ANKARA - ÖZEL
Yenilik Partisi Genel Başkanı Öztürk Yılmaz, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de ana muhalefet ve muhalefet partisi bulunmadığını öne sürdü.
Türkiye’de “kukla bir muhalefet” bulunduğunu savunan Yılmaz, “İşi, muhalefet yapmak değildir, Erdoğan’ın değirmenine su taşımaktır. Zaten öyle olduğu için (Atatürk’ün kurduğu rejim yıkılmıştır) bu sistem değişikliği olmuştur” ifadelerini kullandı.
Öztürk Yılmaz “muhalafetin Boğaziçi üniveristesi olayında bile doğru dürüst bir muhalafet yapamadığını ikincil ve anlamsız konuları gündeme getirerek rektöre babalık yap,büyüklük göster istifa et diyor. Zaten onu düşünse bu rektör orada olmazdı’’ diye konuştu.
Yılmaz, şunları kaydetti:
“Ben seçmene sesleniyorum. Bu muhalefeti muhalefet sananlara sesleniyorum. 18 yıl kandırıldınız, aldatıldınız, tabularınıza teslim oldunuz, futbol takımı tutar gibi parti tuttunuz en sonunda Erdoğan rejimi kendine göre dizayn etti. Atatürk’ün kurduğu cumhuriyet rejimi sona erdi ve tek adam rejimini oluşturdu.
Bu defa sanki bunlar (muhalefet partileri) reijmi değiştirecekmiş , umut olacakmış gibi diye ortalıkta geziniyorlar artık yeter kandırılmayın.Lütfen Türkiye’nin önünü tıkamayın. Kimsenin buna hakkı yok her şey kamuoyunun önünde oluyor. Bakın Boğaziçi üniversitesinde olaylar oluyor. Bu olaylarda elbette radikal unsurlar olabileceğini tahmin edebiliriz.Terör grupları her bir gösteriye sızabilir. Devletin görevi onları ayıklamaktır.Gösteri yapanların hepsini terörist ilan edemezsiniz."
Muhalefet, Boğaziçi konusunu bile doğru dürüst gündeme getirmekten aciz!
Yılmaz daha sonra şunları söyledi: "Olayın özü nedir? Sadece üniversiteler değil ki? Türkiye’deki kurumların özerkliği gitmiş.Merkez bankasının gitmiş, başka kurumların gitmiş parlamentonun yetkisi kalmamış.Türkiye’de ne kadar kırmızı çizgimiz var diyorsanız hepsi çiğnenmiş. Geliyorsunuz üniversiteye. Muhalefet olarak onu bile anlatmakta acz içindesiniz.
Peki Boğaziçinde ne oluyor? Orada hükumet 2018’de kanun hükmünde kararname KHK yayınlıyor. Erdoğan orada ne diyor? Üniversitelerde bundan sonra rektörler seçimle değil doğrudan kendisinin atayacağını belirtiyor. Bu çıkardığı KHK anayasaya göre meclisten onay alması lazım ki gerçekten yasa hükmünde olsun. KHK meclisten onay alamamış dolayısıyla bu yok hükmünde. Ortada net bir hukuk ihlali var.
Üniversite rektörünün atanması özüne baktığınız anda, eğer bir üniversite rektörünü seçemiyorsa eğer atayamıyorsa o rektörü cumhurbaşkanı seçiyorsa burada bir sıkıntı yok mu? Konunun tartışılması gereken nokta bu değil mi? Konunun tartışılması gereken nokta budur.
Boğaziçindeki olayları herkes gündeme getiriyor.2018 Erdoğan yetki alıyor KHK meclise gelmiyor tartışılmıyor bile. Muhalefet olarak bunu niye gündeme getirmiyorsunuz? Burada muhalefet partileri yok mu? Ben yeni parti kurdum benim Meclis'te grubum yok.”
Türkiye’de “kukla bir muhalefet” bulunduğunu savunan Yılmaz, “İşi, muhalefet yapmak değildir, Erdoğan’ın değirmenine su taşımaktır. Zaten öyle olduğu için bu sistem (Atatürk’ün kurduğu rejim yıkılmıştır) değişikliği olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Muhalefet partisi temsilcilerinin sürekli birbirlerini ziyaret ettiklerini söyleyen Yılmaz, “Bunların yaptığı Putin’in Rusya’daki muhalefeti, Nazarbayev’in Kazakistan’daki, Aliyev’in Azerbaycan’daki muhalefeti. Sayın Erdoğan’ın en büyük şansı, böyle bir muhalefet olması. Onun için teşekkür etmesi lazım. 18 yıldır bu muhalefet onu başta tuttu. Salon muhalefeti, danışıklı dövüş muhalefeti. Bu muhalefet, Sayın Erdoğan’ın AKP’sinin arka bahçesi” değerlendirmesinde bulundu..
Türkiye’de muhalafetin Erdoğan’a çalışan ve onu güçlendiren anlayış içinde olduğunu iddia eden Öztürk Yılmaz, muhalefetin Erdoğan’ın AKP’nin arka bahçesi olarak hareket ettiğini savundu.
Yılmaz, “Bu muhalafet, Erdoğan’ın kendi muhalefetidir. Kayıkçı kavgalarına bakmayın sonuca bakın, neticeye bakın, bilancoya bakın, ben o onu dedi bu bunu dediye bakmam. Akıllı insanlar neticeye bakar. Netice nedir bu toplum bu muhalefetin kapasitesizliği kuklalılığı tamamen salon muhalefeti nediyle tüm değerlerini teslim etmiştir” şeklinde konuştu.
.
Ömer Faruk Dilek, dikGAZETE.com