Kültür Sanat

Sanatında 35 yılı geride bırakan balet, deneyimiyle Türk balesine katkı sunuyor

Hayatının büyük bölümünü sahnede geçiren, çok sayıda yapımda baş dansçı olarak izleyiciyle buluşan bale sanatçısı Kürşat Kılıç, koreograf ve bale öğretmeni olarak sanat yaşamını sürdürüp deneyimlerini gençlere aktarıyor

Sanatında 35 yılı geride bırakan balet, deneyimiyle Türk balesine katkı sunuyor
17-04-2025 13:28
Antalya

Ankara'da dünyaya gelen Kürşat Kılıç, babasının ses sanatçısı ve tenor olması dolayısıyla sanatla iç içe bir ailede büyüdü.

Ailesinin yönlendirmesiyle ikiz kardeşiyle konservatuvarda müzik bölümüne hazırlanan Kılıç, aynı dönemde deneyim olması için girdiği bale sınavında başarılı olunca 10 yaşından itibaren tutkuyla bağlandığı bu sanata yöneldi.

Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı'nda bale eğitimi alan Kılıç, mezuniyetinin ardından Antalya Devlet Opera ve Balesi'nde (DOB) dans etmeye başladı.

Türkiye'nin yanı sıra yurt dışında da uzun yıllar dans eden sanatçı, 2010'da baş dansçı olarak döndüğü ülkesinde kariyerini Antalya DOB koreografı ve bale öğretmeni olarak sürdürüyor.

35 yılı aşkın sanat hayatında kazandığı birikimi yeni nesillere aktaran 45 yaşındaki Kılıç, hazırladığı koreografilerle Türk balesine katkı sunmaya devam ediyor.

Balet Kürşat Kılıç, kariyeri boyunca kendini geliştirmek için titizlik ve özenle çalıştığını söyledi.

Kadrolu sanatçı olmadığı dönemde yurt dışına çıkma fırsatı yakaladığını belirten Kılıç, "Portekiz, Almanya, Japonya, İngiltere ve İtalya'da dans ettim. Orada bu işin nasıl yapıldığını görmek istedim. 'Ne olursa olsun ülkeme geleceğim ve bilgi birikimimi aktaracağım.' diye gittim." dedi.

Bale sanatının hem mental hem de fiziksel gereklilikleri olduğuna dikkati çeken Kılıç, baletliğin Türkiye'de ve dünyada çok popüler meslekler arasında olmadığını ifade etti.

Kılıç, şöyle konuştu:

"Dışarıdan görüldüğü gibi ya da duyulduğu gibi bir şey değil. Bu sanatı icra etmek, yılların eğitimi ve tecrübesini, birikimi aktarmak, sürekli partnerlik yapmak gerçekten çok zor. Kendinizi her yönden, en iyi formda tutmak çok zor. Sahneye bazen çok acı bir haber aldığınızda ya da en yakınınızı kaybettiğinizde çıkıyorsunuz. Ne olursa olsun çıktığınız role bürünmek zorundasınız ve o gülücüğü yüzünüze takmak zorunda kaldığınız oluyor. Adrenalinden ayağını çatlatan, tendonunu koparan ve hissetmeyen, temsil sonunda farkına varan arkadaşlarımız oluyor."

"Dünyaya bir daha gelsem yine sahnede olmak isterim"

Kılıç, mesleğini uzun yıllar çok severek yaptığını ve sahneye çıkmanın inanılmaz bir his olduğunu dile getirerek, "Sahnede olmak, bale yapmak his olarak inanılmaz bir şey. Önünüzde kaç bin kişi olursa olsun o selamda aldığınız alkışla 'Ben bu işi başardım.' hissini alabiliyorsunuz. Dünyaya bir daha gelsem yine sahnede olmak isterim." ifadelerini kullandı.

Kariyerine 10 yılı aşkın süredir koreograf ve bale öğretmeni olarak devam ettiğini anlatan Kılıç, mesleğinin bu alanını da çok sevdiğini söyledi.

Tutkuyla icra ettiği mesleğindeki deneyimlerini yeni nesillere aktarmayı önemsediğini belirten Kılıç, "Baş dansçı olduğum dönemlerde koreografi alanında asistanlık yapmaya başladım. Ders verdiğim eserin başrolü olduğum zamanlar oldu. Uzun yıllar bunu yaptım ama bir yerden sonra bütün bilgi birikimimi yeni nesillere aktarma kararı aldım." diye konuştu.

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER