Ankara
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Aile, Kadın ve Engellilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığınca ATO Congresium'da düzenlenen, "Türkiye'nin Asil Gücü Analar-Bacılar Kurultayı"nda, Türklerin Anadolu'daki var oluşunun sırrının, Türk kadının şerefli mücadelesinde saklı olduğunu söyledi.
Annelerin, sabrın, hoşgörünün, merhametin, fedakarlığın ve fenalıklara direnişin şanı olduğunu ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu:
"Allah hiç kimseye evlat acısı vermesin, böylesi bir imtihanı nasip etmesin. Nerede bir şehit varsa, feryat eden bir ana vardır. Nerede kanlı bir üniforma varsa, onu alıp yüzüne süren, evladının naaşına sarılıp öylece kalan bir ana vardır. Gece üşümesin diye üzerini örttüğü yavrusunu, günü geldiğinde içi yana yana bu defa da toprakla örten bir ana vardır. İşte onlar bizim baş tacımız, fani dünya emanetimizdir. Onlar şehit anasıdır, onlar kahraman anasıdır, onlar kınalı kuzularını vatana feda eden gül yüzlü analardır. Aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor, analarının analarımız olduğunu bir kez daha, çok kararlı biçimde ifade ediyorum. Analığın ideolojisi, siyasi aidiyeti, etnik kökeni, yöresi, ülkesi olmaz, bu şekilde de ele alınamaz. Bu suretle akan gözyaşlarının kimlik sorgulaması yapılmamalıdır."
"HDP eşittir PKK'dır, YPG'dir, PYD'dir"
MHP Genel Başkanı Bahçeli, Diyarbakır'da bir grup annenin, HDP'den dağa kaçırılan, terör kamplarına zorla götürülen evlatlarını almak için nöbete başladığını belirterek, şunları kaydetti.
"Bu direniş ve eylem hali, dalgalar halinde İzmir'e, Van'a, Hakkari'ye, Şırnak'a, Muş'a, hatta Almanya'ya kadar yayıldı ve yaygınlaştı. Dağa zorla, tehditle, baskıyla veya akılları çelinip kandırılarak götürülenlerden 32'si geri dönerek anneleriyle kucaklaştı. Anaların nefesi kanlı örgüt PKK'nın ensesindedir. HDP, terörist devşirme mekanizmasının ara durağıdır. HDP, PKK'nın ikmal organı, terörist sevk zincirinin ilk halkasıdır. Bu bölücü ve yıkıcı terör partisinin ön kapısından giren arka kapısından PKK'nın kamplarına, mağara deliklerine yollanmaktadır. HDP'nin ön kapısından giren, arkadan silahlanarak, terörist kamuflajı giyerek çıkmaktadır. Bu itibarla HDP eşittir PKK'dır, YPG'dir, PYD'dir, bundan mülhem, terörizmin siyasi organizasyonudur. Hiç kimse aklımızla alay etmesin. Bir yanda yandaşlarını ölüm oruçlarına mahkum eden, diğer yanda tıka basa kebap yiyen bölücü kebapçılardır. HDP'ye destek PKK'ya destektir. HDP ile ortaklık PKK ile ortaklıktır. HDP'yi meşru görmek, analara zulümdür, analara hakarettir, bacılara hürmetsizliktir, şehitlerimize, gazilerimize hıyanettir."
Bahçeli, "HDP'nin kapatılmasının anaların yüreklerine su serpeceğini" dile getirerek, "HDP'nin kapatılması, anaların ümitlerini yeşertecek, derin bir nefes aldıracaktır. Dökülmüş şehit kanlarının yerde kalmaması için PKK'nın HDP isimli ayağı kırılmalıdır, kapısına da hiçbir maymuncukla açılmayacak bir kilit asılmalıdır. Bunlar çocuk kaçakçısıdır. Bunlar uyuşturucu kaçakçısıdır. Bunlar devlet ve millet düşmanıdır. HDP/PKK varsa çocuklar, gençler güvende değildir. HDP/PKK varsa milli geleceğimiz, ekonomimiz, sosyal barışımız, toplumsal huzurumuz güvenceden mahrumdur." dedi.
"PKK millet ve insanlık düşmanıdır"
ABD yönetiminin, terör örgütleriyle mi yoksa Türkiye ile mi müttefik olduğu konusunda bir karar vermesi gerektiğini ifade eden Bahçeli, şunları söyledi:
"ABD, PKK/YPG/PYD'nin stratejik ortağı mıdır? Yoksa Türkiye'nin mi stratejik ortağıdır? ABD yönetimi dost mudur, düşman mıdır? Terör örgütlerine silah vermek, para vermek, eğitim desteği vermek, uluslararası hukuk çerçevesinde söylersek suçtur, insanlık değerleri adına utanç verici bir rezalettir. ABD, Suriye'den çekiliyormuş, geride 900'e yakın asker bırakıyormuş. Bunların hepsi yalan, hepsi uydurma, hepsi temelsizdir. ABD, terör örgütlerinden sözde kara gücü oluşturduktan sonra kendi ülke askerini Suriye'de niye tutacaktır? ABD'nin silahını taşıyan teröristler vardır. ABD'nin bayrağı altında hain planlar yapan teröristler vardır. ABD'nin emel ve hedeflerine hizmet eden caniler, sınırlarımızın mücavir bölgelerinde zaten mevcuttur. Asker çekmek göz boyamadır. Hem 'asker çekiyorum' diyeceksiniz, hem de Suriye'de Türkiye'yi çıkarlarınıza tehdit görüp daha önce ilan edilen ulusal acil durumun devamını temin edeceksiniz."
Bahçeli, dağda veya bir başka yerde, terör baronlarının tasallutu altında bulunanlara, bölücü örgüt PKK'dan bir an önce kurtulmaları ve anneleriyle kucaklaşmaları çağrısında bulunarak, "Zalimlerin oyuncağı olmayın. İhanete daha fazla ortak olmaktan uzak durun. Anneleriniz kollarını açmış sizleri bekliyor, içtiğiniz süt hatırına zilletten, melanetten ayrılın, evinize, yuvanıza, sevdiklerinize dönün. PKK, hem Türk hem de Kürt düşmanıdır. Ezcümle PKK millet düşmanıdır, insanlık düşmanıdır, yaşayan her türlü canlının kanlısıdır. Gelin düşmandan yakanızı kurtarın. Bir kurşunla toprağa düşmektense analarınızın kucağına düşün." diye konuştu.
"Masum bir kadına el kaldırmak alçaklıktır"
Kadına şiddetin otomatiğe bağlandığına, saldırı ve kaba güç gösterilerinin iyice kontrolden çıktığına dikkati çeken Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"Psikopatlar, cani ruhlular, eli kanlı canavarlar, gözü dönmüş manyaklar kadın, genç kız ve çocuk demeden katletmektedir. Şu kahredici tabloya bakınız ki 2020 yılında 527 kadın cinayete kurban gitmiştir. Bu yılın dokuz ayında yaklaşık 100 kadın cinayeti işlenmiştir. Eğer kadına şiddet artıyorsa, kadınların hayat ve varlık hakları farklı gaye ve nedenlerle tehdit ediliyorsa, medeni olmayı, medeniyet seviyesinin yükselişini iddia etmek beyhudedir. Masum bir kadına el kaldırmak, hayatına son vermek elbette barbarlık, elbette alçaklık, elbette katilliktir. İslam ahlak, merhamet, hoşgörü ve vicdan dinidir. İslam samimiyettir, fedakarlıktır, insaftır, adalettir. Buna iman ettik, bu inançla maneviyatımızı temellendirdik. Masum bir cana kıyan bütün insanlara kast etmiştir. Kim bir insanı kasten öldürürse, cezasının ebedi cehennem olacağı Yüce Allah'ın açık buyruğudur. Bunu bildik, buna inandık. Türk töresinde savunmasız bir insana saldırmak, Türk tarihinde mazlum bir cana kast etmek, aşağılık ve affı imkansız bir suç ve alçalma halidir. Kadınların katline seyirci kalamayız. Kadınların feryatlarına duyarsız olamayız. Kadın anadır, bacıdır, gelecektir. Gerekçesi ne olursa olsun kadına şiddet sorunu çözülmeden, uzanan vahşi eller kırılmadan, daha da önemlisi şiddete müzahir psikolojik ve sosyolojik faktörler köreltilmeden hayat bize zindandır."
"Kurultayımız farkındalık açısından muazzam bir adım"
MHP Lideri Devlet Bahçeli, kadına şiddet bitmeden demokratik ve insani gelişmenin tam manasıyla yakalanamayacağını, sürdürülebilir nitelikli ekonomik kalkınma ve sıçramanın başarılamayacağını belirterek, şöyle devam etti:
"Kadın cinayetleri kesilmeden, insanlık değerlerini ağzımıza almayı hak göremeyiz. Akan kanı durdurmalı, şiddet ve cinayetlere yol açan sosyal, ekonomik, psikolojik açmazları mutlaka rehabilite ve tedavi etmeliyiz. Aksi halde, kadına şiddetin dozajındaki artış, Allah muhafaza, toplumsal huzur, asayiş ve dengeyi hepten mahvedecek, geriye sadece yıkım ve harabeden başka bir şey kalmayacaktır. Türkiye’nin geleceği analarımızın, bacılarımızın üstleneceği yapıcı role, yapacakları değerli çalışmalara ve eşsiz fedakarlıklara yakından bağlıdır. Bu itibarla parti olarak her zaman kadınlarımızın yanındayız, her şartta analarımızın, bacılarımızın hak ve hukukunu korumaya, savunmaya devam edeceğiz. Türk kadınının var olan sorunlarının çözülmesi konusunda sorumluluğumuz neyi gerektiriyorsa onu inançla ve sabırla yapacağız. Analar-Bacılar Kurultayımız bu kapsamda bir eşiktir, farkındalık açısından muazzam bir adımdır."
MHP'nin Aile, Kadın ve Engellilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Pelin Yılık'ın açılış konuşmasını yaptığı Kurultay'da, Turgay Başyayla ve Mustafa Yıldızdoğan ayrı ayrı konser verdi.
Programın ardından, Genel Başkan Yardımcısı Yılık, Bahçeli'ye el dokuma halı ve tel kırma işlemeli tablo armağan etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com