İslam-Hayat - CemâziyeleAhir 1446

Prof. Dr. Zeynep Gökcan Çakır: Bir kişilik oruç tutup 3 kişilik yemeyin

Prof. Dr. Zeynep Gökcan Çakır, "İftardan sonra acil servise, genelikle bir kişilik oruç tutup 3 kişilik iftar edenler geliyor. Orucumuzu güzel tutuyoruz ama açtığımızda oruç ve sağlığın genel mantığı dışına çıkıp çok fazla yiyoruz." dedi.

Prof. Dr. Zeynep Gökcan Çakır: Bir kişilik oruç tutup 3 kişilik yemeyin
20-05-2018 16:20

ERZURUM

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zeynep Gökcan Çakır, "İftardan sonra acil servise, genelikle bir kişilik oruç tutup 3 kişilik iftar eden, yani aşırı yemek yiyenler geliyor. Orucumuzu güzel tutuyoruz, ama açtığımızda oruç ve sağlığın genel mantığı dışına çıkıp çok fazla yiyoruz. Bu çok sakıncalı ve tehlikeli bir durum." dedi.

Acil Tıp Uzmanları Derneği Genel Başkan Yardımcısı da olan Prof. Dr. Çakır, Ramazan ayı dolayısıyla acil servislere yoğun başvuru aldıklarını söyledi.

Vatandaşlara ramazanı acil servisler yerine evlerinde geçirmeleri için hem iftarda hem de sahurda düzenli ve dikkatli beslenmelerini öneren Çakır, şöyle konuştu:

"20 yılın üzerinde acil tecrübem olduğu için bunu net söylüyorum. Ülkemizde acil servislere çok yoğun başvuru oluyor, bu yoğunluk ramazan ayında daha da çoğalıyor. Bunun en önemli nedeni oruç tutarken yetersiz beslenme, hazırlıksız bünye ve bunların yanı sıra açlık kan şekerinin düşük olmasına bağlı bir takım dikkatsizlikler ramazanda acile başvuruları artırabiliyor ama bunun önüne geçmek mümkün."

Çakır, ramazanı huzur içinde geçirmek için sağlık alanında bazı şeylere dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, kronik hastalığı olanlar ile kalp, akciğer ve şeker hastalarının ramazanda dikkatli olması gerektiğini dile getirdi.

Şeker hastalığının metabolizmayı ilgilendiren hastalık olduğunu anlatan Çakır, "Özellikle şeker hastaları ve kandaki birtakım mineral dengelerin tansiyonu çok etkilemesiyle tansiyon hastaları ramazan ayı için önemli. Bu hastalar çok dikkatli olmalı, hekimleri izin vermediyse ve ilaç düzenleri oruç tutmaya müsait değilse zaten oruç tutmamalıdır." dedi.

Ramazanda mide hastaları, özellikle çeşitli bağırsak rahatsızlığı olanlar ile kronik hastalığı bulunanların risk grubunda olduğunu belirten Çakır, bu hastalığı olanların mutlaka hekimleri ile görüşüp tavsiyelerine uymasını istedi.

"Oruç sağlık açısından çok faydalı..."

Prof. Dr. Çakır, orucun sağlık açısından çok faydalı olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yemek arasındaki sürenin açılması bize orucun aslında sağlık için faydalı olduğunu bildiriyor. Ama özelikle kronik hastalığı olanlar bu konuda doktorların tavsiyelerine ve nasıl besleneceklerine dikkat etmeli.

En büyük risk grubu Peptik ülser (Mide-oniki bağırsak ülseri, bazen de yemek borusu ülseri), özellikle oniki bağırsak ülseri açlığa biraz daha hassas hastalardır. Bunlar oruçlarıyla ilgili mutlaka hekimleriyle konuşmalıdır.

Yeterli sıvı aldıktan sonra tansiyon ve şeker hastaları da diyetleri ve ilaçları düzenlenirse oruç tutabilir."

Çakır, ramazanda iftar öncesi ve sonrası acil servislerde yoğunluk yaşandığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"İftardan sonra acil servise, genelikle bir kişilik oruç tutup 3 kişilik iftar eden, yani aşırı yemek yiyenler geliyor. Orucumuzu güzel tutuyoruz ama açtığımızda oruç ve sağlığın genel mantığı dışına çıkıp çok fazla yiyoruz. Bu çok sakıncalı ve tehlikeli bir durum.

İftar sonrası aşırı yemekten kaynaklı mide, bağırsak rahatsızlığı, özellikle şeker hastalığı olanlar iftarda diyetleriyle ilgili birtakım kaçamaklar yapıp, karbonhidratlı beslenmeye meyilli olabiliyor. Bu nedenle acil servislere yoğun başvuru oluyor."

Oruç tutamayacak durumdakilerin, buna rağmen oruç tutunca acil servise gelmek zorunda kaldığına işaret eden Çakır, bilinçsizce oruç tutulması sonucu ani kalp durması gibi hasta profiliyle karşılaştıklarını aktardı.

"İftar ve sahur arası bol su için..."

Çakır, ramazanın sıcak aylara denk gelmesiyle iftar ve sahurda, özellikle iftar sonrası aralıklı vakitlerde bol su tüketilmesini vurgulayarak, şu önerilerde bulundu:

"İftar ve sahurda ağır ve karbonhidratlı yiyeceklerden uzak durulmalı. Tatlıya ihtiyaç artıyor, sütlü ve kuru meyve tarzındaki tatlılar ile ihtiyacımızı karşılamakta fayda var. Az bir kahvaltılık ile oruç açıp iftara ara verdikten sonra ağır ağır yemeyi ve mutlaka sahur yapılmasını şiddetle öneriyoruz.

Çünkü sahur orucun en önemli bileşenlerinden ve ibadetin parçası. Aynı zamanda sahur sizi oruca hazırlayan önemli bir öğün. Sahurda mutlaka dengeli, proteinli bir kahvaltı yaparak bütün günü çok güzel şekilde geçirebiliriz."

Çakır, ramazanda acil servislere yapılan başvurularla ilgili kliniklerinde görevli doktor öğretim üyelerinin çeşitli tez çalışması yaptığını sözlerine ekledi.

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER