TBMM
Tarım ve Orman Bakanlığı ile bağlı ve ilgili kuruluşlarının 2021 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda sunum yapan Pakdemirli, bakanlık olarak 2021'i su ve sulamada hamle yılı olarak kurguladıklarını söyledi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, pandemi sürecinde bakanlığının yürüttüğü faaliyetlere işaret ederek, "Pandemi sürecinde gıda arzı ile ilgili hiçbir sıkıntı yaşamadık. Perakende zincirlerini yönlendirmemiz sayesinde yurt dışındaki market manzaralarını çok şükür ülkemizde görmedik. Bu süreçte bakanlık olarak gıda ihtiyacını karşılayacak ürün stoklarını kontrol ederek fiyat artışlarının yaşanmaması için takiplerimizi devam ettirdik." diye konuştu.
Bu süreçte tarımsal desteklerin yüzde 84'ünü, yani 18,4 milyar lirayı çiftçilere ödediklerini anımsatan Pakdemirli, şeker fabrikalarındaki etil alkol satışını, kolonya ve dezenfektan üretimine aktardıklarını belirtti.
Tarım, orman ve balıkçılık sektörünün son 17 yılın 14'ünde büyüme göstererek ortalama yüzde 2,8 büyüdüğüne ve bugün önemli birçok Avrupa ülkesini geride bıraktığına dikkati çeken Pakdemirli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin sağladığı hızlı karar alma mekanizması ile 2018'i yüzde 2,1 ve 2019'u ise yüzde 3,7 büyüyerek tamamladık. Sektör, 2020'nin ilk çeyreğinde yüzde 2,6 ve ikinci çeyreğinde ise yüzde 4 ile ilk altı ayda ortalama yüzde 3,5 büyüdü. Yani son iki yılda hasılamızı toplamda yüzde 47 artırdık. 2020'nin ilk yarısında tarımsal gayri safi yurt içi hasıla bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13,4 artış göstermiş ve 84,4 milyar lira olarak gerçekleşmiştir. Ülkemiz tarımda net ihracatçı ülke konumundadır. 2019'da 193 ülkeye, 1827 çeşit tarımsal ürün ihraç ettik. 18 milyar dolarlık tarımsal ihracatla, 5,3 milyar dolarlık dış ticaret fazlamız bunun ispatıdır. 2020'nin ilk 9 ayında ise pandemiye rağmen 13,3 milyar dolar tarım ve gıda ürünleri ihracatı yaptık, 3,6 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik. Böylelikle tarımsal dış ticaretimiz son 18 yılda 5 kat artış göstermiş oldu."
Pakdemirli, hayvansal ürün ihracatında Cumhuriyet tarihinin rekorunun kırıldığının altını çizerek, "Canlı hayvan, hayvansal ürün ve su ürünleri ihracatımız 9,5 kat arttı. Su ürünleri ihracatımız da son 18 yılda yüzde 645 oranında arttı." dedi.
"Türkiye orman varlığında 26. sıraya yükseldi"
Türkiye'nin orman varlığı bakımından dünyada 47. sıradan 26. sıraya yükseldiğine işaret eden Pakdemirli, orman ürünleri ihracatının ise 8 kat artışla 826 milyon dolar düzeyine ulaşıldığını ve Cumhuriyet tarihinde ilk defa 479 milyon dolar ihracat fazlası verildiğini bildirdi. Pakdemirli, "2019 yılı odun dışı orman ürünleri ihracatımız 1,1 milyar dolar olarak gerçekleşmiş, 2020 sonuna kadar da 1,3 milyar dolar olmasını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
Pakdemirli, bu yılın ekim ayı itibarıyla 18,4 milyar lira destekleme ödemesi yaptıklarını ve ödemelerin devam ettiğini anlatarak, "Son iki yılda desteklerimizi yüzde 52 artışla 22 milyar liraya çıkardık. 2018'den Ekim 2020'ye kadar toplamda 50 milyar lira destek ödemesi yaptık. 2021'de ise üreticilerimize 1 milyar lira ilave ödenekle birlikte toplam 23 milyar lira destek vermiş olacağız inşallah." bilgisini verdi.
Hayvancılık destekleri kapsamda bu yılın sonuna kadar 6,6 milyar lira ödeme yapmış olacaklarına dikkati çeken Pakdemirli, son 2,5 yılda ise toplam 15,5 milyar lira destek ödediklerini vurguladı.
"Milletvekillerinden de kampanyaya destek bekliyorum"
Bakan Pakdemirli, 15 yıl sonra topladıkları Tarım Orman Şurası kapsamında, ocak ayında açıklanan 38 eylemden 9'unu şu ana kadar tamamladıklarını ifade etti. Pakdemirli, şurada alınan kararlar kapsamında sözleşmeli üretim modelini geliştirmek ve tarım sektörünün tüm paydaşlarını dijital bir platformda buluşturmak için Dijital Tarım Pazarı'nı (DİTAP) tasarladıklarını ve Dijital Tarım Orman Akademi'sini hizmete aldıklarını bildirdi.
İsrafla mücadelede dünyaya örnek olacak büyük bir proje olan "Gıdanı Koru, Sofrana Sahip Çık" kampanyasını başlattıklarını anımsatan Bekir Pakdemirli, "Gıdanı Koru-Sofrana Sahip Çık kampanyası kapsamında, çevresel sorumluluk için toplanan en çok dijital imza ile minimum limit olan 250 bini geçerek 400 bine yaklaştık ve bakanlık olarak bir Guinness rekoru daha kırmayı hedefliyoruz. Siz değerli milletvekillerimizden de 'sofranasahipcik.com' internet sayfasına girerek kampanyamıza katılmanızı, kayıp ve israf farkındalığına sahip çıkmanızı bekliyorum." değerlendirmesini yaptı.
"Günlük israf edilen ekmek, 4,9 milyon adet"
Pakdemirli, Türkiye'de günlük israf edilen ekmek miktarının 4,9 milyon adet olduğunun altını çizerek, "Sebze ve meyvelerin yüzde 50'si kayıp. Hizmet sektöründe işletme başı yılda 4,2 ton gıda, 2 bin litre içecek israf ediliyor. Her yıl 18,8 milyon ton gıda çöpe gidiyor. Bu da yılda yaklaşık 625 bin çöp kamyonunun taşıdığı çöp miktarı demek." diye konuştu.
"Tarımın Geleceği, Geleceğin Tarımı Platformu"nu oluşturduklarını belirten Pakdemirli, şöyle devam etti:
"Tarım sektöründe sahip olduğumuz potansiyelimizi, dinamiklerimizi ve küresel gelişmeleri, yatırımcılarımız ile paylaştık. İş dünyasının görüş ve önerileri alarak değerlendirdik. İl ve ürün bazında yatırım rehberleri hazırladık. Bu sayede tarım-sanayi entegrasyonunun sağlanmasını ve yeni yatırımcıların tarıma kazandırılmasını hedefliyoruz."
"İHA ve uydu teknolojilerini kullanıyoruz"
Bu yılı bakanlık olarak dijitalleşme yılı olarak kurguladıklarını anımsatan Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, şunları kaydetti:
"Akıllı küpe, elektrikli traktör, e-Tarım portalı, İHA kullanımı ve uydu teknolojileri öne çıktı. Bakanlık olarak uydu görüntüleri sayesinde tarım ve orman varlığımızı ile su kaynaklarımızı izleyebiliyor, gelişmeleri takip ederek gerektiğinde sorunlara anında çözüm üretilebiliyoruz. Uydu teknolojileri sayesinde tarım arazilerinin ekiliş durumlarını izliyor ve ekili alanlarda haritalama altyapısı oluşturuyoruz. Su ürünleri konusunda kaçak avcılık ile mücadelede uydu, İHA ve diğer uzaktan algılama yöntemlerini kullanarak, teknolojik imkanlardan en üst düzeyde yararlanmaktayız. Meteorolojik gözlemler konusunda da uydular yoğun olarak kullanılmakta."
Pakdemirli, bu yıl bitkisel üretimin 124 milyon ton olarak gerçekleştiğini söyledi.
Pakdemirli, tohumculuk sektörüne son 18 yılda 2,4 milyar liralık destek sağladıklarına dikkati çekerek, geçen yıl tohum ihracatının 149 milyon dolar olarak gerçekleştiğini ifade etti.
Koruma altına alınan 26 büyük ova ile toplam 291 büyük tarımsal ovayı sit alanı ilan ettiklerine işaret eden Pakdemirli, korunan ova sayısını 300'e çıkarmak için çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
Pakdemirli, tarımsal hava tahmini mobil uygulamasının yüzde 80 tamamlandığının altını çizerek, yıl sonunda hizmete sunulacağını aktardı. Pakdemirli, denizcilik sektöründe ihtiyaç duyulan meteorolojik bilgilerin sunulması amacıyla hazırlanan Piri Reis Denizcilik internet sayfasının da yıl sonunda hizmete gireceğini bildirdi.
Yem bitkilerine, bu yıl 791 milyon lira destek ödemesi yapıldığını belirten Pakdemirli, yem bitkisi ekiliş alanlarının arttığını vurguladı.
Pakdemirli, bu yıl 1,1 milyon gıda denetimi yapıldığının altını çizerek, "Özellikle pandemi sürecinde kontrollerimizi daha da artırdık. 2020 yılında taklit tağşiş yapan firmaları 5 kez kamuoyuna duyurduk. Ambalajlı gıdaların etiketinde enerji ve besin ögelerinin miktarının belirtilmesi ile toplu tüketim yerlerinde alerjen bildirimini 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren zorunlu hale getirdik. 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren, gıdalarda trans yağ içeriğinin yüzde 2'nin üzerinde olmasına izin verilmeyecektir. Ülkemizde trans yağ ile ilgili uygulamaya, Avrupa Birliği'nden 3 ay önce geçilmiş olacaktır." diye konuştu.
Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında, bugüne kadar 11 bin 554 projeye, 3,14 milyar lira hibe desteği sağladıklarına işaret eden Pakdemirli, "2020 yılında 13. etap kapsamında, şu ana kadar 210 milyon lira hibe desteği ödedik. 581 proje tamamlanarak faaliyete geçmiştir. 2 bin 216 projeye 681 milyon lira hibe desteği vereceğiz. Avrupa Birliği (AB) Kırsal Kalkınma Programı I (IPARD) ve IPARD-II kapsamında sözleşmesi imzalanan 16 bin 569 proje ile yatırımcılara yaklaşık 4,3 milyar lira hibe desteği ödedik." ifadelerini kullandı.
Pakdemirli, bitkisel ürün sigortası bünyesindeki ağaç fidan sigortasında, çay, çam fıstığı ve sumak ürünlerinin teminat altına alındığını anımsatarak, 2021'den itibaren narenciye ve üzüm için sıcak hava zararının da teminat kapsamına alınacağını söyledi.
Türkiye'nin dünyada en fazla ağaçlandırma yapan ilk üç ülke arasında olduğuna dikkati çeken Pakdemirli, "2020 yılı sonu itibarıyla orman varlığımızın 22,9 milyon hektar olmasını ve ülkemiz yüz ölçümünün yüzde 29,4'ünü kaplamasını hedeflemekteyiz." dedi.
"İlk kez orman yangılarıyla mücadele için İHA'ları kullanmaya başladık"
Pakdemirli, yangına ilk müdahale süresini 12 dakikaya düşürdüklerini belirterek, şunları kaydetti:
"2020 yılında orman yangınlarıyla mücadele hizmetlerinde 27 su atar helikopter, 2 amfibik uçak, 1 insansız hava aracı, 6 idari helikopter olmak üzere, toplam 2 bin 597 adet taşıt kullanıyoruz. Ormanlarımızı 776 kuleden 7 gün 24 saat gözetliyoruz. 117 gözetleme kulesinde 254 kamera kullanıyoruz. Ayrıca, insansız gözetleme kulelerini hizmete aldık. Projenin tamamlanmasıyla 2023 yılına kadar, yıllık 60 milyon lira tasarruf sağlamış olacağız. Ülkemizde askeri amaçlar dışında ilk kez orman yangılarıyla mücadele için İHA'ları kullanmaya başladık."
2021'in su ve sulama yatırımlarında hamle yılı olacağının altını çizen Pakdemirli, şöyle konuştu:
"2021 yılında su yatırımlarına ayrılan ödenek, 2020 yılı sene başına göre yaklaşık 2,4 kat daha fazladır. Bu kapsamda GAP ve KOP başta olmak üzere sulama yatırımlarını hızlandırarak verimli topraklarımızın bereketine bereket katacağız. 81 ilimiz için hazırladığımız İçmesuyu Eylem Planları ile 2040, 2050 ve 2071 yıllarına kadar içme suyu ihtiyaçlarının karşılanması hedefi doğrultusunda, şehirlerimize memba kalitesinde içme suyu temin çalışmalarımız devam etmektedir. Hidroelektrik enerjide yıllık 106 milyar kilovatsaat olan üretim potansiyelimizi, 2020 yılı sonunda yıllık 110 milyar kilovatsaate, 2023 yılında ise yıllık 135 milyar kilovatsaate ulaştıracağız."
Pakdemirli, tamamlandığında sınıfında dünyanın en yüksek 3. büyük barajı olacak Yusufeli Barajı'nın milli ekonomiye yıllık 1,6 milyar lira katkı sağlayacağına işaret ederek, ekim ayı sonu itibarıyla barajın yüzde 85'nin tamamlandığını aktardı. Pakdemirli, 2023'e kadar yer üstü barajlarının yapılamadığı coğrafyalarda 100'ün üzerinde yer altı barajı inşa etmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com