Sivas
Sivas'ta bitki kabukları ve ağaç yaprakları kullanılarak yapılan ekolojik baskı tekniğiyle yüzde 100 yün, pamuk, ipek ve keten kumaşlar, sentetik madde içermeyen doğal giysi ve aksesuarlara dönüştürülüyor.
Kentte yaklaşık 4 yıl önce kurulan Sivas Olgunlaşma Enstitüsünde geleneksel el sanatlarını kullanarak yörenin tarihi ve kültürel zenginliklerini tanıtan usta öğreticiler, doğayı ve insan sağlığını koruyan çalışmalara da imza atıyor.
Enstitünün atölyelerinde hünerlerini sergileyen usta eller, toksin ve kanserojen madde içeren sentetik boyalarla yapılan giysi ve aksesuarların kullanımını azaltmak için doğal boyama ve ekolojik baskı tekniği ile ürünler üretiyor.
İnsan sağlığına ve doğaya zarar vermiyor
Usta öğretici Ayşegül Baş, AA muhabirine, yaptıkları çalışmanın tamamen doğal olmasına özen gösterdiklerini belirterek, "Kullandığımız kumaş ve boyaların hepsi doğal. Çünkü hem bu teknikle çalışanların hem de ortaya çıkarılan ürünleri kullananların zarar görmesini istemiyoruz. Ayrıca kullandığımız tüm bitkileri doğaya döktüğümüzde doğaya da zarar vermemiş oluyoruz." dedi.
Çalışmaya kumaş seçimiyle başladıklarını anlatan Baş, "Seçilen kumaşların yüzde yüz doğal, ipek, yün, pamuk ve keten olmasına dikkat ediyoruz. Çünkü elde edilen ürünler belirli bir süre kullandıktan sonra kendi doğal boyalarını kaybedebiliyor. Ancak doğal kumaştan yapılanları yine işlemden geçirip tekrar kullanılabilir hale getirebiliyoruz. Yani burada geri dönüşümün önemine de dikkati çekiyoruz." diye konuştu.
Baş, sonraki aşamada kumaşı boyamak için doğal şap malzemesiyle işlemden geçirdiklerini dile getirerek, "Buna biz 'Mordanlama işlemi' diyoruz. Önce temizleme sonra mordanlama yapıyoruz. Daha sonra üzerinde kullanacağımız yapraklara karar veriyoruz. Bu yapraklar mevsimine göre değişiyor. Çıkıp hem doğada yürüyüşümüzü yapıyoruz hem de kullanacağımız yaprakları topluyoruz. Toplarken de eksik ve fazla olmamasına özen gösteriyoruz ki tekrar tekrar kullanabilelim." ifadelerini kullandı.
Doğal boyalar bitki ve ağaçlardan elde ediliyor
Doğal boya elde edilmesinde ve ekolojik baskıda akça ağaç, çınar yaprağı, gül dalı ve yaprağı, süs eriği, nar çiçeği ve kabuğu, soğan kabuğu, reyhan, ıhlamur, meşe mazısı gibi doğadaki birçok bitki ve ağaçtan yararlandıklarını söyleyen Baş, son aşamada ise hazırlanan kumaşın, üzerine yapraklar koyulduktan sonra sıkı bir sarma işleminden geçirildiğini vurguladı.
Baş, sarma işleminin çok önemli olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Ekolojik baskı aslında bir nevi parmak izidir. Yani siz ne kadar sıkı sararsanız sizin parmak iziniz o kadar oraya geçer. Bu sanatsal bir işlemdir, bir kereye mahsustur ve bir daha aynı işlemi tekrar etseniz de aynı sonucu yakalayamazsınız. Bir hafta önce yaptığınız boya ile bir hafta sonra yaptığınız boya asla aynı olmaz. Burada doğanın bize vermiş olduğu en büyük özelliklerden birisi de bu."
Yapılan ekolojik baskı çalışmalarını kumaşına ve ihtiyaca göre elbise, kaban, fular, çanta ve çeşitli aksesuarlara dönüştürdüklerini anlatan Baş, ürünleri kurumun internet sitesi üzerinden satışa sunduklarını, hem kültürel değerleri hem de doğa ve çevreyi koruyan çalışmaları gelecek kuşaklara aktardıklarını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com