Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, “Suriye’de olanlara duyarsız kalırsanız Avrupa’da rahat edemezsiniz. Biz bazıları gibi mültecilerin ziynet eşyalarına el koymak ve sadece bizim inancımızdan olanları kabul ediyoruz diye bir şey yapamayız” dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen Dünya Turizm Forumu Bakanlar Toplantısı’na katıldı. Toplantıya Bakan Ünal’ın yanı sıra Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı Abulfaz Garayev, Makedonya Kültür ve Turizm Bakanı Furkan Çako, Gana Kültür ve Turizm Bakanı Elizabeth Ofosu Agyare katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Ünal, “İthalat ve ihracat dengesinin olmadığını doğrudan kaynak sağlandığı, merhum Turgut Özal’ın ifadesiyle ‘Bacasız ekonomi’ dediği ve zaten Özal’ın o dönemde başlattığı tedbirlerle geldiğimiz bir nokta., Aslında biz bugün turizmde Türkiye olarak 2023 hedeflerini gerçekleştirdik. Zaman zaman yaşadığımız türbülanslar var. Bunlar bizim için çoğu zaman avantaja dönüşüyor. Her kriz içerisinde belli fırsatlar barındırıyor. Özellikle burada meraklı olan sektör temsilcileri gördüğüm için bunları anlattım” dedi.
“TURİZM SEKTÖRÜNÜN İHRACATÇI SAYILMASININ TASLAK KARARINI ALDIK”
“Biz şu ana kadar yani 24 Kasım’dan bu yana kadar 4 kez Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nu (EKK) topladık” diyen Bakan Ünal, “EEK’da biz sizlerin sektörün ihracatçı sayılması taslak kararını aldık. Bizim için burada önemli olan şey şudur; bizim için 4 milyon kayıp demek bunu bölüyoruz ve çarpıyoruz, bunun makro ekonomik dengelere ne olacağına bakıyoruz. Devlet olarak sektörde destekliyoruz ve bunların hesabını yapıyoruz. Bu süreçte yaşadığımız sorunlarla ilgili alınması gereken tüm tedbirler alındı. Defalarca temsilcilerle bir araya gelinmiş, görüşülmüş. Bu konuda biz şunun çok farkındayız. Bu konuda biz dünyanın alt yapısına sahibiz” ifadelerini kullandı.
"SURİYE’DE OLANLARA DUYARSIZ KALIRSANIZ AVRUPA’DA RAHAT EDEMEZSİNİZ"
Bakan Ünal, “Bizim kültür ekonomisini canlandırmamız ve bu ekonomiyi turizm üzerinden hangi kanallarla yapacağımızı iyi planlamamız lazım. Şuan bunu yapıyoruz. Son söz olarak ise artık dünyanın herhangi bir yerinde sorun olduğunda bu dünyanın her yerini etkiliyor. Dolayısıyla dünyanın bir yerinde olan bir soruna kimse duyarsız kalamaz. Suriye’de olanlara duyarsız kalırsanız Avrupa’da rahat edemezsiniz. Turizm de bunların çözümünde çok yapıcı bir etkiye sahiptir” şeklinde konuştu.
“İNSANLIĞIN ÜZERİNDE YÜKSELEN DEĞERLERİ KORUYAMAZSAK HER ŞEYİ KAYBEDERİZ”
“Bizim Ege’de bir ilimizin sahil kesiminde bin 130 kilometre, diğer taraftan İran, Irak ve Suriye sınırı sadece 910 kilometredir ancak bölgede yüzyıldan beri düzen arayışı var” diyen Bakan Ünal, “Geçmişte İspanya’nın yaşadığı gibi, Güneydoğu Anadolu’da yaşandığı gibi 3 ilçede terör sorunu yaşanıyor. Bunun üzerinden biz Suriye’den gelen Ezidi, Türkmen, Arap bütün mültecilere herhangi bir şekilde din, dil, ırk fark etmeksizin onları birer mazlum olarak görüyor ve kabul ediyoruz. Biz şunu biliyoruz ki insanlığın varlığını devam ettirebilmesi için insanlığının üzerinde yükselen değerleri korumamız gerekiyor. Bunu koruyamazsak her şeyi kaybederiz" ifadelerini kullandı.
“TERÖR SORUNUNU TÜM TÜRKİYE’DE YAŞANIYORMUŞ GİBİ DÜNYAYA YANSITIRSAK BU EN BÜYÜK ZARARDIR”
“Biz bazıları gibi mültecilerin ziynet eşyalarına el koymak ve sadece bizim inancımızdan olanları kabul ediyoruz diye bir şey yapamayız” diyen Bakan Mahir Ünal, “Bu topraklar tarih boyunca bütün mağdurlara ve mazlumlara, insani hikayesi, acısı olan herkese kucak açtı. Biz bugün geleneği devam ettiriyor ve bundan mutluluk duyuyoruz. Bu sorunun tüm dünyaya yayılması için uluslararası görüşmeleri sürdürüyoruz. Turizmi etkilememesi için gerekli güvenlik önemlerini alıyoruz. Mesela İspanya bir dönem plajlarında bombalar patlarken, diğer taraftan da turizmi koruyabildi. İspanya bunu kamu diplomasisine borçludur. Terör sorununu tüm Türkiye’de yaşanıyormuş gibi dünyaya yansıtırsak bu en büyük zarardır. Bizim Mersin’den İç Anadolu’ya kadar güvenlik sorunumuz yok. Gezi olaylarında da 6 ay alışveriş yapmayalım diyerek ekonomiyi çökertelim diyen akıl, içeride ve dışarıda Türkiye’nin güvenli bir ülke olmadığı ve ekonomik olarak zor durumda olduğunu söylüyor. Sektör sadece uluslararası bir sorunla mücadele temek zorunda kalmıyor. İçeride de maalesef yanlış siyasi konumların sıkıntılarını yaşayabiliyor. Teröre küresel bir tepki göstermek ve kabul etmek gerekir. İçeride de terörü siyaset malzemesi haline getirmemek turizmi korumak açısından önemlidir. Türkiye son 10 yılda aldığı mesafeyi önümüzdeki 5 yılda iki katıyla alacaktır. 41 milyon turist eşiğini aşmış durumdayız” diye konuştu.
(İHA)
Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen Dünya Turizm Forumu Bakanlar Toplantısı’na katıldı. Toplantıya Bakan Ünal’ın yanı sıra Azerbaycan Kültür ve Turizm Bakanı Abulfaz Garayev, Makedonya Kültür ve Turizm Bakanı Furkan Çako, Gana Kültür ve Turizm Bakanı Elizabeth Ofosu Agyare katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Ünal, “İthalat ve ihracat dengesinin olmadığını doğrudan kaynak sağlandığı, merhum Turgut Özal’ın ifadesiyle ‘Bacasız ekonomi’ dediği ve zaten Özal’ın o dönemde başlattığı tedbirlerle geldiğimiz bir nokta., Aslında biz bugün turizmde Türkiye olarak 2023 hedeflerini gerçekleştirdik. Zaman zaman yaşadığımız türbülanslar var. Bunlar bizim için çoğu zaman avantaja dönüşüyor. Her kriz içerisinde belli fırsatlar barındırıyor. Özellikle burada meraklı olan sektör temsilcileri gördüğüm için bunları anlattım” dedi.
“TURİZM SEKTÖRÜNÜN İHRACATÇI SAYILMASININ TASLAK KARARINI ALDIK”
“Biz şu ana kadar yani 24 Kasım’dan bu yana kadar 4 kez Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nu (EKK) topladık” diyen Bakan Ünal, “EEK’da biz sizlerin sektörün ihracatçı sayılması taslak kararını aldık. Bizim için burada önemli olan şey şudur; bizim için 4 milyon kayıp demek bunu bölüyoruz ve çarpıyoruz, bunun makro ekonomik dengelere ne olacağına bakıyoruz. Devlet olarak sektörde destekliyoruz ve bunların hesabını yapıyoruz. Bu süreçte yaşadığımız sorunlarla ilgili alınması gereken tüm tedbirler alındı. Defalarca temsilcilerle bir araya gelinmiş, görüşülmüş. Bu konuda biz şunun çok farkındayız. Bu konuda biz dünyanın alt yapısına sahibiz” ifadelerini kullandı.
"SURİYE’DE OLANLARA DUYARSIZ KALIRSANIZ AVRUPA’DA RAHAT EDEMEZSİNİZ"
Bakan Ünal, “Bizim kültür ekonomisini canlandırmamız ve bu ekonomiyi turizm üzerinden hangi kanallarla yapacağımızı iyi planlamamız lazım. Şuan bunu yapıyoruz. Son söz olarak ise artık dünyanın herhangi bir yerinde sorun olduğunda bu dünyanın her yerini etkiliyor. Dolayısıyla dünyanın bir yerinde olan bir soruna kimse duyarsız kalamaz. Suriye’de olanlara duyarsız kalırsanız Avrupa’da rahat edemezsiniz. Turizm de bunların çözümünde çok yapıcı bir etkiye sahiptir” şeklinde konuştu.
“İNSANLIĞIN ÜZERİNDE YÜKSELEN DEĞERLERİ KORUYAMAZSAK HER ŞEYİ KAYBEDERİZ”
“Bizim Ege’de bir ilimizin sahil kesiminde bin 130 kilometre, diğer taraftan İran, Irak ve Suriye sınırı sadece 910 kilometredir ancak bölgede yüzyıldan beri düzen arayışı var” diyen Bakan Ünal, “Geçmişte İspanya’nın yaşadığı gibi, Güneydoğu Anadolu’da yaşandığı gibi 3 ilçede terör sorunu yaşanıyor. Bunun üzerinden biz Suriye’den gelen Ezidi, Türkmen, Arap bütün mültecilere herhangi bir şekilde din, dil, ırk fark etmeksizin onları birer mazlum olarak görüyor ve kabul ediyoruz. Biz şunu biliyoruz ki insanlığın varlığını devam ettirebilmesi için insanlığının üzerinde yükselen değerleri korumamız gerekiyor. Bunu koruyamazsak her şeyi kaybederiz" ifadelerini kullandı.
“TERÖR SORUNUNU TÜM TÜRKİYE’DE YAŞANIYORMUŞ GİBİ DÜNYAYA YANSITIRSAK BU EN BÜYÜK ZARARDIR”
“Biz bazıları gibi mültecilerin ziynet eşyalarına el koymak ve sadece bizim inancımızdan olanları kabul ediyoruz diye bir şey yapamayız” diyen Bakan Mahir Ünal, “Bu topraklar tarih boyunca bütün mağdurlara ve mazlumlara, insani hikayesi, acısı olan herkese kucak açtı. Biz bugün geleneği devam ettiriyor ve bundan mutluluk duyuyoruz. Bu sorunun tüm dünyaya yayılması için uluslararası görüşmeleri sürdürüyoruz. Turizmi etkilememesi için gerekli güvenlik önemlerini alıyoruz. Mesela İspanya bir dönem plajlarında bombalar patlarken, diğer taraftan da turizmi koruyabildi. İspanya bunu kamu diplomasisine borçludur. Terör sorununu tüm Türkiye’de yaşanıyormuş gibi dünyaya yansıtırsak bu en büyük zarardır. Bizim Mersin’den İç Anadolu’ya kadar güvenlik sorunumuz yok. Gezi olaylarında da 6 ay alışveriş yapmayalım diyerek ekonomiyi çökertelim diyen akıl, içeride ve dışarıda Türkiye’nin güvenli bir ülke olmadığı ve ekonomik olarak zor durumda olduğunu söylüyor. Sektör sadece uluslararası bir sorunla mücadele temek zorunda kalmıyor. İçeride de maalesef yanlış siyasi konumların sıkıntılarını yaşayabiliyor. Teröre küresel bir tepki göstermek ve kabul etmek gerekir. İçeride de terörü siyaset malzemesi haline getirmemek turizmi korumak açısından önemlidir. Türkiye son 10 yılda aldığı mesafeyi önümüzdeki 5 yılda iki katıyla alacaktır. 41 milyon turist eşiğini aşmış durumdayız” diye konuştu.
(İHA)
