Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Muhalefet liderlerine tavsiyem, ya bu ülkenin hava sahasını, kara sınırlarını korumak konusunda ilkeli tutumla hep beraber olalım ya da gölge etmeyin, kendi kurultay oyununuzu oynayın" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında 1 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri’nden sonra yeni kabine üyeleri ve milletvekilleriyle ilk kez biraraya geldi. Davutoğlu, konuşmasına yakasındaki rozetlerin anlamını anlatarak başlayarak, "Aziz bayrağımızın yanında bir bayrak daha taşıyorum, bugün 25 Kasım kadına karşı şiddete dur günü. Özellikle kadınlara yönelik şiddet karşısında omuz omuza vermek hepimiz için vazife. Buradan bütün kadınlarımıza, aziz kadınlarımızı bir kez daha huzurunuzda saygıyla selamlıyorum. Ayrıca, bugün çocuklarımız TEOG sınavına giriyor, bütün öğrencilerimizin gözlerinden öpüyorum" ifadelerini kullandı.
Dünya demokrasisinde az görülen oranda yüzde 95’e hais bir meclis tablosunun oluştuğunu belirten Davutoğlu, demokrasiyi güçlendiren her bir vatandaşa teşekkür ettiğini ifade etti. 1 Kasım seçimlerinin AK Parti için zafer tablosunu ortaya çıkardığına dikkati çeken Davutoğlu, "Bu emaneti 4 yıl boyunca onurla taşıma sözünü buradan milletimize söz veriyorum" dedi.
AK Parti’nin 1 Kasım seçimlerinde oyların yüzde 49.5’ini alarak 317 vekil çıkardığını anlatan Davutoğlu, AK Parti’nin milletin bağrından yola çıkan kadroların partisi olduğunu dile getirdi. AK Parti’nin birlik ve bütünlüğün teminatı olduğununun ortaya çıktığını söyleyen Davutoğlu, "Milletimiz bir kez daha bütün çözüm meselelerinin TBMM olduğunu ispat etmiştir. Yeni dönemde, 13 yıllık büyük başarılarımızı daha da büyütecek adımları atacağız. Yeni dönemde omuz omuza, hep birlikte çalışıp ter dökeceğiz, parlak bir geleceğe birlikte yürüyeceğiz" diye konuştu.
TBMM çatısı altında ilk kez görev alan milletvekillerinin tebrik eden Davutoğlu, "Milletimize hizmet için çıktığımız kutlu yürüyüşün yeni bir aşamasındayız. 1 Kasım seçimleri, milletimizin bize duyduğu güvenin arka arkaya devam ettiğini bize bir kez daha görmüştür. Kurucu Genel Başkanımızı buradan hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Hepimiz, bu büyük davanın birer neferleriyiz. 13 yıllık bu başarı tablosunda AK Parti’ye gönül vermiş herkesin büyük bir hissesi vardır. Her arkadaşımıza bir kere daha şükranlarımı ifade ediyorum. Bugün aramızda bulunmayan arkadaşlarımızı, 25. dönemdeki birlik kardeşleri olmasaydı 1 Kasım tablosu ortaya çıkmazdı. Bu destansı yürüyün büyük kahramanlarını selamlıyorum" dedi.
1 Kasım’dan sonraki sürecin anayasa çerçevesinde işlediğine dikkati çeken Davutoğlu, Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın saygın ve liyakatıyla bu makama en yakın isim olduğunu ve yeni görevinin hayırlı olmasını dilediğini ifade etti. Parti kurullarında yapılan istişarelerle listenin oluşturulduğunu ve Cumhurbaşkanı Erdoğna’a arzedildiğini hatırlatan Davutoğlu, 64. Hükümetin Türkiye, millet ve insanlık için hayırlı olmasını dilediğini ifade etti. Kabine listesi ve meclis grubunda yer alacakları belirlerken en doğru isimleri seçmeye çalıştıklarını belirten Davutoğlu, "AK Parti o kadar zengin bir kadroya sahip ki, zihnimde en az 4-5 isim dolaştı durdu. AK Parti grubunda en az bunun kadar nitelikli bir liste çıkarabilirdik. AK PArti, bu görevi yerine getirecek kadroya ahiptir. Bu liste reform, kalkınma atılmı hedeflerimiz gözönüne alınarak hazırlanmıştır. AK Parti, çok yönlü çok zengin bir kadroya sahiptir. Bütün makamlar geçicidir, baki olan kubbede hoş bir seda bırakmak, arkamızdan gönül dualarıyla anılmaktır. Şimdi hepimize düşen görev, milletimizin emanetine aşka sahip çıkmaktır. Son nefese kadar da bu emaneti kutsal bir yük olarak omuzlarımızda, gönlümüzde tutacağız" şeklinde konuştu.
"HÜKÜMETİMİZİN ÜÇ MİSYONU VARDIR"
Millete verilen sözlerin, yapısal reformların gerçekleştirileceğini ve sivil bir anayasanın da toplumun bütün kesimlerinin katılımıyla gerçekleştirileceğine işaret eden Davutoğlu, "Hükümetimizin birinci misyonu milleti temsil, ikinci misyonu millete hizmet, üçüncü misyonu ise Türkiye’yi geleceğe taşımaktır. Bütün vatandaşlarımızın hukukunu korumak, savunmak ve geliştirmek siyasetimizin esası olacaktır. Bütün inanç ve düşüncelerin hukukun korunması en büyük hedefimizdir. Bütün vatandaşlarımızın ve ülkemizin itibarını güvenliğini korumaya çalışırken, dünyaya açık bir hükümet olacağız. Kibir ve gurup Allah’ın izniyle zihinlerimizi hakim olamayacak. Biz, bu bereketli topraklara sevgi tohumu ekmeye geldik, sevgi tohumu ekeceğiz, sevgi çınarları büyüteceğiz" ifadelerini kullandı.
"HİÇBİR ÜLKENİN HUDUTLARI ÇİĞNENMESİN İSTİYORUZ"
Davutoğlu, AK Parti iktidarında kimsenin kendini ötekileştirilmiş hissetmeyeceğini belirterek, "Muhalefet grubunun demokratik düzenin olmazsa olmazı olduğunu unutmayacağız. İnsan onurunu inciten uygulamaların karşısında duracağız. Ülkemizin hukukunu korumayı namus borcu bileceğiz. Bu dava birliğin bütünlüğün, sen ben davası değil, Türkiye davasıdır. Bizler, sadece 78 milyon vatandaşımızın değil bütün insanlığın meselelerini mesele ediniyoruz. Bütün insanlık için hak ve hakkaniyet ölçülerinin olmasının istiyoruz. Hiçbir ülkenin hudutları çiğnenmesin istiyoruz. Bu felsefeyi taşıyan AK Parti sadece milli değil, evrensel bir harekettir" şeklinde konuştu.
"Bu evrensel markanın sadece kendi vatandaşlarımız için değil, bütün insanlık için ne anlama geldiğini biliyoruz" diyen Davutoğlu, 1 Kasım seçimleri akşamı Suriye’den gelen kanaat önderinin gönderdiği mesajı anlattı. Mesaja ilişkin detaylara değinen Davutoğlu, "Emin olunuz aynı saatlerde dünyanın her bir köşesinde Arakan’da, Somali’de, Irak’ta. Dünyanın her bir köşesindeki kardeşlerimiz oylarını gönülleriyle, dualarıyla kullandılar" diye konuştu.
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Herkes sussa biz susmayacağız. Herkes mazlumları zalimlerin insafına terketse biz bağrımızı açacağız. Emin olunuz ki 1 Kasım seçimlerinin zaferinin arkasında milletimize yaptığımız büyük hizmetlerin yanında milletimizin takip ettiği vicdan siyaseti etkili olmuştur. Milletimize hizmet yolunda AK Parti çalışmaya devam edecektir. Fitne ve fücurdan medet umanlar hayal kırıklığı yaşayacaklar. Bugüne kadar aramıza nifak sokmaya çalışanlar, birliğimizi bozmaya çalışanlar hep oldu. Parlamentoda 5. parti çıkacak söylentisini yayanlar, şimdi kongrelerine gitmeye korkuyorlar, kendi iç hesaplarıyla uğraşıyorlar. Biz, o kadar kısa sürede hükümet programını yazarken onlar birbirlerine nasıl çelme takarız hesabı içindeydiler. Biz, makamlar için değil hizmet için yola çıktık. Biz büyük hedeflerle varız. Bizim aramızda küçük hesaplara tevessül eden olmaz. Herkesin hukukunu korumak üzerimize borçtur. Hiçbir ayrım gözetmeden bütün vatandaşlarımıza hizmet ederek, gecemizi gündüzümüze katarak çalışacağız."
Suriye sınırında düşürülen uçağa ilişkin değerlendirmede bulunan Davutoğlu, "Bu konudaki kararlı tutumumuz ve angajman kurallarımız da bütün dünya tarafından bilinmektedir. Angajman kurallarımız Rusya Federasyonu makamlarınca bilindiği halde, bu son hadisede defalarca yapılan ikazlar ihlal yapan uçaklar tarafından yapılan dikkate alınmamıştır.Neticede, hava sahası ihlalinde bulunan milliyeti tespit edilemeyen uçak bir tehdit olarak algılanmış ve yürürlükteki angajman kurallarımız talimatlar gereği uygulanmaştır. Bu, hiçbir şekilde meydana gelmesini arzu edilmeyen bir olaydır.Bütün olaylarımıza rağmen, kara ya da hava sahamızda bir ihlal gerçekleşiyorsa ona karşı her türlü tedbiri almak bizim hakkımızdır" dedi.
Olay sonrasında gerekli bütün diplomatik tedbirler alındığı belirten Davutoğlu, "Eş zamanlı olarak P5 ülkelerini, BM Daimi üyelerinin Ankara’daki Byükelçiliklerine Dışişleri bakanlığımız tarafından bilgi verilmiştir. NATO toplantısı öncesi NATO Genel Sekreteriyle görüşerek detaylı bir istişarede bulunduk. İhlal edilen Türk hava sahası aynı zamanda NATO hava sahasıdır. Dün akşam, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Cumhurbaşkanımızın başkanlığında ilgili bütün birimlerin katıldığı güvenlik toplantısı gerçekleştirdik. Muhataplarımıza ülke hudutlarını korumanın gereğini anlattım. Onlar da sınırlarımızı korumanın tabi hakkımız olduğunu teyit ettiler ve dayanışmayı ifade ettiler. Rusya Federasyonu makamlarına da olayın ayrıntısına ilişkin bilgi verdik" dedi.
"Bu olayla Rusya Federasyonu ile ipleri germek, gerilim yaşamak gibi bir niyetimiz yoktur, olamaz da" diyen Davutoğlu, "Rusya bizim dostumuzdur, komşumuzdur. Rusya Federasyonu bizim çok önemli bir ortağımızdır. Şu anda aramızdaki iletişim kanalları açıktır. Karşılıklı iletişime büyük önem veriyorum. Ulusal güvenliğimizle her dost ülke arasında olduğu gibi uluslararası hukuk çerçevesinde saygı esasına dayanmaktadır. Türkiye’nin hava sahasına sahip çıkması en tabi hakkıdır ve olay bundan ibarettir. Ülkemizin etrafında adeta bir ateş çemberi var. Bu ateş çemberi içinde vatandaşlarımızın güvenliği söz konusu olduğunda her türlü tedbiri alacağımızı herkes bilmelidir. Bugün, Türk hava sahasını ihlal eden uçaklara TSK’nın gösterdiği tedbiri bu çerçevede ele almak azım. Türkiye’nin hiçbir ülkenin toprağında gözü yoktur. Türkiye, bölgedeki her türlü gerilime karşıdır. Bu ülkenin her karış toprağının güvenliğini sağlanması konusunda herhangi bir tereddütte olmadık, olmayacağız" diye konuştu.
"SURİYE’YE BARIŞ, HUZUR, ADALET, DEMOKRASİ GELSİN İSTİYORUZ"
"Suriye’ye barış, huzur, adalet, demokrasi gelsin istiyoruz" diyen Davutoğlu, "Suriye’deki kaos ortamının sona ermesi için Esad rejiminin devlet teröründen kurtulmak gereklidir. Suriye’de siyasi bir geçiş sürecinin sağlanması hayati önemdedir. Buradan bütün dünyaya sesleniyorum, bu insanlara zulüm edenlere artık dur diyelim. Son günlerde Bayırbucak bölgesinde, Suriye halkının bütününde, Bayırbucak’taki Türkmen kardeşlerimize çok yoğun saldırılar söz konusu. Bu olaylar da göstermektedir ki yabancı savaşların sadece DAİŞ değil, Suriye rejiminin yanında yer alan milislerce de gerçekleştirilmektedir. Bayırbucak’ta tek bir DEAŞ unsuru yoktur. Bu saldırıların derhal durdurulması gerekir. DEAŞ’a operasyon yapılıyor görüntüsü altında masum Suriyelilere, Türkmenlere dönük katliamlara yol açılmamalıdır. Buna derhal son verilmelidir. Bu saldırıları gerçekleştirenler bu insanlık dışı katliamın sorumlusu olacaklardır. Bayırbucak Türkmenleri, Selçuklu’dan beri oraya yerleştirilmişlerdir, bugün de bu toprakları asil ve öz çocuklarıdır" ifadelerini kullandı.
İnsani yardımların ulaştırılması konusunda gerekli tedbirlerin alındığını anlatan Davutoğlu, "Suriye halkı diğer halklar gibi barış içinde yaşamayı hakeden halktır. Suriye halkı, Türkiye’nin dostu ve kardeşidir. Bu ateş çemberi içinde, ülkemizin istikrarını teminat altına almak için ne gerekiyorsa yapacağız. Türkiye’nin huzurunu korumak için atılacak adamlardan hiçbir zaman vazgeçmedik" dedi.
MUHALEFET PARTİLERİNİN SURİYE KONUSUNDAKİ AÇIKLAMALARI
Muhalefet partilerinin temsilcilerini eleştiren Davutoğlu, "Bu kritik günde dahil hükümetimizle omuz omuza vermek ve milli birliği temsil edecek tutumu takınmak yerine bugün Sayın Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi dönüp hükümetin Ortadoğu politikasını eleştirmek bu şartlarda ve kritik dönemde, hiçbir muhalefet liderine yakışacak tutum değil. Dün bu olayın yaşanması üzerine 78 milyon aynı hissi düşüncelerle TSK’nın gösterdiği tutumdan memnun olmuştur. Muhalefet liderlerine tavsiyem, ya bu ülkenin hava sahasını, kara sınırlarını korumak konusunda ilkeli tutumla hep beraber olalım yada gölge etmeyin kendi kurultay oyununuzu oynayın. Küçük hesaplarınızla top çevirmeye devam edin, kurultayınızla ne yapacaksınız yapın" şeklinde konuştu.
Başbakan Davutoğlu, terörle mücadele konusundaki tavrın devam edeceğini belirterek, "Biz bu kararı alırken çok düşündük, kararı bir kez aldık, uygulamada da tereddüt göstermeyiz. Teröre karşı mücadele konusunda her zamankinden daha kararlıyız. Her türlü terör örgütüne karşı kararlı bir mücadeleyi yürüteceğiz" dedi.
DAVUTOĞLU, HDP’NİN TERÖRLE MÜCADELE KONUSUNDAKİ TAVRINI ELEŞTİRDİ
Huzur ve Demokrasi Operasyonu’nun kararlı bir şekilde yürütüldüğünü anlatan Davutoğlu, "Biliyorlar ki aslında kendilerine hendek kazıyorlar, o hendekleri kazanları hendeklere gömeriz. Kurdukları bütün tuzakları tek tek bozacağız. HDP’liler bütün yapılanları görmezden gelerek bizi suçluyor, hendek kazanlara destek oluyorlar. Bugünün Türkiye’sinde konuşarak halledilemeyecek hangi mesele var ki bu oyunlar oynanıyor? Bu Meclis tablosu ortaya çıkarmıştır, Türkiye’de Kürdü, Türkü, Sünniyi de aynı anda temsi eden parti AK Parti’dir. Bu ülkenin her köşesinde barışı kardeşliği egemen kılacağız. Bu topraklarda asırlarca süren kardeşlik kıyamete kadar sürecektir. HDP’nin şapkasını önüne koyup düşünme vakti geldi, hatta geçiyor. HDP, siyasete doğrultulan silahın gölgesinde kaldığı sürece anlamlı muhatap olma özelliğini kaybediyor. İnsanlar onlara oylarıyla demokratik mekanizmaları işletin derken, hala terörün karşısında tavır ortaya koyamıyorlar. Silahın tamamen devreden çıktığını göstermek için çalışmalılar. Yemin töreni esnasında Türkiye’nin gündemini başka yöne çevirmeye çalıştılar. O hendekler kapatılacak. Her türlü terörist oyun bozulacak. Bomba düzeneği yerleştirmek için hendek kazanlar, herkesin huzurunu bozmaya çalışanlar, devletimize diz çöktüremeyecekler. Herkes bilsin ki bu ülkenin hiçbir vatandaşını hiç kimseye ezdirmeyiz" diye konuştu.
Ankara saldırısı sonrasında patlamaya ilişkin görüntülerin ilk dakikadan itibaren medyada yer aldığını belirten Davutoğlu, Fransa’daki saldırıdan sonra Fransa’nın tek bir görüntüyü yayınlamadığını ifade etti. Birilerinin Türkiye’de böyle yapmayarak siyasi rant elde etmeye çalıştığını ve hükümete muhalif kesimler tarafından halkı galeyana getirecek provokasyonların yapıldığını söyleyen Davutoğlu, "Hükümetimizin aldığı tedbirler diktatörlük gibi yorumlanmaya başladı. Ankara saldırısından sonra 3 günlük yas ilan ettik. Paris saldırısından sonra vatandaşlara ihtiyaç olmaması halinde evlerinden çıkmaması söylendi. Ankara saldırısında bütün medyayı demiyorum, medyamızı da öz eleştiri yapmaya davet ediyorum. Fransa ve Türk medyasını öz eleştiri yapmaya davet ediyorum. Patlamanın hemen sonrasında televizyondaki yorumcular, neredeyse halkı devlete karşı hareket etmeye davet ettiler, teröristlerin kaçmalarına zemin hazırlandı. Çağdaş bir toplum olarak birbirini karşılıklı olarak anlarken olağanüstü durumlarda aynı ahlaki kriterler içinde davranmak lazım" şeklinde konuştu.
Türkiye’de insanların canına kasteden terörist grupların olduğunu anlatan Davutoğlu, "Terörle mücadele eden güvenlik birimlerimiz akıl almaz ithamlarla karşılaşıyoruz. Milletimiz önümüzdeki 4 yılı bize emanet etti. Bu 4 yıl inşallah millete hizmet yolunda nice yılları getirecektir. Siyaseti doğrulukla, dürüstlükle, erdemle, ahlak ve siyasetle, hakkaniyetle sürdürmek bizim bu millete verdiğimiz sözdür. Türkiye yarınlara başı dik yürüyecektir. Sizlere inanıyor ve güveniyorum. Bu onurlu görevde hepinize başarılar diliyorum. Yolunuz kutlu olsun" diye konuştu.
Öte yandan, grup toplantısına eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci gibi isimlerin katılmadığı görüldü.
(İHA)
Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin grup toplantısında 1 Kasım Milletvekili Genel Seçimleri’nden sonra yeni kabine üyeleri ve milletvekilleriyle ilk kez biraraya geldi. Davutoğlu, konuşmasına yakasındaki rozetlerin anlamını anlatarak başlayarak, "Aziz bayrağımızın yanında bir bayrak daha taşıyorum, bugün 25 Kasım kadına karşı şiddete dur günü. Özellikle kadınlara yönelik şiddet karşısında omuz omuza vermek hepimiz için vazife. Buradan bütün kadınlarımıza, aziz kadınlarımızı bir kez daha huzurunuzda saygıyla selamlıyorum. Ayrıca, bugün çocuklarımız TEOG sınavına giriyor, bütün öğrencilerimizin gözlerinden öpüyorum" ifadelerini kullandı.
Dünya demokrasisinde az görülen oranda yüzde 95’e hais bir meclis tablosunun oluştuğunu belirten Davutoğlu, demokrasiyi güçlendiren her bir vatandaşa teşekkür ettiğini ifade etti. 1 Kasım seçimlerinin AK Parti için zafer tablosunu ortaya çıkardığına dikkati çeken Davutoğlu, "Bu emaneti 4 yıl boyunca onurla taşıma sözünü buradan milletimize söz veriyorum" dedi.
AK Parti’nin 1 Kasım seçimlerinde oyların yüzde 49.5’ini alarak 317 vekil çıkardığını anlatan Davutoğlu, AK Parti’nin milletin bağrından yola çıkan kadroların partisi olduğunu dile getirdi. AK Parti’nin birlik ve bütünlüğün teminatı olduğununun ortaya çıktığını söyleyen Davutoğlu, "Milletimiz bir kez daha bütün çözüm meselelerinin TBMM olduğunu ispat etmiştir. Yeni dönemde, 13 yıllık büyük başarılarımızı daha da büyütecek adımları atacağız. Yeni dönemde omuz omuza, hep birlikte çalışıp ter dökeceğiz, parlak bir geleceğe birlikte yürüyeceğiz" diye konuştu.
TBMM çatısı altında ilk kez görev alan milletvekillerinin tebrik eden Davutoğlu, "Milletimize hizmet için çıktığımız kutlu yürüyüşün yeni bir aşamasındayız. 1 Kasım seçimleri, milletimizin bize duyduğu güvenin arka arkaya devam ettiğini bize bir kez daha görmüştür. Kurucu Genel Başkanımızı buradan hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Hepimiz, bu büyük davanın birer neferleriyiz. 13 yıllık bu başarı tablosunda AK Parti’ye gönül vermiş herkesin büyük bir hissesi vardır. Her arkadaşımıza bir kere daha şükranlarımı ifade ediyorum. Bugün aramızda bulunmayan arkadaşlarımızı, 25. dönemdeki birlik kardeşleri olmasaydı 1 Kasım tablosu ortaya çıkmazdı. Bu destansı yürüyün büyük kahramanlarını selamlıyorum" dedi.
1 Kasım’dan sonraki sürecin anayasa çerçevesinde işlediğine dikkati çeken Davutoğlu, Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın saygın ve liyakatıyla bu makama en yakın isim olduğunu ve yeni görevinin hayırlı olmasını dilediğini ifade etti. Parti kurullarında yapılan istişarelerle listenin oluşturulduğunu ve Cumhurbaşkanı Erdoğna’a arzedildiğini hatırlatan Davutoğlu, 64. Hükümetin Türkiye, millet ve insanlık için hayırlı olmasını dilediğini ifade etti. Kabine listesi ve meclis grubunda yer alacakları belirlerken en doğru isimleri seçmeye çalıştıklarını belirten Davutoğlu, "AK Parti o kadar zengin bir kadroya sahip ki, zihnimde en az 4-5 isim dolaştı durdu. AK Parti grubunda en az bunun kadar nitelikli bir liste çıkarabilirdik. AK PArti, bu görevi yerine getirecek kadroya ahiptir. Bu liste reform, kalkınma atılmı hedeflerimiz gözönüne alınarak hazırlanmıştır. AK Parti, çok yönlü çok zengin bir kadroya sahiptir. Bütün makamlar geçicidir, baki olan kubbede hoş bir seda bırakmak, arkamızdan gönül dualarıyla anılmaktır. Şimdi hepimize düşen görev, milletimizin emanetine aşka sahip çıkmaktır. Son nefese kadar da bu emaneti kutsal bir yük olarak omuzlarımızda, gönlümüzde tutacağız" şeklinde konuştu.
"HÜKÜMETİMİZİN ÜÇ MİSYONU VARDIR"
Millete verilen sözlerin, yapısal reformların gerçekleştirileceğini ve sivil bir anayasanın da toplumun bütün kesimlerinin katılımıyla gerçekleştirileceğine işaret eden Davutoğlu, "Hükümetimizin birinci misyonu milleti temsil, ikinci misyonu millete hizmet, üçüncü misyonu ise Türkiye’yi geleceğe taşımaktır. Bütün vatandaşlarımızın hukukunu korumak, savunmak ve geliştirmek siyasetimizin esası olacaktır. Bütün inanç ve düşüncelerin hukukun korunması en büyük hedefimizdir. Bütün vatandaşlarımızın ve ülkemizin itibarını güvenliğini korumaya çalışırken, dünyaya açık bir hükümet olacağız. Kibir ve gurup Allah’ın izniyle zihinlerimizi hakim olamayacak. Biz, bu bereketli topraklara sevgi tohumu ekmeye geldik, sevgi tohumu ekeceğiz, sevgi çınarları büyüteceğiz" ifadelerini kullandı.
"HİÇBİR ÜLKENİN HUDUTLARI ÇİĞNENMESİN İSTİYORUZ"
Davutoğlu, AK Parti iktidarında kimsenin kendini ötekileştirilmiş hissetmeyeceğini belirterek, "Muhalefet grubunun demokratik düzenin olmazsa olmazı olduğunu unutmayacağız. İnsan onurunu inciten uygulamaların karşısında duracağız. Ülkemizin hukukunu korumayı namus borcu bileceğiz. Bu dava birliğin bütünlüğün, sen ben davası değil, Türkiye davasıdır. Bizler, sadece 78 milyon vatandaşımızın değil bütün insanlığın meselelerini mesele ediniyoruz. Bütün insanlık için hak ve hakkaniyet ölçülerinin olmasının istiyoruz. Hiçbir ülkenin hudutları çiğnenmesin istiyoruz. Bu felsefeyi taşıyan AK Parti sadece milli değil, evrensel bir harekettir" şeklinde konuştu.
"Bu evrensel markanın sadece kendi vatandaşlarımız için değil, bütün insanlık için ne anlama geldiğini biliyoruz" diyen Davutoğlu, 1 Kasım seçimleri akşamı Suriye’den gelen kanaat önderinin gönderdiği mesajı anlattı. Mesaja ilişkin detaylara değinen Davutoğlu, "Emin olunuz aynı saatlerde dünyanın her bir köşesinde Arakan’da, Somali’de, Irak’ta. Dünyanın her bir köşesindeki kardeşlerimiz oylarını gönülleriyle, dualarıyla kullandılar" diye konuştu.
Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Herkes sussa biz susmayacağız. Herkes mazlumları zalimlerin insafına terketse biz bağrımızı açacağız. Emin olunuz ki 1 Kasım seçimlerinin zaferinin arkasında milletimize yaptığımız büyük hizmetlerin yanında milletimizin takip ettiği vicdan siyaseti etkili olmuştur. Milletimize hizmet yolunda AK Parti çalışmaya devam edecektir. Fitne ve fücurdan medet umanlar hayal kırıklığı yaşayacaklar. Bugüne kadar aramıza nifak sokmaya çalışanlar, birliğimizi bozmaya çalışanlar hep oldu. Parlamentoda 5. parti çıkacak söylentisini yayanlar, şimdi kongrelerine gitmeye korkuyorlar, kendi iç hesaplarıyla uğraşıyorlar. Biz, o kadar kısa sürede hükümet programını yazarken onlar birbirlerine nasıl çelme takarız hesabı içindeydiler. Biz, makamlar için değil hizmet için yola çıktık. Biz büyük hedeflerle varız. Bizim aramızda küçük hesaplara tevessül eden olmaz. Herkesin hukukunu korumak üzerimize borçtur. Hiçbir ayrım gözetmeden bütün vatandaşlarımıza hizmet ederek, gecemizi gündüzümüze katarak çalışacağız."
Suriye sınırında düşürülen uçağa ilişkin değerlendirmede bulunan Davutoğlu, "Bu konudaki kararlı tutumumuz ve angajman kurallarımız da bütün dünya tarafından bilinmektedir. Angajman kurallarımız Rusya Federasyonu makamlarınca bilindiği halde, bu son hadisede defalarca yapılan ikazlar ihlal yapan uçaklar tarafından yapılan dikkate alınmamıştır.Neticede, hava sahası ihlalinde bulunan milliyeti tespit edilemeyen uçak bir tehdit olarak algılanmış ve yürürlükteki angajman kurallarımız talimatlar gereği uygulanmaştır. Bu, hiçbir şekilde meydana gelmesini arzu edilmeyen bir olaydır.Bütün olaylarımıza rağmen, kara ya da hava sahamızda bir ihlal gerçekleşiyorsa ona karşı her türlü tedbiri almak bizim hakkımızdır" dedi.
Olay sonrasında gerekli bütün diplomatik tedbirler alındığı belirten Davutoğlu, "Eş zamanlı olarak P5 ülkelerini, BM Daimi üyelerinin Ankara’daki Byükelçiliklerine Dışişleri bakanlığımız tarafından bilgi verilmiştir. NATO toplantısı öncesi NATO Genel Sekreteriyle görüşerek detaylı bir istişarede bulunduk. İhlal edilen Türk hava sahası aynı zamanda NATO hava sahasıdır. Dün akşam, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Cumhurbaşkanımızın başkanlığında ilgili bütün birimlerin katıldığı güvenlik toplantısı gerçekleştirdik. Muhataplarımıza ülke hudutlarını korumanın gereğini anlattım. Onlar da sınırlarımızı korumanın tabi hakkımız olduğunu teyit ettiler ve dayanışmayı ifade ettiler. Rusya Federasyonu makamlarına da olayın ayrıntısına ilişkin bilgi verdik" dedi.
"Bu olayla Rusya Federasyonu ile ipleri germek, gerilim yaşamak gibi bir niyetimiz yoktur, olamaz da" diyen Davutoğlu, "Rusya bizim dostumuzdur, komşumuzdur. Rusya Federasyonu bizim çok önemli bir ortağımızdır. Şu anda aramızdaki iletişim kanalları açıktır. Karşılıklı iletişime büyük önem veriyorum. Ulusal güvenliğimizle her dost ülke arasında olduğu gibi uluslararası hukuk çerçevesinde saygı esasına dayanmaktadır. Türkiye’nin hava sahasına sahip çıkması en tabi hakkıdır ve olay bundan ibarettir. Ülkemizin etrafında adeta bir ateş çemberi var. Bu ateş çemberi içinde vatandaşlarımızın güvenliği söz konusu olduğunda her türlü tedbiri alacağımızı herkes bilmelidir. Bugün, Türk hava sahasını ihlal eden uçaklara TSK’nın gösterdiği tedbiri bu çerçevede ele almak azım. Türkiye’nin hiçbir ülkenin toprağında gözü yoktur. Türkiye, bölgedeki her türlü gerilime karşıdır. Bu ülkenin her karış toprağının güvenliğini sağlanması konusunda herhangi bir tereddütte olmadık, olmayacağız" diye konuştu.
"SURİYE’YE BARIŞ, HUZUR, ADALET, DEMOKRASİ GELSİN İSTİYORUZ"
"Suriye’ye barış, huzur, adalet, demokrasi gelsin istiyoruz" diyen Davutoğlu, "Suriye’deki kaos ortamının sona ermesi için Esad rejiminin devlet teröründen kurtulmak gereklidir. Suriye’de siyasi bir geçiş sürecinin sağlanması hayati önemdedir. Buradan bütün dünyaya sesleniyorum, bu insanlara zulüm edenlere artık dur diyelim. Son günlerde Bayırbucak bölgesinde, Suriye halkının bütününde, Bayırbucak’taki Türkmen kardeşlerimize çok yoğun saldırılar söz konusu. Bu olaylar da göstermektedir ki yabancı savaşların sadece DAİŞ değil, Suriye rejiminin yanında yer alan milislerce de gerçekleştirilmektedir. Bayırbucak’ta tek bir DEAŞ unsuru yoktur. Bu saldırıların derhal durdurulması gerekir. DEAŞ’a operasyon yapılıyor görüntüsü altında masum Suriyelilere, Türkmenlere dönük katliamlara yol açılmamalıdır. Buna derhal son verilmelidir. Bu saldırıları gerçekleştirenler bu insanlık dışı katliamın sorumlusu olacaklardır. Bayırbucak Türkmenleri, Selçuklu’dan beri oraya yerleştirilmişlerdir, bugün de bu toprakları asil ve öz çocuklarıdır" ifadelerini kullandı.
İnsani yardımların ulaştırılması konusunda gerekli tedbirlerin alındığını anlatan Davutoğlu, "Suriye halkı diğer halklar gibi barış içinde yaşamayı hakeden halktır. Suriye halkı, Türkiye’nin dostu ve kardeşidir. Bu ateş çemberi içinde, ülkemizin istikrarını teminat altına almak için ne gerekiyorsa yapacağız. Türkiye’nin huzurunu korumak için atılacak adamlardan hiçbir zaman vazgeçmedik" dedi.
MUHALEFET PARTİLERİNİN SURİYE KONUSUNDAKİ AÇIKLAMALARI
Muhalefet partilerinin temsilcilerini eleştiren Davutoğlu, "Bu kritik günde dahil hükümetimizle omuz omuza vermek ve milli birliği temsil edecek tutumu takınmak yerine bugün Sayın Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi dönüp hükümetin Ortadoğu politikasını eleştirmek bu şartlarda ve kritik dönemde, hiçbir muhalefet liderine yakışacak tutum değil. Dün bu olayın yaşanması üzerine 78 milyon aynı hissi düşüncelerle TSK’nın gösterdiği tutumdan memnun olmuştur. Muhalefet liderlerine tavsiyem, ya bu ülkenin hava sahasını, kara sınırlarını korumak konusunda ilkeli tutumla hep beraber olalım yada gölge etmeyin kendi kurultay oyununuzu oynayın. Küçük hesaplarınızla top çevirmeye devam edin, kurultayınızla ne yapacaksınız yapın" şeklinde konuştu.
Başbakan Davutoğlu, terörle mücadele konusundaki tavrın devam edeceğini belirterek, "Biz bu kararı alırken çok düşündük, kararı bir kez aldık, uygulamada da tereddüt göstermeyiz. Teröre karşı mücadele konusunda her zamankinden daha kararlıyız. Her türlü terör örgütüne karşı kararlı bir mücadeleyi yürüteceğiz" dedi.
DAVUTOĞLU, HDP’NİN TERÖRLE MÜCADELE KONUSUNDAKİ TAVRINI ELEŞTİRDİ
Huzur ve Demokrasi Operasyonu’nun kararlı bir şekilde yürütüldüğünü anlatan Davutoğlu, "Biliyorlar ki aslında kendilerine hendek kazıyorlar, o hendekleri kazanları hendeklere gömeriz. Kurdukları bütün tuzakları tek tek bozacağız. HDP’liler bütün yapılanları görmezden gelerek bizi suçluyor, hendek kazanlara destek oluyorlar. Bugünün Türkiye’sinde konuşarak halledilemeyecek hangi mesele var ki bu oyunlar oynanıyor? Bu Meclis tablosu ortaya çıkarmıştır, Türkiye’de Kürdü, Türkü, Sünniyi de aynı anda temsi eden parti AK Parti’dir. Bu ülkenin her köşesinde barışı kardeşliği egemen kılacağız. Bu topraklarda asırlarca süren kardeşlik kıyamete kadar sürecektir. HDP’nin şapkasını önüne koyup düşünme vakti geldi, hatta geçiyor. HDP, siyasete doğrultulan silahın gölgesinde kaldığı sürece anlamlı muhatap olma özelliğini kaybediyor. İnsanlar onlara oylarıyla demokratik mekanizmaları işletin derken, hala terörün karşısında tavır ortaya koyamıyorlar. Silahın tamamen devreden çıktığını göstermek için çalışmalılar. Yemin töreni esnasında Türkiye’nin gündemini başka yöne çevirmeye çalıştılar. O hendekler kapatılacak. Her türlü terörist oyun bozulacak. Bomba düzeneği yerleştirmek için hendek kazanlar, herkesin huzurunu bozmaya çalışanlar, devletimize diz çöktüremeyecekler. Herkes bilsin ki bu ülkenin hiçbir vatandaşını hiç kimseye ezdirmeyiz" diye konuştu.
Ankara saldırısı sonrasında patlamaya ilişkin görüntülerin ilk dakikadan itibaren medyada yer aldığını belirten Davutoğlu, Fransa’daki saldırıdan sonra Fransa’nın tek bir görüntüyü yayınlamadığını ifade etti. Birilerinin Türkiye’de böyle yapmayarak siyasi rant elde etmeye çalıştığını ve hükümete muhalif kesimler tarafından halkı galeyana getirecek provokasyonların yapıldığını söyleyen Davutoğlu, "Hükümetimizin aldığı tedbirler diktatörlük gibi yorumlanmaya başladı. Ankara saldırısından sonra 3 günlük yas ilan ettik. Paris saldırısından sonra vatandaşlara ihtiyaç olmaması halinde evlerinden çıkmaması söylendi. Ankara saldırısında bütün medyayı demiyorum, medyamızı da öz eleştiri yapmaya davet ediyorum. Fransa ve Türk medyasını öz eleştiri yapmaya davet ediyorum. Patlamanın hemen sonrasında televizyondaki yorumcular, neredeyse halkı devlete karşı hareket etmeye davet ettiler, teröristlerin kaçmalarına zemin hazırlandı. Çağdaş bir toplum olarak birbirini karşılıklı olarak anlarken olağanüstü durumlarda aynı ahlaki kriterler içinde davranmak lazım" şeklinde konuştu.
Türkiye’de insanların canına kasteden terörist grupların olduğunu anlatan Davutoğlu, "Terörle mücadele eden güvenlik birimlerimiz akıl almaz ithamlarla karşılaşıyoruz. Milletimiz önümüzdeki 4 yılı bize emanet etti. Bu 4 yıl inşallah millete hizmet yolunda nice yılları getirecektir. Siyaseti doğrulukla, dürüstlükle, erdemle, ahlak ve siyasetle, hakkaniyetle sürdürmek bizim bu millete verdiğimiz sözdür. Türkiye yarınlara başı dik yürüyecektir. Sizlere inanıyor ve güveniyorum. Bu onurlu görevde hepinize başarılar diliyorum. Yolunuz kutlu olsun" diye konuştu.
Öte yandan, grup toplantısına eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, eski Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci gibi isimlerin katılmadığı görüldü.
(İHA)