Bayburt
Odada keçi kılından yapılmış 200 yıllık çuval, bakır ve tahta mutfak eşyaları, ağaçtan yapılmış 100 yıllık sürahi, harman düveni, saban, boyunduruk (Saban ya da kağnıya bağlanan ağaç parçası), orak, tırmık, tırpan, matara, yayık, gaz lambası ve kara kovan ile çeşitli eşyalar sergileniyor.
Ersen'in bir kısmı ata yadigarı olan bir kısmı da kurumu ziyaret eden çiftçiler ve çevresinden topladığı eşyalarla dolu odası, adeta sergi salonunu andırıyor.
İl Müdürü Selami Ersen, AA muhabirine, hikayesi olan tarım aletlerine merak duyduğunu, bundan dolayı çocukluğundan beri ata, dede yadigarı eşyalara sahip çıktığını söyledi.
Eşyaları makam odasında sergilemeye, yörede "sahoyluk" olarak bilinen, çalıdan yapılan ve ahır temizlemek için kullanılan süpürgeyle başladığını belirten Ersen, "Bunu satmaya çalışan ancak eski olduğu için bir türlü satamayan bir vatandaştan aldım ve getirdim buraya koydum. Ziyaretimize gelip bunu gören çiftçiler, bununla ilgili hikayesini anlattı. Onları dinlemek hoşuma gitti. Böylece hem kendi elimdeki eşyaları hem de çiftçilerin getirdiği eşyaları duvarlara yaptırdığım raflarda sergilemeye başladım." dedi.
Ersen, zaman içinde 200 parçaya ulaşan eşyaların önemli kısmının geçmişte tarım ve hayvancılıkta kullanıldığını, bazılarının da tarihi eser niteliğinde olduğunu anlattı.
"Bu tür eşyaların zamanla kaybolup gitmesine gönlüm razı olmadı"
Ziyaretine gelen belli yaş üzerindeki çiftçilerin, eşyaları görünce duygulandığını ifade eden Ersen, "Zamanla odamız zenginleşti. Çok doğal bir görüntüsü var. Vatandaşlar geldiği zaman geziyorlar. Özellikle belli yaşın üzerindeki çiftçiler çocukluğuna gidip duygulu anlar yaşıyor. Buradaki her eşyanın da kendine özgü bir hikayesi var." diye konuştu.
Ersen, zamanında kullanılan eşyaların her birinin yaşanmışlığı olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bunların içerisinde 100 yıldan eski olanı var. Yeni tarihli diyebileceğimiz bir malzeme burada yok, hemen hepsi uzun zaman kullanılmış eşyalar. Mesela keçi kılından yapılmış bir çuval var, yaklaşık 200 yıllık. Yine ehram dokuma mekiği var elimde, en az 200 senelik olduğu değerlendiriliyor. Buraya gelen herkesin, özellikle de 40 yaş üzerindeki kişilerin bunlarla ilgili bir geçmişi var. Bunları burada görünce fotoğraf çektiriyorlar veya eşyanın fotoğrafını çekip sosyal medyada paylaşıyorlar."
Eski tarım aletleri ve buna benzer antika eserleri toplayarak gelecek nesillere ulaştırmak için çabaladığını belirten Ersen, bu tür eşyaların zamanla kaybolup gitmesine gönlünün razı olmadığını, sayılarını daha da artırmayı hedeflediğini anlattı.
Selami Ersen, eşyaları görmek isteyen herkese kapılarının açık olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com