İl Koordinasyon Kurulu toplantısına katılarak “Beynin Davranışlarını Etkileyen Dinamiklerin Nöropsikolojik Analizleri” hakkında kamu kurum ve kuruluşları bilgilendiren Nöropsikoloji araştırmacısı, yazar ve aynı zamanda Türk Kızılayı Samsun Şube Başkanı Dr. Habip Demirel, “Kadın ve erkek beyinleri birbirine benziyor olsa bile cinsiyete göre organik, hormonal, nörotransmiter ve nörokimyasal olarak değişimler göstermektedir. Bu farklılıklar kadın ve erkek davranışlarının da farklılığını oluşturur. Erkek beyni egemenlik, güç, iktidar sahibi olmayı daha öncellerken, bayanlarda güzel görünme, şefkat, koruma ve kaybetmememe, sahip olduklarını muhafaza etme güdüsü etkindir. Erkek beyini ise kazanmak, daha fazlasına sahip olmak, ödüllendirilmek ister” diye konuştu.
Kadınlarda işitselliğin, erkeklerde ise görselliğin baskın olduğunu ifade eden Demirel, “Cemal Safi’nin bir sözü vardır: ‘Kadınlar duyduklarına aşık olur, erkeklerse gördüklerine. O yüzden kadınlar makyaj yapar, erkekler ise yalan söyler.’ Erkekler görselliğe duyarlılar. Eş ve arkadaş seçiminde de bakarlar, severler, aşık olurlar, beğenirler ama ruhunu kendileri doldurur. Kadınlar işitseldir. Kadınlar daha çok görünme üzerine tamamlanır yani erkeklerde görsellik baskın, kadınlarda işitsellik baskındır. Koku duyusu da kadınlarda çok baskındır. Bunun için parfüm fabrikaları da kadınların üzerine yürüyor. Tat da erkekler daha baskındır. Çünkü en ünlü aşçılar erkeklerdir” şeklinde konuştu.
Yalanı tespit etmenin 7 kuralı
Bir kişinin yalan konuştuğunu 7 koşulda öğrenilebileceğini belirten Demirel şu bilgileri verdi: “Yalanın 7 koşulu vardır. Bir konuyu sorduğunuz zaman o konuyla ilgili beyin yalan söyleyecekse düşünme başlıyor. Düşünme başlayınca göz bebekleri büyüyor ve söyleyeceği şeyi hızlı bir şekilde söyleyemiyor, takılmaya başlıyor. Yalan söyleyenler kirpiklerini çok fazla kırpar. Örneğin 1 dakika içerisinde normalde göz kırpmamız 15-16’dır. Ama yalan söyleyen kişinin de göz kırpması 25-28’dir. Yaklaşık 2 kat artıyor. Doğru söyleyen bir kişi kafasını hafif yana eğer ama yalan konuşan bir kişi ise kafasını hiç oynatmaz. Bir yalanı öğrenmenin yöntemi de yalan söyleyen kişi elini burnuna atıyor. Çünkü yalan söyleyen kişinin kan basıncı artıyor. Basınç artınca buruna, özellikle kılcal damarlara kan pompalanıyor. Kan pompalanınca burundaki kıllar şiştiği için hareketlenip yan tarafa değmeye başlıyor. O zaman da kişi burnunu kaşıyor. Eğer bir kişi sizinle konuşup burnunu kaşıyorsa yüzde 100 yalan konuşuyordur. Diğer bir kuralda yalan konuşan bir kişi gülerken göz çizgilerinin de hareket etmesi gerekiyor. Eğer hareket etmiyorsa yalan konuşuyor demektir. Diğer bir kural da, yalan söylerken boğazda bir hareket başlıyor, ondan sonra da öksürüyor.”
“Suikastçı Mert’in kulak memeleri yapışık”
19 Aralık günü Ankara’da katıldığı bir sergide, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’a suikast düzenleyerek öldüren Ankara Çevvik Kuvvet Şube Müdürlüğünde görevli polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş’ın kulak memesinin yapışık olduğu için bu tür insanların kolaylıkla hipnotize edilebileceğine dikkat çekti. Demirel şunları söyledi: “Suikastçı Mert’in Karlov’u öldürdükten sonra sağ ayağı kalkık. Kişi sol beyinle beraber olduğu için yapacağı şeyi tam kabullenmekte zorlanıyor, tereddüt geçiriyor ama yapıyor. Suikastçı Mert’in kulak memesi yapışık. Bu tür insanlar hipnotize edilebilecek insanlardır. Kulak memesi bitişik, küçük ve yapışıksa bu kişiler bağımlı kişilerdir. Mert’in ön iki dişinin arası açık, bu tür insanlar riski severler. Videolarda da izlendiği gibi, Mert’in başparmakları devamlı hareketli, sürekli eliyle oynuyor, gerginlik var ve burnunu kaşıdı. Çünkü yaptığı konuda tereddütlü. Kulak memeleri küçük ve bitişikse sizin yanınızdaysa size bağımlı, annesinin yanındaysa annesine bağımlıdır. Böyle birini koruma olarak arkanıza alacaksanız, bu birebir size bağımlı olacak. Yoksa başkasına da bağımlı olabilir.”
Gökhan İçkilli