ANKARA - Tanju Özkaya, Serdar Açıl
Türk siyasi tarihine "post modern darbe" olarak geçen 28 Şubat'ın anti demokratik uygulamaları nedeniyle yüzlerce subay ve astsubay, "irtica" gerekçesiyle gönül verdikleri üniformalarından oldu.
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman'dan "üstün disiplin anlayışı" nedeniyle takdirname aldıktan birkaç ay sonra "irticai görüşleri benimsediği" gerekçesiyle "disiplinsizlikten" ihraç edilen Yüzbaşı Bülent Demir de bu isimler arasında yer aldı.
Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) "sakıncalı subay" listesine alınan Demir, ordudan ihraç edildikten sonra hakkını aramak için hukuk fakültesini bitirdi. Avukatlık cübbesini 40 yaşında giyen Demir, o günden sonra rütbelerini geri almak ve binlerce insanı mağdur edenlerden hesap sormak için 28 Şubat davasının görüldüğü mahkemede müşteki sırasına oturdu.
Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 28 Şubat'ın etkileri bakımından askeri darbe olduğunu, bu süreçte rol alanların da darbeci olduklarını söyledi.
İlk duruşmanın görüldüğü günden bu yana İstanbul'dan Ankara'ya gelerek müşteki avukatı olarak duruşmalarda yer aldığını anlatan Demir, "28 Şubat darbesinin görünürde binlerce mağduru var. Ancak o süreçten bütün ülke olarak doğrudan etkilendik. Bugün ise bu darbenin failleri geç de olsa yargı huzurunda hesap veriyor. Biz de o günün mağduru olarak adalet arayışımızı sürdürüyoruz." dedi.
28 Şubat'ta Yüksek Askeri Şurası (YAŞ) kararı ve üçlü kararnameyle bin 650 Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personelinin ordudan hukuksuz bir şekilde ihraç edildiğini ifade eden Demir, kendisinin de "disiplinsizlik" gerekçesiyle ilişiği kesilenler arasında yer aldığını anlattı.
Görev yaptığı dönemlerde onlarca takdirname ve ödül aldığını belirten Demir, şöyle devam etti:
"İşin ilginç tarafı disiplinsizlikten atıldıktan birkaç ay önce 'üstün disiplin anlayışı ve başarılı çalışmalarımdan' dolayı dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman tarafından takdirname aldım. Sicil amirlerim 'üstün birlik yetiştirdiği ve örnek subay' olduğum için ödüller vermişlerdi. Buna rağmen birkaç ay sonra 'disiplinsizlik' gerekçesiyle ordudan attılar. Sebebini sorduğumda 'BÇG' diyorlardı. 'Eşi başörtülü, kendisi namaz kılan, içkili resepsiyonlara katılmayan subay' olarak fişlemişlerdi."
Avukat oldu, 28 Şubatçıların karşısına çıktıOrdudan atıldıktan sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini kazandığını belirten Demir, 40 yaşından sonra avukatlık ruhsatını aldığını söyledi. Kendisi gibi binlerce 28 Şubat mağduru için 28 Şubat davasında cübbe giydiğini anlatan Demir, bu süreçte kendisini haksız yere ihraç eden dönemin generalleriyle yüz yüze gelme imkanı bulduğunu anlattı.
Demir, "Bugün beni mağdur edenlerin yargılandığı davada avukat olarak karşılarına çıkıyorum. Davanın sanıklarından dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, mahkeme çıkışında benimle görüşmek istediğini söyledi. Bana 'Sizin gibi bir subayın ordudan atılmasına üzüldüm.' demekle yetindi. Aslında bu haksızlığın ve adaletsizliğin ikrarıydı. Yaşadığımız sıkıntılar karşısında kimseye kin gütmedik, sadece adaletin tecellisini bekledik. Davada sona gelindi, umuyorum ki herkes hak ettiğine kavuşacaktır." diye konuştu.
İadeiitibar bekliyorBÇG'nin fişlemesi nedeniyle YAŞ kararlarıyla ordudan ihraç edilen TSK mensuplarına 2011'deki anayasa değişikliğiyle iadeiitibar yapıldığını söyleyen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu arkadaşlarımıza TSK kimlikleri verildi. İsteyen emekli oldu, yaşı gelmeyenler ise kamu kurumlarına araştırmacı olarak atandı. Ancak üçlü kararname ile atılan benim gibi yüzlerce subay ve astsubay için bu uygulamaya gidilmedi. Kararname mağdurları için yargı yolunun açık olması buna gerekçe gösterildi. 'Yargı yolu' dedikleri ise Askeri Yüksek İdare Mahkemesi idi. Müracaatlarımız incelenmeden reddediliyordu. Aradan 20 yıl geçti, kararnamezedeler için yasal düzenleme yapılmadı. Sayın Cumhurbaşkanımızın bize sahip çıkmasını bekliyoruz. YAŞzede kardeşlerimiz gibi bizlerin de aynı haktan yararlanmasını umuyoruz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com