Başbakan Ahmet Davutoğlu, PYD, DEAŞ ve Esad rejiminin açık bir işbirliği içinde hareket ettiğine dikkati çekerek, "Çukur kazanlar, şehirlerimizi harabeye çevirenler, sivil vatandaşlarımıza saldıranlar ile Kilis’e atılan bombaların sahipleri aynı odaklardır" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, terörle mücadelenin gerektirdiği her türlü tedbirin alındığı ve kapsamlı operasyonların hayata geçirildiğini belirterek, "Bölücü terör örgütünün yuvalandığı yerleşim yerlerini tek tek emniyet ve huzura kavuşturuyoruz. Hiçkimsenin şüphesi olmasın, Türkiye terör belasından tamamen kurtuluncaya kadar yürüttüğümüz bu mücadele kesintisiz bir şekilde devam edecek. Bu mücadele neticesinde kısa sürede Türkiye terör belasından tamamen kurtulacak. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifalar diliyorum. Aramızda bulanan Almanya UETD Kadın Kolları’na tekrar hoşgeldiniz diyorum, şehitlerimiz için kadınlarımız kendi ürettikleri kampanyayla şehitlerimizin vakfına verilmek üzere 12 bin Euro’yu da buraya getirdiler, teşekkür ediyorum. Bu kampanya gurbetteki kadınlarımızın dava sadakatinin bir yansımasıdır" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, "Ülkemizi 40 yıla yakın bu terör belasıyla uğraştıranların, şehirlerimizde çukur kazanların, sivillere saldıranların tek bir amacı var, ’Türkiye’ye kendi içine kapatarak enerjisini boşa harcatmak. Bu taşeron örgütler, Türkiye’nin şiddet sarmalına girerek enerjisini kaybetmesini, bölgenin yeniden yapılanma sürecine müdahil olmamasını arzuluyor. PKK ve onun uzantıları, diğer taraftan DEAŞ terör örgütü ülkemize yönelik eş zamanlı saldırılar gerçekleştiriyor. Bu iki terör örgütü birbirine karşı mücadele ediyor. DEAŞ konusunda Türkiye’ye yönelik iftiraları dile getirenler de bu oyunun bir parçasıdır. PYD, DEAŞ ve katil Esad rejimi açık bir işbirliği içinde hareket ediyor. Çukur kazanlar, şehirlerimizi harabeye çevirenler, sivil vatandaşlarımıza saldıranlar ile Kilis’e atılan bombaların sahipleri aynı odaklardır. Onlar birer piyondur, arkalarında bu piyonları oynatanlar aynı çevrelerdir. Bu terör baronlarının hepsi, sahibi ne derse onu yerine getirmektedir. Günlerdir, Kilis’e atılan bombalar on binlerce Suriyeli mazluma ev sahipliği yapan bu örnek şehrimize yapılan saldırılar kirli bir planın parçasıdır" dedi.
"Suriyeli mazlumlara sahip çıkmamız birilerini rahatsız ediyor" diyen Davutoğlu, "Kilis’i hedef alıyorlar. Dün olduğu gibi bugün de yarın da Türkiye’ye yönelik saldırıları gerçekleştirenlere anında cevap verilecek, gereği neyse gereken zamanda gerekli şekilde her adım atılacaktır. Ama birilerinin hazırladığı kirli tezgahların da içine düşmeyeceğiz. Kilis, Suriyeli kardeşlerimizi bağrına bastı, çok büyük fedakarlıklar yaptı. Elbette biz de hükümet olarak bütün imkanlarımızla Kilis’in yanında olacağız. Kilis’in Suriye ile olan 11 kilometrelik sınırına 18 Ocak’tan bu yana DEAŞ mevzilerinin bulunduğu yerlerden 46 roket atışı yapıldı. Bu saldırılarda 10’u kendi vatandaşımız olmak üzere 17 kişi hayatını kaybetti. 61 kişi de yaralandı" ifadelerini kullandı.
Dünkü Bakanlar Kurulu’nda Kilis için atılacak adımların 4 başlıkta gözden geçirildiğini anlatan Davutoğlu, alınması gereken bütün askeri tedbirlerin alınması konusunda gerekli hazırlıkların yapıldığını, ekonomik desteklerin verileceğini, sosyal destek programlarıyla Kilisli vatandaşların yanında olunacağına, sağlık alanında ilave tedbirlerin alınacağını ifade etti.
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ELİ KANLI KATİLLERİYLE RÖPORTAJ YAPILABİLİYOR"
Uluslararası toplumun terör konusunda ikircikli bir tutum benimsediğini hatırlatan Davutoğlu, "Terör örgütünün eli kanlı katilleriyle röportaj yapılabiliyor. Kimse kusura bakmasın, bu adı gazetecilik değil, terör teşvikçiliğidir. Türkiye’nin terörden çektiği acıya saygı duymadan eli kanlı katillere söz söyleme imkanı veren bu faaliyetin adı gazetecilik olamaz, kimse de bizden bunu hoşgörüyle karşılamamızı beklemesin" diye konuştu.
İcraatlere durmaksızın devam edileceğini anlatan Davutoğlu, dev yatırımlarla şehirlerin birbirine bağlandığını ve Osman Gazi Köprüsü’nün son tabliyesinin de yerleştirildiğini ifade etti. Davutoğlu, "Başkaları Ankara’dan dışarı çıkmazken, düşünün İstanbul’dan biri kalkacak eskiden 8 saat süren yolculuğa çıkacak, Körfez’e geldiğinde Osman Gazi adını verdiğimiz dünyanın 4. büyük asma köprüsünden geçecek. Devam edecek, Bursa’ya doğru ilerlerken ,Sakarya’nın da kokusu gelecek. Manisa’dan şehzadeler şehrinden geçip İzmir’e 3 saatte ulaşacak. Bütün bunları tarihten nasipsizler var ya Cumhuriyeti anlatırken Osmanlı’yı unutanlar, onların aksine biz Selçuklu’yu, Osmanlı’yı birbirinin ayrılmaz devamı olarak köprülerle, otoyollarla birleştireceğiz, tarih bilincini nakış nakış işleyeceğiz. Merak ediyorum bu hizmetlerimizi anlamayanlar, bu hizmetlere karşı çıkanlar, ’Bu hükümet Türkiye’yi yönetemiyor’ diyen Kılıçdaroğlu bu köprü açıldığında, Yalova’ya geldiğinde bir buçuk saat dolaşıp öyle mi gelecek, köprüden mi geçecek? Daha da önemlisi acaba o anda ne hissedecek? Tabii onun vakti bol, muhalefet dışında bir işi olmadığı için, belki de inadına dolaşmayı tercih edebilir, vaktini öyle geçirebilir ama bizim milletimizin vakti yok" ifadelerini kullandı.
"FISILTILARA AYIRACAK VAKTİMİZ YOK"
Davutoğlu, konuşmasında şunları kaydetti:
"Bazen arkadaşlar yorulduğunda aman yorulmayın diyorum. Dün gece Bakanlar Kurulu toplantımız gece bire kadar sürdü. Çankaya Köşkü’nden ayrılırken yine hatırlattım arkadaşlara, bizim işimiz çok, fısıltılara ayıracak vaktimiz yok, bizim işimiz çok, gözümüze yüreğimize bakan mazlumlar için işimiz çok. Kim ki bizim dava arkadaşlarımız arasında bir saniyesini dahi dedikoduyla kaybederse bizim aramızda yeri yok. Gece gündüz çalışacağız."
"SAYIN KILIÇDAROĞLU’NA SORSANIZ, BAŞBAKAN OLMA ÜMİDİ YOK AMA ÇOCUĞA SORSANIZ BAŞBAKAN OLMAK İDDİASI VAR"
23 Nisan etkinlikleri kapsamında çocuklarla biraraya geldiğini hatırlatan Davutoğlu, "Kimisi Diyarbakır’da İstiklal Marşı okuyan, Diyarbakır’da albayrağı göndere çeken, Eskişehir’de bağrına basan o çocukların arasına kimse fitne sokamaz. Biz, o çocukları okullarda yan yana, Meclis’te omuz omuza görmek istiyoruz. Birisi 2011’de Beyşehir’de bir çocuk 9-10 yaşlarında döndüm başını okşadım, evladım çabuk büyü bize adam lazım dedim, döndü bana ne dedi biliyor musunuz, Sayın Bakanım aradığınız adam benim. Bir tanesi, Başbakan olmak için hangi derslere çalışmam lazım dedi. Çocuklarımızın artık hedefleri küçük değil, hedefleri büyük. Sayın Kılıçdaroğluna sorsanız, başbakan olma ümidi yok ama çocuğa sorsak Başbakan olmak iddiası var. Bir anket yapılsa CHP’liler arasında Sayın Kılıçdaroğlu’nun Başbakan olacağına inanıyor musunuz diye. Anketten ne çıkar? Kendi seçmeni inanmıyorsa, millet nasıl inanacak? Bütün çocuklar bizimdir, o çocuklara bakarken annesinin, babasının ideolojine bakmayız, o çocukların hepsi ahseni takvim üzerine yazılmış meleklerdir. Çocuk bizim iktidarımızda öyle bir öz güvene sahip olmuş ki Ben Başbakan olacağım, ben de dedim ki buyur Koltuk hazır ben sana bırakırım. Bu çocukların geleceği dışında başka herhangi bir şey zihnimize girerse tövbe-i istiğfar ederiz" diye konuştu.
MÜLTECİLER KONUSUNDA YAPILAN ANLAŞMA
Mülteciler konusunda yapılan anlaşmaya işaret eden Davutoğlu, anlaşmanın devreye girmesiyle insan canını korunduğunu ifade etti. İllegal göçün legal bir mülteci hareketine dönüştürüldüğünü anlatan Davutoğlu, bu konuda da önemli mesafelerin alındığını dile getirdi. Davutoğlu, "Sadece 2 Suriyeli mülteci aldık, 105 civarında mülteciyi de Avrupa’ya gönderdik. Suriyeli olmayan mülteciler ile ilgili de gerekli adımlar atıldı. Gaziantep’te 187 milyon Euro’ya varan kaynağın aktarıldığını belirten Davutoğlu, Temmuz sonuna kadar 1 Milyar Euro’nun aktarılacağını ifade etti.
Davutoğlu, AB’ye üyelik süreci bağlamında Haziran ayında 30. faslın açılacağını belirterek, Gümrük Birliği’nin de yeniden revize edildiğini söyledi. Vize muafiyeti çerçevesinde gerekli yasal düzenlemelerin gerçekleştirildiğine işaret eden Davutoğlu, AB Komisyonu’nun Mayıs ayı raporu sonrasında gerekli adımların atılmasını beklediklerini belirtti. Vize muafiyetini Türkiye-AB mutabakanının ayrılmaz parçası olarak gördüklerine dikkati çeken Davutoğlu, geri kabul anlaşmasının ancak vize muafiyetiyle uygulanabileceğini ifade etti.
"Kimseyi aldatmadık ama kimse tarafından aldatılmaya da gelmeyiz" diyen Davutoğlu, "Burada düşen, herkesin sorumluluklarını yerine getirmesi. AB’nin de bu çerçevede gerekli adımlar atacağına olan inancımı ifade etmek isterim" şeklinde konuştu.
Teşeron olarak çalışan vatandaşların kamuya alımıyla ilgili yasa tasarısında son düzenlemelerin yapıldığını anlatan Davutoğlu, 720 bin çalışanın kamuya geçişinin esaslarının belirlendiğini ifade etti.
TRABZONSPOR VE AMEDSPOR MAÇLARINDA YAŞANANLAR
Trabzonspor ve Amedspor maçlarında yaşananlara işaret eden Davutoğlu, "Bize milletimize yakışmayan bu hareketler milletimizin ruhuna da yakışmıyor. Spor müsabakalarında bir daha bu görüntülerin yaşanmamasını temenni ediyorum. Mevcut önlemleri gözden geçireceğiz ve ne gerekiyorsa yapacağız. Yaşanan çirkin olaylar kadar gerek medyada sosyal medyaya bazı olaylar bu olayları fırsat bilerek nefret dilini devreye sokuyor. Bunlar sporla bağdaşmayan hareketler. Biz sahalarda sportmence mücadele edilmesini istiyoruz. Spor rekabetinin toplumsal hayatımızda yaralar açmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
(İHA)
Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, terörle mücadelenin gerektirdiği her türlü tedbirin alındığı ve kapsamlı operasyonların hayata geçirildiğini belirterek, "Bölücü terör örgütünün yuvalandığı yerleşim yerlerini tek tek emniyet ve huzura kavuşturuyoruz. Hiçkimsenin şüphesi olmasın, Türkiye terör belasından tamamen kurtuluncaya kadar yürüttüğümüz bu mücadele kesintisiz bir şekilde devam edecek. Bu mücadele neticesinde kısa sürede Türkiye terör belasından tamamen kurtulacak. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifalar diliyorum. Aramızda bulanan Almanya UETD Kadın Kolları’na tekrar hoşgeldiniz diyorum, şehitlerimiz için kadınlarımız kendi ürettikleri kampanyayla şehitlerimizin vakfına verilmek üzere 12 bin Euro’yu da buraya getirdiler, teşekkür ediyorum. Bu kampanya gurbetteki kadınlarımızın dava sadakatinin bir yansımasıdır" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, "Ülkemizi 40 yıla yakın bu terör belasıyla uğraştıranların, şehirlerimizde çukur kazanların, sivillere saldıranların tek bir amacı var, ’Türkiye’ye kendi içine kapatarak enerjisini boşa harcatmak. Bu taşeron örgütler, Türkiye’nin şiddet sarmalına girerek enerjisini kaybetmesini, bölgenin yeniden yapılanma sürecine müdahil olmamasını arzuluyor. PKK ve onun uzantıları, diğer taraftan DEAŞ terör örgütü ülkemize yönelik eş zamanlı saldırılar gerçekleştiriyor. Bu iki terör örgütü birbirine karşı mücadele ediyor. DEAŞ konusunda Türkiye’ye yönelik iftiraları dile getirenler de bu oyunun bir parçasıdır. PYD, DEAŞ ve katil Esad rejimi açık bir işbirliği içinde hareket ediyor. Çukur kazanlar, şehirlerimizi harabeye çevirenler, sivil vatandaşlarımıza saldıranlar ile Kilis’e atılan bombaların sahipleri aynı odaklardır. Onlar birer piyondur, arkalarında bu piyonları oynatanlar aynı çevrelerdir. Bu terör baronlarının hepsi, sahibi ne derse onu yerine getirmektedir. Günlerdir, Kilis’e atılan bombalar on binlerce Suriyeli mazluma ev sahipliği yapan bu örnek şehrimize yapılan saldırılar kirli bir planın parçasıdır" dedi.
"Suriyeli mazlumlara sahip çıkmamız birilerini rahatsız ediyor" diyen Davutoğlu, "Kilis’i hedef alıyorlar. Dün olduğu gibi bugün de yarın da Türkiye’ye yönelik saldırıları gerçekleştirenlere anında cevap verilecek, gereği neyse gereken zamanda gerekli şekilde her adım atılacaktır. Ama birilerinin hazırladığı kirli tezgahların da içine düşmeyeceğiz. Kilis, Suriyeli kardeşlerimizi bağrına bastı, çok büyük fedakarlıklar yaptı. Elbette biz de hükümet olarak bütün imkanlarımızla Kilis’in yanında olacağız. Kilis’in Suriye ile olan 11 kilometrelik sınırına 18 Ocak’tan bu yana DEAŞ mevzilerinin bulunduğu yerlerden 46 roket atışı yapıldı. Bu saldırılarda 10’u kendi vatandaşımız olmak üzere 17 kişi hayatını kaybetti. 61 kişi de yaralandı" ifadelerini kullandı.
Dünkü Bakanlar Kurulu’nda Kilis için atılacak adımların 4 başlıkta gözden geçirildiğini anlatan Davutoğlu, alınması gereken bütün askeri tedbirlerin alınması konusunda gerekli hazırlıkların yapıldığını, ekonomik desteklerin verileceğini, sosyal destek programlarıyla Kilisli vatandaşların yanında olunacağına, sağlık alanında ilave tedbirlerin alınacağını ifade etti.
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ELİ KANLI KATİLLERİYLE RÖPORTAJ YAPILABİLİYOR"
Uluslararası toplumun terör konusunda ikircikli bir tutum benimsediğini hatırlatan Davutoğlu, "Terör örgütünün eli kanlı katilleriyle röportaj yapılabiliyor. Kimse kusura bakmasın, bu adı gazetecilik değil, terör teşvikçiliğidir. Türkiye’nin terörden çektiği acıya saygı duymadan eli kanlı katillere söz söyleme imkanı veren bu faaliyetin adı gazetecilik olamaz, kimse de bizden bunu hoşgörüyle karşılamamızı beklemesin" diye konuştu.
İcraatlere durmaksızın devam edileceğini anlatan Davutoğlu, dev yatırımlarla şehirlerin birbirine bağlandığını ve Osman Gazi Köprüsü’nün son tabliyesinin de yerleştirildiğini ifade etti. Davutoğlu, "Başkaları Ankara’dan dışarı çıkmazken, düşünün İstanbul’dan biri kalkacak eskiden 8 saat süren yolculuğa çıkacak, Körfez’e geldiğinde Osman Gazi adını verdiğimiz dünyanın 4. büyük asma köprüsünden geçecek. Devam edecek, Bursa’ya doğru ilerlerken ,Sakarya’nın da kokusu gelecek. Manisa’dan şehzadeler şehrinden geçip İzmir’e 3 saatte ulaşacak. Bütün bunları tarihten nasipsizler var ya Cumhuriyeti anlatırken Osmanlı’yı unutanlar, onların aksine biz Selçuklu’yu, Osmanlı’yı birbirinin ayrılmaz devamı olarak köprülerle, otoyollarla birleştireceğiz, tarih bilincini nakış nakış işleyeceğiz. Merak ediyorum bu hizmetlerimizi anlamayanlar, bu hizmetlere karşı çıkanlar, ’Bu hükümet Türkiye’yi yönetemiyor’ diyen Kılıçdaroğlu bu köprü açıldığında, Yalova’ya geldiğinde bir buçuk saat dolaşıp öyle mi gelecek, köprüden mi geçecek? Daha da önemlisi acaba o anda ne hissedecek? Tabii onun vakti bol, muhalefet dışında bir işi olmadığı için, belki de inadına dolaşmayı tercih edebilir, vaktini öyle geçirebilir ama bizim milletimizin vakti yok" ifadelerini kullandı.
"FISILTILARA AYIRACAK VAKTİMİZ YOK"
Davutoğlu, konuşmasında şunları kaydetti:
"Bazen arkadaşlar yorulduğunda aman yorulmayın diyorum. Dün gece Bakanlar Kurulu toplantımız gece bire kadar sürdü. Çankaya Köşkü’nden ayrılırken yine hatırlattım arkadaşlara, bizim işimiz çok, fısıltılara ayıracak vaktimiz yok, bizim işimiz çok, gözümüze yüreğimize bakan mazlumlar için işimiz çok. Kim ki bizim dava arkadaşlarımız arasında bir saniyesini dahi dedikoduyla kaybederse bizim aramızda yeri yok. Gece gündüz çalışacağız."
"SAYIN KILIÇDAROĞLU’NA SORSANIZ, BAŞBAKAN OLMA ÜMİDİ YOK AMA ÇOCUĞA SORSANIZ BAŞBAKAN OLMAK İDDİASI VAR"
23 Nisan etkinlikleri kapsamında çocuklarla biraraya geldiğini hatırlatan Davutoğlu, "Kimisi Diyarbakır’da İstiklal Marşı okuyan, Diyarbakır’da albayrağı göndere çeken, Eskişehir’de bağrına basan o çocukların arasına kimse fitne sokamaz. Biz, o çocukları okullarda yan yana, Meclis’te omuz omuza görmek istiyoruz. Birisi 2011’de Beyşehir’de bir çocuk 9-10 yaşlarında döndüm başını okşadım, evladım çabuk büyü bize adam lazım dedim, döndü bana ne dedi biliyor musunuz, Sayın Bakanım aradığınız adam benim. Bir tanesi, Başbakan olmak için hangi derslere çalışmam lazım dedi. Çocuklarımızın artık hedefleri küçük değil, hedefleri büyük. Sayın Kılıçdaroğluna sorsanız, başbakan olma ümidi yok ama çocuğa sorsak Başbakan olmak iddiası var. Bir anket yapılsa CHP’liler arasında Sayın Kılıçdaroğlu’nun Başbakan olacağına inanıyor musunuz diye. Anketten ne çıkar? Kendi seçmeni inanmıyorsa, millet nasıl inanacak? Bütün çocuklar bizimdir, o çocuklara bakarken annesinin, babasının ideolojine bakmayız, o çocukların hepsi ahseni takvim üzerine yazılmış meleklerdir. Çocuk bizim iktidarımızda öyle bir öz güvene sahip olmuş ki Ben Başbakan olacağım, ben de dedim ki buyur Koltuk hazır ben sana bırakırım. Bu çocukların geleceği dışında başka herhangi bir şey zihnimize girerse tövbe-i istiğfar ederiz" diye konuştu.
MÜLTECİLER KONUSUNDA YAPILAN ANLAŞMA
Mülteciler konusunda yapılan anlaşmaya işaret eden Davutoğlu, anlaşmanın devreye girmesiyle insan canını korunduğunu ifade etti. İllegal göçün legal bir mülteci hareketine dönüştürüldüğünü anlatan Davutoğlu, bu konuda da önemli mesafelerin alındığını dile getirdi. Davutoğlu, "Sadece 2 Suriyeli mülteci aldık, 105 civarında mülteciyi de Avrupa’ya gönderdik. Suriyeli olmayan mülteciler ile ilgili de gerekli adımlar atıldı. Gaziantep’te 187 milyon Euro’ya varan kaynağın aktarıldığını belirten Davutoğlu, Temmuz sonuna kadar 1 Milyar Euro’nun aktarılacağını ifade etti.
Davutoğlu, AB’ye üyelik süreci bağlamında Haziran ayında 30. faslın açılacağını belirterek, Gümrük Birliği’nin de yeniden revize edildiğini söyledi. Vize muafiyeti çerçevesinde gerekli yasal düzenlemelerin gerçekleştirildiğine işaret eden Davutoğlu, AB Komisyonu’nun Mayıs ayı raporu sonrasında gerekli adımların atılmasını beklediklerini belirtti. Vize muafiyetini Türkiye-AB mutabakanının ayrılmaz parçası olarak gördüklerine dikkati çeken Davutoğlu, geri kabul anlaşmasının ancak vize muafiyetiyle uygulanabileceğini ifade etti.
"Kimseyi aldatmadık ama kimse tarafından aldatılmaya da gelmeyiz" diyen Davutoğlu, "Burada düşen, herkesin sorumluluklarını yerine getirmesi. AB’nin de bu çerçevede gerekli adımlar atacağına olan inancımı ifade etmek isterim" şeklinde konuştu.
Teşeron olarak çalışan vatandaşların kamuya alımıyla ilgili yasa tasarısında son düzenlemelerin yapıldığını anlatan Davutoğlu, 720 bin çalışanın kamuya geçişinin esaslarının belirlendiğini ifade etti.
TRABZONSPOR VE AMEDSPOR MAÇLARINDA YAŞANANLAR
Trabzonspor ve Amedspor maçlarında yaşananlara işaret eden Davutoğlu, "Bize milletimize yakışmayan bu hareketler milletimizin ruhuna da yakışmıyor. Spor müsabakalarında bir daha bu görüntülerin yaşanmamasını temenni ediyorum. Mevcut önlemleri gözden geçireceğiz ve ne gerekiyorsa yapacağız. Yaşanan çirkin olaylar kadar gerek medyada sosyal medyaya bazı olaylar bu olayları fırsat bilerek nefret dilini devreye sokuyor. Bunlar sporla bağdaşmayan hareketler. Biz sahalarda sportmence mücadele edilmesini istiyoruz. Spor rekabetinin toplumsal hayatımızda yaralar açmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
(İHA)