Ankara
Ankara'da Etlik Şehir Hastanesinde toplanan grup, Filistin ve Türk bayrağı taşıyarak, Ankara Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesindeki camiye kadar slogan atmadan yürüdü.
Burada grup adına basın açıklaması yapan tıp öğrencisi Ahmet Hakan Ertem, İsrail'in, Filistin'de 7 Ekim'den bu yana sivil, hasta, hekim, çocuk, kadın fark etmeksizin büyük bir katliam yaptığını ifade etti.
İnsan hakları ve uluslararası hukuk kurallarının ihlal edilerek binlerce sivil, kadın ile çocuğun acımasızca katledildiğini belirten Ertem, tıbbi malzemelerin temini ve sağlık hizmetlerinin sunumunun da engellenerek kuvözdeki bebeklerin dahi ölümüne neden olunduğunu söyledi.
Hekimler olarak İsrail'in saldırılarına karşı tepki göstermeye, Gazze'deki sivillerin, çocukların, kadınların, meslektaşlarının ve hastaların hayatlarının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlı olduklarını ifade eden Ertem, şunları kaydetti:
"Bu hafta sessiz yürüyüşümüz İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Mersin, Gaziantep, Diyarbakır, Sivas, Kayseri, Kocaeli, Kütahya, Siirt, Afyonkarahisar, Konya, Sakarya, Çorum, Balıkesir, Malatya, Rize ve Erzurum olmak üzere 20 ilde eş zamanlı olarak düzenlenmektedir.
Başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere dünyadaki tüm hekim, sağlık çalışanı ve vicdanlı insanları harekete geçmeye çağırıyoruz. Ayrıca tüm meslektaşlarımızı yapılan zulme açıktan desteğini bildiren ilaç firmalarını boykot etmeye davet ediyoruz. Sabırla ve azimle, hekimler olarak zulme karşı duranlar olacağız."
Sivas
Sivas Devlet Hastanesi önünde toplanan sağlık çalışanları, Filistin bayrakları ile İsrail aleyhine Türkçe ve İngilizce dövizler eşliğinde Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüdü.
Grup adına açıklama yapan Dr. Mustafa Kılıç, İsrail'in Gazze'de sivil, hasta, hekim, çocuk, kadın fark etmeksizin dünyanın gözü önünde katliama devam ettiğini söyledi.
İnsan hakları ve uluslararası hukuk kurallarının açıkça ihlal edildiğini vurgulayan Kılıç, "İsrail, tıbbi malzemelerin temini ve sağlık hizmetlerinin sunumu da engelleyerek kuvözdeki bebeklerin dahi ölümüne neden olmuştur." dedi.
Hekimler olarak İsrail'in saldırılarına karşı tepki gösterdiklerini dile getiren Kılıç, "Gazze'deki sivillerin, çocukların, kadınların, meslektaşlarımızın ve hastaların hayatının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlıyız." diye konuştu.
Duanın ardından gruptakiler dağıldı.
Kayseri
Kayseri'de beyaz önlüklerin üzerine kırmızı el çizen sağlık çalışanları, Kayseri Lisesi önünden Gevher Nesibe Müzesi'ne kadar yürüdü.
Burada grup adına bir konuşma yapan Dr. Ahmet Kırmacı, Gazze'de insanların temel insani ihtiyaçlardan mahrum bırakıldığını söyledi.
Kırmacı, İsrail'in uluslararası karara aldırmadan Filistin'de soykırım yaptığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"İşgalci İsrail'in, Filistin'de on yıllardır devam ettirdiği sistematik işgal ve zulüm,7 Ekim'den bu yana soykırımdan başka hiçbir kelimeyle anlatılamayacak boyutlara ulaşmıştır. Gazze'deki katliam sivil, hasta, hekim, çocuk, kadın fark etmeksizin dünyanın gözü önünde devam etmektedir. İsrail yönetimi, Gazze'de insanları su, elektrik, gıda, sağlık gibi temel insani ihtiyaçlarından mahrum bırakmakta, hiçbir kınamaya, uluslararası karara aldırmadan Filistin’de soykırım yapmaktadır."
Filistin halkının yanında olduklarını belirten Kırmacı, İsrail'in saldırılarını lanetledi.
Bursa
Bursa'da 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda toplanan hekimler, Fevzi Çakmak Caddesi'nden Kent Meydanı'na yürüdü.
Beyaz önlük giyen, ellerinde Türk ve Filistin bayrakları bulunan hekimler "sessiz" gerçekleştirdikleri yürüyüşle İsrail'i protesto etti.
Yağışlı havada gerçekleşen yürüyüş sonrası hekimler adına gazetecilere açıklama yapan İsmail Özbey, İsrail'in saldırılarına tepki göstermeye, Gazze'deki sivillerin, çocukların, kadınların, meslektaşlarının ve hastaların hayatlarının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlı olduklarını söyledi.
Sessiz yürüyüşün Bursa dahil 20 ilde yapıldığını belirten Özbey, şunları kaydetti:
"Başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere dünyadaki tüm hekim, sağlık çalışanı ve vicdanlı insanları harekete geçmeye çağırıyoruz. Ayrıca tüm meslektaşlarımıza yapılan zulme açıktan desteğini bildiren ilaç firmalarını boykot etmeye davet ediyoruz. Kanıksamayacağız, normalleştirmeyeceğiz, sindirilmeyeceğiz. Sabırla ve azimle hekimler olarak zulme karşı duranlar olacağız. Bu onurlu yürüyüşte yer alıp zulme karşı durmak adına her birinizi sessiz yürüyüş kervanımıza ses olmaya davet ediyoruz."
Balıkesir
Balıkesir'de, Şeyh Lütfullah Camisi önünde toplanan hekimler ve sağlık çalışanları, ellerindeki dövizlerle yağış altında Milli Kuvvetler Caddesi'nden Ali Hikmet Paşa Meydanı'na yürüdü.
Yürüyüşün ardından grup adına açıklama yapan hekim İbrahim Taş, işgalci İsrail'in Filistin'de yıllardır devam ettirdiği sistematik işgal ve zulmün 7 Ekim'den bu yana soykırımdan başka hiçbir kelimeyle anlatılamayacak boyutlara ulaştığını anlattı.
Taş, Gazze'de sivil, hasta, hekim, çocuk, kadın fark etmeksizin büyük bir katliamın bütün dünyanın gözü önünde devam ettiğini dile getirerek, "İnsan hakları ve uluslararası hukuk kuralları açıkça ihlal edilerek binlerce sivil, kadın ve çocuk acımasızca katledilmiştir. Ayrıca tıbbi malzemelerin temini ve sağlık hizmetlerinin sunumu da engellenerek kuvözdeki bebeklerin dahi ölümüne neden olunmuştur." diye konuştu.
Rize
Rize'de, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri İsmail Kahraman Kültür Merkezi önünde bir araya geldi.
Türk ve Filistin bayrakları ile "Beyaz önlüklerimiz kana bulanmasın", "Hastaneye saldırı savaş suçudur" yazılı dövizler taşıyan grup, Cumhuriyet Caddesi'nden 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'na kadar "Hekimlerden Sessiz Yürüyüş" gerçekleştirdi.
Grup adına açıklama yapan İrfan Avdan, işgalci İsrail'in Filistin'de yıllardır devam ettirdiği sistematik işgal ve zulmün, 7 Ekim'den bu yana soykırımdan başka hiçbir kelimeyle anlatılamayacak boyutlara ulaştığını söyledi.
Gazze'deki büyük katliamın bütün dünyanın gözü önünde devam ettiğini vurgulayan Avdan, "İnsan hakları ve uluslararası hukuk kuralları açıkça ihlal edilerek binlerce sivil, kadın ve çocuk acımasızca katledilmiştir. Ayrıca tıbbi malzemelerin temini ve sağlık hizmetlerinin sunumu da engellenerek, kuvözdeki bebeklerin dahi ölümüne neden olunmuştur." dedi.
Avdan, İsrail'in saldırılarına karşı tepki göstermeye, Gazze'deki sivillerin hayatının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlı olduklarının altını çizdi.
Grup, açıklamanın ardından dağıldı.
Trabzon'da çocuklar Gazze'deki akranları için yürüdü
Trabzon'da, "Özgür Gazze için Çocuk Yürüyüşü" gerçekleştirildi.
Özgür Mescid-i Aksa Platformunca organize edilen etkinliğe aileleri ile katılan çocuklar, Kahramanmaraş Caddesi'nden Atatürk Alanı'na kadar yürüdü.
Gazze'de çekilen çeşitli fotoğrafları taşıyan çocuklar, yürüyüş sırasında "Çocuklar ölmesin, çocuklar büyüsün", "Gazze, Trabzon omuz omuza", "Filistin'de iyilik kötüleri yenecek" sloganları attı.
Yoğun katılımın olduğu gruptaki çocuklardan bazıları, alanda kurulan platforma çıkarak şiir ve ilahi okudu.
11 yaşındaki Muhammed Kayra Şeras'ın, Gazzeli çocuklara hitaben yazdığı mektubu okudu etkinlik, duanın ardından tamamlandı.
Diyarbakır
Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesindeki tarihi Dört Ayaklı Minare önünde toplanan grup, buradan slogan atmadan Hazreti Süleyman Camisi önüne kadar yürüdü.
Yürüyüşe katılan sağlık çalışanları ve hekimler, ellerinde "Beyaz önlükler kana bulanmasın" ve "Ben doktorum hedef değil" yazılı dövizler ile "Hastanelere ve sağlık çalışanlarına saldırı insanlık ve savaş suçudur" yazılı pankart taşıdı.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Uluslararası Doktorlar Derneği İl Temsilcisi Doç. Dr. Eşref Araç, grup adına yaptığı açıklamada, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarının 7 Ekim'den bu yana yeni bir katliama dönüştüğünü söyledi.
İsrail'in saldırılarında savaş kurallarını ihlal ettiğini belirten Araç, hastaneler, okullar, Birleşmiş Milletlerin sığınaklarının dahi vurulduğunu dile getirdi.
Araç, 55 ambulansın füzelerle vurulduğunu, 281 sağlık çalışanının şehit edildiğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Bunun üzerine yapılan kara harekatlarıyla hastanedeki sivil ve çocuklar dahi şehit edilmiş, elektrik, internet ve suyun kesildiği Gazze'de bebekler, kuvöze oksijen sağlanamadığı için şehit olmuştur. Hastaneler, hastalar, doktorlar ve sağlık çalışanları gibi en insani unsurlar saldırı altındayken hekimlere ve sağlıkçılara büyük sorumluluk düşüyor. Biliyoruz ki hiçbir din, ırk yahut siyasi görüş, hastanelerin, hekimlerin, çocukların bombalanmasını, sağlık hakkına ulaşımın engellenmesini onaylamaz, aksine buna karşı çıkar. Nitekim uluslararası hukuka göre de bu açık bir savaş suçudur. Biz buradan dini, dili, ırkı, vatandaşlığı, siyasi görüşü fark etmeksizin bütün hekimlere, sağlık çalışanlarına, vicdan sahibi bütün insanlara tekrar sesleniyoruz. İsrail zulmüne karşı durmak için daha neyi bekliyorsunuz? Kanıksamayacağız, normalleştirmeyeceğiz, sindirilmeyeceğiz. Sabırla ve azimle, hekimler ve sağlık çalışanları olarak zulme karşı 'dur' diye haykıranlar olacağız."
Siirt
Siirt'te de Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde toplanan grup, buradan slogan atmadan Güres Caddesi'ndeki Kızılay binası önüne kadar yürüdü.
Grup adına basın açıklaması yapan Dr. Özgür Aydın, 20 ilde eş zamanlı "sessiz yürüyüş" gerçekleştirildiğini söyledi.
Filistin'de büyük bir soykırım, sistematik bir işgal ve zulüm yapıldığını belirten Aydın, "Siyonist rejim tüm dünyanın gözü önünde Gazze'de sivilleri, çocukları, kadınları, hastaneleri, okulları, kiliseleri ve camileri bombalamakta, sürekli 'insan hakları' vurgusu yapan Birleşmiş Milletler ve Batı ise tüm bu olanlara sessiz kalmaktadır." dedi.
İnsan hakları ve uluslararası hukuk kuralları açıkça ihlal edilerek binlerce sivil, kadın ve çocuğun acımasızca katledildiğini, tıbbi malzemelerin temini ve sağlık hizmetlerinin sunumunun engellenerek kuvözdeki bebeklerin bile ölümüne neden olunduğunu dile getiren Aydın, şöyle konuştu:
"Hekimler olarak siyonist İsrail rejiminin saldırılarına karşı tepki göstermeye, Gazze'deki sivillerin, çocukların, kadınların, meslektaşlarımızın ve hastaların hayatlarının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlıyız. Yarın 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü. Bu özel günün arifesinde tüm dünya ülkelerine, Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna, Dünya Sağlık Örgütüne sesleniyor ve dünyadaki tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını, gazetecileri, siyasetçileri, sanatçıları ve vicdanlı insanları harekete geçmeye çağırıyoruz. Ayrıca tüm meslektaşlarımızı, yapılan zulme açıktan desteğini bildiren ilaç firmalarını boykot etmeye davet ediyoruz."
Bazı sivil toplum kuruluşlarının da destek verdiği yürüyüş ve basın açıklaması, okunan duanın ardından sona erdi.
Erzurum
Erzurum'da Narmanlı Camii avlusunda toplanan doktorlar, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayrakları ile İsrail aleyhine Türkçe ve İngilizce yazıların yer aldığı dövizler ve pankartlar eşliğinde Çifte Minareli Medrese önüne kadar yürüdü.
Grup adına basın açıklamasını okuyan Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Kübra Göğebakan, İsrail'in Filistin'de on yıllardır sistematik işgal ve zulüm uyguladığını, 7 Ekim'den bu yana yaşananların en hafif anlatımla soykırım olduğunu söyledi.
Filistin'de uzun yıllardır katliamların sürdüğünü anlatan Göğebakan, "75 yıl artı 62 gündür insanlar ağlıyor. Adına soykırım, etnik temizlik, katliam ne derseniz deyin yürekler yangın yeri olmuş. İnsanların feryadı zaten olanları tarif etmiyor mu?" dedi.
Gazze'de yaşananların dünya kamuoyunda manipüle edildiğini ve insan haklarının ihlal edildiğine dikkati çeken Göğebakan, hekimler olarak mesleğe yakışır duruş ortaya koyacaklarını vurguladı.
Vicdanlı insanları boykota çağırdı
İstanbul'da 4 hafta önce başlatılan bu yürüyüşleri, yaygınlaştırarak her cumartesi gerçekleştirme niyetinde olduklarını dile getiren Göğebakan, şöyle devam etti:
"Bu hafta Erzurum'da yaptığımız bu yürüyüş, eş zamanlı olarak 20 ilde daha gerçekleştirilmektedir. Tüm hekim, sağlık çalışanları ve vicdanlı insanları harekete geçmeye, boykot etmeye, paylaşmaya, susmamaya, unutmamaya çağırıyoruz. Ek olarak hekimlerimizi eczacılarımızı İsrail'e desteğini bildiren ilaç firmalarını boykot etmeye davet ediyoruz."
Üzerine kanı simgeleyen boyaların sürüldüğü beyaz önlükler giyilerek yapılan basın açıklamasında, Filistin'de ölen çocukları temsilen kanlı kefenler yerde sergilendi.
Konya
Konya'da hekimler ile tıp fakültesi öğrencilerinden oluşan grup, Kılıçarslan Meydanı'nda toplandı.
Alaaddin Bulvarı'ndan Kayalı Park Meydanı'na kadar sessiz şekilde yürüyen grup, İsrail'i protesto etti.
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi Filistinli Basel Shaqdeh, grup adına yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'de tıbbi malzemelerin teminini ve sağlık hizmetlerini engellediğini belirtti.
İsrail'in bebeklerin ölümüne neden olunduğunu vurgulayan Shaqdeh, şunları kaydetti:
"Hekimler olarak İsrail'in saldırılarına karşı tepki göstermeye, Gazze'deki sivillerin, kadınların, çocukların, meslektaşlarımızın ve hastaların hayatlarının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlıyız. Başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere, dünyadaki tüm hekim, sağlık çalışanı ve vicdanlı insanları harekete geçmeye çağırıyoruz. Ayrıca tüm meslektaşlarımızı yapılan zulme açıktan desteğini bildiren ilaç firmalarını boykot etmeye davet ediyoruz."
Afyonkarahisar
Afyonkarahisar İmaret Camisi avlusunda beyaz önlükleriyle toplanan hekim ve sağlık çalışanları, hayatını kaybeden Filistinliler için Kur'an-ı Kerim okudu, dua etti.
Hekim ve sağlık çalışanları, daha sonra ellerindeki Türk ve Filistin bayrakları ve pankartlarla Kent Meydanı'na yürüdü.
Burada grup adına açıklama yapan Furkan Altıntaş, Gazze'de sivil, hasta, hekim, çocuk, kadın fark etmeksizin büyük bir katliamın bütün dünyanın gözü önünde devam ettiğini söyledi.
İnsan hakları ve uluslararası hukuk kurallarının açıkça ihlal edildiğini anlatan Altıntaş, "Basın mensupları, arama kurtarma erleri, sağlık çalışanlarının yanı sıra binlerce sivil, kadın ve çocuk acımasızca katledilmiştir." dedi.
Kocaeli
İzmit'teki tarihi Fevziye Camisi önünde beyaz önlüklerini giyerek toplanan hekimler ve sağlık çalışanları, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayraklarıyla Cumhuriyet Bulvarı'ndan Sabri Yalım Parkı'na kadar slogan atmadan yürüdü.
Grup adına burada basın açıklamasını okuyan Esedullah Kaya, her geçen gün Gazze'de daha fazla sivilin hedef alındığını, bilhassa kadın ve çocukların bu durumdan zarar gördüğünü belirterek, hayatını kaybedenlerin üçte ikisini kadınların ve çocukların oluşturduğunu söyledi.
Gazze'de 2 milyona yakın insanın yerinden edildiğini dile getiren Kaya, çalışır durumdaki hastane sayısının işgal öncesinden bu yana yarıya düştüğünü kaydetti.
Kaya, gelinen noktada kahraman hekim ve sağlık çalışanlarının üstün gayretlerinin bile yetersiz kaldığına işaret ederek, "Hastaların pek çoğu yerlerde yatırılıp tedavi edilmekte, tıbbi malzeme ve sağlık personeli eksikliğine bağlı olarak yetersiz sağlık hizmeti almaktadır." dedi.
Şifa Hastanesi Genel Müdürü Muhammed Ebu Silmiyye başta olmak üzere 36 sağlık personelinin esir alındığını ve akıbetlerinin bilinmediğini aktaran Kaya, şöyle devam etti:
"Hiçbir savaş hukukunu tanımayan, 'dokunulmaz' gözetmeyen işgal hareketi, dur durak bilmeden, utanıp sıkılmadan yaptıkları zulmü daha da artırmakta, katliamlarına, bombalamalarına her gün bir yenisini eklemektedir. Neredeyse bütün dünya kamuoyu, mazlum Filistin coğrafyasının haline şahitliklerinin bir gereği olarak, bulundukları yerlerde, mitingler, protestolar düzenlemekte ve vicdan sahibi insan olmanın asgari gereğini yerine getirmektedirler. Bu itibarla Gazze meselesini, asla ve asla bir dinin veya ırkın meselesi olarak görmüyor, o coğrafya mazlumlarının, başta çocuklar olmak üzere masum sivillerden oluşan insanlar olduğunu vurguluyoruz. Siyasi görüşü, dini inancı, ideolojisi ne olursa olsun, vicdan sahibi her insan, gücü yettiği ölçüde bu katliama ses çıkarmalı, bu çerçevede gerçekleştirilen her türlü eyleme elinden geldiğince katkıda bulunmalıdır."
Kaya, hekimler ve sağlık çalışanları olarak insanı ve insanlığı yaşatmak uğruna kutsal bir mesleği icra ettiklerini vurgulayarak, "Bu misyonumuzun gereği olarak burada bulunuyor, insanlığın ölüp gittiği Gazze için hekim kimliğimizle önlüklerimizle nöbet tutuyoruz. Her cumartesi günü bu nöbetimizi tutmak için burada bir araya geleceğimizi tekrar ilan ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Yürüyüş, açıklamanın ardından sona erdi.
Sakarya
Adapazarı'ndaki Yeni Cami önünde beyaz önlüklerini giyerek toplanan hekim ve sağlık çalışanları, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayrakları ile dövizlerle Adapazarı Kültür Merkezi önüne kadar slogan atmadan yürüdü.
Burada doktorlar adına açıklama yapan Prof. Dr. Ertuğrul Güçlü, İsrail'in, Filistin'de on yıllardır devam ettirdiği sistematik işgal ve zulmün 7 Ekim'den bu yana soykırımdan başka hiçbir kelimeyle anlatılamayacak boyutlara ulaştığını söyledi.
Gazze'de sivil, hasta, hekim, çocuk, kadın fark etmeksizin büyük bir katliamın bütün dünyanın gözü önünde devam ettiğini belirten Güçlü, "İnsan hakları ve uluslararası hukuk kuralları açıkça ihlal edilerek binlerce sivil, kadın ve çocuk acımasızca katledilmiştir. Ayrıca tıbbi malzemelerin temini ve sağlık hizmetlerinin sunumu da engellenerek kuvözdeki bebeklerin dahi ölümüne neden olunmuştur. Hekimler olarak İsrail'in saldırılarına karşı tepki göstermeye, Gazze'deki sivillerin, çocukların, kadınların, meslektaşlarımızın ve hastaların hayatlarının korunması adına hekimlik mesleğine yakışır bir duruş ortaya koymaya kararlıyız." şeklinde konuştu.
Güçlü, "sessiz" yürüyüşlerinin bugün 20 ilde eş zamanlı yapıldığına değinerek, başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere dünyadaki tüm hekim, sağlık çalışanı ve vicdanlı insanları harekete geçmeye çağırdı.
Tüm meslektaşlarını, yapılan zulme açıktan desteğini bildiren ilaç firmalarını boykot etmeye davet eden Güçlü, "Kanıksamayacağız, normalleştirmeyeceğiz, sindirilmeyeceğiz. Sabırla ve azimle, hekimler olarak zulme karşı duranlar olacağız." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
