AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, 'Selahattin Demirtaş, Abdullah Öcalan’ın üstüne oynuyor. Biçilen role de talipli gibi. Demirtaş’ın çözüm sürecine karşıymış gibi duruşu bundan kaynaklanıyor' dedi.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, TGRT
Haber ve İhlas Haber
Ajansı (İHA) Ankara
Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Seçim sürecini değerlendiren Tayyar, her ilin
kendi demokratik yapısının
olduğunu belirterek, üst kurulun çalışmalarını tamamlayacağını ve kurulun Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında toplanacağını
ifade etti.
Üst Kurul’un genel
başkan yardımcıları ve
kadın kolları başkanlarından oluştuğunu belirten Tayyar, Davutoğlu’nun kendi ajandasını oluşturduğuna işaret etti. Paralel yapıyı devletten silmeye çalıştıklarını anlatan Tayyar, 'Açık konuşmak gerekirse paralel yapının izlerini devletten silmeye çalışıyoruz ama teşkilatlardan henüz silemedik. Paralel yapıyla ilgili tavrı çok net olan İlim Yayma Cemiyeti, Memur-Sen gibi
sivil toplum kuruluşlarının görüşleri soruluyor. Birden çok kanalda check edilmiş olacak' dedi.
Dolardaki hareketliliğe bağlı
olarak ekonomiye değinen Tayyar, 'Seçime gidiyoruz. 7 Haziran’ı
önemli kılacak birçok
sebep var. Birincisi,
artık Türkiye’nin model değişikliğine
yönelik talep var, başkanlık modeli. Bunun
nasıl olacağı
konusunda elbette çok şey tartışılabilir ama bunun
için yeni bir anayasaya
ihtiyaç var. Artık biz bu darbe ürünü bir anayasadan kurtulmayı, özgürlükçü bir anayasayla yönetilmeyi arzu ediyoruz. 367’nin
üzerinde milletvekili çoğunluğu olursa belki referanduma
gerek kalmadan anayasayı değiştirmeye imkan olacak. Diğer taraftan çözüm süreci. Eş zamanlı olarak paralel yapıyla mücadelenin etkin şekilde
sürdürülmesi gerekiyor' şeklinde konuştu.
'VATANDAŞIN CEBİNİ VURACAK BİR ARGÜMANLA SAHAYA ÇIKACAKLAR GİBİ GÖRÜNÜYOR'
Tayyar, bu seçimin hem
AK Parti hem
Türkiye açısından
kritik bir seçim olduğuna dikkati çekerek, 'Türkiye bu seçimden başarılı çıkarsa bu vesayetçi siyasete darbe indirecek. Yeni dönemde vatandaşın doğrudan cebine hitap edecek, 7 Haziran’a
kadar vatandaşın cebini vuracak bir argümanla sahaya çıkacaklar gibi gözüküyor. Dolar kurundaki tezgahın biraz da
böyle görülmesi gerekiyor. Bu ne kadar
sürdürülebilir bunu göreceğiz. Son bir
hafta içinde ekonomistlerin yorumları
üzerinden yatırım yapsan herhalde perişan olurdun.
Gerçeklik şu; şu anda yaşanan tablo ekonomik verilerle, göstergelerle yorumlanabilecek bir tablo olmaktan çıktı' ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarının
faiz artışına sebep olduğu yönündeki tartışmaları değerlendiren Tayyar, 'İlk önceleri
Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasına bağladılar. Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasıyla doğrudan ilintili değil. Böyle bir ilişkilendirme yapılıyor. Burada bize
düşen önemli bir sorumluluk var. 7 Haziran’a kadar
ekonomi de dahil olmak üzere her alanda seçmen tercihini etkileyecek argümanın sahaya sürüleceği bir
dönemi yaşayacağız gibi görülüyor' dedi.
İÇ GÜVENLİK PAKETİ
Tayyar, İç Güvenlik Paketi’ne ilişkin, 'Hükümet, tehlikeyi görüyor, bunu bertaraf etmek için tedbirler alıyor. Hükümet bu konuda çok gayretli. Seçim güvenliğini tehdit
edecek gelişmeler konusunda da hazırlıklar yapılıyor. Bu kadar acele edilmesi, seçimden önce çıkarılmak istenmesinin bir nedeni de budur. İstihbarat raporlarına
göre terör örgütleri seçime
doğru Türkiye’de seçim yapılamıyor algısı oluşturmak için
her türlü iddiayı gündeme getirecekler. Diyorum ki keşke bu söylentiler üzerinden politika
inşa etmek
yerine milletle
ittifak yapsalar işleri çok daha kolay' diye konuştu.
Muhalefet partilerinin 7
Haziran genel seçimlerinden önce alanlarda çok da yer almamasını değerlendiren Tayyar, 'Arada bir toplumun karşısına çıkıyorlar. Çoğu zaman yazılı
açıklama yapıyor MHP
Genel Başkanı. Son 10 yılda
Devlet Bahçeli 9 defa seçim kaybetti. Bunu analiz etse yanlışlarını görür, revize ederdi. Sayın
Kılıçdaroğlu 4 defa seçim kaybetti. Bunların hala böyle dar bir alanda top çevirip, toplumun önemli kesimlerini yok sayarak nasıl
iktidar olacağını anlamış değilim' ifadelerini kullandı.
'ASIL DİKTATÖRLÜK CHP VE MHP’DE'
'Bu millet 7 Haziran’da CHP’yi sandığa gömecek' diyen Tayyar, '(Kılıçdaroğlu) CHP tabanı kendisine çok şans tanıdı.
Bir de malum 7 Haziran’dan
sonra 2019’a kadar herhangi bir seçim yok. 4
yıl içinde mutlaka bir genel başkan olur diye düşünüyorum.
Geçmiş dönemde
Baykal gibi yapıp koltuğunu korumaya çalışırsa kalabilir ama CHP çok küçülür. CHP’de
baraj altına doğru hızla sürüklenir. Bahçeli, bunu gördüğü için kongreyi öne aldı. O da tuhaf. Seçimlere 3 gün kala önemli bir partinin kongreye gitmesi. Genel başkan değişikliği ihtimalini herhalde bertaraf etmek istiyor. Hala koltuğunuzu koruyacak, ondan sonra da Türkiye’de diktatörlükten bahsedeceksiniz. Asıl
diktatörlük hem CHP’de hem MHP’de' diye konuştu.
'Sandık sonucuna saygı duymuyorsanız bunu hangi kavramla
izah edebilirsiniz' diyen Tayyar, 'Siz
evde aile babası, işletmede temsilcisi olarak da yönetim anlayışınızla bu tavrı ortaya koyarsınız. Şu anda CHP ve MHP diktatör anlayışla yönetilmektedir' ifadelerini kullandı.
'HDP’NİN BARAJI AŞACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM'
HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde
barajı aşacağını düşünmediğini belirten Tayyar, 'HDP’nin barajı aşacağını düşünmüyorum. İlerleyen
süreçte bunu
yeniden değerlendiririz. Bugün seçim olsa barajı aşma ihtimali gözükmüyor. Yüzde 7-8
arasında gösteriyor kamuoyu anketi. Sadece aday değişikliği yetmez, ortaya koyacağı politikaları söylemek önemli. Birçok
kişi Selahattin Demirtaş’ın aldığı oy oranından bir gönderme yapıyor.
Daha sonra Kobani’de
yapılan eylemlerde aslına döndü. Birçok kesim, Selahattin Demirtaş’ın kuzu postuna dönüşmüş
kurt misali çok da sabırlı olmadığını. Selahattin Demirtaş’ın çözüme
karşı Kandil’in siyasi sözcüsü gibi hareket etmesi
alanı daraltıyor. Seçim sürecini görmek lazım. Eğer, HDP bir etnik kimlikle siyaset yapan değil, sosyal-demokrat parti olarak hareket ederse tabanı genişletebilir ama bu gelişme daha çok CHP’yi etkiler. CHP’ye
ciddi bir darbe indirebilirler.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’yi yönetemediğini düşünenler HDP’ye yönelerek, CHP yönetiminden hesap sormak isteyebilirler. HDP, çok da rahat değil. Onların da ipleri Kandil’de. HDP’nin bir aday adayı ile ilgili Kandil açıklama yapıyor.
Selahattin Demirtaş ne kadar özgür hareket edebilir' diye konuştu.
'SELAHATTİN DEMİRTAŞ, ABDULLAH ÖCALAN’IN ÜSTÜNE OYNUYOR'
Öcalan’ın örgüt üzerindeki gücünün önemli ölçüde azaldığını belirten Tayyar, 'O tehlikenin farkında. Çözüm sürecini bu kadar sahiplenmesinin de bir nedeni bu. Sonuçta dinamikler değişiyor, uluslararası konjonktür değişiyor. Selahattin Demirtaş, Abdullah Öcalan’ın üstüne oynuyor. Biçilen role de talipli gibi. Demirtaş’ın çözüm sürecine karşıymış gibi duruşu bundan kaynaklanıyor. Demirtaş, sırtını PKK’ya desteklerse bir güç olarak kenarda kalır. Yoksa bütün aktörleri yanyana koyun bir şey ifade etmez. Selahattin Demirtaş, Abdullah Öcalan’la bir bilek güreşine girerken kendi iradesiyle yapmıyor, Kandil var. Kandil
desteğini çekerse Selahattin Demirtaş gibi
vaka kalmaz' dedi.
İÇ GÜVENLİK PAKETİ’NİN KOMİSYONA GERİ ÇEKİLMESİ
Tayyar, İç Güvenlik Paketi’nin komisyona geri çekilmesine ilişkin, 'Bu paket 132 maddelik bir paket. Seçime giderken bu kadar uzun maddeli
kanun çıkarmak zor olacak demiştim. Milletvekilleri kendilerini yönetimlerine ispat etmek için her türlü provokasyonu yapacaklardır. Onu da yaptılar. Bu kanun aybaşına kadar çıkabilirdi. Ancak toplumun önemli kesimlerinin beklediği torba kanunlar var. Öğretmen atamaları son
derece önemli. Çeyiz yardımı, çocuk yardımı, konut almak isteyenlere tasarruf imkanı sağlayan düzenlemeler. Bu düzenlemelere fırsat oluşturmak
adına 67. maddeden sonraki maddeler daha sonra değerlendirmek üzere komisyona çekildi. İçişleri
Komisyonu toplanıyor, ne
karar verir bilmiyorum. İlk 67
madde çıkmış olur. Kamuoyunda çok tartışılan şeyleri içeriyor. Güvenlikle alakalı, kalan maddelerin önemli kısmı daha sonra da çıkabilir. Seçimden sonra da çıkarılabilir. Seçim güveliğini sağlayacak nitelikteki önemli
düzenlemeler geçmiş oldu. Seçim takviminin sıkıştırdığı bir gündem var. Önümüzdeki hafta da bu
güvenlik paketinin yürürlük maddelerini geçirir ve yasalaşmasını sağlarız diye düşünüyorum' şeklinde konuştu.
Ünlü aktör Şener Şen’in toplumsal içerikli gösterilere ilişkin açıklamasına değinen Tayyar, 'Tarık
Akan da köy köy dolaşıp AK Parti’ye oy vermeyin’ diyeceğini söyledi. Onlar köyleri dolaşırlarsa eminim bizim oylarımız artar' dedi.
AMERİKA’NIN SURİYE POLİTİKASI
Amerika’nın Suriye politikasını değerlendiren Tayyar, 'Amerikan’ın kafası karışık. Şu anda
Obama demokratların temsilcisi olarak seçildi. Şu anda Amerika’da küresel sermayenin ciddi bir etkisi var. Ben Obama’nın durumunu Tayyip Erdoğan’ın 2003’teki durumuna benzetiyorum. Obama hala bir
mücadele içinde, kafa karışıklığı da oradan kaynaklanıyor' diye konuştu.
Musul Valisi’nin açıklamasını hatırlatan Tayyar, 'Türkiye’nin böyle bir operasyonun içinde yer alır mı almaz mı bu yönde bir
açıklaması yok. Türkiye’ye oradan bir pozisyon alacaksa Suriye ile ilgili bu sürecin değerlendirilmesi
gerektiğini düşünüyorum' dedi.
'NORVEÇ’TEN GELEN BU AÇIKLAMAYA UMARIM CHP GENEL BAŞKANI TEPKİ GÖSTERMEZ'
Norveç’in sözde
soykırım anmasına katılmayacağı yönündeki açıklamasını değerlendiren Tayyar, 'Çok
farklı bir kültür. Bunların
ötesinde sözde soykırım iddiasının 100. yıl dönümünde onlar bütün
dünyayı ayağa
kaldırma düşüncesindeler. Norveç’in bu tavrı, Norveç’ten
gelen bu açıklamaya umarım CHP
Genel Başkanı tepki göstermez' diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ’Türkiye, anonim şirket gibi yönetilmeli’ açıklamalarıyla ilgili olarak Tayyar, 'Çok basittir aslında bu sözlerin tercümesi. İstismar etmek isteyenler hemen ortaya çıktılar.
Devleti yönetenler bir bedel ödüyor mu, hayır. Hazineden beslenenlerin devletin geleceğiyle ilgili endişesi olmaz. Bir
şirketi bir patron kötü yönettiği zaman her şeyini kaybeder. Sayın Cumhurbaşkanımızın söyledikleri çok açık. Devleti büyük bir gayretle yönetirseniz başarırsınız. Seçimi ve sandıkları ortadan kaldıralım, bir kişi yönetsin gibi bir şey değil' dedi.
dikGAZETE