Gündem

Suriye Milli Ordusu komutanının gözünden 4'üncü yıl dönümünde Fırat Kalkanı Harekatı

Hamza Tümeni Özel Kuvvetler Komutanı Seyf Ebu Bekir, "Fırat Kalkanı'nın başlamasının en önemli sebeplerinden biri de terör örgütü YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde bir koridor kurmasını engellemekti." dedi.

Suriye Milli Ordusu komutanının gözünden 4'üncü yıl dönümünde Fırat Kalkanı Harekatı
25-08-2020 18:06

BAB 

Türkiye ile dört sene önce omuz omuza büyük mücadele veren Suriye Milli Ordusu (SMO) bileşenlerinden Hamza Tümeni Özel Kuvvetler Komutanı Seyf Ebu Bekir, Fırat Kalkanı Harekatı ile YPG/PKK'nın Türkiye sınırında terör koridoru oluşturmasını engellemeyi ve DEAŞ zulmünden kaçan sivilleri geri döndürmeyi hedeflediklerini söyledi.

Hamza Tümeni Özel Kuvvetler Komutanı Ebu Bekir, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve SMO'nun Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü DEAŞ'a karşı gerçekleştirdiği Fırat Kalkanı Harekatı’nın 4'üncü yıl dönümünde operasyonun askeri yönünü ve aşamalarını AA muhabirine değerlendirdi.

SMO komutanı Ebu Bekir, TSK ve SMO'nun 24 Ağustos 2016'da başlattığı operasyon öncesi DEAŞ'ın Suriye'de birçok yeri işgal ettiğini, sivilleri öldürdüğünü ve Türkiye'yi ağır silahlarla hedef aldığını anımsattı.

Ebu Bekir, operasyonun sadece DEAŞ tehlikesine karşı başlatılmadığını dile getirerek, "Fırat Kalkanı'nın başlamasının en önemli sebeplerinden biri de terör örgütü YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde bir koridor kurmasını engellemekti." diye konuştu.

Operasyona giden süreç

"Hedefimiz terör örgütünün zulmünden kaçan sivillerin barınabileceği güvenli bir bölge oluşturmaktı." diyen Ebu Bekir, operasyona giden süreç hakkında şunları kaydetti:

"Fırat Kalkanı Harekatı başlamadan yaklaşık bir buçuk yıl öncesinde Suriye Milli Ordusu olarak DEAŞ'a karşı ufak çaplı operasyonlar yaparak varlığımızı sürdürmekteydik.

Yaklaşık 150 kilometrekarelik Azez, Mare ve kırsalları tarafımızca kontrol altındaydı. Bu süreçte küçük çaplı operasyonlar yaparak bulunduğumuz bölgenin gelişmesinde etkili olmaya başladık.

Bu süreçte Türk istihbaratı ve Türk askerinin operasyon başlatacağını duyduk. Aynı vakitlerde terör örgütü YPG'nin Münbiç’i DEAŞ’tan alarak Cerablus’a doğru yöneldiği istihbaratını aldık. O sırada askerlerimizi toparlayarak Türkiye üzerinden Cerablus’a doğru yöneldik."

YPG/PKK’nın ilerleyişini püskürtmek için Cerablus sınırlarına yakın yerlerde mevzi almaya başladıklarını söyleyen Ebu Bekir, "Karadan toplarla ve havadan savaş uçakları ile bize destek gelmeye başladı. Böylece Fırat kalkanı Harekatı başlamış oldu." değerlendirmesini yaptı.

Cerablus'un kurtarılışı

24 Ağustos 2016'da TSK ve SMO askerlerince başlatılan operasyonun ilk gününde, Gaziantep'in Karkamış ilçesinin karşısındaki Suriye topraklarında yer alan Cerablus ilçe merkezi terör örgütü DEAŞ'tan kurtarılmış ve bu anlamda bir ilk yaşanmıştı.

Ebu Bekir, harekatın ilk gününde yaşananları şöyle anlattı:

"TSK, MİT ve SMO ekipleri Cerablus’un batısındaki Keklice köyünden girerek hızlı adımlarla merkeze doğru yöneldi. Cerabus'un ikmal yollarını kapatarak, merkezi 3 koldan muhasaraya aldık. Aynı gün merkezin dış mahallelerinden girerek şehir merkezine ulaştığımızda örgütün silahlarını bırakarak kaçtığını gördük."

Ebu Bekir, operasyonun ilk gününde aynı zamanda terör örgütü YPG/PKK'nın da Cerablus'un güneyindeki Sacur Nehri çevresinde ilerleyişini sürdürdüğünü belirterek, TSK ve MİT ile operasyonları o yöne doğrultarak hem DEAŞ hem de YPG/PKK'nın ilerleyişlerini nehir çevresinde durdurduklarını kaydetti.

Cerablus bölgesinde en sert çatışmaların Hac Yusuf köyünde yaşandığını ifade eden SMO komutanı, "Bir koldan YPG'li teröristler bir koldan da DEAŞ'lılar saldırıyordu. Sadece bu köy çevresindeki çatışmalarda iki taraftan da 50'nin üzerinde terör örgütü mensubunu öldürdük. Operasyonun ilk kısmını bitirip bir sonraki aşamaya geçtik." diye konuştu.

Cerablus-Azez arasının birleştirilmesi

Cerablus ilçe merkezinin kurtarılmasının ardından Azez-Cerablus arasında kalan sınır hattını DEAŞ'lı teröristlerden kurtarmaya öncelik verdiklerini vurgulayan Ebu Bekir, "İki ayrı koldan operasyonlar başlatarak iki bölgenin birleşmesini hedefledik.

Cerablus'un batısındaki Gandura beldesini ilk olarak kontrol altında adlık. Türk askerleri, MİT ve milli ordu askerleri günler içerisinde doğu ve batı ekseninden ilerleyerek Cerablus-Azez hattını birbirine bağlamayı başardı." ifadelerini kullandı.

Ebu Bekir, Suriye'nin kuzeyinde DEAŞ'ın Türkiye sınırıyla fiziki temasını ortadan kaldırdıktan sonra 10 gün içerisinde bir sonraki aşamaya geçtiklerini belirtti.

TSK ile 16 Ekim 2016'da Dabık köyünü kontrol altına aldıktan sonra DEAŞ'ın Mare ilçesine uyguladığı kuşatmayı kırdıklarını anlatan Ebu Bekir, operasyona ara vermeden devam ettiklerini söyledi.

Son aşama: Bab'ın kurtarılması

Hamza Tümeni Özel Kuvvetler Komutanı Ebu Bekir, operasyonun en son aşamasının terör örgütünün kalesi konumundaki Bab ilçe merkezi ve oradaki sivilleri kurtarmak olduğunu kaydetti.

Bab'a operasyonlar başladığında dönemin en kötü hava şartlarına rastlanıldığının altını çizen Ebu Bekir, "Yağmur, çamur, soğuk ve siste bazı günler gözümün önünü göremiyorduk.

Allah'a hamd olsun ki; Türk askerleri ve Türk istihbaratı sayesinde dikkatli adımlar atarak ilçe merkezine doğru ilerledik." diye konuştu.

Ebu Bekir, DEAŞ'ın Bab'a ilerlemelerini engellemek adına yolları ve evlere mayın tuzakladığını anımsatarak, şöyle devam etti:

"Türk kardeşlerimizle birlikte kararlıydık. Birçok bölgeden ilçe merkezine doğru yaklaşmıştık. Kente hakim olan Akil Dağı'nı alarak teröristlere ağır darbe indireceğimizi biliyorduk.

Türk kardeşlerimizle omuz omuza tepeye operasyon başlattık. Elhamdülillah binbaşı Şehit Bülent Albayrak’ın da bulunduğu bir ekiple tepeyi özgürleştirmiştik.

Stratejik noktayı DEAŞ'tan temizlemiştik ancak sevinç ve hüzün bir aradaydı. Binbaşı Bülent Albayrak gibi çok değerli Türk ve Suriyeli komutanlarımızı şehit vermiştik."

Hamza Tümeni Özel Kuvvetler Komutanı Ebu Bekir, operasyonda onlarca SMO askerinin şehit ve yüzlercesinin de gazi olduğunu kaydetti.

Fırat Kalkanı Harekatı

Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 51'inci maddesinden kaynaklanan meşru müdafaa hakkı kapsamında, güvenliğini tehdit eden terör örgütü DEAŞ başta olmak üzere Suriye'nin kuzeyinde mevcut teröristleri etkisiz hale getirmek ve sınır güvenliğini sağlamak için 24 Ağustos 2016'da başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı'nda 2 bin 55 kilometrekare alana yayılmış yerleşimler 217 gün içinde terörden arındırıldı, 3 binden fazla DEAŞ'lı etkisiz hale getirildi.

Harekatın ilk gününde, Cerablus ilçe merkezi, 23 Şubat 2017'de ise Bab ilçe merkezi teröristlerden kurtarıldı.

Harekatın tamamlanmasının ardından TSK ve SMO birlikleri, bölgenin güvenliğini sağlamaya ve terör nedeniyle yerinden edilen sivillerin geri dönmesi için gerekli koşulları oluşturmaya odaklandı.

Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER