Başbakan Ahmet Davutoğlu, Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit edilmesinin ardından avukatlarında adliye saraylarına üst aramasından geçirilerek içeriye girmesiyle ilgili tartışmalara ilişkin, “Alacağımız tedbirler kesinlikle avukatlarımızın da güvenliğini teminat altına alacak tedbirlerdir. Bu tedbirler hiçbir şekilde avukatlara dönük değil. Avukatlık kisvesini, sahte kimliğini kullanarak eylem yapmaya dönük teröristlere alınacak bir tedbirdir” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi’nde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit edilmesi olayıyla ilgili çok yönlü bir soruşturmanın yürütüldüğünü belirten Başbakan Davutoğlu, Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit edildiği olay esnasında teröristlerin yurt dışı bazı temaslarının söz konusu olduğunu söyledi.
“SAVCIMIZI ŞENİT EDENLER MUTLAKA HESAP VERECEKLER”
Teröristlerin temas oluşturduğu network, terör ağı konusunda bütün güvenlik birimlerinin ve istihbarat birimlerinin çalışma yürüttüğünü kaydeden Davutoğlu, “Nerede olurlarsa olsunlar bunlara mutlaka ulaşılacak. Bu soruşturmalar bağlamında zaten ilk gün 50’yi aşkın gözaltı olmuştu. Bu soruşturma, bu araştırma derinleştirilerek sürdürülecek ve alınması gereken her türlü tedbir yurt içinde ve yurt dışında alınıp şehit savcımızın katline sebebiyet verenler mutlaka hesaplarını verecekler” dedi.
“İLGİLİ BİRİMLERİMİZ BİR ÇALIŞMAYI ZATEN BAŞLATTILAR”
Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit edilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündeme getirdiği özel güvenlikler ile ilgili yaptığı açıklamanın sorulması üzerine ise Başbakan Davutoğlu, “Böylesi üzücü olayların hemen sonrasında mutlaka geniş kapsamlı değerlendirme yapılır. Soruşturma anlamında sorumluların bulunması için çalışmalar yürütülür ama aynı zamanda ‘acaba nerede aksama var, nerelerde tedbir alınması gerekir, ek düzenlemeler yapılması gerekir mi?’ diye ilgi bakanlıklarımız bir çalışma yürütür. Sadece bu konuda değil. Diyelim başka olaylarda da, iş kazalarında da bunu yaptığımız gibi. Özel güvenlikle ilgili düzenleme 2004 yılının Haziran ayında çıkmış bir düzenlemedir ve böylece daha önce olan özel güvenlik yapıları bir disiplin altına alınmıştır. Aradan 11 yıl geçtikten sonra bu düzenlemenin etki analizi tabiri caiz ise yapılması gerekir. Sonuçların ne olduğu, aksayan yönler ne, bütün bunlar mercek altına alınacak. Burada özel güvenlik yapılarında çalışan vatandaşlarımızın hakları mağdur edilmeden atılması gereken adımlar, özellikle korunması stratejik bakım önem taşıyan kamu binaları başta olmak üzere bu korumanın en etkin şekilde nasıl yapılacak konusunda İçişleri bakanlığımız, ilgili birimlerimiz bir çalışmayı zaten başlattılar” diye konuştu.
“ÖZEL GÜVENLİK FİRMALARINDA ÇALIŞANLARIN HAKLARI MAĞDUR EDİLMEDEN DÜZENLEME YAPILACAK”
Başbakan Davutoğlu, emniyet birimlerinin koordinasyonun attırılması ve kamu binaların korunması yönünde bazı düzenlemeleri yapabileceklerini kaydetti. Bütün bu çalışmalar tamamlandıktan sonra bakanlar kurulunda ele alacaklarını dile getiren Başbakan Davutoğlu, “Ama dediğim gibi iki hususa dikkatinizi çekmek isterim. Özel güvenlik firmalarında çalışanların hakları mağdur edilmemesi ve stratejik konuma sahip adliye binaları gibi, kamu binalarının korunmasıyla ilgili yeni düzenlemelerin yapılması en önemli iki eksenini oluşturur böyle bir çalışmanın. Bu çerçevede atılacak adımları en geniş kapsamlı şekilde değerlendiririz. Sayın Cumhurbaşkanımızla da bu konular gerektiği şekilde istişare edilir, ele alınır” ifadelerini kullandı.
“BUNU AVUKATLARIMIZIN GÜVENLİĞİ İÇİNDE YAPIYORUZ”
Başbakan Davutoğlu, Savcı Kiraz’ın şehit edilmesinden sonra adliye binalarında avukatların da üst aramasından geçmesi sonrası yaşanan tartışmaları da değerlendirdi. Avukatlara, hukuk temsilcilerine ve yargı mensuplarına güvenlerinin tam olduğunu kaydeden Başbakan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bu konuda hiç kimse istismara yönelmemelidir. Burada söz konusu olan avukatlara yönelik bir tedbir değil. Avukatlık kisvesi altında terör eylemine kalkışanları engellemeye yönelik bir tedbirdir. Herhangi bir şekilde bu başka bir kurumda bir emniyet biriminin kıyafetini giyerek girmek söz konusuysa yine aynı tedbirin alınması icap ederdi. Bunu avukatlarımızın güvenliği içinde yapıyoruz. Eğer bu saldırıda veya ilerde Allah muhafaza eylesin başka bir saldırıda bir canlı bomba gibi bir durum söz konusu olmuş olsaydı adli sarayı içindeki hakim, savcı, avukat ayrımı yapmaksızın herkes bundan etkilenirdi. Terörist geldiği zaman ‘şu savcıyı hedef aldım’ demez. O anda kim varsa orada risk altındadır. Dolayısıyla alacağımız tedbirler kesinlikle avukatlarımızın da güvenliğini teminat altına alacak tedbirlerdir. Bu tedbirler hiçbir şekilde avukatlara dönük değil. Avukatlık kisvesini, sahte kimliğini kullanarak eylem yapmaya dönük teröristlere alınacak bir tedbirdir.”
“BU KONUDA KESİNLİKLE KARARLIYIZ”
Türkiye Barolar Birliği’ne ve bütün avukatlara bu konuda sorumlu bir şekilde davranmaları gerektiği çağrısında bulunan Başbakan Davutoğlu, konunu görüşülerek çözüle bileceğini ama önemli olanın adli saraylarının güvenliği olduğunu vurguladı.
Böyle bir güvenlik konusunda avukatların da gerekli hassasiyeti göstereceğine inandığının altını çizen Başbakan Davutoğlu, “Bu tecrübe bize göstermiştir ki bazı tedbirler alınması gerekir. Bu olay yaşanmamış gibi davranamayız. Bu yaşanmamış gibi, iki terörist sahte kimliklerle ve avukatlık cübbesiyle adliye sarayına girip bir savcımızı şehit etmemiş gibi davranamayız artık. Herkesin de bunu anlayışla karşılaması ve bu çerçevede sorumlu davranması lazım. Tabi ki güvenlik birimlerimiz en nazik, en uygun şekilde bu aramaları gerçekleştirecektir. Kesinlikle yargı mensuplarını rencide edici bir durum söz konusu olmayacak ama herkes de bilmeli ki güvenlik söz konusu olduğunda adliye saraylarında bunun gereğini yapmakta bizim görevimizdir. Bu konuda kesinlikle kararlıyız. Hiçbir şekilde bu kararlılığımızdan kimse tereddüt duymamalıdır” şeklinde konuştu.
(İHA)