Ankara
Türk Toraks Derneği ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Füsun Öner Eyüboğlu, Prof. Dr. A. Fuat Kalyoncu, Prof. Dr. Metin Özkan ve Doç. Dr. Hikmet Fırat ile Türk Toraks Derneği'nde düzenlediği basın toplantısında, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hakkında merak edilenlerin yanı sıra KOAH ve astım hastaları ile sigara içenlerin bu süreçte nelere dikkat etmeleri gerektiğine ilişkin bilgi verdi.
Çalışmalarının başlatıldığını belirten Eyüboğlu, bu çalışmaların en iyi ihtimalle 12 ay sonunda tamamlanacağına yönelik değerlendirmeler bulunduğunu ifade etti.
Eyüboğlu, koronavirüsün özgün bir tedavisi ve aşısı olmadığını, solunum yolu virüslerinin büyük çoğunluğunun hayvanlar aracılığıyla insanlara taşındığını, koronavirüsün ana kaynağının, yırtıcı kuşlar olduğunun düşünüldüğü bilgisini verdi.
"Vakaların yüzde 85'i basit grip, yüzde 15'i hastaneye yatış gerektiren süreç şeklinde"
Kronik hastalıklarda virüslerin seyri ve şeklinin değiştiğine işaret eden Eyüboğlu, şunları söyledi:
"Bir virüsün vücudumuza giriş miktarı, giriş şekli ve vücudumuzun bu virüsle savaşma becerisiyle ilgili olarak virüsün seyri değişebiliyor. Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), astım ya da kronik akciğer hastalıkları gibi durumlarda altta yatan bağışıklık olumsuz etkilendiği için bu virüsün ve hastalığın seyri değişebilmekte. Yine 60 yaş üzerindeki hastalarda hastalığın daha ağır seyrettiğini de biliyoruz.
Hastalığın seyrinde daha çok 60 yaş üzerindeki hastalarda ağır solunum yetmezliği ve ölümlere kadar giden durumlar söz konusu. Ama genç nüfusun daha kolay atlattığını biliyoruz.
Vakaların yüzde 85 kadarı basit grip geçirebiliyor. Ama geri kalan yüzde 15'i gerçekten hastaneye yatış gerektiren ve bazı vakalarda yoğun bakım desteği gerektiren bir süreç geçiriyor. Kronik hastalar, virüsü aldıklarında yanıtları çok değişken olabiliyor.
Özellikle KOAH, diyabet, kalp, hipertansiyon, böbrek yetmezliği, kanser hastaları ve farklı sebeplerle bağışıklığı baskılayan tedaviler alan hastalarda koronavirüs çok daha ağır seyredebiliyor. Çünkü savunma sistemi her iki duruma birden yetişme yeteneğini epeyce yitirmiş oluyor."
Koronavirüsün, influenzaya göre gün sayısı olarak biraz daha uzun seyrettiğini ifade eden Eyüboğlu, öksürük, ateş, solunum sıkıntısı ve kas ağrılarının, koronavirüsün en temel belirtileri olduğunu hatırlattı.
Eyüboğlu, "Sigara, akciğerlerin savunmasını önemli bir ölçüde bozuyor. Sigara ilişkili hastalıklarda bu işin (koronavirüs) seyrinin biraz daha zor olabileceğini biliyoruz. Kronik sigara içicilerinin, bu sebebe bağlı kronik akciğer hastalığı olanların, bu vesileyle sigaradan uzak durmalarını hatırlatmak istiyoruz." dedi.
"Hastalar, dolmuşlarda, otobüslerde kalabalığın olmadığı saatlerde seyahat etmeli"
Bu hastalara ve topluma yönelik önerilerde bulunan Eyüboğlu, şöyle konuştu:
"Bu hastalar, kendilerini özellikle viral enfeksiyonlardan korumalılar. Salgının olduğu bilindiğinden kapalı, havasız ve kalabalık ortamlarda bulunmamalarını öneriyoruz. Hastanelerde bulaş açısından bir kaynak olacağı için acil durumlar dışında hastane başvurularını da ötelemelerini öneriyoruz. Bu grup hastalarımızın, dolmuşlarda, otobüslerde çok fazla kalabalığın olmadığı saatlerde seyahat etmelerini tavsiye ediyoruz.
Panik olmadan yapacağımız önlemleri sağlıklı bir şekilde almamız gerekiyor. Her şeyden önce el temizliğine dikkat etmemiz lazım. En az 2 saat arayla su ve sabunla, yoksa alkollü dezenfektanlarla temizlememiz lazım. Hasta olan kişiler, maske takmalı.
Hasta değilsek maske takmanın çok koruyuculuğu olmadığını bilmemiz gerekiyor. Kronik akciğer hastaları, örneğin hastane gibi yerlere gideceklerse kendilerini korumalarını öneriyoruz."
"Bir kişiyle bir metreden yakın mesafede 15 dakikayı geçen süreyle bir arada olmak 'temas' olarak tanımlanabilir." diyen Eyüboğlu, virüsün cansız ortamlarda da canlı kalabildiğine dikkati çekerek, asansör düğmesi, elektrik düğmeleri gibi yerlere dokunulduğunda ellerin temizlenmesi gerektiğini vurguladı.
Koronavirüse karşı sağlıklı ve düzenli beslenme ile uykunun önemli olduğunu belirten Eyüboğlu, hasta olanların kendilerini toplumdan izole etmelerini gerektiğini söyledi.
Maskelerin 2 saat arayla değiştirilmesi tavsiyesinde bulunan Eyüboğlu, cerrahi maske denilen basit maskelerin kullanımının yeterli olduğunu ancak maske kullanımını sadece hastalar için önerdiklerini belirtti.
Eyüboğlu, "Koronavirüs yer çekimi etkisiyle ve çevresindeki sıvının katkısıyla hemen yere düşmekte. Burada çok önemli nokta, ellerimizi sık yıkayacağız ve ellerimizi giriş yolu olan yüzümüze götürmeyeceğiz." ifadesini kullandı.
Toplum taşıma araçları ve cuma namazına ilişkin öneriler
Prof. Dr. A. Fuat Kalyoncu da koronavirüs tedbirleri kapsamında, trafik polislerinin, toplu taşıma araçlarında ayakta yolcu almaya yönelik denetimlerini artırmalarının yerinde olacağını söyledi.
Kolonyalarda esansın önemi olmadığını belirten Kalyoncu, alkol oranı yüzde 60'ın üzerinde olan kolonyaların kullanılabileceğini bildirdi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com