Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, “Önümüzdeki dönemde küresel para politikalarının normalleşmeye başlamasından sonra sözle yönlendirme politikaları sayesinde uzun vadeli faiz oranlarındaki oynaklığın kalıcı olarak düşebileceğini değerlendiriyoruz” dedi.
Merkez Bankası Erdem Başçı, “Enflasyon Raporu 2015-III” tanıtımı için bilgilendirme toplantısı düzenledi. Merkez Bankası toplantısı salonunda gerçekleşen toplantıda bir sunum yapan Başçı, “2015 yılının ikinci çeyreği küresel finans piyasalarındaki oynaklığın devam ettiği bir dönem oldu. Küresel para politikalarındaki farklılaşmasının sürmesi, ABD Merkez Bankası’nın normalleşme sürecine dair belirsizlikler ve Yunanistan’daki borç krizine ilişkin gelişmeler süre gelen oynaklıkta etkili oldu. Bu dönemde özellikle gelişmiş ülkelerdeki uzun vadeli faizlerin oynaklığı oldukça yüksek seviyelere ulaştı. Gelişmekte olan ülke faizleri de bu gelişmeden etkilendi. Bu çerçevede gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy akımları zayıf seyretti. Küresel iktisadi faaliyette 2014 yılı boyunca gözlemlenen yavaşlama eğilimi büyük ölçüde gelişmekte olan ülkeler kaynaklı olarak yılın ilk çeyreğinde de devam etti. Avrupa ekonomisinde toparlanma belirtileri gözlemlenmekle birlikte jeopolitik problemler Türkiye’nin dış talebini sınırlamaya devam etti. Bu dönemde küresel piyasalardaki oynaklığın etkileri Türkiye ekonomisinde de gözlendi ve iç belirsizliklerle birlikte finansal göstergelerde dalgalanmalar yaşandı. Gelişmiş ülkelerin uzun vadeli faizlerindeki oynaklığın yükseldiği ve bunun gelişmekte olan ülkelerin faizlerindeki duyarlılığı arttırdığı bu dönemde uygulamakta olduğumuz faiz koridoru çerçevesi ve sıkı likitide politikası ekonomimizin küresel şoklara olan hassasiyetini azaltmada önemli rol oynadı. Ayrıca döviz likitidesini, çekirdek yükümlülükleri ve uzun vadeli borçlanmayı destekleyici yönde attığımız yapısal ve konjonktürel adımların ekonominin dayanıklılığını arttırdığını değerlendiriyoruz” şeklinde konuştu.
"BASİRETLİ BORÇLANMAYI TEŞVİK EDİYORUZ"
Küresel piyasalardaki belirsizliklerin yanı sıra gıda ve enerji fiyatlarında yaşanan oynaklıkları dikkate alarak 2015 yılı ikinci çeyreğinde temkinli para politikası duruşlarını sürdürdüklerini anlatan Başçı, "Bu dönemde politika faizlerinde herhangi bir değişiklik gerçekleşmezken, çekirdek enflasyon ve enflasyon bekleyişleri üzerinde riskleri sınırlamak amacıyla sıkı likitide politikası uygulamasına devam ettik. Son dönemde artış gösteren likitide ihtiyacının karşılanmasında marjinal fonlamanın ağırlığın arttırarak Merkez Bankası ortalama fonlama faizini yükselttik. Merkez Bankası ortalama fonlama faizi Haziran ayı ortalarından itibaren yüzde 8,5 seviyelerinde seyretti. Borsa İstanbul Bankalararası gecelik faizi ise bir önceki rapor döneminde olduğu gibi koridorun üst sınırına yakın gerçekleşti. Temkinli para politikası duruşumuza bağlı olarak getiri eğrisi yataya yakın konumunu korudu. Önümüzdeki dönemde küresel para politikalarının normalleşmeye başlamasından sonra sözle yönlendirme politikaları sayesinde uzun vadeli faiz oranlarındaki oynaklığın kalıcı olarak düşebileceğini değerlendiriyoruz. Bu yönde Amerikan Merkez Bankası Başkanı çok önemli iletişim adımları attı. Orada Amerikan uzun vadeli faizlerinin oynaklığı giderek azaldı. Bunun uzun vadeli faiz oynaklığını azaltıcı bir etkisi var. Bizimde buna karşılık savunma mekanizması olarak geliştirdiğimiz araçları gözden geçirmemiz söz konusu olabilir. Bu senaryo altında ülkemizde de geniş bir faiz koridoru olan ihtiyaç zaman içinde azalabilecek. Böyle bir durumda faiz politikasının operasyonel çerçevesini kademeli olarak sadeleştirmeyi değerlendirebileceğiz. Bunu Ağustos ayında teknik bir raporla başlatıyoruz. Bunun yol haritasını sunacaklar. Operasyonel politikayı sadeleştirmeyle ilgili teknik bir çalışma. Merkez Bankası olarak faiz koridoru ve sıkı likitide politikasının yanı sıra küresel finansal oynaklık karşısında geliştirdiğimiz politika araçlarını etkin bir şekilde kullanmaya devam ediyoruz. Bu önlemler sayesinde basiretli borçlanmayı teşvik ediyoruz” dedi.
(İHA)