ANKARA
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, ovaları tarımsal sit alanı olarak koruma altına aldıklarını belirterek, "Bu hafta da büyük ihtimalle ilgili düzenleme yayımlanacak, 202 ovamız koruma altında, tarımsal sit alanı ilan ettik. Hızlı bir şekilde bunu 300'e çıkaracağız." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle gerçekleştirilen "Geleceğimi Koruyorum" projesi kapsamında, "Toprak ve Su Konulu Resim Yarışması Ödül Töreni" ile kapanış toplantısı düzenlendi.
Çelik burada yaptığı konuşmada, projeyi Türkiye'nin geleceği öğrencilerle insanlığın geleceği olan toprak, su ve çevre konusunda farkındalık oluşturmak için hayata geçirdiklerine dikkati çekerek, günümüzde birçok değerin tahrip edildiğini söyledi. Bunların başında tarım alanları ve tabiat değerlerinin geldiğini ifade eden Çelik, dünyada tarıma elverişli 5 milyar hektar arazi bulunduğunu, bunun 1,4 milyar hektarlık bölümünün tarım amaçlı kullanılabildiğini bildirdi.
Çelik, bilinçsiz sulama, fazla kimyasal kullanılması ve betonlaşma neticesinde her yıl 12 milyon hektar arazinin tarım dışı kaldığına işaret ederek, "Dünyada 1 dakikada 33 futbol sahası kadar tarım alanı tarım dışına çıkıyor. Programımızı tamamlayacağımız 1 saat içinde yaklaşık 2 bin futbol sahası büyüklüğünde alan tarım dışına çıkıyor. Oysa 1 dakikada 250, 1 saat içinde 15 bin çocuk dünyaya geliyor. Bir taraftan nüfus artışı devam ediyor bir taraftan da geleceğimiz olan toprağımızın elimizden kaydığını ibretle izliyoruz." diye konuştu.
"Tarımsal sit alanı ilan edilen ova sayısını 300'e çıkaracağız"
Ovalarla ilgili yapalan düzenlemelere de dikkati çeken Çelik, "Ovalarımızı koruma altına aldık. Bu hafta da büyük ihtimalle ilgili düzenleme yayımlanacak, 202 ovamız koruma altında, tarımsal sit alanı ilan ettik. Hızlı bir şekilde bunu 300'e çıkaracağız. Tespitlerimiz tamamlanınca hemen Bakanlar Kurulu kararına dönüşüyor ve böylece ovalarımızın tahribatı çok ama 'ne kurtarabilirsek' diye acele ediyoruz." şeklinde konuştu.
Çelik, Türkiye'nin gen kaynaklarına sahip çıktıklarını belirterek, yerel tohumun muhafaza edilerek geliştirilmesine yönelik çalışmaların yürütüleceğini bildirdi. Çelik, organik tarımın yaygınlaştırılmasına ilişkin çalışmaların çay ile başlayacağını, buna yönelik önemli bir noktaya geldiklerini belirterek şöyle devam etti:
"Her yaşa göre bir işin olduğuna inanıyorum. O sorumluluk getiriyor, toplum ve tabiat ile kaynaşmayı sağlıyor. Daha yaşanabilir bir dünya için çocuklarımızın yalnız internet, ekran gençliği değil, domatesi sadece markette gören gençlik değil, patatesin ağaçta olmadığını bilen bir birey olarak yetiştirilmesi gerekiyor. Nasıl olacak bu iş? Başta iki önemli Bakanlık üzerine düşen görevleri yapacak. Biz enstitülerimizi, Bakanlığımızın bütün birimlerini, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünün (TİGEM) bütün çiftliklerini Milli Eğitim Bakanlığına veriyoruz. Diyoruz ki, Enstitülerimizde faydalı böcek nasıl yetiştiriliyor? Hayvancılık nasıl yapılıyor. Gençlerimiz, yavrularımız ilkokul çağından itibaren gelsinler görsünler. Teori ve pratiği buluşturalım, gençliği geleceğe bu şekilde taşıyalım."
Proje 20 bin kişiye ulaştı
"Geleceğimi Koruyorum" sosyal sorumluluk projesi, 2015 yılının haziran ayında yürütülmeye başlandı ve başarılı bir şekilde tamamlandı. Söz konusu projeyle Türkiye'nin sahip olduğu tarım alanları, su kaynakları ve gübrenin bilinçsizce kullanımı sonucu meydana gelebilecek olumsuzlukların önüne geçmek, genç kuşakların, doğal kaynakların korunması ve kullanımı konusunda hassasiyeti yüksek bir nesil olarak yetişmesini temin etmek amaçlandı.
Proje kapsamında 30 büyükşehir il sınırı içinde yer alan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul öncesi, 1, 2, 3 ve 4'üncü sınıf öğrencilerine ve dolaylı yararlanıcılar olarak da öğrencilerin, öğretmen ve ebeveynlerine yönelik eğitim ve etkinlik gerçekleştirildi.
Söz konusu proje, Emine Erdoğan tarafından G20 Antalya Zirvesi'nde örnek proje olarak tanıtıldı. Ayrıca proje Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'ne de sunuldu. Antalya’da EXPO 2016’da projeye ilişkin 6 ay süreyle açılan standı 43 farklı ülkeden gelen turistler ve Türkiye'nin 42 ilinden öğrenci, öğretmen ve ebeveynleri ziyaret etti. Proje, toplamda yaklaşık 20 bin kişiye ulaştı.
Muhabir: Merve Özlem Çakır, Mustafa Çalkaya