.w3-content { max-width: 100%; margin: auto;} .w3-tooltip, .w3-display-container {position: relative;} .w3-black, .w3-hover-black:hover { color: #fff!important; background-color: #000!important;} .w3-display-left { position: absolute; top: 50%; left: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(-0%,-50%);} .w3-display-right { position: absolute; top: 50%; right: 0%; transform: translate(0%,-50%);-ms-transform: translate(0%,-50%);} .w3-btn, .w3-button {-webkit-touch-callout: none;-webkit-user-select: none; -khtml-user-select: none;-moz-user-select: none; -ms-user-select: none;user-select: none;} .w3-btn, .w3-button {border: none;display: inline-block;outline: 0;padding: 8px 16px;vertical-align: middle;overflow: hidden;text-decoration: none;color: inherit;background-color: inherit;text-align: center;cursor: pointer;white-space: nowrap;}
ANKARA (AA) - Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) BaÅŸkanı Mustafa Åžentop, Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin manası ve ilhamının büyük, ruhunun da kuÅŸatıcı olduÄŸunu belirterek "Çünkü bu Meclis, bütün ÅŸartlar aksini düÅŸünmeyi teÅŸvik ederken, tam bağımsızlık iradesini göstermek için ayaÄŸa kalkan bir milletin cisimleÅŸmiÅŸ halidir." dedi.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin açılışının 100'üncü yıl dönümü dolayısıyla Ulus'taki Birinci Meclisi'te tören düzenlendi.
Törene TBMM BaÅŸkanı Åžentop, CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Fuat Oktay, CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu, Milli EÄŸitim Bakanı Ziya Selçuk, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral YaÅŸar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve bazı milletvekilleri katıldı.
Tören, Birinci Meclis'te ilk konuÅŸmayı yapan Sinop Mebusu Åžerif Bey'in konuÅŸmasının ses kaydının dinletilmesi, saygı duruÅŸunda bulunulması ve Ä°stiklal Marşı'nın okunmasıyla baÅŸladı.
TBMM BaÅŸkanı Åžentop, burada yaptığı konuÅŸmaya baÅŸlarken, Åžerif Bey'in 100 yıl önceki sözlerini aktararak "100 yıl önce, yaklaşık bu saatlerde, bu binada, bu salonun çatısı altında, bu duvarlarda, çok seçkin bir topluluk huzurunda, ilk oturuma baÅŸkanlık yapan Sinop Milletvekili Åžerif Bey'in dilinden, iÅŸte aynen bu kelimeler yankılanıyordu. 100 sene sonra, 23 Nisan günü bu sözleri aynı mekanda tekrar etmekle büyük bir heyecan, büyük bir gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.
Bundan 100 yıl önce, vatanın istila ve ilhak, milletin ise yok edilme tehdidiyle karşı karşıya olduÄŸunu hatırlatan Åžentop, Ankara'da vatanın her tarafından gelen milletin temsilcilerinin kalplerine tercüman olan yiÄŸit ve asil bir ses yükseldiÄŸini vurguladı. Åžentop, bu salonun, o asil haykırışın bütün dünyaya ilan edildiÄŸi, iÅŸgalcinin çirkin suratına bir tokat gibi aÅŸkedildiÄŸi yer olduÄŸunu anlattı.
Åžentop, 21 Nisan'da Hey'et-i Temsiliyye Reisi sıfatıyla Mustafa Kemal PaÅŸa'nın, bütün ÅŸehirler ile beraber Ankara'da da hatimler ve Buhari-i Åžerifler okunmasını, bereketinden istifade için özellikle Cuma gününün seçildiÄŸini, cuma namazından sonra sancak-ı ÅŸerifle beraber Hacı Bayram Camisi'nden Birinci Meclis binasına yürüneceÄŸini ifade eden bir genelge yayımladığını hatırlattı.
Ankara'ya kimlik kazandıran Hacı Bayram Veli Hazretleri'nin manevi huzurunda toplanıldığını, cuma namazının kılınmasının ardından bu binaya gelinerek ilk oturumun baÅŸlatıldığını belirten Åžentop, Meclis'in açılışında Åžerif Bey'in kullandığı sözlerin ülke tarihinin en zor dönemindeki en kıymetli meydan okumalardan biri olduÄŸunu ifade etti.
Ä°stanbul'un iÅŸgaliyle beraber, devlet merkezinin çalışamaz hale gelmesi üzerine, 700 yıldan fazla devlet olarak yaÅŸanılan bu topraklarda bir hakimiyet sorunu ortaya çıktığını dile getiren Åžentop, ilk Meclis BaÅŸkanı olarak Mustafa Kemal PaÅŸa'nın da bu hassasiyeti gösteren sözlerini anımsattı.
Åžentop, "23 Nisan 1920'de, 100 sene evvel, bu küçük salona, o kadar geniÅŸ ve o kadar güçlü bir mana doldurulmuÅŸtur. Her ÅŸeyden önce tam bağımsızlık idealiyle bir siyasi varlık, bir devlet olarak hayatta olduÄŸumuzun ilanı, böylece milletin mukadderatına bizzat el konulduÄŸu hususu, Ä°stiklal Savaşı'nın yönetilmesi ve inkıraz yani çökme aÅŸamasındaki devletin inÅŸasıdır. Bunların hepsi bu fiziken küçük binada, çok zor ÅŸartlar ve imkansızlıklar içinde bir araya gelen ama büyük ideallerin ve iddiaların, devasa cesaretlerin ve koca yüreklerin sahibi insanların omuzlarında yükselmiÅŸtir." diye konuÅŸtu.
Tarihin yalnızca geçmiÅŸ olayların toplamı ve bir kronolojiler silsilesi olmadığını, milletlerin inÅŸa kabiliyetlerini artırmak için baÅŸvurdukları bir ibret vesikası olması halinde tarihin ilerletici olabileceÄŸini vurgulayan Åžentop, bu sebeple, yalnızca geçmiÅŸteki gurur verici bir hadiseyi anmak, ataları övmek için toplanmadıklarını, toplanmalarının asıl sebebinin, Milli Mücadele'nin manasını ve yüce Meclis'in ruhunu kavramak olduÄŸunu söyledi.
Ortak ideal vurgusu"Bilinmelidir ki bu mukaddes çatının manası ve ilhamı büyüktür, ruhu da kuÅŸatıcıdır çünkü bu Meclis, bütün ÅŸartlar aksini düÅŸünmeyi teÅŸvik ederken tam bağımsızlık iradesini göstermek için ayaÄŸa kalkan bir milletin cisimleÅŸmiÅŸ halidir." diyen Åžentop, Meclis'in sadece aziz millet deÄŸil, dünyanın bütün ezilenleri için ilham kaynağı olduÄŸunu vurguladı. Åžentop, ÅŸöyle devam etti:
"Açılışının 100. yıldönümünü andığımız, kutladığımız bu Meclis, zorluklar ve zorbalık karşısında sinmenin deÄŸil cesaretle onları alt etmenin milletimizin en asli kudreti olduÄŸunu, her an bize ihtar eden bir abidedir ve bizler burada, bu abidenin bize anlattıklarına kulak vermek, o anlatılanları hazmedip kendimize rehber kılmak için bulunuyoruz. 100 yıl önce ve çetin ÅŸartlar altında kurulan bu Gazi Meclis, milletimizi teÅŸkil eden bütün unsurları ve farklılıkları bünyesinde barındırıyordu. O kurucu Meclis'te, asker, yönetici, avukat, memur, din adamı, öÄŸretmen, doktor, eczacı, aÅŸiret reisi, diplomat, emniyet mensubu, çiftçi, esnaf gibi deÄŸiÅŸik meslek gruplarından milletvekilleri bulunuyordu. Hepsinin ortak ideali, göklerimizde hür bir ÅŸekilde dalgalanan ay yıldızlı bayrağımızın altında tam bağımsız bir ÅŸekilde yaÅŸamaktı.
100 yıl önce bu sıralarda, Mehmet Akif ile Cami Baykurt, Diyap AÄŸa ile Hamdullah Suphi, Hüseyin Avni UlaÅŸ ile Kılıç Ali, Hasan Basri Çantay ile Mahmut Esat Bozkurt, Ali Åžükrü Bey ile Adnan Adıvar aynı gaye için yan yana, omuz omuza mücadele ediyordu. Åžüphesiz ki bu kıymetli zevatın hiçbirisi, yanındakine benzeyerek ve dünya görüÅŸünden yahut telakkilerinden vazgeçerek burada deÄŸildi. Fakat asıl örnek alınacak husus ÅŸuydu ki siyaset hırslarını ve iktidar arzularını bir tarafa koyup vatan ve istiklal için mücadeleyi, millet menfaati söz konusu olduÄŸunda her ÅŸeyi bir yana bırakmayı tercih ediyorlardı."
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 100. açılış yıldönümünün millete, soydaÅŸ ve akraba toplumlara, yüreÄŸinde Türkiye sevgisi bulunanlara kutlu olmasını dileyen Åžentop, "Bugün Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Bütün milletimizin, Türkiye dostlarının, sevincimizi sevinci bilen dünya milletlerinin bayramını kutluyorum. Nice bayramlara, nice yüzyıllara milletimizi saÄŸlık ve afiyetle ulaÅŸtırmasını Cenabıhak'tan diliyorum." dedi.
"Çocuklarımızın yarınlara hazırlanması önceliÄŸimizdir"Åžentop, dünyada çocukların ve kadınların haklarını almak konusunda ihmal edildiÄŸi bir dönemde Türkiye Cumhuriyeti'nin takındığı ilerici tavrın her zaman gurur duyulacak bir husus olduÄŸunun altını çizdi.
Millet için önemli olan 23 Nisan'ın, 1927'den itibaren çocuk bayramı olarak da kutlanmasının üzerinde dikkatle durulması gerektiÄŸini dile getiren Åžentop, çocukları ve gençleri milli ve manevi deÄŸerlerle donatıp, kendi ayakları üzerinde duran, istiklal ve hürriyet aşığı, çağın gerektirdiÄŸi donanıma ve niteliklere sahip fertler olarak yetiÅŸtirmenin önemini vurguladı.
BaÅŸta Milli EÄŸitim Bakanlığı olmak üzere bütün bakanlıklara ve sivil toplum örgütlerine büyük görev düÅŸtüÄŸünü vurgulayan Åžentop, "Millet olarak çocuklarımızın saÄŸlıklı ÅŸartlarda yetiÅŸmesi, yarınlara hazırlanması önceliÄŸimizdir. Fakat bunları yalnızca kendi çocuklarımız için istiyor deÄŸiliz. Ne yazık ki bugünkü dünya düzeni, insanlığın büyük bölümü için kandan, savaÅŸtan, açlıktan ve en temel ihtiyaçları bile gidermeyi imkansız kılan bir yoksulluktan ibarettir. Ve yine ne yazıktır ki bu saydığım olumsuzlukların ilk kurbanları, kadınlar ve çocuklar olmaktadır. Bütün insanlık olarak vazifemiz, kız çocuklarını diri diri gömen cahiliyeden bin beter bu dünya düzenini deÄŸiÅŸtirmek ve adil paylaşıma dayalı hakça bir düzen kurmaktır." dedi.
TBMM'nin açılışının 100'üncü yıl dönümünün Gazi Meclis'e emek verenlere ÅŸükran duyma günü olduÄŸunu vurgulayan Åžentop, ÅŸunları kaydetti:
"Bu vesileyle baÅŸta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaÅŸları olmak üzere, açıldığı günden itibaren TBMM çatısı altında görev yapmış bütün milletvekillerimizi ve devlet adamlarımızı, Yeniden Büyük Türkiye yolunda bugünlere gelmemizde emeÄŸi geçen, bu yolda ÅŸehadete yükselen, gazi olan, son olarak 15 Temmuz'da darbeye direnen bütün vatan evlatlarını rahmetle, minnetle ve ÅŸükranla anıyorum."
KonuÅŸmasının ardından Åžentop, Meclis Özel Defteri'ni imzaladı ve 100 yıl önce Meclis'e asılan, bugün de camekanda sergilenen Türk Bayrağı önünde beraberindekilerle fotoÄŸraf çektirdi.
