SARAYBOSNA - EMRE BAŞTUĞ
Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'daki heybetli tepe "Sehova Korija"da yer alan Mevlevi dedelerin türbesi, ülkenin beş asırlık tasavvuf tarihini yansıtırken, buradaki makamda bulunan dervişler de adeta şehrin "manevi muhafızlığını" yapıyor.
Miljacka nehrinin geçtiği vadideki görkemli bir tepede yer alan Mevlevi dedelerin makamı Sehova Korija, şehrin doğu girişinden Saraybosna'ya gelenleri güzelliğiyle büyülüyor.
Ülkenin tasavvuf tarihini yansıtan en eski sembollerden biri olarak kabul edilen Sehova Korija'daki türbede, şehre ilk yapılan İsa Bey Mevlihanesi'ne bağlı dede Sultan Ahmet ve dede Abdul Mahmut'un mezarı bulunuyor.
"Şehri koruyan" anlamına da gelen Sehova Korija'daki Mevlevi dedelerin, yüz yıllardır Saraybosna'nın "manevi muhafızlığını" yaptığına inanılıyor.
Ab-ı Hayat ve çilehane mağarası
Sehova Korija'daki çilehane mağarası ve yakınlardaki bir kaynaktan akan Ab-ı Hayat (Hayat suyu) ise, geçmişte İsa Bey Mevlihanesi dervişlerinin sıklıkla kullandığı yerler olarak biliniyor.
Hiç kurumadığı için dervişlerin ve o dönemde yaşayan insanların özel bir değer verdiği Ab-ı Hayat'a genelde dervişler su içmek ve abdest almak için giderdi.
Yolcuların ve Saraybosnalıların da kullandığı Ab-ı Hayat, günümüzde hala rağbet görüyor.
Bugün kullanılmayan Sehova Korija'daki mağaralar ise, dervişlerin manevi terbiye maksadıyla içinde ibadet yaptığı çilehane işlevi görürdü.
"Saraybosna şehir olarak Mevlevi dergahı üzerine kurulu"
Saraybosna Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kazım Hadzimejlic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı'nın Bosna Hersek'i fethinden önce buraya ilk olarak sufilerin geldiğini anımsatarak, fetihten sonra Saraybosna'da başlayan şehirleşmede de dergahların çok önemli bir yeri olduğunu dile getirdi.
Saraybosna'nın şehir olarak Mevlevi dergahı üzerine kurulu olduğunu kaydeden Hadzimejlic, Saraybosna'nın kurucusu İsa Bey İshakovic'in şehirde ilk önce mevlevihaneyi kurdurduğunu, ardından bunun yanında misafirhane yaptırdığını, daha sonra da diğer yapıların inşa edildiğini ve şehrin böylece gelişmeye başladığını aktardı.
Hadimejlic, dergah ve tekkelere bağı olan insanların vefatının ardından cami ya da tekkelerin bahçelerindeki mezarlıklara defnedildiğini kaydederek, İsa Bey Mevlihanesi'ne bağlı olanların, mevlihanenin civarında yaşayan insanların ya da oraya uğrayanların da Sehova Korija'ya defnedildiğini belirtti.
"Onlar ilim ve keramet sahibi olan bekçilerdir"
Hadzimejlic, "Şehri koruyan" anlamına da gelen Sehova Korija'nın manevi bir sembol olduğunu dile getirerek, orada mezar taşları bulunan iki kişinin Mevlevi tarikatına bağlı ilim ve keramet sahibi olan "bekçiler" olduğunu ve son savaş da dahil Saraybosna'nın geçirdiği savaşlarda düşmanın hiç bir zaman o tarafa geçemediğini ifade etti.
Sehova Korija'ya geçmişte ziyaretçilerin daha çok gittiğini belirten Hadzimejlic, günümüzde ziyaretlerin azaldığını söyledi.
Hadzimejlic, bu işe gönül vermiş insanların zaman zaman buraya giderek dua okuduğunu anlatarak, bu kişilerin oranın temizliğini de yaptığını kaydetti.
"Batı'da ilk Mevlevi noktası Saraybosna'dır"
Tasavvuf, Mevlevilik ve sufilerin Balkanlar için çok önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Hadzimejlic, "Batı'da ilk Mevlevi noktası Saraybosna'dır, Doğu'dan yani Konya'dan Batı'ya baktığımız zaman Mevleviliğin dergah olarak son noktası ise yine Saraybosna'dır. " diye konuştu.
Hadzimejlic, Bosna Hersek'te bugün Mevlevi dergahı olmadığını ancak mesnevihanlığın devam ettirildiğini belirterek, "Bosna Hersek'teki diğer tarikatlar Nakşi, Rufai, Kadiri olsun hepsi Hz. Mevlana'yı pir olarak kabul ediyorlar ve seviyorlar. Onun eserlerini de okuyorlar. Bugün Mevlevilik burada aktif olarak olmasa bile diğer tarikatlarda Mevlevilik yaşatılıyor." dedi.
Hadzimejlic, Mevleviliğin hem ilim açısından hem de insanı terbiye açısından çok önemli olduğunu da vurguladı.
dikGAZETE.com