Kök, aç-kapa yönteminin yapım aşamasında hem doğaya hem de çevreye çok büyük zarar vereceğini düşündüklerini ifade ederek, "Üniversite olarak gerçekten bu çözümün parçası olmak istiyoruz. İleri sürüldüğü gibi karşı çıkmıyoruz” dedi.
ODTÜ Rektörü Kök, üniversitenin Rektörlük Toplantı Salonu’nda Malazgirt Bulvarı ile Bilkent Bulvarı'nı birleştirecek olan yol planına ilişkin açıklamalarda bulundu. ODTÜ ormanlarının Başkent’in akciğeri olduğunu söyleyen Kök, tünel yolun geçeceği alanın birinci derece doğal sit alanı olduğunu belirtti. Üniversite olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne iki alternatif yol önerisinde bulunduklarını ifade eden Kök, “Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Tabiat Varlıklarını Koruma Şubesi ilan panosunda, 22 Haziran tarihinde, üniversitemizin batı kesimine isabet eden Bilkent Bulvarı bölgesinde, yol güzergahlarına ilişkin 1/25000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği, 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Değişikliği askıya çıkarılmıştır. 2016 yılı Aralık ayında Üniversitemizin konuya ilişkin görüşleri, dayanakları ile birlikte iletilmesine rağmen, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Genel Müdürlüğü bu görüşleri dikkate almayarak plan değişikliği yapmış ve askıya çıkarmıştır. Buradaki temel yaklaşım ODTÜ’nün batı kesiminden yani iddia edildiği gibi ODTÜ’nün yan kısmından değil, içerisinden 50 metre genişliğinde bir yol geçmesini öngörmektedir” diye konuştu.
“Eskişehir yolu üzerindeki trafiğin kilitlenmesine neden olacaktır”
Kök, askıya çıkarılan plan değişikliklerinde üniversitenin arazisi içinden geçecek şekilde Eskişehir yolu ile aynı kademede bir yol öngörüsü bulunmasının ulaşım planlaması alanının yol kademelenmesine ilişkin temel ilkeleri açısından sakıncalı olduğunu belirterek, “Eskişehir yolu Ankara kentinin omurgasıdır. Yol kademelenmesinde ana yol niteliğindedir. Bu yola bağlanan bir bağlantı yolunun kentin ana taşıyıcı omurgası ile aynı kapasitede bir yol olarak planlanmış olması yol kademelenmesi yaklaşımı açısından doğru değildir. Bu plan değişikliği, İncek bölgesindeki trafik yükünün söz konusu ana yol üzerinden ODTÜ Bilkent sınırından, trafik yükü kapasite sınırına erişmiş olan ve çok ciddi trafik sıkışıklığı sorunu yaşanan Eskişehir yoluna akmasına yol açacaktır. Bu ise Eskişehir yolu üzerindeki trafiğin kilitlenmesine neden olacaktır” şeklinde konuştu.
“Hem doğal alanların gereksiz yere tahribine, hem kamu kaynaklarının israfına yol açacaktır”
Kök, ODTÜ arazisi ile Bilkent arasında mevcutta kuzey-güney yönünde bağlantı sağlayan ve halihazırda kapasitesinin çok altında kullanılan taşıt yolunun hastane bölgesiyle İncek Bulvarı arasındaki bağlantıyı sağlamak amacıyla değerlendirilmesinin mümkün olacağını kaydederek, “Bu taşıt yolunu kullanmak olanaklıyken, buna paralel ve ODTÜ arazisinden geçen yeni bir taşıt yolunun açılması öngörüsü hem doğal alanların gereksiz yere tahribine, hem kamu kaynaklarının israfına yol açacaktır” dedi.
“Genişliğin 50 metreden 25 metreye ya da 30 metreye daraltılması söz konusu olumsuzlukları azaltır”
Kök, “ODTÜ-Bilkent Üniversitesi sınırında öngörülen bu taşıt yolu, doğal yapıyı dikkate almamakta olup, doğal yapının tahribine ve niteliksizleşmesine yol açacaktır. Planlarda öngörülen yolun ODTÜ arazisinden geçen kısmı tescilli orman arazisine denk gelmektedir. Arazinin büyük bölümü 2. Derece Doğal Sit alanı statüsündedir. Önerilen yol yaklaşık olarak 94 hektarlık bir orman alanını kapsamaktadır. ODTÜ arazisinden 4,8 kilometre uzunluğunda ve 50 metre genişliğinde geçmesi öngörülen bu taşıt yolu ve bu bağlamda yapılacak olan sanat yapılarıyla 24 hektara yakın bir orman alanının yok olmasına yol açacak. Bunun yanı sıra bu yol ile ODTÜ’nün batı sınırı arasında kalan yaklaşık 94 hektarlık orman alanının ODTÜ arazisi ve orman alanı bütünlüğü ile ilişkisi koparılacak. Aslında çok genel ve çok basit bir şekilde öngörülen taşıt yolu güzergahının batı yönünde kaydırılarak belirlenmesi ve genişliğinin 50 metreden 25 metreye ya da 30 metreye daraltılması söz konusu olumsuzlukları azaltır” ifadelerini kullandı.
ODTÜ olarak şu anki durumun farkında olduklarını belirten Kök, çözüm için gereken desteği üniversite olarak verme taraftarı olduklarını söyledi. Bu konunun çözümünde üniversitenin fikirlerinin alınmasını istediklerini kaydeden Kök, “Biz kesinlikle bu olay olmasın, yapılmasın, buna karşıyız yaklaşımında değiliz. Tam tersi olarak bu sorununu Başkentimiz için daha kolay olması için verebileceğimizi tüm katkıyı verme taraftarıyız” dedi.
“Üniversite olarak gerçekten bu çözümün parçası olmak istiyoruz. İleri sürüldüğü gibi karşı çıkmıyoruz”
Kök, aç-kapa yönteminin belli şekilde ve belli aralıklarla yüzeye çıkıp yüzeyi tahrip ettiğini vurgulayarak, “Yapım aşamasında gerçekten hem doğaya hem de çevreye çok büyük zarar verecektir. Bu yüzden aç-kapaya sıcak bakmıyoruz. Aç-kapa yöntemiyle yaptığınızda maliyet 1 birimse diğer teknoloji ile açtığınız 1.2 birimdir. Ama o aradaki fark kadar karşılaşacağımız tahribat çok daha farklı bir şey. Bu bir tüneldir, Belediyenin de önerdiği de bir tüneldir. Sadece yapım farklı. Aç-kapa yöntemiyle bu işi yaptığınız zaman çevreye ve alana çok büyük tahribat olmakta. ODTÜ’nün yüzde 80’i ormanlık bir alan. O ağaçların yıkılıp, sökülüp, yerinden çıkarılıp tekrar dikilmesi de çok anlamlı bir şey değil. Yol ile ilgili bir sıkıntı yok sadece tünel yöntemiyle ilgili sıkıntı var. Üniversitemiz olarak gerçekten bu çözümün parçası olmak istiyoruz. İleri sürüldüğü gibi karşı çıkmıyoruz. Evet, Bilkent’te bir şehir hastanesi bitmek üzere, bunun yollarının yapılması lazım. Bunu da çok iyi anlıyoruz. Gerçekten Ankaralıların bu hastaneler bölgesine kolay ulaşım olarak sağlanması için üniversite olarak katkılarımızı vereceğiz. Ama bu işi bilimsel yollarla birlikte çözmek istiyoruz” diye konuştu.
İbrahim Berat Yılmaz - Abdullah Sarica
