
Kudüs
Hamas ile İsrail arasında imzalanan ve 19 Ocak'ta yürürlüğe giren Gazze Şeridi'nde ateşkes ve esir takası anlaşmasının ilk aşaması 42 gün sürecek.
Anlaşmanın ilk aşaması kapsamında şu ana kadar İsrail hapishanelerinde tutulan 1135 Filistinli özgürlüğüne kavuşurken, buna karşılık Gazze'de tutulan 19 İsrailli esir de serbest bırakıldı.
İsrail, Gazze'de 73 İsrailli esirin tutulduğunu, bunlardan yarısının hayatta olduğunun tahmin edildiğini öngörüyor.
Tel Aviv yönetimi, 3 Şubat'a tekabül eden anlaşmanın yürürlüğe girmesinin 16. gününde başlaması gereken ateşkesin ikinci aşamasına yönelik müzakereleri aksatmaya devam ediyor.
İsrail, uzun süre ayak sürümesine rağmen ateşkesin ikinci aşamasının müzakerelerinin ne zaman başlayacağına ilişkin tarihin belirlenmesi için kabinenin toplanacağını duyurdu.
ABD Temsilcisi'nin ziyareti ve Tel Aviv üzerindeki yansıması
Bu durum, İsrail'i ziyaret eden ABD Başkanı Donald Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un, Katar ve Mısırlı yetkililerle yaptığı görüşmelerin ardından geldi.
Witkoff, Fox News'e yaptığı açıklamada, ateşkesin ikinci aşamasına yönelik müzakerelerin birinci aşamaya göre daha karmaşık olduğunu ancak "kesinlikle başlayacağını" söyledi.
Witkoff, anlaşmanın ikinci aşamasına ilişkin Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Başkanı Hasan Reşat ile görüştüğünü belirtti.
Ardından da İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada, Netanyahu'nun Witkoff ile görüştüğü ve ateşkesin ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin ele alınacağı kabine toplantısının yapılacağı aktarıldı.
- İsrail'in aşırı sağcı bakanı Smotrich'ten anlaşma karşıtı tehditler
İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, 2 Mart'ta ateşkesin ilk aşamasının sona ermesinin ardından Gazze'ye saldırıların başlamaması durumunda hükümetten ayrılarak iktidar koalisyonunu devirme tehdidinde bulundu.
Gazze'de ateşkes anlaşması yapılması sebebiyle diğer aşırı sağcı eski Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Netanyahu hükümetinden istifa etmişti.
Ben-Gvir'in başını çektiği Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) Partisi'nin koalisyon hükümetinden ayrılmasıyla, Netanyahu hükümetinin İsrail Meclisi'ndeki sandalye sayısı 62'ye düşmüştü.
Hükümetin kurulabilmesi için 120 sandalyelik mecliste en az 61 milletvekiline sahip olması gerekiyor.
Ben-Gvir'in ardından mecliste 7 milletvekili bulunan Dini Siyonizm Partisi lideri Smotrich'in de ayrılması durumunda Netanyahu koalisyonu yeterli milletvekili sayısını kaybediyor.
- Netanyahu'dan Smotrich'e "ateşkesin ikinci aşamasının kabinenin onayına sunulacağı" vaadi
Netanyahu, koalisyondan ayrılarak hükümeti devirme tehdidinde bulunan Smotrich'e ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin kabinenin onayından geçmeden başlamayacağı sözü verdi.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde, bu yöndeki kararın daha önce Hamas ile ateşkesin onaylandığı kabine toplantısında alındığı kaydedildi.
Smotrich'in, ateşkesin ikinci aşamasına ilişkin müzakerelerin kabinede onaylanmasını koalisyon hükümetinde kalmanın bir şartı olarak talep ettiği ifade edildi.
Smotrich'in tehditlerine yanıt olarak muhalefet partilerinin Netanyahu'ya Meclis'te bir "güvenlik ağı" sağlamaya ve anlaşmanın sonuna kadar uygulanmasına hazır olduklarına ilişkin açıklamalarına işaret edilen haberde, Netanyahu ofisinin bu nedenle Kahire'ye gidecek heyetin ikinci aşamayı ancak kabinenin onayıyla görüşeceğini açıkça ifade ettiğine dikkati çekildi.
Haberde bazı kaynaklardan alınan bilgiye göre İsrailli yetkililerin gelecek hafta Katar'ın başkenti Doha'da ikinci aşama müzakereleriyle ilgili bir toplantı düzenlemek üzere görüşmeler yaptığı belirtildi.
Ancak üst düzey yetkililerden oluşan bir heyetin Doha seyahati ile heyetin yetki alanının Netanyahu ve diğer hükümet üyelerinin kararına bağlı olduğu aktarıldı.
Haberde ayrıca Kahire'ye gidecek heyetin anlaşmaya rağmen Gazze'ye girişine izin verilmeyen konteyner meselesini de görüşmesinin beklendiği ifade edildi.
Netanyahu'nun muhtemel şartları
Haaretz gazetesi askeri analisti Amos Harel, "Netanyahu'nun çevresindekiler, esir takası anlaşmasının şartlarının değiştirilip ilk aşamasının uzatılması olasılığına dair öneride bulunuyor." ifadesini kullandı.
Mart başında sona erecek olan ilk aşama kapsamında şu ana kadar altı İsrailli esirin daha sağ olarak serbest bırakılması ve ardından sekiz rehinenin cesedinin teslim edilmesinin beklendiğini kaydeden Harel, şu görüşlerini aktardı:
"İsrail, ikinci aşamada sağ ve ölü 59 esirden daha fazlasının serbest bırakılmasına olanak tanıyabilecek bir çözüm üzerinde çalışıyor. İsrail, fiilen Gazze'den çekilme anlamına gelen Philadelphi Koridorundan çekilme sözünü yerine getirmeden önce Hamas, daha fazla esiri serbest bırakabilir.
Fakat Hamas'ın Gazze'ye büyük insani yardım sevkiyatlarının ulaşmasıyla yeniden güven kazanması ve bölgedeki otoritesini aşamalı şekilde sağlamlaştırmasıyla bunun olma ihtimali zayıf görünüyor."
Harel, Netanyahu'ya çevresindekilerin, Gazze'de silahsızlanmanın güvence altına alınması, Hamas'ın Gazze Şeridi'nde kurulacak herhangi bir hükümette yer almaması gibi anlaşmanın ilerlemesi için bazı fikirler önerdiğini; bu fikirlerin Trump yönetimi tarafından da desteklediğini belirtti.
"Netanyahu'nun asıl meselesi iç sorunlar"
Netanyahu'nun karşılaştığı asıl zorluğun iç sorunlarla ilgili olduğuna işaret eden Harel, şu ifadelere yer verdi:
"İlk aşamadan sonra Gazze'de saldırıların yeniden başlatılması emrini vermez ve Gazze'den çekilmesi karşılığında daha fazla esirin serbest bırakılması için baskı yapmaya çalışırsa hükümetteki aşırı sağ görüşlü ortaklarıyla kurulu ittifakı zor bir sınava tabi tutulacak."
Harel, Netanyahu'nun karşılaştığı bir başka zorluğun da tüm esirlerin iade edilmesine ilişkin artan kamuoyu baskısı ile ordudaki yedek askerlerden bazılarının yeniden çatışmalara katılma konusundaki isteksizliği olduğunu kaydetti.
İsrailli uzman, Ultra-Ortodoks partilerin, yaygın kamuoyu eleştirisine rağmen Haredi (Ultra Ortodoks Yahudiler) erkeklerini zorunlu askerlikten muaf tutacak bir yasanın çıkarılmasında ısrar etmesine dikkati çekti.
Trump yönetiminin tutumunun neticeyi belirleyeceğini öngören Harel, Netanyahu'nun çevresinden alınan ipuçlarına göre, Hamas'a ek bir askeri maliyet yüklemek; böylece daha fazla siyasi taviz vermeye zorlayabilmek adına Trump'ın saldırıların belirli bir zaman çerçevesinde yeniden başlamasını destekleyebileceği görüşünü savundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com