Kızılay Genel Başkan Vekili Kerem Kınık, sınıra gelen mültecilerden 15 bin kişinin Suriye içerisindeki 8 kampa yerleştirildiğini söyledi.
Genel Başkan Vekili Kerem Kınık, düzenlediği basın toplantısında, Kızılay ve AFAD tarafından Suriye’ye 2 bin çadır gönderildiğini ifade ederek, “15 bin kişi Suriye içerisindeki 8 kampa yerleştirildi. Çadır dışında battaniyeler, yüksek enerjili gıdalar, su, hijyen kitleri, gönderdik. Halen çadır alanlarını genişletme çalışmalarımız devam ediyor. Kızılay olarak acil ihtiyaç olan tuvalet ve duş , mobil mutfak anlamında içeriye destek vereceğiz. Özellikle Rusya’nın havadan bombalaması Halep ve Azez hattında havadan bombalaması nedeniyle halk panik halinde biraz önce içerideydik. Kendileri ile görüşme imkanımız oldu. Bu oluşan panik havası korkuyoruz ki göç dalgasını daha da attırabilir" dedi.
"EN KISA ZAMANDA TÜRKİYE’DEKİ ŞARTLARLA GETİRİLECEK"
Suriyelilerin ihtiyaçlarını yerinde gidermeye çalıştıklarını ifade eden Kınık, “İçerideki kamp şartları da Türkiye’deki kamp şartlarına uygun hale en kısa zamanda getirilecek. Orada insanlara barınma, gıda ve sağlık hizmeti gibi en temel ihtiyaçları sağlamaya gayret ediyoruz" ifadelerini kullandı. Basın mensuplarının soruları üzerine Kınık, 60-75 bin civarında daha önceki Suriyeliler ile kamplarda olduğunu ifade ederek, “Hayvanlarıyla birlikte seyahat eden insanların kampların içerisine gelmeleri mümkün olmayacağından onlar daha dağınık birer ikişerli guruplar halinde çadırlar kurmuşlar. Hayvanlarıyla beraber yaşıyorlar. Gerçek sayıyı tespit ekmemiz çok zor mümkün değildir. Öncüpınar Azez arasında 60-70 bin kişi yardıma muhtaç. Saldırılar devam ederse sayı artabilir" dedi.
Kınık, Halep hattının kapalı olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:
“Halep- Azez hattı kapanmış durumda, malum bu hat, Suriye’nin içerisindeki ana beslenme art tellerinden bir tanesiydi. Bu hattın kapanması demek, Halep’in her geçen gün yardımın ulaşmaması demektir. İnsanı krizin derinleşmesi anlamına geliyor. Sevkiyatlarda bir risk var. Hareket eden araçlar, maalesef havadan vuruluyor. Yardım araçları vuruluyor. Bu hat biliyorsunuz ticaretinde yoğun olarak yapıldığı bir yerdir. Suriye’nin içerisinde 7 milyon insan evlerinden silah zoruyla can korkusu nedeniyle ayrılmış durumda.Bu insanlar yardıma muhtaç, Suriye içerisinde, 5 milyona yakın da Suriye dışında yaşayan insan var, bu hatlar açılmaz ise yardıma muhtaç insanlar 7 milyon insan çok büyük sıkıntı çekecek. Bunun emarelerini görüyoruz. İçeride gıda fiyatları yükselmesi şeklinde görüyoruz. İlaca erişimin azalması şeklinde görüyoruz. Hasta ve yaralıların merkeze ulaşmakta zorluk çekiyorlar."
"DIŞARI İNSAN YOK DİYEBİLİRİZ"
Suriye’de fiilen oluşan 8 kampı uluslararası toplumun koruması gerektiğini ifade eden Kınık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sivil toplum örgütünün içeride böyle bir güvenlik alma gibi bir imkanı yok. Uluslararası sistemin burada koordinatları kendileriyle paylaşıyoruz. Bir şekilde baskı oluşturarak burada insanların can güvenliğini temin etmesi gerekiyor. Sınırda yüksek oranda insanlar çadıra kavuşmuş durumda, içeriye 2 bin çadır gönderdik. Sivil toplum örgütleri tarafından çadır kurma çalışmaları devam ediyor. Dışarıda insan yok diyebiliriz."
Esad rejimi ile IŞİD’in saldırılarından kaçan binlerce Suriyeli, güvenli gördükleri Türkiye sınırında naylon çadırlarda, ağır kış koşullarında yaşıyor. Esad rejimi Hizbullah ile karadan, Rus uçaklarının ise Halep kırsalını havadan vurması nedeniyle binlerce Suriyelinin can havliyle güvenli gördükleri Suriye-Türkiye sınırına akın etmesi üzerine Kilis Valiliği’nin koordinesinde çadır kentler kuruluyor. Türk Silahlı Kuvvetleri sınır hattında tank ve zırhlı araçlar ile geniş güvenlik önlemleri alırken, Türkiye’den Suriye’ye, Suriye’den Türkiye’ye geçişlere izin verilmiyor. İnsansız Hava Araçları ise sınır hattında gözetleme yapıyor.
(İHA)
Genel Başkan Vekili Kerem Kınık, düzenlediği basın toplantısında, Kızılay ve AFAD tarafından Suriye’ye 2 bin çadır gönderildiğini ifade ederek, “15 bin kişi Suriye içerisindeki 8 kampa yerleştirildi. Çadır dışında battaniyeler, yüksek enerjili gıdalar, su, hijyen kitleri, gönderdik. Halen çadır alanlarını genişletme çalışmalarımız devam ediyor. Kızılay olarak acil ihtiyaç olan tuvalet ve duş , mobil mutfak anlamında içeriye destek vereceğiz. Özellikle Rusya’nın havadan bombalaması Halep ve Azez hattında havadan bombalaması nedeniyle halk panik halinde biraz önce içerideydik. Kendileri ile görüşme imkanımız oldu. Bu oluşan panik havası korkuyoruz ki göç dalgasını daha da attırabilir" dedi.
"EN KISA ZAMANDA TÜRKİYE’DEKİ ŞARTLARLA GETİRİLECEK"
Suriyelilerin ihtiyaçlarını yerinde gidermeye çalıştıklarını ifade eden Kınık, “İçerideki kamp şartları da Türkiye’deki kamp şartlarına uygun hale en kısa zamanda getirilecek. Orada insanlara barınma, gıda ve sağlık hizmeti gibi en temel ihtiyaçları sağlamaya gayret ediyoruz" ifadelerini kullandı. Basın mensuplarının soruları üzerine Kınık, 60-75 bin civarında daha önceki Suriyeliler ile kamplarda olduğunu ifade ederek, “Hayvanlarıyla birlikte seyahat eden insanların kampların içerisine gelmeleri mümkün olmayacağından onlar daha dağınık birer ikişerli guruplar halinde çadırlar kurmuşlar. Hayvanlarıyla beraber yaşıyorlar. Gerçek sayıyı tespit ekmemiz çok zor mümkün değildir. Öncüpınar Azez arasında 60-70 bin kişi yardıma muhtaç. Saldırılar devam ederse sayı artabilir" dedi.
Kınık, Halep hattının kapalı olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:
“Halep- Azez hattı kapanmış durumda, malum bu hat, Suriye’nin içerisindeki ana beslenme art tellerinden bir tanesiydi. Bu hattın kapanması demek, Halep’in her geçen gün yardımın ulaşmaması demektir. İnsanı krizin derinleşmesi anlamına geliyor. Sevkiyatlarda bir risk var. Hareket eden araçlar, maalesef havadan vuruluyor. Yardım araçları vuruluyor. Bu hat biliyorsunuz ticaretinde yoğun olarak yapıldığı bir yerdir. Suriye’nin içerisinde 7 milyon insan evlerinden silah zoruyla can korkusu nedeniyle ayrılmış durumda.Bu insanlar yardıma muhtaç, Suriye içerisinde, 5 milyona yakın da Suriye dışında yaşayan insan var, bu hatlar açılmaz ise yardıma muhtaç insanlar 7 milyon insan çok büyük sıkıntı çekecek. Bunun emarelerini görüyoruz. İçeride gıda fiyatları yükselmesi şeklinde görüyoruz. İlaca erişimin azalması şeklinde görüyoruz. Hasta ve yaralıların merkeze ulaşmakta zorluk çekiyorlar."
"DIŞARI İNSAN YOK DİYEBİLİRİZ"
Suriye’de fiilen oluşan 8 kampı uluslararası toplumun koruması gerektiğini ifade eden Kınık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sivil toplum örgütünün içeride böyle bir güvenlik alma gibi bir imkanı yok. Uluslararası sistemin burada koordinatları kendileriyle paylaşıyoruz. Bir şekilde baskı oluşturarak burada insanların can güvenliğini temin etmesi gerekiyor. Sınırda yüksek oranda insanlar çadıra kavuşmuş durumda, içeriye 2 bin çadır gönderdik. Sivil toplum örgütleri tarafından çadır kurma çalışmaları devam ediyor. Dışarıda insan yok diyebiliriz."
Esad rejimi ile IŞİD’in saldırılarından kaçan binlerce Suriyeli, güvenli gördükleri Türkiye sınırında naylon çadırlarda, ağır kış koşullarında yaşıyor. Esad rejimi Hizbullah ile karadan, Rus uçaklarının ise Halep kırsalını havadan vurması nedeniyle binlerce Suriyelinin can havliyle güvenli gördükleri Suriye-Türkiye sınırına akın etmesi üzerine Kilis Valiliği’nin koordinesinde çadır kentler kuruluyor. Türk Silahlı Kuvvetleri sınır hattında tank ve zırhlı araçlar ile geniş güvenlik önlemleri alırken, Türkiye’den Suriye’ye, Suriye’den Türkiye’ye geçişlere izin verilmiyor. İnsansız Hava Araçları ise sınır hattında gözetleme yapıyor.
(İHA)
