"2018 ve 2019 yıllarında kamu görevlilerinin yararlanacağı mali ve sosyal haklar için, zam oranlarının belirlenmesi, kadro sorunun çözülmesi için pazarlık masasına oturacağız. Türkiye'nin 16 Nisan'da millet iradesiyle prangalarından kurtulması için 2 ay ter akıttık. '2 ay sadece emek için değil, aynı zamanda hararetle evet için çalışacağız.' dedik ve 350 merkezde program organize ederek salonlarda anlattık, alanlara aktık. Milletimiz 'evet'e ruhsat verdi. Şimdi ise evet ile ruhsatı alanların emeğe değer verme zamanı. Ağustos ayında toplu sözleşme masası kurulacak. 4. Dönem Toplu Sözleşmesi evet ile yolu açılan yeniden büyük Türkiye'nin ilk imtihanı olacak. Sorunlarımızı çözmek, beklentilerimize karşılık bulmak, tekliflerimizi kazanıma dönüştürmek için masada olacağız."
"Toplu sözleşmede tekli̇fleri̇mi̇z kazanıma dönüşmeli̇"
Kadrolu istihdamın mutlak istekleri, iş güvencesinin de kırmızı çizgileri olduğunu vurgulayan Yalçın, "4/B'lilerin, 4/C'lilerin kadroya geçirilmesi en büyük hedefimiz. Amalı, fakatlı cümlelere tahammülümüz yok artık. Kamuda görev yapan taşeron işçilerin, memur işi yapıp, işçi kadrosunda bulunanların, beklentilerinin zamana yayılmasını, üzerinde çalışılmasını değil, atılan imzaya sadık kalınmasını, kadroya geçiş vaadinin toplu sözleşmeyle imza altına alınmasını isteyeceğiz. Ekonomik gelişmişlikten, refah artışından pay isteyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
"Memura siyaset hakkı ve grev i̇sti̇yoruz"
Memura siyaset hakkının verilmesi gerektiğini savunan Yalçın, "Referandumda gençlere Meclisin yolunu açtık. Meclis kapısının memura da açalım. Kamu görevlilerine yönelik siyaset yasağını da memura grev yasağını da kaldıralım. İşçiysen siyaset hakkın var. Memursan siyaset hakkın yok. Böyle bir şey olabilir mi Allah aşkına." ifadelerini kullandı.
"16 Ni̇san'da kazanan Türki̇ye oldu"
Yalçın, 16 Nisan'daki "evet" kararının sadece yerel vesayeti bitirmediğini, küresel vesayetin fay hatlarını da titrettiğini dile getirerek, şunları söyledi:
"Evetler sadece anayasayı değiştirmekle kalmadı, küresel çetelerin, içimizdeki lejyonerlerin kirli tezgahlarını da bozdu. Referandum sürecinde içeride kurulan tezgahları, dışarıda yürütülen kirli kampanyaları, ihanette ve bölücülükte ortaklığı hepimiz gördük. Almanya ve Hollanda'nın ırkçı tavrını, demokrasi kisveli faşizmini müşahede ettik. Terör örgütlerine sahne kuranları, cumhurbaşkanına, bakanlarına, milletvekiline engel çıkaranları, Türkiye'ye kin ve nefretini kusanları hem milletimiz hem de tarih kaydetti."
Muhabir: Muharrem Cin
dikGAZETE.com