Ankara
Azmi ve başarısıyla örnek olan 24 yaşındaki para triatlet Uğurcan Özer, hikayesi ve hedeflerine ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Polonya'da yapılacak Avrupa Şampiyonası'na hazırlandığını hatırlatan Uğurcan, asıl hedefi konusunda, "Paralimpik oyunlarına katılan ilk Türk triatlet olmayı hedefliyorum. Bunun için son hızla antrenmanlara devam etmekteyim." dedi.
Engelli bireylerin triatlon branşına ilgisini artırmayı da hedeflediğini anlatan Uğurcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Paralimpik sporcuların veya bireylerin spora başlarken cesaret edebilmesi için medya çalışmalarına önem gösteriyorum. Engelli bireylere olabildiğince motivasyon verip, evlerden çıkmaları için aracı olmaya çalışıyorum. Tabii ki bir sürü paralimpik branş var. Okçuluk, masa tenisi olsun bunlara yönlendirdiğim birçok engelli birey de var. Bu tabii ki ülkemizin milli takım kadrosu için de çok verimli oluyor. Aynı zamanda 'Profesyonel bir spor yapmaları, evde oturmalarından çok daha iyidir' düşüncesiyle olabildiğince ben de insanların hayatlarına dokunmaya çalışıyorum."
Kamp çalışmalarını İzmir'de milli takım antrenörü Mert Onaran ile sürdürdüğünü vurgulayan Uğurcan, "Mottom, paralimpik bir sporcu olarak engelsiz sporcuları da geçmek. Bu gaye ile antrenmanlarımı yapmaktayım. Aynı zamanda engelsiz milli sporcularla da antrenman yapmaktayım." diye konuştu.
Rehabilitasyon amaçlı 8 yaşında yüzmeye başladı
Sol kolunda yaklaşık 23 santim kısalık olduğunu belirten Uğurcan, "Bu kısalık doğuştan olmadı. 6 aylıkken hemşire yüzünden, omzumdaki sinir uçlarının ölmesinden ötürü sol kolumda yaklaşık 23 santimlik kısalık var. Aynı zamanda hareket kısıtlılığına da sahibim." değerlendirmesinde bulundu.
Rehabilitasyon amaçlı 8 yaşında yüzme sporuna başladığını anlatan Uğurcan, "Yüzme ilk başta sadece kolumu güçlendirmek ve suda vakit geçirmek içindi. Ama 12 yaşında yüzme sporunu profesyonel bir şekilde yapmaya karar verdiğimde aslında işimin bu olacağını da ileriye bakarak tahmin etmiştim." diye konuştu.
Uğurcan, 16 yaşında milli takıma girdiğini ve Türkiye'yi birçok uluslararası müsabakada temsil ettiğini belirterek, şunları söyledi:
"Türkiye rekortmeniyim, Türkiye şampiyonuyum, Balkan şampiyonuyum, Avrupa finalistiyim ve Akdeniz Oyunları'nda final yüzen paralimpik milli yüzücüyüm. Daha sonra tekrar sol kolumda, omzumda yaşadığım sakatlıktan dolayı yüzme antrenmanlarına daha fazla ağırlık verememeye başladım ve triatlona yöneldim."
Triatlonun yüzme, bisiklet ve koşudan oluştuğunu hatırlatan milli sporcu, "Zaten koşu kökenli bir sporcuydum. Koşmayı seviyordum ve bisiklet sürmek de çok hoşuma gidiyordu. Bu üçünü birleştirdiğimizde sonucun böyle olacağını açıkçası kimse tahmin etmemişti. Daha sonra triatlon branşında ülkeme hizmet etmeye başladım ve dünya şampiyonasına tarihimizde ilk defa katıldık. Dünya sıralamasında ilk 20 sporcu içerisinde yer alıyoruz. Aynı zamanda 2021 yılının kasım ayında düzenlenen Abu Dabi Dünya Şampiyonası'nda ilk 10'a girdim." ifadelerini kullandı.
"Pes etmeyince başarı geliyor"
Uğurcan, engelli bireylere asla pes etmemeleri, hiçbir zaman korkmamaları ve spora başlamaları tavsiyesinde bulundu.
Spora başlarken kendisinin de zorluklar yaşadığını ama vazgeçmediğini vurgulayan Uğurcan, "Sürekli söylerim, yüzme branşıyla milli takıma girdiğimde aslında benim yüzmeyi değil, yüzmenin beni seçtiğini düşündüm. Çünkü milli sporcu olmak hayallerimin çok ötesindeydi, başarılı bir milli sporcu olmak ise en büyük hedeflerimden. Bu yolda ilerlemeye çalışıyorum." diye konuştu.
Spora başlarken zorluklar yaşadığına dikkati çeken Uğurcan, "Çünkü paralimpik bir sporcu kolay yetişmiyor, ailenin kulübün, federasyonun arkanda durması lazım. Bu nedenle tabii ki başarılı sporcu olmak için zorlukları atlatmak gerekiyor. Çok şükür hem ailem hem federasyonum hem de beni destekleyen kişiler yanımda durduğu için buralara gelmiş bulunmaktayım. Önemli olan hiç pes etmemek. Pes etmeyince başarı zaten kendi geliyor." diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com