ANKARA (AA) - Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Sadece bu FETÖ terör örgütünün TSK'dan ve bütün devlet kurumlarından tasfiyesi bizim için yeterli olmayacak. Bu darbe üreten anlayışı masaya yatırıp bununla ilgili bir demokratik ülkede, TSK'nın Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik yapısı içerisinde nerede bulunması gerektiği konusunda önümüzdeki süreçte birlikte kafa yoracağız." dedi.
Işık, Bakanlıkta TBMM Milli Savunma Komisyonu üyelerini kabul etti.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Bakan Işık, komisyon üyeleriyle önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti.
Çalışmalardan örnekler veren Işık, "Önümüzdeki süreçte de inanıyorum ki ülkemiz için milletimiz için, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz için ihtiyaç duyacağımız çalışmaları hep beraber yapacağız." diye konuştu.
Işık, Türkiye'nin 15 Temmuz akşamı tarihinin en büyük ihanetlerinden biriyle karşı karşıya kaldığını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Türk Silahlı Kuvvetlerinin içine sızmış ihanet şebekesi o gün 'Türk halkını, devletini ve milletini alt edebilirim.' düşüncesiyle harekete geçti. Ama başta Sayın Cumhurbaşkanımızın halkı sokağa davet etmesi, halkın sokağa çıkması, bütün siyasi partilerimizin darbe karşısında dimdik durması, Sayın Bahçeli'nin, Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu noktada kararlı bir duruş sergilemesi, Sayın Başbakanımızın ilk andan itibaren 'Bu işin kesinlikle kabul edilemez.' olduğunu açıklaması ve halkı mücadeleye çağırması, TBMM'nin bu konudaki duruşu bir kere her türlü takdirin üzerinde. Toplantı günü olmamasına rağmen Meclis'in acilen toplanması ve o hain girişim sırasında Meclis'te bulunulması bana göre demokrasi tarihimizdeki en önemli altın sayfalardan biri."
Çok büyük bir sınavın başarıyla verildiğini vurgulayan Işık, "O günden sonra oluşan atmosfer de hakikaten demokrasimiz açısından bize geleceğe umutla bakmamızı söylüyor, bunu gösteriyor. Bu noktada inşallah bu birliktelik devam edecek. 'Söz konusu vatansa gerisi teferruattır.' ifadesinin biz uygulamasını yapmış olduk hep beraber." diye konuştu.
Bakan Işık, 15 Temmuz'daki ihanet girişiminin önlendiğini, ancak bundan sonra benzer olayların tekerrür etmemesinin herkes için en önemli, öncelikli sorumluluk olduğunu bildirdi.
"Genelkurmay Başkanlığı ağır bir yükün altında"
Sürekli darbe üreten mekanizmanın görmezlikten gelinmemesi gerektiğine işaret eden Işık, aktörlerin ve gerekçelerin değiştiğini ancak anlayışın değişmediğine dikkat çekti. Söz konusu anlayışın bertaraf edilmesine yönelik adımlar attıklarını aktaran Bakan Işık, şunları kaydetti:
"Genelkurmay Başkanlığı o kadar ağır bir yükün altında ki dünyada modern demokrasilerde milli savunma bakanlığının yapması gereken pek çok iş şu anda Genelkurmay Başkanlığının sırtında. Böyle olunca da asıl işine odaklanmada yeteri kadar hem konsantre olamıyor, odaklanamıyor hem de buna zaman bulamıyor. Şimdi inşallah bu süreçte bu konulara biraz daha yoğunlaşacağız.
Sadece bu FETÖ terör örgütünün TSK'dan ve bütün devlet kurumlarından tasfiyesi bizim için yeterli olmayacak. Bu darbe üreten anlayışı masaya yatırıp bununla ilgili bir demokratik ülkede, TSK'nın Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik yapısı içerisinde nerede bulunması gerektiği konusunda önümüzdeki süreçte birlikte kafa yoracağız. Bu yaptığımız kanun hükmündeki kararnamedeki düzenlemeleri hükümet olarak Meclis'e getireceğiz. Burada inşallah hem komisyonumuzda bir teşkilat düzenlemesi olduğu için Savunma Komisyonuna mı gider, Plan Bütçe Komisyonuna mı gider onu şu anda tam bilemiyorum ama bunları görüşeceğiz ve Genel Kurul'da da inşallah hep birlikte bu konuda bir millet iradesi, Meclis iradesini oluşturup yasalaştıracağız. Bu bizim hükümet olarak hedefimiz."
Işık, Bakanlıkta TBMM Milli Savunma Komisyonu üyelerini kabul etti.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Bakan Işık, komisyon üyeleriyle önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti.
Çalışmalardan örnekler veren Işık, "Önümüzdeki süreçte de inanıyorum ki ülkemiz için milletimiz için, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz için ihtiyaç duyacağımız çalışmaları hep beraber yapacağız." diye konuştu.
Işık, Türkiye'nin 15 Temmuz akşamı tarihinin en büyük ihanetlerinden biriyle karşı karşıya kaldığını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Türk Silahlı Kuvvetlerinin içine sızmış ihanet şebekesi o gün 'Türk halkını, devletini ve milletini alt edebilirim.' düşüncesiyle harekete geçti. Ama başta Sayın Cumhurbaşkanımızın halkı sokağa davet etmesi, halkın sokağa çıkması, bütün siyasi partilerimizin darbe karşısında dimdik durması, Sayın Bahçeli'nin, Sayın Kılıçdaroğlu'nun bu noktada kararlı bir duruş sergilemesi, Sayın Başbakanımızın ilk andan itibaren 'Bu işin kesinlikle kabul edilemez.' olduğunu açıklaması ve halkı mücadeleye çağırması, TBMM'nin bu konudaki duruşu bir kere her türlü takdirin üzerinde. Toplantı günü olmamasına rağmen Meclis'in acilen toplanması ve o hain girişim sırasında Meclis'te bulunulması bana göre demokrasi tarihimizdeki en önemli altın sayfalardan biri."
Çok büyük bir sınavın başarıyla verildiğini vurgulayan Işık, "O günden sonra oluşan atmosfer de hakikaten demokrasimiz açısından bize geleceğe umutla bakmamızı söylüyor, bunu gösteriyor. Bu noktada inşallah bu birliktelik devam edecek. 'Söz konusu vatansa gerisi teferruattır.' ifadesinin biz uygulamasını yapmış olduk hep beraber." diye konuştu.
Bakan Işık, 15 Temmuz'daki ihanet girişiminin önlendiğini, ancak bundan sonra benzer olayların tekerrür etmemesinin herkes için en önemli, öncelikli sorumluluk olduğunu bildirdi.
"Genelkurmay Başkanlığı ağır bir yükün altında"
Sürekli darbe üreten mekanizmanın görmezlikten gelinmemesi gerektiğine işaret eden Işık, aktörlerin ve gerekçelerin değiştiğini ancak anlayışın değişmediğine dikkat çekti. Söz konusu anlayışın bertaraf edilmesine yönelik adımlar attıklarını aktaran Bakan Işık, şunları kaydetti:
"Genelkurmay Başkanlığı o kadar ağır bir yükün altında ki dünyada modern demokrasilerde milli savunma bakanlığının yapması gereken pek çok iş şu anda Genelkurmay Başkanlığının sırtında. Böyle olunca da asıl işine odaklanmada yeteri kadar hem konsantre olamıyor, odaklanamıyor hem de buna zaman bulamıyor. Şimdi inşallah bu süreçte bu konulara biraz daha yoğunlaşacağız.
Sadece bu FETÖ terör örgütünün TSK'dan ve bütün devlet kurumlarından tasfiyesi bizim için yeterli olmayacak. Bu darbe üreten anlayışı masaya yatırıp bununla ilgili bir demokratik ülkede, TSK'nın Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik yapısı içerisinde nerede bulunması gerektiği konusunda önümüzdeki süreçte birlikte kafa yoracağız. Bu yaptığımız kanun hükmündeki kararnamedeki düzenlemeleri hükümet olarak Meclis'e getireceğiz. Burada inşallah hem komisyonumuzda bir teşkilat düzenlemesi olduğu için Savunma Komisyonuna mı gider, Plan Bütçe Komisyonuna mı gider onu şu anda tam bilemiyorum ama bunları görüşeceğiz ve Genel Kurul'da da inşallah hep birlikte bu konuda bir millet iradesi, Meclis iradesini oluşturup yasalaştıracağız. Bu bizim hükümet olarak hedefimiz."