Genel

Ortadoğu Enstitüsü güvenlik uzmanı Lister: ABD-YPG iş birliği, Türk-Amerikan ilişkilerini bozuyor

Ortadoğu Enstitüsü güvenlik politikaları uzmanı Lister, "ABD'nin YPG ile en başından beri kurduğu ilişkinin, Türk-Amerikan ilişkilerine ciddi bir bozucu etki yapması kaçınılmaz bir durumdu." dedi.

Ortadoğu Enstitüsü güvenlik uzmanı Lister: ABD-YPG iş birliği, Türk-Amerikan ilişkilerini bozuyor
08-02-2018 16:17

WASHINGTON (AA) - HAKAN ÇOPUR - ABD'de faaliyet gösteren düşünce kuruluşu Ortadoğu Enstitüsünün Terörle Mücadele Bölümü Direktörü Charles Lister, ABD'nin terör örgütü PYD/PKK'ya verdiği desteğin Türk-Amerikan ilişkilerine ciddi düzeyde bozucu etki yapmasının "kaçınılmaz" olduğunu vurguladı.

ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesinde düzenlenen Suriye konulu oturuma katılan güvenlik politikaları uzmanı Lister, oturumun ardından AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Türk-Amerikan ilişkilerindeki ana sorunun ABD'nin PYD/PKK'ya verdiği destek olduğunun altını çizen Lister, Suriye'deki kriz çözülmediği sürece PYD/PKK sorununun da çözülemeceğine işaret etti.

"ABD, kendini çok aldatıcı bir pozisyona düşürdü"

Lister, "ABD'nin YPG ile en başından beri kurduğu iş birliğinin, Türk-Amerikan ilişkilerine ciddi bir bozucu etki yapması kaçınılmaz bir durumdu. (PYD/PKK'ya karşı) Türkiye'nin belirli bir noktaya geleceği belliydi; buna mukabil Amerikan yönetimi de SDG'ye ve YPG'ye desteğini kesmeyecekti. Bu noktada Amerikan yönetiminin kendini çok aldatıcı bir pozisyona düşürdüğünü düşünüyorum." dedi.

"ABD, Kobani'den sonra dil değiştirdi"

ABD'nin PYD/PKK konusunda tutarsız bir çizgi izlediğini anlatan Lister, şöyle konuştu:

"2014'teki Kobani operasyonu başlamadan önce ABD hükümetinin Ulusal Terörle Mücadele Merkezi YPG'yi PKK'nın Suriye kolu olarak göstermişti. Ancak operasyon başladıktan ve onlarla (YPG ile) çalışmaya başladıktan sonra dil değişti ve o ibareler internet sitesinden silindi. Ancak ilginçtir ki ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) kısa süre önce YPG'yi yeniden PKK'nın Suriye kolu olarak etiketledi; bu çok çarpıcı bir durum. Demek ki bu noktada ABD Savunma Bakanlığı ile CIA arasında bazı ayrışmalar var. Belki de bu durum o kadar da sürpriz sayılmamalı; fakat Amerikan politikasındaki bu YPG tutarsızlığı önemli bir problem."

ABD'nin hata üstüne hata yaptığını ve bu durumun ilişkideki güveni ciddi şekilde zedelediğini dile getiren Lister, "Umuyorum ki bir noktada iki taraf da bu durumun iki ülkenin de çıkarlarına uymadığını fark eder." ifadesini kullandı.

"Türkiye, ABD ve NATO tarafından terk edildiğini hissediyordu"

Lister, ABD'nin Suriye ve YPG politikasının Türkiye'yi Rusya'ya ittiği yönündeki yaklaşıma ilişkin, "Bu durum kaçınılmazdı. Türkiye, ABD ve NATO tarafından terk edildiğini hissediyordu; böyle bir durumda Suriye'de, özellikle Suriye'nin kuzeyinde elbette başka ilişkiler arayacaktı. Bu da Rusya oldu. Birçok jeopolitik ve tarihi sebepten dolayı (Türkiye'nin) İran ile aynı düzlemde ilişki kurulabileceğini düşünmüyorum. Ancak Rusya potansiyel bir ara bulucu olarak ortaya çıktı." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye ile Rusya arasındaki yakınlaşmanın "Türkiye'nin çıkarına en uygun yol olmadığını" düşündüğünü de kaydeden Lister, bir noktada Washington ile Ankara'nın Suriye konusunda ortak bir noktada buluşmaları gerektiğini vurguladı.

PYD/PKK'nın Türkiye'ye karşı kullandığı silahların ABD'den alınmış silahlar olabileceği gibi karaborsadan veya başka unsurlardan da temin edilmiş olabileceğini savunan Lister, ABD'nin örgüte verdiği desteğin toplamda PYD/PKK'yı güçlendirdiğine vurgu yaptı.

"Suriye'nin kuzeybatısındaki YPG'liler de faydalanır"

"ABD'nin kuzeydoğu Suriye'deki YPG unsurlarına verdiği destekten kuzeybatı Suriye'deki YPG unsurlarının faydalandığı açık bir durumdur, silahlar paylaşılmış olsun veya olmasın fark etmez. Bir grubun ülkenin bir tarafındaki unsurları güçlendiğinde, ülkenin diğer tarafındaki unsurları da güçlenecektir." değerlendirmesini yapan Lister, Washington ile Ankara'nın karşılıklı diyalog ile PYD/PKK ve Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunu konuşması gerektiğini belirtti.

Öte yandan Temsilciler Meclisindeki oturuma katılan Washington merkezli düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi kıdemli Ortadoğu uzmanı Faisal Itani de ABD'nin PYD/PKK'ya verdiği desteğin Türkiye'yi haklı olarak kızdırdığını kaydetti.

"ABD Hizbullah'a silah yardımı yapsa İsrail ne derdi?"

Itani, "Bir düşünün: ABD, Suriye'nin güneyinde El Kaide ile savaşıyor ve bu savaşı kendi adına yürütmesi için Hizbullah'a silah yardımı yapıyor olsa sizce İsrail bu duruma ne derdi? İşte Türkiye de YPG'ye verilen destekten dolayı aynı şekilde kızgın." şeklinde konuştu.

ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde bir şey yapmak istiyorsa Türkiye ile çalışması gerektiğine işaret eden Itani, "Eğer kuzeybatı Suriye'de istikrar istiyorsak bunu Türkiye'siz yapamayız, Türkiye'ye ihtiyacımız var." dedi.

"ABD, Suriye'de gerçek bir strateji geliştirmede zorlanıyor"

ABD'nin son Suriye Büyükelçisi Robert Ford ise ABD'nin Suriye'de gerçek ve uygulanabilir bir strateji geliştirmekte zorlandığını vurguladı.

Ford, sahada Rusya, İran ve Türkiye'nin güçlü olduğunu, ABD'nin askeri varlığının ise PYD/PKK üzerinden gerçekleştiğini anlatarak, "Suriyede bir savaş var ve biz içinde değiliz. O yüzden Astana veya Cenevre süreçlerinden çok güçlü sonuçlar çıkarabileceğimizi düşünmüyorum." dedi.

Muhabir: Hakan Çopur


SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER