Çevre-Hayat

Sokak köpekleri hassas burunlarını kayıpları bulmak için kullanacak

Köpek Eğitmenleri Derneğinin sosyal sorumluluk projesi kapsamında sokağa terk edilen veya sokaktan sahiplenilen köpekler, koku takibi eğitimiyle hem yeteneklerini keşfediyor hem de kayıp canlıları bulmak için insanlara yardımcı oluyor.

Sokak köpekleri hassas burunlarını kayıpları bulmak için kullanacak
17-10-2020 14:46
İstanbul

Köpek Eğitmenleri Derneğinin sosyal sorumluluk projesi kapsamında sokağa terk edilen veya sokaktan sahiplenilen köpekler, koku takibi eğitimiyle hem yeteneklerini keşfediyor hem de kayıp canlıları bulmak için insanlara yardımcı oluyor.

Sokaktan sahiplenilen "Kahve" ile sokakta ölmek üzereyken bulunan "Bal" da eğitim alarak yeniden hayata tutundu ve insanlar için arama kurtarmada çalışmaya başladı.

İnsanlarla ilişki kurmakta zorlanan Kahve'nin hayatı, sahiplenilmesiyle değişti. Sahibinin desteğiyle Köpek Eğitmenleri Derneğince verilen eğitimle önce rehabilite edilen Kahve, daha sonra koku takibi eğitimine başladı. Kahve artık kaybolan birinin eşyasındaki kokuyu ve onun izlerini takip ederek kayıp kişinin bulunması için yardımcı olmaya neredeyse hazır.

Köpek Eğitmenleri Derneği Başkanı Göktan Eker tarafından yolun ortasında bir deri bir kemik haldeyken bulunan Pitbull melezi Bal da koku takibi eğitimine devam ediyor. Onu terk eden insanlar olsa da Bal, hassas burnunu kaybolan insanlar ve canlılar için kullanacağı günlere hazırlanıyor.

Kahve ve Bal, sokağa veya barınaklara terk edilen köpeklerin, insan hayatına dokunabileceğinin örnekleri. Onlar gibi binlerce yetenekli köpeğin de motivasyon kaynağı olan ikili, şans verilince kayıp insanları ve kayıp canlıları bulabilmek için nasıl canla başla çaba göstereceklerini gösteriyor.

Köpek Eğitmenleri Derneği Başkanı Göktan Eker, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, 2015'te köpek eğitiminin, eğitmenlerinin standartlarını oluşturmak ve uluslararası bazı sertifikasyon sistemleri oluşturmak amacıyla kurulan derneğin, 2018'de Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonuna üye olarak Uluslararası Kinoloji Federasyonu (FCI) standartlarına uygun çalışmaya başladığını anlattı.

Köpek eğitiminin (kinoloji) örgün eğitim sisteminde olması ve köpek eğitmenliği mesleğinin bilimsel altyapıda ilerlemesi gerektiğini dile getiren Eker, "Öncelikli olarak köpeklerin sokaklara düşmesini engellemek, köpek almayı ve bakmayı bir disiplin haline getirmek, meslek olarak eğitmenlerini bilimsel bir eğitimden geçirmek, mevcut sokak köpeklerini ve terk edilmiş köpekleri eğiterek topluma ve sosyal hayata kazandırmayı hedefliyoruz." diye konuştu.

Dernekte insan kaynakları eğitimi ve sosyal sorumluluk projeleri yürüttüklerini dile getiren Eker, şunları söyledi:

"Sosyal sorumluluk projelerimizin ana konusu sokak köpekleri. Sokak köpeklerinin ülkemizde bu kadar kontrolsüz şekilde artmasının sebeplerinin, köpek sahiplerinin köpekleriyle doğru ilişki içerisinde olmaması, eğitim konusunda yeterli standardın oluşmaması, köpeklerinden memnun olmayan insanların köpeklerini sokağa bırakması olduğunu düşünüyoruz. Bunun yanı sıra köpek sahibi olmak, marketten bir şey almak gibi çok kolay. Yeterli ehliyet ve yeteneğe sahip olup olmadığı kesinlikle araştırılmıyor. Dernek bünyemizde sokak köpeklerinin rehabilitasyonu, eğitimi, insan kurtarma amaçlı olarak da yönlendirilmesi ve kontrolsüz artış sorununun çözülmesi amacıyla yetkili kurum veya kuruluşlara danışmanlık veriyoruz. Sokaklara veya barınakları bırakılmış binlerce köpek var. Bu köpeklerin büyük kısmı da çok yetenekli. Bir konuya kanalize edildiklerinde içlerinden büyük bir cevher çıkıyor. Biz sokak köpeklerine acıma duygusuyla değil, aldıkları eğitimlerden dolayı saygıyla bakılmasını istiyoruz. Sokağa terk edilmiş veya sokaktan sahiplenilmiş köpekleri, barınaklara terk edilmiş köpekleri yetenekleri ölçüsünde ayrıştırıp özellikle insan hayatını kurtarma aşamasında eğitimlerini sağlayıp projede değerlendirmeye çalışıyoruz."

Eker, istatistiklere bakıldığında neredeyse birkaç dakikada bir kayıp ihbarı yapıldığını ve en fazla kadın, çocuk ve yaşlıların mağdur olduğunu belirterek, "Köpeklerin burnu insandan yüzlerce kat daha iyi koku alıyor. Köpeklere verdiğimiz eğitimin niteliği koku takibi. Köpekler kayıp insanların eşyalarındaki kokuyu alarak, onların ayak bastıkları yerlerden ilerleyerek bulundukları yeri arama kurtarma ekiplerine gösteriyor. Projemiz, sokaklarda ve barınaklardaki hayvanların sosyal ve ekonomik hayata adaptasyonunu içeriyor. Bu sorun ağırlıklı olarak belediyelerin ve hayvanseverlerin sırtında. Eğitim faaliyetlerimizi ülke çapında yaygınlaştırıp hem belediyelerin hayvanseverlerin sırtındaki bu yükü azaltmayı hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.

Arama kurtarma operasyonları için köpeklerin bir eğitim sürecinden geçmesi ve sınavlara girerek belgelendirilmesi gerektiğini vurgulayan Eker, "Dernek olarak biz birkaç seviye sınav organizasyonu hazırladık. Bir de uluslararası sertifikasyon sınavımız var. Buraya da yurt dışından hakemlerimiz geliyor. Sınavda başarılı olan arkadaşlarımız da köpekleriyle birlikte gönüllü veya görevli olarak arama kurtarma görevlerinde yer alacaklar. 'Yaşa ve yaşat, köpeğiniz bir kahraman olabilir' sloganıyla yola çıktık." dedi.

"Barınaktaki arkadaşları için de örnek olacaklar"

Köpek Eğitmenleri Derneği Başkanı Göktan Eker, sokaktan sahiplenilen, insanlarla iletişimi zayıf ama çok yetenekli Kahve'yi önce rehabilite edip ardından koku eğitimi verildiğini belirterek, şunları söyledi:

"Sadece sokaktan sahiplenip yemeğini, sağlık ihtiyaçları karşılamak yetmiyor onlara bir de nitelik, özgüven, kişilik kazandırmak gerekiyor. Böyle köpeklerin kaybolan insanların bulunmasında topluma çok büyük faydası olacağını aynı zamanda barınaktaki arkadaşları için de örnek olacağını düşünüyoruz. Koku takibi köpeklerinin eğitimi bolca sabır gerektiren bir süreç. Profesyonel bir seviyeye gelmeleri 6 ayla 1 yıl arasında sürüyor. Köpekler bu etkinlikten çok mutlu oluyor. Belki köpek arama kurtarma seviyesine gelemeyecek ama davranış rehabilitasyonunda ve köpeğin mutlu olmasında, fiziki ve zihinsel aktivasyonda sahiplerinin de doğal ortamda bazı aktiviteleri yapmasında da faydalı. Daha yetenekli olanlar belki arama kurtarmaya doğru ilerleyecek, yeteneği yoksa bile hem köpeği hem sahibini gerçekten mutlu eden bir eğitim branşı."

Eğitimin aynı zamanda köpeklerin avlanma güdüsünü artırdığının altını çizen Eker, "Avlanma güdüsü köpeklerin kavgacılık, ürkeklik gibi alışkanlıklarını veya istenmeyen davranışlarını ortadan kaldıran bir güdü. Bu güdünün yükseltilmesi özgüven, kendinden daha emin davranışlar, sosyal hayata uyumu sağlıyor." dedi.

"İnsan ve diğer canlıları kurtarma açısından eğitilmesini sağlamak istiyoruz"

Eker, Türkiye'nin değişik yerlerinden konuyla ilgilenen eğitmenlere yönelik workshop düzenlediklerini, ilerleyen günlerde sınavlar yapılacağını dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Yerel yönetimlerin ve hayvanseverlerin bu konuya ilgisini çekmek istiyoruz. Köpeklerin insan ve diğer canlıları kurtarma açısından eğitilmesini sağlamak istiyoruz. Koku takibi eğitimlerinin bir bölümü kaybolan insanları, bir bölümü kaybolan hayvanları da kurtarmayı içeriyor. Önümüzdeki dönemde bununla ilgili çalışmalar da yapacağız. Kedisi, köpeği, evcil hayvanı kaybolan insanların bu yaralarına tedavi etme anlamında her türlü işbirliğine açığız. Hayırsever işadamlarından, kurumlardan bu konuyla ilgili destek bekliyoruz. Koku takibi köpekleri hem meskun hem gayrimeskun mahalde görev yapabiliyorlar."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER