İzmir
İzmirli 38 yaşındaki, 2 çocuk babası Özkan Doğanay, 2007 yılında Ege Üniversitesi (EÜ) Fizik Bölümü'nden mezun olduktan sonra Kanada'nın Toronto kentindeki Ryerson Üniversitesinde burslu yüksek lisans eğitimi aldı.
Akciğer görüntüleme sistemleri üzerine çalışmalar yapan Doğanay, yüksek lisansın ardından bir yıl boyunca aynı üniversitede araştırma görevlisi olarak çalıştı. Doktorasını da yine Kanada'da bulunan Western Ontario Üniversitesinde tamamlayan Türk bilim insanı, çalışmalarıyla ulusal kanser araştırma bursunu kazandı.
Manyetik rezonans görüntüleme ile radyasyona bağlı akciğer pnomöni erken tanı ve teşhisini sağlayacak teknikler geliştiren Doğanay, 2015 yılında gelen teklif üzerine İngiltere'de bulunan Oxford Üniversitesine geçti.
Doğanay, İngiltere'de de akciğer hastalıklarının erken tanı ve teşhisi için görüntüleme teknikleri üzerine çalışmalarda bulundu.
EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak'ın daveti üzerine bilimsel çalışmalarını mezun olduğu üniversitede sürdürme kararı alan Doğanay, 2019'da TÜBİTAK tarafından yürütülen "Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı" kapsamında Türkiye'ye döndü.
Çalışmalarına, EÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü bünyesinde TÜBİTAK ve üniversitenin beraber kurduğu akciğer görüntüleme laboratuvarında devam eden Doğanay'a 20 öğrenci de eşlik ediyor.
"Türkiye son yıllarda geliştirdiği teknolojilerle çok başarılı işler yapıyor"
Özkan Doğanay, AA muhabirine, yurt dışına giderken hep aklının bir köşesinde ülkesine geri dönme fikrinin olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başlattığı milli teknoloji hamlesinin Türkiye'ye dönme kararı almasında etkili olduğunu vurgulayan Doğanay, "Türkiye son yıllarda geliştirdiği teknolojilerle çok başarılı işler yapıyor. Mezun olduğum Ege Üniversitesindeki çalışmaları da hep takip ediyordum. Rektörümüzün daveti üzerine Türkiye'ye dönme kararı aldım. Ne kadar doğru bir karar aldığımı bir yıldır yaşayarak görüyorum." diye konuştu.
Türkiye'ye dönme kararı aldığında eşinin de kendisine destek verdiğini anlatan Doğanay, özellikle çocuklarının çok mutlu olduğunu ifade etti.
"Başarmak için gece-gündüz çalışıyoruz"
İngiltere'de beraber çalıştığı bilim insanlarının verdiği karara şaşırdığını belirten Doğanay, şöyle konuştu:
"Hocalarım bu durumu iyi karşılamadı ama sonuçta bu benim kararımdı. Türkiye'de geliştirdiğimiz görüntüleme teknolojileriyle ilgili beraber çalışmaya devam ediyoruz. Görüntüleme laboratuvarında KOAH, astım ve Kovid-19 hastalıklarının erken tanı ve teşhisi için akciğer görüntüleme cihazı geliştirme çalışmalarına devam ediyoruz. Başarmak için gece-gündüz çalışıyoruz. Öğrenci arkadaşlarımız da çok heyecanlı, sonucun iyi olacağından hiç şüphemiz yok. Şu anda cihazın prototipini hazırlama çalışmaları devam ediyor, yakında güzel haber vereceğimizi düşünüyorum."
Türkiye'ye döndükten sonra bilimsel çalışmalara çok daha heyecan duyduğuna işaret eden Doğanay, ülkesine hizmet ettiği için mutluluk yaşadığını dile getirdi.
Yurt dışında bulunan Türk bilim insanlarına çağrıda bulunan Doğanay, "Rektörümüz Necdet bey, beni telefonla davet etti, 'her zaman yanımda olacaklarını' söyledi. Ben de hiç düşünmeden TÜBİTAK'ın başlattığı projeye başvurdum. Üniversitelerin kapıları onlara açık. Projelerine destek veriliyor. Çok iyi çalışma imkanları sağlanıyor." ifadelerini kullandı.
Doğanay ile aynı laboratuvarda görev yapan Elif Soya ise ondan çok şey öğrendiğini anlatırken, "Ben geri dönmesinden çok korktum ama o hiç zorluk yaşamadan, bize örnek olmak için çalışmalarına devam ediyor." dedi.
Rektör Prof. Dr. Necdet Budak da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yerli teknolojilere çok önem verdiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Özkan beyi bir telefonla üniversitemize davet ettik. O da bizi kırmadı. Artık çalışmalarına EÜ çatısı altında devam ediyor. Özkan bey yurt dışından geldi, yaptığı çalışmalarla bir yılda gençlerden oluşan 20 kişilik bilimsel araştırma grubu oluşturarak çok önemli çalışmalara imza atmaya başladı. Yapacağı her projede sonuna kadar yanındayız."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com