TÜBİTAK Bilim ve Toplum Projeleri 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları destekleme programı kapsamındaki proje ile çocukların bilgi düzeylerinin doğal ortamlarda geliştirilmesi amaçlanıyor.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Kültepe Kaniş/Karum Höyüğü, kesin korunacak hassas alan ilan edilen Sultan Sazlığı ve Türkiye'nin önemli kış turizm merkezlerinden Erciyes Dağı ile Selçuklu ve Arkeoloji müzelerini ilk defa gezen öğrenciler, alanında uzman kişilerden bilgi ediniyor.
Proje yürütücüsü Özcan Elzem Şengül, TÜBİTAK programı kapsamında Müncübe Cıngıllıoğlu Ortaokulu yürütücülüğünde öğrencilere yönelik çalışma başlattıklarını söyledi.
Projenin ortaya çıkma sürecinden bahseden Şengül, şöyle konuştu:
"Öğrencilerin sosyal ve bilimsel etkinliklere çok fazla katılmadıklarını saptadım ve böylece projeye karar verdim.
Bunu sadece bizim okulla sınırlı tutmak istemedim. İl genelinde gelir düzeyi düşük ama başarılı ve öğretim notu 90'ın üzerinde öğrencilerle bir proje yapmak istedik. İlimizde okul dışı ortamlar çok zengin ama bunlar genelde gezi ve piknik amacıyla kullanılıyor.
Bu ortamların gezi amacıyla değil de öğrenim alanları olarak kullanılmasını istedik.
İlimizde bu etkinlikleri yapabileceğimiz ortamları belirleyerek üniversitelerden alanında uzman 21 akademisyenle ve yine alanında uzman 13 öğretmenimizi de alarak projemizi geliştirdik."
Çocukların ilk defa böyle bir eğitime katıldıklarını anlatan Şengül, mekana uygun eğitim programları düzenlediklerini dile getirdi.
Şengül, öğrencilerin eğlenerek öğreneceğini belirterek şöyle devam etti:
"Kültepe Kaniş/Karum Höyüğü, bilim merkezi, Erciyes, müzeler, şeker fabrikası, Sultan Sazlığı gibi alanlarda etkinlikler gerçekleştiriyoruz.
Hedef kitlemiz 7. sınıftı. 2 sevgi evlerinden, 5 yabancı uyruklu, 5 özel yetenekli ve farklı ilçelerden seçilmiş toplam 30 öğrencimiz var.
Öğrencilerimizin ortak özelliği bu mekanlara daha önce hiç gitmemiş olmaları.
Öğrencilerimiz geliyorlar ve hocalarımız matematik, fizik, tarih, astronomi anlatıyor.
Teleskopla güneşi gözlemliyorlar, tarihle ilgili müzelerde etkinlik yapıyorlar. 21 alanda etkinlik gerçekleştiriyorlar. 89 bin 600 liralık bütçemiz var. Öğrencilerimizin şapka, tişört, baskı malzemeleri ve yemek giderleri gibi ihtiyaçları bu bütçeden karşılanıyor. Çocuklar kendilerini çok özel hissettiklerini söylediler. 'Biz gezmiyoruz, öğreniyoruz' diyorlar. Bu bizim için çok önemli, çünkü amacımız yerinde öğretmek."
"Çocukların sosyalleşmesine olanak sağlıyoruz"
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve proje uzmanı Prof. Dr. Ahmet İlhan Şen de bu tür projelerin önemine vurgu yaparak şunları aktardı:
"Çocukların yaşayarak, yaparak, dokunarak, hareket halinde öğrenmelerini sağlamaya çalışıyoruz.
Biz öğrenmeyi zenginleştirme yoluna çıktık. Bu ortamların nasıl kullanılabileceğini projede çok rahat şekilde görüyoruz.
Çocukların sosyalleşmesine olanak sağlıyoruz. 'Her yer okul, her yer eğitim' sloganıyla ortaya çıkıyoruz.
Projemiz sayesinde öğrencilerimiz uzmanı yanlarındayken bir arkeolog toprağı nasıl kazar, onu gördüler.
Biz burada Aziz Sancar'ları ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Dünyaya yön verecek bilim insanlarına belki bir can suyu ortaya çıkarmaya çalışıyoruz.
Bunun için önce çalışmak ve yatırım yapmak gerekiyor. Biz de bu yatırımı yaptığımızı düşünüyoruz."
"Bu şansı yakaladığım için çok mutluyum"
Öğrencilerden Aygül Doğan ise projeye katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu anlattı.
Bilgiyi yerinde öğrendiğini ifade eden Doğan, "Dün şekerin nasıl yapıldığını gördük, Kültepe Kaniş Karum'a gittik. Buralara ilk defa geliyorum. Bu şansı yakaladığım için çok mutluyum. Böyle bir şans her çocuğun elinde olmayabilir. Görüyorum, öğreniyorum, eğleniyorum, bilgi ediniyorum." diye konuştu.
Muhammed Oğulcan Okşaş da okul dışında önemli bilgiler aldıklarını dile getirdi.
Suriyeli öğrenci Rena Abbas ise "Projeyi sınıf öğretmenim söyledi ve internetten başvuru yaptım. Rehber öğretmenim kabul edildiğimi söyleyince çok mutlu oldum. Bu fırsatı çok iyi değerlendirmeye çalışıyorum." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com