Dünya

'Mısır'da seçimler göstermelik'

Mursi döneminin Yatırım Bakanı Hamid, "Mısır'da insanlar cadde ortasında öldürülürken, 60 bin siyasi mahkum varken ve birçok insan idama mahkum edilmişken nasıl demokratik sistemden bahsedebiliriz. Mısır'da seçimler göstermelik." dedi.

'Mısır'da seçimler göstermelik'
26-01-2018 08:52

İSTANBUL - Kenan Irtak

Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi döneminin Yatırım Bakanı Yahya Hamid, "Mısır'da insanlar cadde ortasında öldürülürken ve kimse bundan sorumlu tutulmazken, hapishanelerde 60 bin siyasi mahkum varken ve şimdiye kadar birçok insan idama mahkum edilmişken nasıl demokratik bir sistemden bahsedebiliriz. Mısır'da seçimler göstermelik. Mısır'da sandığa gidin ya da gitmeyin kazanan bellidir." dedi.

Hamid, AA muhabirine yaptığı açıklamada Arap Baharı'ndan birkaç gün önce hiç kimsenin kitlesel protestoların ve devrim dalgasının, birçok Arap ülkesine çok hızlı bir şekilde yayılacağını tahmin edemediğini söyledi.

Arap Baharı'nın küçük veya önemsiz bir olay olmadığına dikkati çeken Hamid, "Tunus'ta başlayan olayların, çok hızlı bir şekilde Mısır'a, sonrasında Yemen'e, Suriye'ye ve Libya'ya ulaştığını gördük. Sosyal medya aracılığıyla hızlı bilgi transferi, yaşadıkları sistemi değiştirmek isteyen yeni jenerasyon milyonlarca genci etkiledi. 30 yıldır bu gençler mutlu değildi. Bu gençler baskı rejimi, diktatörlükle yönetiliyordu. Ağır ekonomik şartlarda yaşıyorlardı. İnsan hakları ihlallerine maruz kalıyorlardı. Bu ülkelerde yaşayan insanlar 'artık yeter' dedi." diye konuştu.

"Arap Baharı içten gelen bir şeydi"

Protestoların dış destek olmadan başladığını belirten Hamid, şunları kaydetti:

"Rejimler ekonomide ve medyada tekel halindeydi. Arap Baharı içten gelen bir şeydi. Dışarıdan destek almadı çünkü dışarıdakiler, Mübarek ile çok mutlulardı. Sisi ile de halen çok mutlular. İsrail, petro-dolar sahibi ülkeler ve batılılar, halen askeri kurumların görevde olmasından çok mutlu. Bu nedenle Arap ülkelerine demokratik bir rejiminin gelmesine müsaade etmiyorlar. Bu nedenle protestocuların arkasında 'Amerika var, şunlar var bunlar var' diyemeyiz, hatta Amerika karşıt devrimi destekledi."

Mısır'da Hüsnü Mübarek döneminde ilk çatlağın 2005'te meydanı geldiğini aktaran Hamid, Mübarek'in bu tarihte yerini büyük oğlu Cemal'e bırakmak istediğini ancak ordunun bunu istemediğini anlattı.

Hamid, Mısır'da Mübarek rejimine karşı protestoları başlatan olayın ise Halid Said isimli gencin polis tarafından öldürülmesi olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Polis, suç uydurarak Said'in uyuşturucu kullandığı için öldüğünü söyledi. Bundan sonra protestolar başladı. Binlerce genç Facebook'tan özellikle de 'Hepimiz Halid Said'iz' sayfasından yapılan çağrılara uyarak 25 Ocak 2011'deki gösterilere katıldı. Bu gelişme, Mübarek döneminde kutlanmaya başlanan ve halen Sisi zamanında kutlanmaya devam edilen 25 Ocak Polis Günü'ne denk geldi. 20 ve 30 yaşları arasındaki gençler, bu günde dışarı çıktılar ve 'yeter' dediler. 50 bin civarında insan toplandı. Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan), diğer cemaatlerin mensupları, siyasi parti üyeleri, ideolojik olmayan gençler, gruplar oradaydı. Politik değil, sosyal bir protestoydu. Mısır'daki protestolar bundan sonra kitleselleşti ve tüm ülkeye yayıldı. Hüsnü Mübarek, 11 Şubat 2011'de istifa etmek zorunda kaldı."

Hamid, Mısır'da Mübarek'in istifasından sonra oluşan boşlukta ordunun yönetimi ele aldığını ve yaklaşık 18 ay süren bu dönemdi askeriyenin ülkenin değişik şehirlerinden birçok katliam yaptığını ve yaklaşık 500 kişinin öldürüldüğünü söyledi.

Mübarek'in gidişinden 18 ay sonra yapılan seçimlerde Muhammed Mursi'nin göreve geldiğini ve bu ara dönemde işlenen suçlara ilişkin sadece Mursi döneminde soruşturma açıldığına dikkati çekti.

"Mısır'da enflasyon yüzde 40"

Hamid, 2011'den bu yana 7 yıl içinde Mısır'da birçok gelişme yaşandığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Askeri darbeden sonra fakirlik ikiyi katlandı Mısır'da. 2011'de yüzde 30 olan fakir oranı şu an yüzde 60'a ulaştı. Enflasyon oranı yıllık yüzde 10 iken şu an yüzde 40. Tüm dolar rezervleri yurt dışına taşındı. Nil Nehri üzerindeki haklarımız Etiyopya'ya verildi. Bu tarım arazimizin yüzde 50'sini yitirmemiz anlamına gelir. Türkiye'yi kızdırmak için Akdeniz'deki kıta sahanlığımız yeniden düzenlenerek deniz altındaki gaz haklarımız Kıbrıs Rum Kesimi'ne ve Yunanistan'a verilerek gelecek kuşakların hakları satıldı. Sina Yarımadası boşaltıldı."

Hamid, Türkiye'nin hükümetiyle ve muhalefetiyle Mısır'da işlenen katliamlara karşı durduğunu dile getirerek, tüm ilgililere teşekkür etti.

"Mısır'da demokrasi yok"

Mısır'da bu yıl içinde yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Hamid, "'Mısır'da 10 milyon insan sandık başına gitti' denilir fakat 700 bin kişi oradadır. Son seçimlerde '20 milyon var' denildi fakat bizim tespitlerimizin 5 milyondan daha az insanın katıldığını gösterdi. Yalan söylediler, tekrar yalan söylüyorlar ve yalan söyleme devam ediyorlar. Bazı uluslararası kuruluşlar da bu yalanlara inanıyor. Mısır'da demokrasi yok. Mısır'da insanlar cadde ortasında öldürülürken ve kimse bundan sorumlu tutulmazken, hapishanelerde 60 bin siyasi mahkum varken ve şimdiye kadar birçok insan idama mahkum edilmişken nasıl demokratik bir sistemden bahsedebiliriz. Mısır'da seçimler göstermelik. Mısır'da sandığa gidin ya da gitmeyin kazanan bellidir. Kısa bir süre önce adaylığını açıklayan eski başbakan ve Mursi'nin 2012 seçimlerindeki rakibi Ahmet Şefik, tutulduğu Birleşik Arap Emirlikleri'nden özel jetle Kahire'ye gönderildi ve seçime girmekten vazgeçti." diyerek konuşmasını tamamladı.

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER